Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 20820
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
( laughs ) What? | Ne var? Ne var? | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
No, l mean, I've seen you fall a couple times today. | Hayır, yani seni bugün birkaç defa düşerken gördüm. Hayır, yani seni bugün birkaç defa düşerken gördüm. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
But Dan, l mean, l think it took him maybe three months | Ama Dan, o tahtanın üzerinde aptal gibi görünmeden... Ama Dan, o tahtanın üzerinde aptal gibi görünmeden... | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
before he could even stand on that thing without looking like a total idiot. | ...ayakta durabilmek için bile üç ay falan harcamıştı. ...ayakta durabilmek için bile üç ay falan harcamıştı. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
No offense, buddy. Just the truth. | Alınganlık yok dostum. Sadece gerçekler. Alınganlık yok dostum. Sadece gerçekler. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
l will catch up with you guys. | Ben size yetişirim. Ben size yetişirim. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Hey. Hey. Hey. | Selam. Selam. Selam. Selam. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
l just l wanted to apologize again. | Ben tekrardan özür dilemek istedim. Ben tekrardan özür dilemek istedim. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Yeah, it's no big deal. | Büyütecek bir durum değil. Büyütecek bir durum değil. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
He's just lucky he didn't make me mad. | Beni kızdırmadığı için çok şanslı. Beni kızdırmadığı için çok şanslı. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
l only look half your boyfriend's size. | Erkek arkadaşının yarısı kadarım. Erkek arkadaşının yarısı kadarım. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Ex. He's my ex boyfriend. | Eski. Eski erkek arkadaşım. Eski. Eski erkek arkadaşım. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
We're, you know, trying to still befriends and everything. | Yine de arkadaş kalmaya çalışıyoruz. Yine de arkadaş kalmaya çalışıyoruz. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
But as you can see, it's not really gonna work out. | Ama gördüğün gibi, pek de işe yaramıyor. Ama gördüğün gibi, pek de işe yaramıyor. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Noway. | İmkanı yok. İmkanı yok. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
A group of us all agreed to go skiing this weekend. | Arkadaş gurubumla hafta sonu kayak yapmaya geldik. Arkadaş gurubumla hafta sonu kayak yapmaya geldik. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Well, whatever. lt's this whole story and l don't want to hold you up. | Neyse uzun hikaye, seni tutmak istemem. Neyse uzun hikaye, seni tutmak istemem. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
But that was just really embarrassing | Ama gerçekten çok utandım... Ama gerçekten çok utandım... | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
and I just wanted to say sorry. | ...ve özür dilemek istedim. ...ve özür dilemek istedim. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
That's no problem. | Hiç sorun değil. Hiç sorun değil. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Um, are you gonna be here next weekend? | Gelecek hafta sonu burada olur musun? Gelecek hafta sonu burada olur musun? | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Yeah yeah, probably. | Evet, büyük ihtimalle. Evet, büyük ihtimalle. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
My roommate and l come up like every Sunday, so maybe I'll see you around. | Oda arkadaşımla her Pazar geliyorum, belki tekrardan görüşürüz. Oda arkadaşımla her Pazar geliyorum, belki tekrardan görüşürüz. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
That would be a nice time. | Çok güzel olurdu. Çok güzel olurdu. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Okay. I guess I'll see you then. | Pekala. Sanırım sonra görüşeceğiz. Pekala. Sanırım sonra görüşeceğiz. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Great. Good night. Good night. | Güzel. İyi geceler. İyi geceler. Güzel. İyi geceler. İyi geceler. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Come on. You know what? | Hadi ama. Bak ne diyorum. Hadi ama. Bak ne diyorum. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Can I just get your number so l know how to catch up with you? | Sana ulaşabilmem için numaranı verir misin? Sana ulaşabilmem için numaranı verir misin? | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Yeah.Yeah, sure. | Tabii tabii. Tabii tabii. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Shit, l don't ski with a phone. You have a pen? | Kahretsin, telefonla kayak yapmıyorum. Kalemin var mı? Kahretsin, telefonla kayak yapmıyorum. Kalemin var mı? | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
l don't ski with a pen. Sorry. | Kalemle kayak yapmıyorum. Üzgünüm. Kalemle kayak yapmıyorum. Üzgünüm. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
All right, you know what? Just shoot. | Bak ne diyorum. Söyle gitsin. Bak ne diyorum. Söyle gitsin. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
I've got a pretty good memory. | Hafızam çok iyidir. Hafızam çok iyidir. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
