• tr flag Türkçe
    • en flag İngilizce

Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 318

İngilizce Türkçe Film Adı Film Yılı Ayrıntılar
And that was good work for those times. O zamanlar için iyi bir işti. O zamanlar için iyi bir işti. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Do you mind if I look over your 1040 İadeyi artırmak için 1040 formuna göz atmamın bir mahsuru var mı? İadeyi artırmak için 1040 formuna göz atmamın bir mahsuru var mı? 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Do you, Wharton, do you. Bak Wharton, bak. Bak Wharton, bak. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Well, at first glance, I see you short changed yourself İlk bakışta, bazı kesintilerde kendini kandırdığını görüyorum. İlk bakışta, bazı kesintilerde kendini kandırdığını görüyorum. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
There's 500 right there. İşte 500 şurada. İşte 500 şurada. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Why don't you sign this now, and I'll save you what I can Neden sen şimdi bunu imzalamıyorsun... Neden sen şimdi bunu imzalamıyorsun... 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
and then drop it in the mail tomorrow? ...ben de ne kurtarabileceğime bir bakıp yarın postalarım. ...ben de ne kurtarabileceğime bir bakıp yarın postalarım. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Max, look at this. Max, şuna bak. Max, şuna bak. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Blonde ambition here just saved me $500. Buradaki sarışın hırs biraz önce bana 500 dolar kazandırdı. Buradaki sarışın hırs biraz önce bana 500 dolar kazandırdı. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Really? That's pretty cool. Gerçekten mi? Çok güzel. Gerçekten mi? Çok güzel. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Oh! There's another 100. İşte başka bir 100. İşte başka bir 100. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
No way, that's awesome. Ding, ding, ding. Olamaz. Bu harika. Olamaz. Bu harika. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
It's like I won the slots without being surrounded İçinde gaz kalmış kadınlar tarafından... Seni ne kaçırdığını fark ettiğin zaman beni aramaya davet diyorum. İçinde gaz kalmış kadınlar tarafından... Seni ne kaçırdığını fark ettiğin zaman beni aramaya davet diyorum. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
by those pissed off ladies with emphysema. ...etrafım çevrilmeden slot makinasından para kazanmak gibi. ...etrafım çevrilmeden slot makinasından para kazanmak gibi. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
How could you not know Çantanda bir kek çeki olduğunu nasıl bilmezsin? Çantanda bir kek çeki olduğunu nasıl bilmezsin? 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
It just got mixed in. Karışmış işte. Karışmış işte. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
And anyway, who still sends important stuff Her neyse, kim hala bugünlerde önemli şeyleri postayla yollar ki? Her neyse, kim hala bugünlerde önemli şeyleri postayla yollar ki? 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
What are we, pioneers? 1 Neyiz biz, ön ayaklar mı? Neyiz biz, ön ayaklar mı? 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
No, we're businesswomen, Hayır, iş kadınıyız. Hayır, iş kadınıyız. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
and we need to keep track of every penny. Ve her kuruşun peşine düşmemiz gerekiyor. Ve her kuruşun peşine düşmemiz gerekiyor. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Hey, should we frame it and hang it on the wall? Çerçeveletip duvara asmalı mıyız? Çerçeveletip duvara asmalı mıyız? 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
That way when we're two billionaire bitches Bu sayede birbirinin cesaretinden nefret eden iki milyoner sürtük olduğumuzda... Bu sayede birbirinin cesaretinden nefret eden iki milyoner sürtük olduğumuzda... 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
we can look at the check and remember. ...bakıp hatırlayabiliriz. ...bakıp hatırlayabiliriz. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Max, I'll never hate your guts. Max, asla senin cesaretinden nefret etmem. Max, asla senin cesaretinden nefret etmem. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
