Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 20499
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
It could only be of the night in Breslau. | Olsa olsa, Breslau'daki gecede olabilir.. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
when mother gave me this to quiet my sobs. | Annemin bunu, beni susturmak için verdiği zaman. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
Why was I crying? | Niçin ağlıyordum? | Freud-1 | 1962 | ![]() |
The answer is cast in this metal. | Cevap, bu metaldeki eğrilikte. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
I lay in a big bed, watching my mother. | Annemi izleyerek büyük bir yatakta yatıyordum. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
She was naked to the waist, I remember. | Üstü çıplaktı. Hatırlıyorum. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
He took her away from me. She was going to lie down beside me. | Onu benden aldı. Benim yanımda yatacaktı. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
I would have cuddled against her soft, warm body. | Yumuşak ve sıcak vücuduna sarılacaktım. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
But he drew her into his room. | Ama, onu kendi odasına çekti. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
Souls burn in hell. The hell of hatred, of jealousy. | Ruhlar, cehennemde yanar. Kin ve kıskançlık cehenneminde! | Freud-1 | 1962 | ![]() |
I wished him dead. | Bu kötü arzuyu haklı çıkarmak için,... | Freud-1 | 1962 | ![]() |
To justify that guilty wish, I conjured up the crime against my sister. | ölmesini diledim. Bu suçu, kızkardeşime karşı uyandırdım. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
I was jealous of my father. I wanted my mother all to myself. | Babamı kıskanıyordum. Annemi tamamen kendim için istiyordum. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
I wanted to be rid of him. | Babamdan kurtulmak istiyordum.. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
I'm the guilty now. I dishonoured my father. | Şimdi suçluyum. Babamın şerefine leke sürdüm. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
Sigi, what is it? | Sigi, neyin var? | Freud-1 | 1962 | ![]() |
Dear, I want to leave Vienna. | Hayatım! Viyana'dan ayrılmak, başka bir yere gitmek ve... | Freud-1 | 1962 | ![]() |
Go anywhere. Be a doctor in a small town... | buradan uzak, herhangi küçük bir kasabada... | Freud-1 | 1962 | ![]() |
...anywhere away from here. | doktorluk yapmak istiyorum.. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
But why, Sigi? | Ama niçin, Sigi? | Freud-1 | 1962 | ![]() |
My theory has offended everyone. | Teorim, herkesi rencide etti... | Freud-1 | 1962 | ![]() |
And no wonder. It's false... | ve ilgi uyandırmadı. Yanlış... | Freud-1 | 1962 | ![]() |
And destructive. Cecily tried to kill herself tonight. | ve yıkıcı. Cecily, bu gece intihara teşebbüs etti. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
Breuer warned me. | Breuer beni uyarmıştı. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
But you didn't mean any harm. Why punish yourself? | Ama sen kimseye zarar vermek istemedin ki! Niçin kendini cezalandırıyorsun? | Freud-1 | 1962 | ![]() |
I invented a theory to dishonour my father. | Babamın şerefine leke düşüren bir teori geliştirdim. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
I desecrated his image in the fathers of my patients. | Hastalarımın babalarının itibarlarına gölge düşürdüm. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
In the country... | Ülkenin başka bir yerinde... | Freud-1 | 1962 | ![]() |
we can be close again. I know. | daha çok birarada olabiliriz. Biliyorum... | Freud-1 | 1962 | ![]() |
I know you've hated the work I've been doing. | Yaptığım işten nefret ettiğini biliyorum. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
It's created a wall between us. | Aramıza duvar ördü. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
I can't deny that. | Bunu, inkar edemem. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
When you're in your office with a patient, a woman... | Sen bir kadın hasta ile muayenehanedeyken... | Freud-1 | 1962 | ![]() |
I try not to think what's happening. | neler olduğunu düşünmemeye çalışıyorum. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
The secrets you're hearing. The obscenities. | Duyduğun tüm sırlar, müstehcen şeyler. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
I hate them and her and you! | Onlardan ve senden nefret ediyorum! | Freud-1 | 1962 | ![]() |
And I hate myself for failing you. | Ve seni yüzüstü bıraktığım için kendimden nefret ediyorum. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
I'm not a good wife. I'm selfish and jealous. | İyi bir eş değilim. Bencil ve kıskancım. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
So, it should mean all the more when I say you mustn't stop. | Vazgeçmemeni söylemem senin için çok daha fazla bir anlam ifade etmeli. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
You mustn't stop, Sigi. | Durmamalısın, Sigi. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
Your diary, when you were a student. | Öğrencilik yıllarındaki günlüğün. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
"Progress, like walking... | "İlerleme, yürümede olduğu gibi... | Freud-1 | 1962 | ![]() |
...is achieved by losing then regaining one's balance. | dengeyi kaybetme ve yeniden kazanma ile sağlanır. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
It's a series of mistakes". | Bir dizi hata". | Freud-1 | 1962 | ![]() |
Do you remember? Yes. | Hatırlıyor musun? Evet. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
Do you remember the end? | Sonunu hatırlıyor musun? | Freud-1 | 1962 | ![]() |
"From error to error, one discovers the entire truth". | "Hakikat, hata yapa yapa keşfedilir." | Freud-1 | 1962 | ![]() |
I used to say to myself. | Kendime şöyle derdim: | Freud-1 | 1962 | ![]() |
...the false is often the truth standing on its head. | Yanlış sıklıkla doğrunun yanıbaşındadır. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
