Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 157917
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| l'm just a sucker for Disneyland. | Ben DisneyIand hayranıyım. Ben Disneyland hayranıyım. Ben Disneyland hayranıyım. Ben Disneyland hayranıyım. | Swordfish-1 | 2001 | |
| Good. | GüzeI. Güzel. Güzel. Güzel. | Swordfish-1 | 2001 | |
| Tell Torvalds l said hello. | TorvaIds'a seIam söyIe. Torvalds'a selam söyle. Torvalds'a selam söyle. Torvalds'a selam söyle. | Swordfish-1 | 2001 | |
| you can tell him yourself if you're not careful. he's dead. | Dikkat etmezsen ona kendin söyIersin. ÖIdü. Dikkat etmezsen ona kendin söylersin. Öldü. Dikkat etmezsen ona kendin söylersin. Öldü. Dikkat etmezsen ona kendin söylersin. Öldü. | Swordfish-1 | 2001 | |
| Give me a card. | Bana kart ver. | Swordfish-1 | 2001 | |
| you think of anything to say, call me. | AkIına bir şey geIirse beni ara. Aklına bir şey gelirse beni ara. Aklına bir şey gelirse beni ara. Aklına bir şey gelirse beni ara. | Swordfish-1 | 2001 | |
| Sorry about your nose. | Burnun için üzgünüm. | Swordfish-1 | 2001 | |
| you're in way over your head. l know. | Başın büyük dertte. BiIiyorum. Başın büyük dertte. Biliyorum. Başın büyük dertte. Biliyorum. Başın büyük dertte. Biliyorum. | Swordfish-1 | 2001 | |
| you want me to watch him? yeah, set it up. | Onu izIeyeyim mi? Evet, bir pIan yap. Onu izleyeyim mi? Evet, bir plan yap. Onu izleyeyim mi? Evet, bir plan yap. Onu izleyeyim mi? Evet, bir plan yap. | Swordfish-1 | 2001 | |
| l've had a shitty day so far, but l think it just got worse. | Çok kötü günIer yaşadım ama her şey daha da kötü oIdu gibi. Çok kötü günler yaşadım ama her şey daha da kötü oldu gibi. Çok kötü günler yaşadım ama her şey daha da kötü oldu gibi. Çok kötü günler yaşadım ama her şey daha da kötü oldu gibi. | Swordfish-1 | 2001 | |
| Either shoot me, or tell me why you're wearing that wire. | Ya beni vur ya da neden o mikrofonu taktığını söyIe. Ya beni vur ya da neden o mikrofonu taktığını söyle. Ya beni vur ya da neden o mikrofonu taktığını söyle. Ya beni vur ya da neden o mikrofonu taktığını söyle. | Swordfish-1 | 2001 | |
| Who are you, Ginger? | Kimsin sen Ginger? | Swordfish-1 | 2001 | |
| l can't tell you. | Sana söyIeyemem. Sana söyleyemem. Sana söyleyemem. Sana söyleyemem. | Swordfish-1 | 2001 | |
| he'll kill me if he finds out. | Öğrenirse beni öIdürür. Öğrenirse beni öldürür. Öğrenirse beni öldürür. Öğrenirse beni öldürür. | Swordfish-1 | 2001 | |
| That's not my problem, is it? | Bu benim sorunum değiI, değiI mi? Bu benim sorunum değil, değil mi? Bu benim sorunum değil, değil mi? Bu benim sorunum değil, değil mi? | Swordfish-1 | 2001 | |
| you're asking for a lot of faith without giving me any. | Bana güven göstermeden sana güvenmemi istiyorsun. | Swordfish-1 | 2001 | |
| you brought me into this mess. | Beni bu ise sen buIastırdın. Beni bu işe sen bulaştırdın. Beni bu işe sen bulaştırdın. Beni bu işe sen bulaştırdın. | Swordfish-1 | 2001 | |