You don't know. Bilmiyorsun. Bilmiyorsun. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Business pressure, İş baskısı, beni kocanla yatarken yakalaman kötü yüz gerdirme ameliyatına öfkelenmen... 2011 Bol Giysiler Kış Koleksiyonu'ndan. İş baskısı, beni kocanla yatarken yakalaman kötü yüz gerdirme ameliyatına öfkelenmen... 2011 Bol Giysiler Kış Koleksiyonu'ndan. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Oh, honey, I will never have a bad facelift. Tatlım, asla kötü bir yüz gerdirme yaşamayacağım. Tatlım, asla kötü bir yüz gerdirme yaşamayacağım. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
I've been collecting names of good doctors since I was 11, 11 yaşından beri en iyi doktorların isimlerini topluyorum. 1 11 yaşından beri en iyi doktorların isimlerini topluyorum. 1 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
and I was terrified by my piano teacher Piyano öğretmenimin burnu birden bire buraya geldiğinde dehşete düşmüştüm. Piyano öğretmenimin burnu birden bire buraya geldiğinde dehşete düşmüştüm. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
That's pretty cool of you to do Earl's taxes for him. Earl'in vergi iadelerini yapman çok iyi oldu. Earl'in vergi iadelerini yapman çok iyi oldu. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
I'm happy to. Seve seve. Seve seve. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
After all, finance is my field of expertise. Sonuçta finans benim uzmanlık alanım. Sonuçta finans benim uzmanlık alanım. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Yeah, pretty cool. You know, all that stuff. Çok havalı. Bilirsin tüm bu şeyler. Çok havalı. Bilirsin tüm bu şeyler. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Helpful hints and whatnot. İşe yayar ip uçları ve ıvır zıvır. İşe yayar ip uçları ve ıvır zıvır. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Cripes! What more do I have to do, Hey! Daha ne yapmam gerekiyor... Hey! Daha ne yapmam gerekiyor... 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Rouge my boobs and stand in a storefront window in Amsterdam? ...göğüslerimi boyayıp, Amsterdam'da vitrin önlerinde mi dikileyim? ...göğüslerimi boyayıp, Amsterdam'da vitrin önlerinde mi dikileyim? 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Are you gonna help me with my taxes or not? Benim vergi işlerime yardım edecek misin, etmeyecek misin? Benim vergi işlerime yardım edecek misin, etmeyecek misin? 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Max, I don't know if it's a good idea. Max, iyi bir fikir olduğunu pek sanmıyorum. Max, iyi bir fikir olduğunu pek sanmıyorum. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
I've seen your purse. I can only imagine your taxes. Çantanı gördüm. Vergilerini yalnızca hayal edebiliyorum. Çantanı gördüm. Vergilerini yalnızca hayal edebiliyorum. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Can you let go of the purse? It's just a messy bag. Çanta muhabbetini bırakamaz mısın? Sadece dağınık bir çanta. Çanta muhabbetini bırakamaz mısın? Sadece dağınık bir çanta. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
It's not like I lost your child in the outback. Çocuğunu taşrada unutmaya benzemiyor. Çocuğunu taşrada unutmaya benzemiyor. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
It's symptomatic. Here, look at my purse. Bu bir belirti. Buyur, benim çantama bak. Bu bir belirti. Buyur, benim çantama bak. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
You know what, never mind. Boş ver. Boş ver. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
It's too late for a purse smackdown. Çanta hezimeti için çok geç. Çanta hezimeti için çok geç. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
But for the record, even if you win now, Şimdi sen kazansan bile, benim çantam senin çantanın canına okur. Şimdi sen kazansan bile, benim çantam senin çantanın canına okur. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Later, after it spent two weeks learning your purse's schedule. Çantanın programını öğrenmek için iki haftasını harcadıktan sonra. Çantanın programını öğrenmek için iki haftasını harcadıktan sonra. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Organized, clean, perfect. Look. Organize, temiz ve mükemmel. Bak. Organize, temiz ve mükemmel. Bak. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Just look at it. Baksana. Baksana. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Look at it, Max. It won't bite. Bak Max. Isırmaz. Bak Max. Isırmaz. Max, onunla havaalanında buluşmanı istiyor. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Who are you, my mother's third boyfriend? Kimsin sen, annemin 3.erkek arkadaşı mı? Kimsin sen, annemin 3.erkek arkadaşı mı? 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