I've only smoked pot like 500 times so I'm good. | Sadece 500 defa falan esrar çektim, iyiyim. Sadece 500 defa falan esrar çektim, iyiyim. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Dan: How can they afford to close early? | Erkenden kapatmayı nasıl karşılayabiliyorlar? Erkenden kapatmayı nasıl karşılayabiliyorlar? | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
You're only open three days out of the week, man. | Haftada sadece üç gün açıksınız dostum. Haftada sadece üç gün açıksınız dostum. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Why don't you write a letter? | Neden bir mektup yazmıyorsun? Neden bir mektup yazmıyorsun? | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Why don't you give me my money back? | Neden paramı geri vermiyorsun? Neden paramı geri vermiyorsun? | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
( laughs ) What money? | Ne parası? Ne parası? | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
We're only had, like, four runs. | Sadece dört tur attık. Sadece dört tur attık. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Can you give us a break, please? 830. | Bize bir kıyak yap lütfen. 830. Bize bir kıyak yap lütfen. 830. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
What? Just remember830. | Ne? Sakın unutma, 830. Ne? Sakın unutma, 830. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Just one more time, please? Sorry. | Son bir kez daha lütfen. Üzgünüm. Son bir kez daha lütfen. Üzgünüm. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
I'd give you more money but l gave it all to you. | Sana daha çok para vermek isterdim ama tüm paramı verdim zaten. Sana daha çok para vermek isterdim ama tüm paramı verdim zaten. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Hey, you got a pen? | Kalemin var mı? Kalemin var mı? | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
It's not about the money. We got weather coming in. | Sorun para değil. Hava bozuyor. Sorun para değil. Hava bozuyor. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
We're trying to clear the mountain. There's nothing l can do. | Dağı boşaltmaya çalışıyoruz. Elimden bir şey gelmez. Dağı boşaltmaya çalışıyoruz. Elimden bir şey gelmez. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Okay, what if we run straight down? Like the quickest run ever? | Peki ya aşağı doğru gitsek? En hızlı gidiş olsa? Peki ya aşağı doğru gitsek? En hızlı gidiş olsa? | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
We'll be, like, wicked fast. | Çok hızlı olacağız. Çok hızlı olacağız. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
We gave you 100 bucks. | Sana 100 dolar verdik. Sana 100 dolar verdik. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Hurry. Like I said, wicked fast. | Çabuk olun. Dediğim gibi, çok hızlı olacak. Çabuk olun. Dediğim gibi, çok hızlı olacak. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Like the wind. 7860. | Rüzgar gibi. 7860. Rüzgar gibi. 7860. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Seriously, for 100 bucks you'd figure the guy would cut us some slack. | Cidden, 100 dolar verdikten sonra adamın bize biraz esneklik tanımasını sağlayabilirdin. Cidden, 100 dolar verdikten sonra adamın bize biraz esneklik tanımasını sağlayabilirdin. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
No shit. | Hadi be! Hadi be! | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
l thought they were open till 10:00 on Sundays. | Pazar saat 10'a kadar açık olduklarını sanıyordum. Pazar saat 10'a kadar açık olduklarını sanıyordum. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Whatever happened to night skiing? | Gece kaymasına ne oldu? Gece kaymasına ne oldu? | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Wachusett's got night skiing. Should have gone there. | Wachusett'de gece kayağı var. Oraya gitmeliydik. Wachusett'de gece kayağı var. Oraya gitmeliydik. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
lt's kind of like Quash Hill, just not as lame. | Quash Hill gibi ama o kadar dandik değil. Quash Hill gibi ama o kadar dandik değil. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Do you remember the numbers l told you? | Sana söylediğim numaraları hatırlıyor musun? Sana söylediğim numaraları hatırlıyor musun? | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
830. | 830. 830. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Look at you, Lynch. You got her number. | Aferin Lynch. Kızın numarasını aldın. Aferin Lynch. Kızın numarasını aldın. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
What did He Man have to say about that? | He Man bu duruma ne der acaba? He Man bu duruma ne der acaba? | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
That guy? Who cares? Steroids shrink your dick. | O herif mi? Kim takar? İlaçla gelişmiş budalanın teki. O herif mi? Kim takar? İlaçla gelişmiş budalanın teki. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
( laughs ) Oh shit, what are my numbers? | Kahretsin, numara neydi? Kahretsin, numara neydi? | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
7860. | 7860. 7860. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Parker, will you remember that, 7860? | Parker, aklında tutar mısın? 7860. Parker, aklında tutar mısın? 7860. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Early night, huh? Yeah. | Erken mi kapatıyorsun? Evet. Erken mi kapatıyorsun? Evet. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Pendergraph wants to see you in his office. | Pendergraph seni ofisinde görmek istiyor. Pendergraph seni ofisinde görmek istiyor. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Something about the schedule next weekend. | Gelecek hafta sonuyla ilgili vardiya listesi hakkındaymış. Gelecek hafta sonuyla ilgili vardiya listesi hakkındaymış. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