| l deserve to know who's playing me. | Beni kimin kuIIandığını biImeye hakkım var. Beni kimin kullandığını bilmeye hakkım var. Beni kimin kullandığını bilmeye hakkım var. Beni kimin kullandığını bilmeye hakkım var. | Swordfish-1 | 2001 | |
| l'm DEA, Stanley. | Ben Narkotik'tenim StanIey. Ben Narkotik'tenim Stanley. Ben Narkotik'tenim Stanley. Ben Narkotik'tenim Stanley. | Swordfish-1 | 2001 | |
| holy shit. | Lanet oIsun. Lanet olsun. Lanet olsun. Lanet olsun. | Swordfish-1 | 2001 | |
| We're after Gabriel. Give him the worm. . . | Senin değiI, GabrieI'in peşindeyiz. Ona soIucanı ver. . . Senin değil, Gabriel'in peşindeyiz. Ona solucanı ver... Senin değil, Gabriel'in peşindeyiz. Ona solucanı ver... Senin değil, Gabriel'in peşindeyiz. Ona solucanı ver... | Swordfish-1 | 2001 | |
| . . .take the money and get out of here. That's all. | . . .parayı aI ve toz oI. Tek yapman gereken bu. ...parayı al ve toz ol. Tek yapman gereken bu. ...parayı al ve toz ol. Tek yapman gereken bu. ...parayı al ve toz ol. Tek yapman gereken bu. | Swordfish-1 | 2001 | |
| This looks friendly. | Çok dostça görünüyor. | Swordfish-1 | 2001 | |
| you know me, l'm a friendly girl. | Beni tanırsın. Dost canIısıyımdır. Beni tanırsın. Dost canlısıyımdır. Beni tanırsın. Dost canlısıyımdır. Beni tanırsın. Dost canlısıyımdır. | Swordfish-1 | 2001 | |
| Come on, Stanley. Let's get coffee. | Haydi StanIey. Kahve içeIim. Haydi Stanley. Kahve içelim. Haydi Stanley. Kahve içelim. Haydi Stanley. Kahve içelim. | Swordfish-1 | 2001 | |
| here you go. Thank you. | Buyrun. SağoI. Buyrun. Sağol. Buyrun. Sağol. Buyrun. Sağol. | Swordfish-1 | 2001 | |
| Ever heard of Operation Swordfish? No. | KıIıçbaIığı Operasyonu'nu duydun mu? Hayır. Kılıçbalığı Operasyonu'nu duydun mu? Hayır. Kılıçbalığı Operasyonu'nu duydun mu? Hayır. Kılıçbalığı Operasyonu'nu duydun mu? Hayır. | Swordfish-1 | 2001 | |
| Then you'll appreciate the irony. | O zaman çeIişki hoşuna gidecektir. O zaman çelişki hoşuna gidecektir. O zaman çelişki hoşuna gidecektir. O zaman çelişki hoşuna gidecektir. | Swordfish-1 | 2001 | |
| Triple espresso. | ÜçIü espresso. Üçlü espresso. Üçlü espresso. Üçlü espresso. | Swordfish-1 | 2001 | |
| Two. Okay. | İki tane. Tamam. İki tane. Tamam. İki tane. Tamam. İki tane. Tamam. | Swordfish-1 | 2001 | |
| ln the '80s, the DEA set up a network of dummy corporations. . . | SeksenIerin başında Narkotik, uyuşturucu parası akIamak. . . Seksenlerin başında Narkotik, uyuşturucu parası aklamak... Seksenlerin başında Narkotik, uyuşturucu parası aklamak... Seksenlerin başında Narkotik, uyuşturucu parası aklamak... | Swordfish-1 | 2001 | |
| . . .as a front to launder drug money and gather evidence. | . . .ve kanıt topIamak amacıyIa bir paravan şirketIer ağı kurdu. ...ve kanıt toplamak amacıyla bir paravan şirketler ağı kurdu. ...ve kanıt toplamak amacıyla bir paravan şirketler ağı kurdu. ...ve kanıt toplamak amacıyla bir paravan şirketler ağı kurdu. | Swordfish-1 | 2001 | |
| ln 1 986, when it was terminated, $400 million was in these accounts. | 1 986'da operasyon sona erdiriIdiğinde hesapIarında 400 miIyon $ vardı. 1986'da operasyon sona erdirildiğinde hesaplarında 400 milyon $ vardı. 1986'da operasyon sona erdirildiğinde hesaplarında 400 milyon $ vardı. 1986'da operasyon sona erdirildiğinde hesaplarında 400 milyon $ vardı. | Swordfish-1 | 2001 | |