And truthfully, before I saw that check, Doğrusunu söylemek gerekirse, çeki görmeden önce dosyalamayacaktım bile. Doğrusunu söylemek gerekirse, çeki görmeden önce dosyalamayacaktım bile. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
But now that our business is getting real, Ama şimdi işimiz ciddileştiğine göre belki ben de para konusunda ciddileşmeliyim. Ama şimdi işimiz ciddileştiğine göre belki ben de para konusunda ciddileşmeliyim. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
I mean, when we are two billionaire bitches, Demek istediğim, milyoner iki sürtük olduğumuzda... Demek istediğim, milyoner iki sürtük olduğumuzda... 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
I don't want the government to swoop in ...devletin vergi tahsili için Wesley Snipe'ı yollamasını istemem. ...devletin vergi tahsili için Wesley Snipe'ı yollamasını istemem. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Okay, great. We'll do it tomorrow. Tamam, harika. Yarın yaparız. Tamam, harika. Yarın yaparız. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
And I promise, no more purse slams starting now. Söz veriyorum, şimdiden itibaren daha fazla çanta şakası yapmayacağım. Söz veriyorum, şimdiden itibaren daha fazla çanta şakası yapmayacağım. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Who is that? Kim o? Kim o? 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
CNN. They found a 34th Chilean miner in your purse. CNN. 34. Şilili madenciyi çantanda bulmuşlar. CNN. 34. Şilili madenciyi çantanda bulmuşlar. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Okay, okay! Starting now. Tamam, tamam. Şimdiden itibaren. Tamam, tamam. Şimdiden itibaren. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Who is it? Kim Kardashian. Kim o? Kim Kardashian. Kim o? Kim Kardashian. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
No. I'm not Kim Kardashian. Hayır. Kim Kardashian değilim. Hayır. Kim Kardashian değilim. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
No, I work for a living. Hayır. Ben hayatımı kazanmak için çalışıyorum. Hayır. Ben hayatımı kazanmak için çalışıyorum. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Hey, Sophie, you come down for your cupcake nightcap? Selam Sohie, gecelik kek atıştırması için mi geldin? Selam Sohie, gecelik kek atıştırması için mi geldin? 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Yeah, thank you, Max. Evet. Teşekkürler Max. Evet. Teşekkürler Max. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
But tonight I'm going to take two. Ama bu gece iki tane alacağım. Ama bu gece iki tane alacağım. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
'Cause I'm getting ready to date Çünkü randevuya hazırlanıyorum. Çünkü randevuya hazırlanıyorum. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
and I wanna get back to my fighting weight. Ve savaşçı ağırlığıma dönmek istiyorum. Ve savaşçı ağırlığıma dönmek istiyorum. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Sophie, what do you mean Sophie, tekrar bir randevuya hazırlanıyorum derken ne demek istedin? Sophie, tekrar bir randevuya hazırlanıyorum derken ne demek istedin? 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Oh, well, there's some really cute new guys Polish Kulüp'te gerçekten çok tatlı adamlar var. Polish Kulüp'te gerçekten çok tatlı adamlar var. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
And oh, my gosh, one in particular Aman Tanrım. Özellikle bir tanesi Vin Diesel ve Viggo Mortensen karışımı. Aman Tanrım. Özellikle bir tanesi Vin Diesel ve Viggo Mortensen karışımı. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Yeah, so rich and handsome Evet. Öyle zengin ve yakışıklı ki tekerlekli sandalyesi farkedilmiyor. Evet. Öyle zengin ve yakışıklı ki tekerlekli sandalyesi farkedilmiyor. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Hard to resist a man in New York who's got his own ride. New York'ta kendi arabası olan bir adama dayanmak zor. New York'ta kendi arabası olan bir adama dayanmak zor. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
I'm sorry, I don't mean to pry. Affedersin, özel hayatına burnumu sokmak istemezdim. Affedersin, özel hayatına burnumu sokmak istemezdim. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Oh, then don't. O zaman sokma. O zaman sokma. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
It's just what about you and Oleg? Peki ya, sen ve Oleg? Peki ya, sen ve Oleg? 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