I'm not working next weekend. Well, that's what you thought. | Gelecek hafta sonu çalışmıyorum. Sen öyle san. Gelecek hafta sonu çalışmıyorum. Sen öyle san. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Come on, Rifkin, it's my brother's bachelor party. | Hadi ama Rifkin, kardeşimin bekarlığa veda partisi var. Hadi ama Rifkin, kardeşimin bekarlığa veda partisi var. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
l put in for it two months ago. | İki ay önceden haber vermiştim. İki ay önceden haber vermiştim. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Go talk to the boss. He's packing up. | Derdini patrona anlat. Çıkmak üzere. Derdini patrona anlat. Çıkmak üzere. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
I'm the best man. | Sağdıcıyım. Sağdıcıyım. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Ready to shutdown? | Kapanmaya hazır mı? Kapanmaya hazır mı? | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
There's three more on the way down. Wait for them and it's all set. | Aşağı inen üç kişi var. Onları bekle sonra da kapat. Aşağı inen üç kişi var. Onları bekle sonra da kapat. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
l am not waiting till we get back to campus to eat. | Yemek için kampüse kadar dayanamam. Yemek için kampüse kadar dayanamam. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
l am starving. | Açlıktan ölüyorum. Açlıktan ölüyorum. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Why didn't you just eat some of that pizza? | Biraz pizza yeseydin ya. Biraz pizza yeseydin ya. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Oh, you mean the cardboard with tomato sauce you guys ate? | O yediğiniz kartonun üzerine domates sosu bulanmış şeyi mi diyorsun? O yediğiniz kartonun üzerine domates sosu bulanmış şeyi mi diyorsun? | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
That's not pizza. | Pizza falan değil o. Pizza falan değil o. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
That's like roller skating rink birthday party pizza. No. | Paten pisti doğum günü partisi pizzası gibi. Hayır. Paten pisti doğum günü partisi pizzası gibi. Hayır. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
There's a Papa Gino's in the way back. lt's like 15 minutes down the mountain. | Geri dönüş yolunda Papa Gino var. Dağdan inişte 15 dakika mesafede. Geri dönüş yolunda Papa Gino var. Dağdan inişte 15 dakika mesafede. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
l may eat a whole real pizza myself, thank you. | Gerçek bir pizza yiyebilirim, teşekkürler. Gerçek bir pizza yiyebilirim, teşekkürler. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Dan: Whoa, look at those guys. | Şu çocuklara bakın. Şu çocuklara bakın. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
We are definitely hitting that jump this time. | Bu sefer o sıçramayı kesinlikle yapıyoruz. Bu sefer o sıçramayı kesinlikle yapıyoruz. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Last run, got to make it count. | Son tur, tadını çıkartın. Son tur, tadını çıkartın. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Hey, Sullivan, hey. ( groans ) | Hey, Sullivan. Hey, Sullivan. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Hey, man, do me a solid. I've got to take a piss so bad l can taste it. | Hey dostum bana bir iyilik yap. Çişim geldi ve artık tutamıyorum. Hey dostum bana bir iyilik yap. Çişim geldi ve artık tutamıyorum. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
What? What? I'll just be gone for two minutes. | Ne? Ne? İki dakikalığına gidip geleceğim! Ne? Ne? İki dakikalığına gidip geleceğim! | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Asshole. | Pislik. Pislik. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Jesus. It's just the wind, Parker. | Tanrım. Bu sadece rüzgar, Parker. Tanrım. Bu sadece rüzgar, Parker. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Don't you mean baby? | Bebek mi demek istiyorsun? Bebek mi demek istiyorsun? | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Man on radio: Last chair is through. | Sonuncusu da geldi. Sonuncusu da geldi. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
All set down here. | Burada her şey tamam. Burada her şey tamam. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Man on radio: Let's go home. | Emimize gidelim artık. Emimize gidelim artık. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
It's freakin' cold up here! | Burası çok soğuk! Burası çok soğuk! | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
We don't have time for this. Thank you. | Buna vaktimiz yok. Teşekkürler. Buna vaktimiz yok. Teşekkürler. | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
Anyone know any good jokes? | Aranızda güzel bir espri bilen var mı? Aranızda güzel bir espri bilen var mı? | Frozen-1 | 2010 | ![]() |
what did the 14 year old girl from New Hampshire | New Hampshire'dan 14 yaşındaki bir kız bekaretini kaybedince babasına ne der? New Hampshire'dan 14 yaşındaki bir kız bekaretini kaybedince babasına ne der? | Frozen-1 | 2010 | ![]() |