| Money that just sort of disappeared. | Bu para birden yok oIdu. Bu para birden yok oldu. Bu para birden yok oldu. Bu para birden yok oldu. | Swordfish-1 | 2001 | |
| lt didn't disappear. lt sat, earning interest. | Yok oImadı. Bankada kaIıp, faiz kazandı. Yok olmadı. Bankada kalıp, faiz kazandı. Yok olmadı. Bankada kalıp, faiz kazandı. Yok olmadı. Bankada kalıp, faiz kazandı. | Swordfish-1 | 2001 | |
| That's 1 5 years ago. you know how much money that is today? | 1 5 yıI önce o kadardı. Bugünkü değerini düşünebiIiyor musun? 15 yıl önce o kadardı. Bugünkü değerini düşünebiliyor musun? 15 yıl önce o kadardı. Bugünkü değerini düşünebiliyor musun? 15 yıl önce o kadardı. Bugünkü değerini düşünebiliyor musun? | Swordfish-1 | 2001 | |
| Nine and a half billion. | 9 buçuk miIyar. 9 buçuk milyar. 9 buçuk milyar. 9 buçuk milyar. | Swordfish-1 | 2001 | |
| This is a sweet deal. We go in over the phone lines, pop the firewall. . . | GüzeI is. TeIefon hatIarından iceri girip, ateş duvarını imha ederek. . . Güzel iş. Telefon hatlarından içeri girip, ateş duvarını imha ederek... Güzel iş. Telefon hatlarından içeri girip, ateş duvarını imha ederek... Güzel iş. Telefon hatlarından içeri girip, ateş duvarını imha ederek... | Swordfish-1 | 2001 | |
| . . .drop in the hydra and wait for the money. | . . .hidrayı bıraktıktan sonra parayı bekIeyeceğiz. ...hidrayı bıraktıktan sonra parayı bekleyeceğiz. ...hidrayı bıraktıktan sonra parayı bekleyeceğiz. ...hidrayı bıraktıktan sonra parayı bekleyeceğiz. | Swordfish-1 | 2001 | |
| Aren't you getting ahead of yourself? | Çok şey bekIemiyor musun? Çok şey beklemiyor musun? Çok şey beklemiyor musun? Çok şey beklemiyor musun? | Swordfish-1 | 2001 | |
| To access the cluster, you need a bank on the backbone of the network. | GüvenIi sektöre uIasmak icin biIgisayar ağında bir banka Iazım. Güvenli sektöre ulaşmak için bilgisayar ağında bir banka lazım. Güvenli sektöre ulaşmak için bilgisayar ağında bir banka lazım. Güvenli sektöre ulaşmak için bilgisayar ağında bir banka lazım. | Swordfish-1 | 2001 | |
| Know how long that'll take to find? Not a problem. Look behind you. | Bunu buImak ne kadar sürer? Sorun değiI. Arkana bak. Bunu bulmak ne kadar sürer? Sorun değil. Arkana bak. Bunu bulmak ne kadar sürer? Sorun değil. Arkana bak. Bunu bulmak ne kadar sürer? Sorun değil. Arkana bak. | Swordfish-1 | 2001 | |
| These fellows might wear Armani. . . | AdamIar Armani giyiyor oIabiIir. . . Adamlar Armani giyiyor olabilir... Adamlar Armani giyiyor olabilir... Adamlar Armani giyiyor olabilir... | Swordfish-1 | 2001 | |
| . . .but they have the swagger of ex military. | . . .ama kesinIikIe eski askere benziyorIar. ...ama kesinlikle eski askere benziyorlar. ...ama kesinlikle eski askere benziyorlar. ...ama kesinlikle eski askere benziyorlar. | Swordfish-1 | 2001 | |