He thinks you two are a couple. Bir çift olduğunuzu düşünüyor. Bir çift olduğunuzu düşünüyor. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
A couple? Çift mi? Çift mi? 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
No, this is crazy talk. Hayır. Saçmalık bu. Hayır. Saçmalık bu. Çok iyi anlaşıyoruz. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
I mean, yes, we have had some hot, dirty sex Yani evet, birkaç kez mutfakta ve tuvalette... Yani evet, birkaç kez mutfakta ve tuvalette... 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
in a few kitchens and toilets, and... Metroda bir kafede, yerde deliler gibi seviştik. Metroda bir kafede, yerde deliler gibi seviştik. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Plus twice we did it like dogs on the hallway stairs İki kez de merdivenlerde ve apartmandaki tüm düz yüzeylerde köpekler gibi yaptık. İki kez de merdivenlerde ve apartmandaki tüm düz yüzeylerde köpekler gibi yaptık. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
But I mean, come on. I mean, that's it. Ama, hadi ama hepsi bu. Ama, hadi ama hepsi bu. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Sophie, I can't believe I'm about to say this, Sophie, bunu söyleyeceğime inanamıyorum ama Oleg için olay sadece seksten ibaret değil. Sophie, bunu söyleyeceğime inanamıyorum ama Oleg için olay sadece seksten ibaret değil. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
He feels things for you. Senin için bir şeyler hissediyor. Senin için bir şeyler hissediyor. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
I know for a fact he's buying you a special gift. Bir gerçek biliyorum ki senin için çok özel bir hediye alıyordu. Bir gerçek biliyorum ki senin için çok özel bir hediye alıyordu. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Tell her, Max. Söylesene Max. Söylesene Max. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Well, he mentioned something about a fur, Kürk hakkında bir şeylerden bahsetti. Kürk hakkında bir şeylerden bahsetti. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
and tonight when he was talking about you Ve bu akşam senin hakkında konuşurken aşk kelimesini kullandı. Ve bu akşam senin hakkında konuşurken aşk kelimesini kullandı. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Love? Aşk mı? Aşk mı? Bana selam verişinle kalbimi kazandığın için kusura bakma. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Come on, don't ruin my cupcake buzz. Hadi ama, kek dedikodusunu mahvetmeyin. Hadi ama, kek dedikodusunu mahvetmeyin. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
I mean, this man has no future. Demek istediğim, adamın bir geleceği yok. Demek istediğim, adamın bir geleceği yok. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Of course, he does have a giant penis. Tamam, kocaman bir penisi var. Tamam, kocaman bir penisi var. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
But no future. Ama geleceği yok. Ama geleceği yok. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
I mean, I've worked hard to get where I am. Olduğum yere gelmek için çok çalıştım. Olduğum yere gelmek için çok çalıştım. Hakkı var, iyi cümleydi. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
I need a man who has a dream and a drive. Hayalleri ve arabası olan bir adam lazım. Hayalleri ve arabası olan bir adam lazım. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
And I can buy a big giant penis online for $47. 47 dolara internetten kendime kocaman bir penis de alabilirim. 47 dolara internetten kendime kocaman bir penis de alabilirim. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Really? Add to cart. Gerçekten mi? Sepete eklendi. Gerçekten mi? Sepete eklendi. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Well, then you have to tell him O zaman ona, ilerisini düşünmediğini söylemek zorundasın. O zaman ona, ilerisini düşünmediğini söylemek zorundasın. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Oh, all right, don't worry. I will. Pekala. Sorun değil. Söylerim. Pekala. Sorun değil. Söylerim. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
Yeah, I mean, I need this man in my life Demek istediğim, silikonlarım gibi bu adamın da hayatımda olması lazım. Demek istediğim, silikonlarım gibi bu adamın da hayatımda olması lazım. 2 Broke Girls-1 2011 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 313
  • 314
  • 315
  • 316
  • 317
  • 318
  • 319
  • 320
  • 321
  • 322
  • …
  • »
  • »»
Kısıtlı Mod:   
  • Katkıda Bulun
  • Hakkımızda
  • Sorumluluk Reddi
  • İletişim