Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 168600
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| Wie is daar? | Kim var orada? Orada biri mi var? Kim var orada? | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Wat ben je aan het doen? | Ne yapıyorsun burada? Ne yapıyorsun? Ne yapıyorsun burada? | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Carlos. | Carlos! | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Wat is het? | Ne oldu? Ne oluyor? Ne oldu? | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Plannen maken om de oude dame de hersens in te slaan? | Yaşlı kadının kafasını dağıtmayı mı planlıyorsun? Kadıncağızın kafasını patlatmayı mı düşünüyorsun? Yaşlı kadının kafasını dağıtmayı mı planlıyorsun? | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Slaap vannacht met Sim�n. | Sen bu gece Simón'un yanında yat. Bu gece Simón ile yat. Sen bu gece Simón'un yanında yat. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Als ze opnieuw verschijnt, zullen we de politie bellen. | Eğer gene gelirse, polisi ararız. Yine gelecek olursa polisleri ararız. Eğer gene gelirse, polisi ararız. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Mag ik wakker worden? | Uyanabilir miyim? Kalkabilir miyim? Uyanabilir miyim? | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Kan ik wakker worden? | Uyanabilir miyim? Kalkabilir miyim? Uyanabilir miyim? | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Je bent wakker. | Zaten uyanmışsın. Uyanmışsın. Zaten uyanmışsın. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Je kunt nu opstaan. | Kalkabilirsin. Kalkabilirsin artık. Kalkabilirsin. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Wendy wordt oud en gaat dood? | Wendy yaşlanıp öldü mü? Wendy yaşlanıp ölüyor mu? Wendy yaşlanıp öldü mü? | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Wendy wordt oud, maar Peter Pan neemt zijn dochter mee naar Neverland. | Wendy yaşlandı, ama Peter Pan onun kızını Varolmayan Ülke'ye götürdü. Wendy yaşlanıyor ama Peter Pan Neverland'a onun kızını götürüyor. Wendy yaşlandı, ama Peter Pan onun kızını Varolmayan Ülke'ye götürdü. Wendy yaşlandı, ama Peter Pan onun kızını Varolmayan Ülke'ye götürdü. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Waarom is Wendy ook niet meegegaan? | Wendy neden gitmemiş? Wendy niye gitmiyor? Wendy neden gitmemiş? | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Als Peter Pan me zou komen halen, zou je dan ook mee gaan? | Eğer Peter Pan beni götürmeye gelseydi, sen de gelir miydin? Peter Pan beni almaya gelseydi sen de gelir miydin? Eğer Peter Pan beni götürmeye gelseydi, sen de gelir miydin? | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Ik ben te oud om naar Neverland te gaan. | Varolmayan Ülke'ye gitmek için çok büyüğüm. Ben Neverland'a gitmek için fazla büyüğüm. Varolmayan Ülke'ye gitmek için çok büyüğüm. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Hoe oud ben je? 37. | Kaç yaşındasın? 37. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Op welke leeftijd ga je dood? | Kaç yaşında öleceksin peki? Kaç yaşında öleceksin? Kaç yaşında öleceksin peki? | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Wat voor soort vraag is dat? | Bu nasıl bir soru? Ne biçim bir soru bu? Bu nasıl bir soru? | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Niet voor een lange tijd, wanneer je veel ouder bent. | Sen çok çok büyüyene kadar ölmeyeceğim. Sen iyice büyüyüp adam olana kadar ölmeyeceğim. Sen çok çok büyüyene kadar ölmeyeceğim. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Ik word niet ouder. | Ben büyümeyeceğim. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Ik word niet volwassen. | Hiç yaşlanmayacağım. Ben yaşlanmayacağım. Hiç yaşlanmayacağım. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Net als Peter Pan? | Peter Pan gibi mi? Peter Pan gibi mi? Yeni arkadaşlarım gibi. Peter Pan gibi mi? | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Net als mijn nieuwe vrienden. | Yeni arkadaşlarım gibi. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Is het meer dan ��n? Zes. | Birden çoklar mı? 6 tane. Birden fazla mı sayıları? Altı. Birden çoklar mı? 6 tane. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Worden ze ook niet volwassen? Dat kunnen ze niet. | Onlar da büyümeyecekler mi? Büyüyemezler. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Wat houden ze vast? | Ne tutuyorlar bunlar ellerinde böyle? Ellerindekiler ne? Oynamak için hazineler. Ne tutuyorlar bunlar ellerinde böyle? | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Schatten. Om mee te spelen. | Eşyaları. Oynamak için. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Spelen je vrienden samen? Natuurlijk. | Arkadaşların beraber oynuyorlar mı? Arkadaşların birlikte mi oynuyorlar? E, herhâlde. Arkadaşların beraber oynuyorlar mı? | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Ze stelen je schatten waarvan je houdt, en je moet die zoeken. | Değerli bir şeyini alıyorlar,... Hazineni, sevdiğin bir şeyi çalıyorlar, sen de aramaya başlıyorsun. Değerli birşeyini alıyorlar,... | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Is dat het spel? Schatten zoeken? | Oyun bu mu yani? Eşyaları bulmak mı? Oyun bu mu? Hazine bulmaca? Evet, ipuçlarını takip ederek ama. Oyun bu mu yani? Eşyaları bulmak mı? | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Ja, maar volg de aanwijzingen. | Evet, ama ipuçlarını takip ederek. Evet ama ipuçlarını izlemelisin. Evet, ama ipuçlarını takip ederek. Evet, ama ipuçlarını takip ederek. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Als je die vindt, verlenen ze je een wens. | Eğer bulabilirsen, sana bir dilek hakkı veriyorlar. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Nou. | Peki o zaman. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| En heb jij een schat? | Senin sevdiğin bir şey var mı? Senin bir hazinen var mı peki? Özel madeni paralar. Senin sevdiğin birşey var mı? | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Speciale munten. | Özel bozuk paralar. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Een oude man heeft die in het park achtergelaten. Ik denk dat ze van goud zijn... | Yaşlı bir adam onları parkta bıraktı. Sanırım altınlar... | The Orphanage-9 | 2007 | |
| en erg kostbaar. Wil je ze zien? | ...ve çok değerliler. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Kijk nog niet. | Bakma. Bakma daha. Bakma. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Waar heb je dit allemaal vandaan? Ik heb het gevonden. | Bunlar nerden çıktı? Buldum. Bunların hepsini nereden aldın? Buldum. Bunlar nerden çıktı? Buldum. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Wat is dit? | Nedir bu? Bu nedir? Nedir bu? | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Het eerste roomijs dat ik na mijn amandelenoperatie heb gehad. | Bademcik ameliyatımdan sonra yediğim ilk dondurma. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| De speciale munten. | Özel bozuk paralar. Özel madeni paralar. Özel bozuk paralar. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Het zijn geen munten, het zijn melktanden. | Bunlar para değil, süt dişleri. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Waar heb je ze gevonden? Gevonden. | Nerden buldun bunları? Şimdi anladın mı? | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Zij zijn de eerste aanwijzing. Zij hebben mijn muntstukken. | Bu ilk ipucu. Bozuk paralarımı aldılar. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Wil je schattenjacht spelen? | Eşya saklamaca mı oynamak istiyorsun? Define Peşinde mi oynamak istiyorsun? Eşya saklamaca mı oynamak istiyorsun? | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Het spel is begonnen. | Oyun zaten başladı. Hayır. Oyun zaten başladı. Oyun zaten başladı. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Als ik mijn schat vind, mag ik een wens doen. | Eğer bozuk paralarımı bulabilirsem, bir dilek hakkım olacak. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Zand. Waar vind je zand? | Kum. Kumu nerden buldun? Kum. Kumu nereden buldun? Kum. Kumu nerden buldun? | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Jij hebt dit geregeld, toch? | Bunları sen ayarladın, değil mi? Bunları sen hazırladın, değil mi? Bunları sen ayarladın, değil mi? | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Het strand? Nee, het moet bij huis zijn. | Sahilde mi? Hayır, evde olmalı. Kumsaldan mı? Hayır, oyun evde oynanmalı. Sahilde mi? Hayır, evde olmalı. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Wat is dit? | Bu ne şimdi? Nedir bu? Bu ne şimdi? | The Orphanage-9 | 2007 | |
