Search
English Turkish Sentence Translations Page 13957
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
You said there was a second option. | İkinci bir seçeneğimiz olduğunu söylemiştin. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
The computer has identified what it believes | Bilgisayar hatalı parçaları tanımladı. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
It's a relatively small electrical component. | Bunlar görece olarak daha küçük elektriksel bileşenler. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
All we have to do is replace it. | Tek yapmamız gereken yerlerini değiştirmek. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
You want one of us to go out there? | İçimizden birinin oraya gitmesini mi istiyorsun? | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
She's obviously got a wire loose. I'll go. | Kablolarından birkaçının koptuğu kesin. Ben giderim. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
On the other hand, sometimes she does make a lot of sense. | Diğer taraftan bazen çok mantıklı kararlar veriyor. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
Good luck. | Yolun açık olsun. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
You're not impervious to gamma radiation. | Gama radyasyonundan etkilenmez değilsin. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
The suits are shielded against full spectrum EM. | Kıyafetim elektromanyetik dalgalara karşı tam korumalı. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
As long as I'm not outside for too long, | Orada çok uzun süre kalmadığım sürece bir şey olmaz. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
Yeah. | Evet. Bir şeye ihtiyacı olur diye burada olmak istedim. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
It'll be okay. | Her şey yoluna girecek. Her şeyi düzeltecek. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
My guess is she's making it seem a little worse than it is, | Benim tahminim durumu birazcık abartıyor,... | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
that way were all impressed when she takes care of it. | ...böylece işi hallettiğinde hepimiz ondan etkileneceğiz. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
I don't think Androids work that way. | Bence Androidler öyle çalışmıyor. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
I know they're not supposed to, but lets face it, | Bence de öyle değiller ama kabul edelim, bizimkisi biraz farklı. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
I know. | Bence de. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
That's why I like her. | O yüzden onu seviyorum. O da tıpkı bizim gibi. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
Let's test your comm. | İletişim aygıtlarını kontrol edelim. Beni duyuyor musun? | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
Loud and clear. | Açık ve net. Giysi basıncı tamam. Oksijen akıyor. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
Good luck. | İyi şanslar. Gerek yok. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
Well, good luck anyway. | İyi şanslar yinede. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
No, the oxygen. | Hayır, oksijene gerek yok. İhtiyacım yok. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
We're draining power from the other systems | Kalkanları devrede tutmak için diğer sistemlerin enerjisini çekiyoruz. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
I'd better hurry. | Acele etsem iyi olur. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
Venting airlock. | Hava tahliye ediliyor. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
You should know, I've used my neural link to upload | Bilmende yarar var, nöral bağlantılarımla etkisiz hale getirme programını yükledim. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
It can be accessed from the navigation console | Kaptan köprüsünde navigasyon konsolundan erişebilirsin. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
Simply initiate the override, then after a few moments, | Etkisiz hale getirme işlemini başlattıktan birkaç dakika sonra,... | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
once complete, it will automatically | ...işlem tamamlanınca sizi otomatik olarak ışık hızına çıkaracaktır. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
We won't need it. | Gerek kalmayacak. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
I sincerely hope you're right. | Tüm içtenliğimle haklı olduğunu umuyorum. Ancak dışarıda işler ters giderse... | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
it will be your only chance. | ...bu sizin tek şansınız olacak. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
You just get back in one piece, we can't do this without you. | Sen tek parça dönmene bak. Sensiz bir yere gitmeyeceğiz. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
Well, you can. | Gidebilirsiniz. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
Opening outer door. | Dış kapak açılıyor. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
It should only take me a few minutes to get there. | Oraya varmam sadece birkaç dakikamı alır. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
What the hell was that?! | O da neydi öyle?! Kapıyı kapat ve içeri gir. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
It's an electro static discharge. | Bu bir elektrostatik boşalımı. Radyoaktif bombardımanların bir yan etkisidir. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
When the accumulation of negative ions is too much | Gövdenin absorbe ettiği yığılım negatif iyon yoğunluklu olduğu için... | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
Will your suit insulate you if you get hit? | Eğer sana çarparsa giysin bunu izole eder mi? | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
I highly doubt it. | Pek emin değilim. Ancak alarm vermiyor. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
It seems to have stopped. For now. | Sanırım durdu. Şimdilik. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
How long until the next one? I don't know. | Bir sonraki ne zaman? Bilmiyorum. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
I'll just have to get my work done as quickly as possible. | İşimi olabildiğice çabuk halletmem gerek. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
Initiating magnetic boots. | Manyetik botlar devrede. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
She's outside. | Dışarıda. Her şey yolunda. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
Any sign of an electromagnetic discharge out there? | Elektromanyetik boşalım var mı görünürde? | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
