English
TurkishSearch
English Turkish Sentence Translations Page 146258
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| Max, this is for you. | Max, bu tam sana göre. | Scarecrow-1 | 1973 |  |
| Max, let's see if you're still any good. Come on. Put them up. | Max, bakalım hala iyimisin. Hadi. Kaldır kollarını. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| All right. You know I�m the toughest, right? | Pekala. En güçlü benim, tamam mı? | Scarecrow-1 | 1973 | |
| He's just like you said. Just like l thought he would be. | Tıpkı bana söylediğin gibi. Olmasını düşündüğüm gibi. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| He's Max. | O Max. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Yeah, I�m Max. You cute little motor scooter, you. | Evet, ben Max. Seni küçük şirin motor seni. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Max, this is a lie detector, and it really works. | Max, bu bir yalan makinesi, ve sahiden çalışıyor. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| It's a gift to you from Coley's junkettes. | Sana Coley'nin aleminden bir hediye. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| A lie detector? You know l just got out of the joint, Coley. What do l need it for? | Yalan makinası mı? Daha hapisten yeni çıktım, Coley. Buna ne için ihtiyacım olsun ki? | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Put them on him. Come on. | Onun üzerinde dene. Hadi. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Yeah, put them on me. | Evet, benim üzerimde dene. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Hello, Coley. Nice of you to call. | Merhaba, Coley. Araman ne güzel. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| You have to concentrate. Okay. It's gonna be hard. | Konsantre olmalısın. Pekala. Zor olacak. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Did you turn it on? You're turned on. | Açtın mı? Sen açılırsın. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Ask me why... | Sor bana neden... | Scarecrow-1 | 1973 | |
| How come you wear all these clothes? | Bu kadar giysiyi nasıl giyiyorsun? | Scarecrow-1 | 1973 | |
| All right. Why did the moron jingle? | Pekala. Neden moron şıngırdadı? | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Keep me warm. | Beni sıcak tutuyor. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Okay, let's see. | Tamam, bir bakalım. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Ask me if l like you. | Seni sevip sevmediğimi sor. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Okay. Do you like me? Yes, l like you. | Tamam. Beni seviyor musun? Evet, seni seviyorum. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| It says that's true. | Doğru olduğunu söylüyor. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| What is your name? Francis Lionel Delbucci. | Adın ne? Francis Lionel Delbucci. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| That's true. That's true. | Doğru. Doğru. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Where you headed? Pittsburgh. | Neredeydin? Pittsburgh. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Detroit, then Pittsburgh. | Detroit, sonra Pittsburgh. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| And is that your home, Detroit? | Peki senin evin Detroit mi? | Scarecrow-1 | 1973 | |
| What did you miss most when you were in prison? | Hapisteyken en çok neyi özledin? | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Home cooking. | Ev yemeklerini. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Coley, I�m gonna cook tonight. | Coley, sana bu akşam yemek yapacağım. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Oh, no. This can't happen to me. What is it? | Oh, hayır. Bu olamaz. Ne oldu? | Scarecrow-1 | 1973 | |
| A little person's got my fingers. | Ufak bir adam parmaklarımı yakaladı. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Let go. Come on, get your hands off. | Hadi bakalım. Hadi, çek ellerini. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| You're crazy. Honestly. | Delisin sen. Gerçekten. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| What is it? What are you doing? | Ne var? Ne yapıyorsun? | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Making pie. Pie? | Pasta yapıyorum. Pasta mı? | Scarecrow-1 | 1973 | |
| What kind? Chocolate. | Neli? Çikolatalı. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Keep it up. | Devam. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Hey, Lion! | Hey, Lion! | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Where's my beer? The beer, it's coming. | Biram nerede kaldı? Bira geliyor. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Listen, I�ll bring the beer out myself in just a minute, okay? | Dinle, biraları bir dakikada getiririm şimdi, oldu mu? | Scarecrow-1 | 1973 | |
| No beer? She wants to bring it out. | Bira yok mu? O getirmek istiyor. Bira yok mu? O getirecekmiş. Bira yok mu? O getirmek istiyor. Bira yok mu? O getirmek istiyor. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Give me a hand here, will you? | Bir el atar mısın? | Scarecrow-1 | 1973 | |
| All right, go. | Tamam, kaldır. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| That Frenchy has some set of jugs, doesn't she? | Frenchy'nin mallar sağlam değil mi? | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Real eye poppers. | Tam bir çıtır. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Let's put this over here by the fence. Okay. | Şunu çitin yanına koyalım. Tamam. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| If you'll work... You gotta work, you know? | Eğer çalışırsan... Çalışmalısın, bunu biliyorsun değil mi? | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Coley, she works, right? | Coley, çalışıyor, değil mi? | Scarecrow-1 | 1973 | |
| I don't understand how she keeps everything in such a mess. | Ama her tarafı nasıl karman çorman bırakıyor anlamıyorum. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| When we get the car wash... | Oto yıkama işimiz olunca... | Scarecrow-1 | 1973 | |