Reversal... | Tam tersi! | Freud-1 | 1962 | ![]() |
Yes, she claimed that her father had seduced her. | Evet, babasının onu ayarttığını iddia ediyordu. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
False. | Yanlış! | Freud-1 | 1962 | ![]() |
It wasn't he who desired his daughter, it was she who wanted him. | Kızını arzu eden, baba değildi. Kızı, babayı arzuluyordu. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
And it was not a memory that she had repressed. | Ve bastırdığı, bir anı değildi. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
It was a fantasy. | Bir fantaziydi. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
They'd shared the same bed. | Aynı yatağı paylaşmışlardı. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
The next morning she had her doll, her child by him. | Ertesi gün, oyuncak bebeği yanı başında bulmuştu. Yani çocuğunu... | Freud-1 | 1962 | ![]() |
Was she lying to me? No. To herself? | Bana yalan mı söyledi? Hayır. Ya kendisine? | Freud-1 | 1962 | ![]() |
The unconscious is pitch dark. | Bilinçaltı kapkaranlık. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
I told myself in my darkness. | Kendimi ele alacak olursam... | Freud-1 | 1962 | ![]() |
...that father had torn my mother away from me... | babamın, annemi benden aldığını düşünmüş olmalıyım... | Freud-1 | 1962 | ![]() |
...because I couldn't bear her deserting me for him. | çünkü annemin beni, babam için terkettiğine dayanamıyordum. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
Yes, yes, yes, yes! | Evet! Evet! Evet! Evet! | Freud-1 | 1962 | ![]() |
It fits. | Uyuyor. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
Cecily loved her father. I loved my mother. | Cecily, babasına aşıktı. Ben, anneme aşıktım. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
She hated her mother. I hated my father. | O, annesinden nefret etti. Ben, babamdan. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
The truth has emerged, upside down. | Hakikat ortaya çıktı. Tepetaklak! | Freud-1 | 1962 | ![]() |
And it will walk on one premise alone. | Tek başına bir önerme olmalı. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
There must be sexuality in childhood. | Çocuklukta cinsellik olmalı. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
Even in infancy. | Hatta bebeklik döneminde. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
Tell it not in Gath, my love... | Hayatım! Haberi Gat'a duyurma... | Freud-1 | 1962 | ![]() |
...and, above all, hide the good news from the Philistines. | ve güzel haberi Filistinlilerden sakla! | Freud-1 | 1962 | ![]() |
Forgive me. I haven't cried in a long time. | Beni affedin! Uzun zamandır ağlamıyordum. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
She talked in her sleep last night... | Geçen gece uykudayken konuşuyordu. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
...as she did when she was little. | Tıpkı küçüklüğünde olduğu gibi. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
She used to wake up screaming. | Çığlıklarla uyanır... | Freud-1 | 1962 | ![]() |
...and say she had dreamed that I was dead. | ve beni rüyasında ölü olarak gördüğünü söylerdi. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
There was a time when I wished that she was dead. | Ölmesini arzu ettiğim bir dönem vardı. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
When was that? | Hangi dönem? | Freud-1 | 1962 | ![]() |
When I carried her in my womb. | Hamileyken. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
Before I was married... | Evlenmeden önce... | Freud-1 | 1962 | ![]() |
I was a dancer in a cheap cabaret. | Ucuz bir gece kulübünde dansçıydım. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
One night after I'd done my turn... | Bir gece, danstan sonra... | Freud-1 | 1962 | ![]() |
I went back to my dressing room and there was a man sitting there. | soyunma odasına döndüm. Orada bir adam oturuyordu. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
A hansom swell... | Yakışıklı bir kodaman... | Freud-1 | 1962 | ![]() |
with a flower in his buttonhole. | yakasında çiçek olan bir adam. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
Six weeks later we were married. | 6 hafta sonra evlendik. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
We creatures, as everyone knows, long for respectability. | Herkesin bildiği gibi insanoğlu, itibarın hasretini çekiyor. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
I wanted only to forget the past. | Sadece geçmişi unutmak,... | Freud-1 | 1962 | ![]() |
To be a good wife and mother. | iyi bir eş ve anne olmak istiyordum. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
I was pregnant before the honeymoon was over... | Balayı bitmeden önce hamile kalmıştım. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
...but I waited to tell Joseph till our first night home. | ancak Joseph'e söylemek için evdeki ilk gecemize kadar bekledim. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
I'll never forget the look of his face. | Yüzündeki ifadeyi asla unutmayacağım. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
Without a word he arose and left the house. | Tek bir söz söylemeden doğruldu ve evi terk etti. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
He never touched me again. | Bir daha asla bana dokunmadı. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
He married me only to have a harlot in the house. | Evde sadece bir fahişeye sahip olmak için benimle evlendi. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
Well, doctor, who is the guilty one? | Pekala, doktor, Suçlu kim? | Freud-1 | 1962 | ![]() |
Must there be a guilty one? | Mutlaka suçu birinde aramalı mı? | Freud-1 | 1962 | ![]() |
Not even he? No. | Ya o? Hayır. | Freud-1 | 1962 | ![]() |
His desire for prostitutes was a neurotic symptom. | Fahişeleri arzulaması nevrotik bir belirtiydi. | Freud-1 | 1962 | ![]() |