| Maybe bodyguards, but they look like mercs to me. | BeIki korumaIar ama bence paraIı askere benziyorIar. Belki korumalar ama bence paralı askere benziyorlar. Belki korumalar ama bence paralı askere benziyorlar. Belki korumalar ama bence paralı askere benziyorlar. | Swordfish-1 | 2001 | |
| Something's going on. They have two DS 3 trucks. That's serious bandwidth. | Bir şeyIer oIuyor. İki DS 3 kamyonIarı var. Büyük bir bant genişIiği. Bir şeyler oluyor. İki DS 3 kamyonları var. Büyük bir bant genişliği. Bir şeyler oluyor. İki DS 3 kamyonları var. Büyük bir bant genişliği. Bir şeyler oluyor. İki DS 3 kamyonları var. Büyük bir bant genişliği. | Swordfish-1 | 2001 | |
| Thermal scopes show a huge heat load. Could be mainframes. | TermaI kameraIar büyük bir ısı kaynağı beIirIedi. AnabiIgisayarIar oIabiIir. Termal kameralar büyük bir ısı kaynağı belirledi. Anabilgisayarlar olabilir. Termal kameralar büyük bir ısı kaynağı belirledi. Anabilgisayarlar olabilir. Termal kameralar büyük bir ısı kaynağı belirledi. Anabilgisayarlar olabilir. | Swordfish-1 | 2001 | |
| The house was listed by Celebrity Estates. | Ev, ÇeIebrity EmIakçıIık'taydı. Ev, Celebrity Emlakçılık'taydı. Ev, Celebrity Emlakçılık'taydı. Ev, Celebrity Emlakçılık'taydı. | Swordfish-1 | 2001 | |
| lt was leased two weeks ago by a blind corporation. | İki hafta önce biIinmeyen bir sirket tarafından kiraIandı. İki hafta önce bilinmeyen bir şirket tarafından kiralandı. İki hafta önce bilinmeyen bir şirket tarafından kiralandı. İki hafta önce bilinmeyen bir şirket tarafından kiralandı. | Swordfish-1 | 2001 | |
| No other info on them yet. | Henüz hiçbir biIgi yok. Henüz hiçbir bilgi yok. Henüz hiçbir bilgi yok. Henüz hiçbir bilgi yok. | Swordfish-1 | 2001 | |
| Wait a minute, Joe. | Bir dakika Joe. | Swordfish-1 | 2001 | |
| Blue shirt, pinstripe. | Mavi gömIek, çizgiIi. Mavi gömlek, çizgili. Mavi gömlek, çizgili. Mavi gömlek, çizgili. | Swordfish-1 | 2001 | |
| That's our man right there. | İste adamımız. İşte adamımız. İşte adamımız. İşte adamımız. | Swordfish-1 | 2001 | |
| Just in time to watch Stanley find our worm. | StanIey'in soIucanı buIması için tam vaktinde geIdin. Stanley'in solucanı bulması için tam vaktinde geldin. Stanley'in solucanı bulması için tam vaktinde geldin. Stanley'in solucanı bulması için tam vaktinde geldin. | Swordfish-1 | 2001 | |
| ln college, l created the source code for the worm l use. | Üniversitede, yıIIarca kuIIandığım soIucanın kaynak kodunu yarattım. Üniversitede, yıllarca kullandığım solucanın kaynak kodunu yarattım. Üniversitede, yıllarca kullandığım solucanın kaynak kodunu yarattım. Üniversitede, yıllarca kullandığım solucanın kaynak kodunu yarattım. | Swordfish-1 | 2001 | |
| ln the basement is the only PDP 1 0 still active and on the lnternet. | Bir bodrum odasında haIa aktif ve internete bağIı tek PDP 1 0 var. Bir bodrum odasında hala aktif ve internete bağlı tek PDP 10 var. Bir bodrum odasında hala aktif ve internete bağlı tek PDP 10 var. Bir bodrum odasında hala aktif ve internete bağlı tek PDP 10 var. | Swordfish-1 | 2001 | |
| Not many people know it. | Bunu biIen fazIa insan yok. Bunu bilen fazla insan yok. Bunu bilen fazla insan yok. Bunu bilen fazla insan yok. | Swordfish-1 | 2001 | |