| everything's gonna be in order, right? | ...her şey düzenli olacak. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Squared away. | Şüphesiz. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Squared away. And that's gonna be Maxy's job. | Şüphesiz. Ve bu Maxy'nin işi olacak. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Keeping things in order, washing those cars... | Etrafı düzenlemek, arabaları yıkamak... | Scarecrow-1 | 1973 | |
| and walking over to the bank. | ...ve banka işlerinin peşinden koşmak. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| What do l do? What's my specialty? | Ben ne yapacağım? Benim uzmanlığım ne? | Scarecrow-1 | 1973 | |
| I think your specialty is going to be waxing. | Bence senin uzmanlığın cilalama. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Waxing? No. | Cila mı? Hayır. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| No, and, keeping the customers happy. | Hayır ve müşterileri memnun etmek. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| That's it. That's my specialty. | İşte bu. İşte bu benim uzmanlığım. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Keep them happy, keep them happy. | Memnun et, memnun et. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Look at this rusty piece of shit here. | Şuradaki paslı bok torbasına bak. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| I could have sworn they were out here. | Dışarıda olduklarına yemin edebilirdim. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| There you are! | Buradasınız! | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Here you are. Just as promised. | İşte buradasınız. Beklediğim gibi. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| How's your cake coming? Okay. It's a pie. | Kekin nasıl gidiyor? Tamam. O bir pasta. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Good heavens. | Yarasın. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| There ain't no better sound on earth. | Dünyada bundan daha güzel bir ses yok. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| a couple of other things. | ...birkaç bir şey daha. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| I�ll go get you another one. No, that's all right. | Size bir tane daha getireyim. Hayır, bu yeterli. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Wait till after l move this dryer here. | Kurutma makinesini buradan götürene kadar bekle. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Can you just... | Acaba... | Scarecrow-1 | 1973 | |
| You show me where to put it? | Bana nereye bırakacağımı gösterebilir misin? | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Why don't you go right there... | Neden oraya gidip... | Scarecrow-1 | 1973 | |
| and fix the doors, like we talked about before? | ...kapıları onarmıyorsun, önceden konuştuğumuz gibi. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Fix the doors? Yeah. | Kapıları tamir mi edeyim? Evet. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| I don't know where to put it, really. | Gerçekten nereye bırakılacağını bilmiyorum. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Just anyplace. Coley usually does that. | Bir yere bırak. Coley genelde öyle yapar. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| No. That's not right. | Hayır. Bu doğru değil. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| everything has its own place, right? | ...her şeyin bir yeri vardır değil mi? | Scarecrow-1 | 1973 | |
| I mean, you have your own place. | Yani senin yerin var. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Hey, Max. Maybe l should move them? | Hey, Max. Belki bunları kaldırmalıyım ha? | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Maybe l should move them. Yeah. | Belki bunları kaldırmalıyım. Evet. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| That old dryer there, it has to have its place, too. | O eski kurutma makinesinin de bir yeri olmalı. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| You're right. I�m right. | Haklısın. Haklıyım. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Let's see. Just leave it there. | Bakalım. Oraya bırakıver. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| That's its place. That's real good. | Onun yeri orası. İyi. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| You and Coley hit it off pretty good, don't you? | Sen ve Coley çok iyi geçiniyorsunuz öyle değil mi? | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Yeah. She's my very best friend. | Evet. O benim en iyi arkadaşım. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Excuse me. I have to get through here. | Afedersiniz. Şuradan geçmeliyim. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| You gotta work. | Çalışmalısın. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Damn kid didn't do anything for the two hours we were out here. | Lanet herif dışarıda olduğumuz iki saat boyunca hiçbir şey yapmadı. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Why do they call you Frenchy? | Sana neden Frenchy diyorlar? | Scarecrow-1 | 1973 | |
| I mean, it started back when l was in high school. | Yani, lisede başladı. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| Kids just started calling me Frenchy. I don't know why. | Millet birden bana Frenchy demeye başladı. Neden bilmiyorum. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| I couldn't have been more than 11. | 11'den büyük olamam. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| No, 10, because Max was 16. That's right. | Hayır, 10, çünkü Max 16'ydı. Doğru. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| I was picking fruit all day, and he was working in the slaughterhouse. | Ben bütün gün meyve toplardım ve o da mezbahada çalışırdı. | Scarecrow-1 | 1973 | |
| I was draining blood out of pigs for seven months. | Yedi ay domuzların kanını akıttım. | Scarecrow-1 | 1973 | |