| De naaidoos. | Dikiş kutusu! | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Sim�n, wacht. | Simón, bekle. Simón, dur! Simón, bekle. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Kom op, schiet op. | Hadi, acele et. Çabuk, çabuk. Acele et! Hadi, acele et. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Er rinkelt een bel. | Ben bunu bir yerden hatırlıyorum. Şimdi oldu işte. Mutfağın anahtarı bu! Ben bunu bir yerden hatırlıyorum. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| De sleutel in de keuken. | Mutfaktaki anahtar bu. Mutfakta ki anahtar bu. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Die zijn van pappa... | Onlar babanın. Elleme! Dilek kazandım, dilek kazandım! | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Ik mag een wens doen. | Artık dilek dileyebilirim. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Laat dat met rust. | Kes şunu. Bırak onları! Kes şunu. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Dat zijn onze spullen, je mag ze niet aanraken. | Bunlar bizim eşyalarımız. Onlara dokunamazsın. Onlar büyüklerin eşyaları, onları karıştırmamalısın. Bunlar bizim eşyalarımız. Onlara dokunamazsın. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Ik deed dat niet. Zij waren het. | Ben yapmadım. Onlar hazırladı. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Lieg niet tegen me. Ik lieg niet. | Bana yalan söyleme. Yalan söylemiyorum. Bana yalan söyleme. Söylemiyorum. Bana yalan söyleme. Yalan söylemiyorum. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Je liegt. Je zegt dat je mijn moeder bent, | Sen yalan söylüyorsun! Benim annem olduğunu söylüyorsun... | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Wat? Je bent niet mijn moeder. | Ne dedin? Sen benim annem değilsin. Ne dedin sen? Annem değilsin. Ne dedin? Sen benim annem değilsin. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Wie heeft je dat verteld? Mijn vriend heeft me dat verteld. | Kim söyledi bunu? Arkadaşım. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Welke vriend? Tom�s. | Hangi arkadaşın? Tomás. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Tom�s zei dat ik net als hen was, | Tomás benim de onlar gibi olduğumu söyledi. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Ik heb geen moeder of vader. En ik ga dood. | Ne annem ne babam varmış. Ve ölecekmişim. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Je bent niet mijn moeder. Je bent een leugenaar. | Sen benim annem değilsin. Sen yalancının tekisin. Sen benim annem değilsin, sen bir yalancısın! Sen benim annem değilsin. Sen yalancının tekisin. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| We wilden dat je een stuk ouder zou zijn om over bepaalde dingen te praten. | Bazı şeyleri senle konuşmak için biraz büyümeni bekliyorduk. Bazı konuları konuşmak için biraz daha büyümeni bekliyorduk. Bazı şeyleri senle konuşmak için biraz büyümeni bekliyorduk. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Als je ons iets wilt vragen... | Eğer bize sormak istediğin bir şey varsa... Bize sormak istediğin bir şey varsa... Eğer bize sormak istediğin birşey varsa... | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Is de Kerstman ook een leugen? | Noel baba da yalan mı? Noel Baba da mı gerçek değil? Noel baba da yalan mı? | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Je hebt mamma en die mevrouw, | ...anneni o yaşlı hanımla konuşurken duydun... Annen ile o bayanın konuşmalarını dinledin, zarfı görüp bu oyunu oynadın. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| de envelop gezien en het spel uitgevonden omdat je bang was om er naar te vragen. | ...zarfı gördün ve sırf sormaktan korktuğun için... | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Wat als ik ze niet inneem? | Onları içmezsem ne olur? Onları almazsam ne olur? Hiçbir şey olmaz. Onları içmezsem ne olur? | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Er zou niets gebeuren. | Hiçbir şey. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Als ik ze niet inneem, hoe snel ga ik dan dood? | Eğer bunları almazsam ne kadar süre sonra ölürüm? Onları almazsam ne zaman ölürüm? Eğer bunları almazsam ne kadar süre sonra ölürüm? | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Het zou vele dagen duren, misschien weken. | Çok uzun süre sonra. Günler, belki de haftalar sürebilir. Çok uzun süre sonra. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Maak je geen zorgen, we zullen voor je zorgen. Je zal niet ziek worden of doodgaan. | Merak etme, biz sana bakacağız. Ne hasta olacaksın ne de öleceksin. Merak etme, biz sana bakarız. Hastalanmayacak ya da ölmeyeceksin. Merak etme, biz sana bakacağız. Ne hasta olacaksın ne de öleceksin. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Jullie houden niet van me. Het is een leugen. | Beni sevmiyorsun. Bu bir yalan! Beni sevmiyorsun. Yalan söyleme. Beni sevmiyorsun. Bu bir yalan! | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Kom naar beneden, zoon. | Simón, hadi aşağı gel. Aşağı gelsene oğlum. Simón, hadi aşağı gel. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Schiet op, de eerste kinderen zijn hier. Kom op. | Acele et, ilk çocuklar geldi. Hadi. Hadisene oğlum. İlk çocuklar geldi bile. Acele et, ilk çocuklar geldi. Hadi. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| We kunnen nu niet gaan. Ik wil je iets laten zien. | Henüz gidemeyiz. Sana bir şey göstermek istiyorum. Henüz gidemeyiz. Sana birşey göstermek istiyorum. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Wat is het? Tom�s's kleine huis. | Ne göstereceksin? Tomás'ın küçük evini. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Niet nu, lieverd. Je kunt het me morgen laten zien. | Şimdi olmaz, aşkım. Yarın da gösterebilirsin. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Niet nu, Sim�n. Nu. | Şimdi olmaz dedim, Simón. Şimdi. Şimdi olmaz, Simón. Şimdi! Şimdi olmaz dedim, Simón. Şimdi. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Kom nu naar beneden. | Hemen aşağıya iniyorsun. İnmeyeceğim. Derhâl aşağıya iniyorsun! İstemiyorum! Hemen aşağıya iniyorsun. İnmeyeceğim. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Kom en ga mee naar Tom�s zijn huis kijken. | Gelip Tomás'ın evini göreceksin. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Als je niet naar beneden wilt komen doe het dan niet. | Eğer aşağıya gelmek istemiyorsan, gelme. Aşağıya inmek istemiyorsan inme. Eğer aşağıya gelmek istemiyorsan, gelme. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Niemand dwingt het je. | Kimse seni zorlamıyor. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| WELKOM | Hoş geldiniz. HOŞGELDİNİZ Hoşgeldiniz. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Lieverd. | Bir tanem. Tatlım! Yavrum? Bir tanem. Birtanem. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Sim�n, zoon. | Simón, oğlum. Simon, tatlım. Simón, oğlum. Simón, oğlum. Simón, oğlum. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Wat is er aan de hand? | Neler oluyor burada? Ne oluyor? Neler oluyor burada? | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Lieverd. | Hayatım! Tatlım! Hayatım! Hayatım! | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Lieverd. | Bi'tanem. Yavrum! Bi'tanem. | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Hij is daar, Carlos. | Orada, Carlos! | The Orphanage-9 | 2007 | |
| Daar is niemand, Laura. Kom op. | Orada kimse yok, Laura. Hadi. Orada kimse yok, Laura! Orada kimse yok, Laura. Hadi. | The Orphanage-9 | 2007 |