Descending into the access channel. | Erişim kanalına iniyorum. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
The control systems for the coupling should be located | Bağlantıların kontrol sistemi rampanın sonunda olmalı. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
We just dropped into emergency lighting. | Acil durum ışıklarına geçtik. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
Accessing control panel. | Kontrol paneline erişiyorum. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
I can see the coupling. | Bağlantıları görebiliyorum. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
I've identified the faulty electrical component. | Hatalı elektriksel bileşenleri tanımladım. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
Removing it now. | Yerini değiştiriyorum. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
Alright, here it goes. | Pekala, işte giriyor. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
The coupling has automatically re engaged. | Bağlantı otomatik olarak yeniden birleşti. Ama gemilerin alınması daha zordur. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
Yes!! | İşte bu! | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
We should be able to jump now without any problems. | Şimdi hiçbir sorun olmadan gidebiliriz. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
Closing the access panel. | Erişim panelini kapatıyorum. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
Android, you need to get back in here! | Android, hemen buraya dönmen gerek! | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
You need to get back into the airlock, now. | Hemen hava kilidine gelmelisin. Çok geç. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
She's been hit! | Çarpıldı! | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
Android, come in, please respond. | Android, lütfen cevap ver. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
Android, are you there? | Android, duyuyor musun? | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
Android, answer me! | Android, cevap ver! | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
Alright, what do you want to do? | Pekala, ne yapmamızı istiyorsun? Onu alıp buradan çıkmamız gerek. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
Whoa, woah, woah, we're on the clock here, remember? | Bi' dakika, bi! dakika, zamanımız yok, unuttun mu? | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
She said we had three hours. | Üç saatimiz olduğunu söylemişti. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
She said we may have three hours. | Üç saatimiz olabileceğini söylemişti. Ve onun üzerinden iki saat geçti. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
She fixed the problem, lets just jump, now! | Sorunu halletti, hadi gidelim artık! | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
What'll happens if we jump while she's out there? | Gidersek ona orada ne olacak? | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
She'd be ripped off the hull in a matter of nanoseconds. | Nanosaniyeler içinde gövdesi paramparça olur. O hayatımızı kurtardı. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
Yes, she did. | Evet, kurtardı. O yüzden kendimizi öldürterek bu işi mahvetmeyelim. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
There's still time. | Hala zamanımız var. Gidip onu alalım. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
Seriously? | Ciddi misiniz? Evet! | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
This is a mistake, and you know it. Do I? | Bu büyük bir hata ve bunun farkındasın. Öyle miyim? | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
Risking our asses for a piece of hardware? | Hayatlarımızı dandik bir yazılım parçası için riske mi atacağız? | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
A valuable piece of hardware. Sure. | Değerli bir yazılım parçası. Ona ne şüphe. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
But not irreplaceable unlike our lives. | Ama bizim aksimize onun yeri doldurulamaz değil. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
Looks like we got components for two more full suits. | Sanırım iki tane kıyafetimiz var. Geri kalanlar parçalarla ilgilenecek. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
There were about forty five minutes between the last two. | Son iki dalga arasında 45 dakika kadar bir zaman var. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
But that doesn't mean that another one won't happen sooner. | Ama bu demek değil ki çok yakında bir tane daha olmaz. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
I guess we won't hang around to admire the view then. | Sanırım burada durup manzarayı izlemeyeceğiz herhalde. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
What the hell? | Bu da neydi? Işık hızı sürücüsü çalışıyor. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
Son of a bitch. | Şerefsizin evladı. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
Three, what the hell are you doing? | Üç, ne yaptığını sanıyorsun? | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
Saving your life. | Hayatınızı kurtarıyorum. Daha sonra teşekkür edersiniz. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
Why didn't we jump? | Neden ışık hızına çıkmadık? | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
It's not the normal FTL start up, | Bu normal bir ışık hızı kurulumu değil, Android'in tasarladığı bir şey. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
Once it's complete, we'll jump. | Tamamlanınca çıkmış olacağız. Birkaç dakikaya biter. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
We're locked out. | Kilitlendik. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
Let me try. | Şunu deneyeyim. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
Open this door. | Aç şu kapıyı. Bir daha söylemeyeceğim. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
Then I'll only answer once, no. | O zaman bende bir daha söylemeyeceğim, olmaz. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
This isn't your call. | Bu kararı vermek sana düşmez. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
This was the plan we all agreed to. | Bu hepimizin hemfikir olduğu bir plandı. Android bu yüzden tasarladı. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
If something went wrong, we were gonna jump. | Bir şeyler ters giderse ışık hızına çıkacaktık. Bir şeyler ters gitti. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |
We can save her. | Onu kurtarabiliriz. | Dark Matter-1 | 2015 | ![]() |