| lt's an lTS machine, kept online for historical sake. | Tarihi amacIar icin caIısır durumda tutuIan bir ITS makinesi. Tarihi amaçlar için çalışır durumda tutulan bir ITS makinesi. Tarihi amaçlar için çalışır durumda tutulan bir ITS makinesi. Tarihi amaçlar için çalışır durumda tutulan bir ITS makinesi. | Swordfish-1 | 2001 | |
| l hid my worm there, where no one would ever look. | SoIucanımı oraya sakIadım, kimsenin bakmayacağı bir yere. Solucanımı oraya sakladım, kimsenin bakmayacağı bir yere. Solucanımı oraya sakladım, kimsenin bakmayacağı bir yere. Solucanımı oraya sakladım, kimsenin bakmayacağı bir yere. | Swordfish-1 | 2001 | |
| Voil�. | Voila. Voilà. Voilà. Voilà. | Swordfish-1 | 2001 | |
| Good man. Good man. | Aferin. Aferin | Swordfish-1 | 2001 | |
| Senator, we have a problem. | Senatör, bir sorunumuz var. | Swordfish-1 | 2001 | |
| Senator. Seems you're in a predicament. | Senatör. Başına iş almışsın galiba. | Swordfish-1 | 2001 | |
| Senator you know where l got these? | Senatör... Bunları nereden aldım biliyor musun? | Swordfish-1 | 2001 | |
| From the deputy director of the FBl. he thought l might be interested. | FBI'ın başkan yardımcısından. İlgilenebileceğimi düşünmüş. | Swordfish-1 | 2001 | |
| Sir, do you think there is any aspect of this operation l am not aware of? | Bu operasyonda gözden kaçırdığım bir şey olduğunu mu sanıyorsunuz? | Swordfish-1 | 2001 | |
| We are aborting the operation. Take a vacation. | Operasyona son veriyoruz. Tatile çık. | Swordfish-1 | 2001 | |
| A vacation? have l ever failed you, sir? | Tatil mi? Sizi hiç hayal kırıklığına uğrattım mı? | Swordfish-1 | 2001 | |
| That's not really the point, is it? lt's my point. | Konu bu değil, değil mi? Bence öyle. | Swordfish-1 | 2001 | |
| You're losing sight of our objective. | Amacımızı unutmaya başlıyorsunuz. | Swordfish-1 | 2001 | |
| The risks are too great. | Risk çok fazla. | Swordfish-1 | 2001 | |
| We'll seek alternative means of finance. | Alternatif mali kaynaklar ararız. | Swordfish-1 | 2001 | |
| This operation is moving ahead. Everything is under control. | Bu operasyon devam ediyor. Her şey kontrol altında. | Swordfish-1 | 2001 | |
| Son. . . | Evlat... | Swordfish-1 | 2001 | |
| . . .let's just say you've got a 200 pound Rottweiler. | ...diyelim ki 100 kiloluk bir Rottweiler'ın var. | Swordfish-1 | 2001 | |
| Now, he loves you. | Seni seviyor. | Swordfish-1 | 2001 | |
| lt's his job to protect you. | Görevi seni korumak. | Swordfish-1 | 2001 | |
| But if he bites you, you got to put him down. | Seni ısırırsa onu öldürmen gerekir. | Swordfish-1 | 2001 | |
| Can never tell who he might bite next. you understand? | Sonra kimi ısıracağını bilemezsin. Anlıyor musun? | Swordfish-1 | 2001 | |
| yes, l do understand, senator. | Anlıyorum senatör. | Swordfish-1 | 2001 | |
| l think we got a team on the West Coast. Fort MacArthur. | Sanırım Batı kıyısında bir ekibimiz var. Fort MacArthur. | Swordfish-1 | 2001 | |
| Maybe they should pay our friend a visit. | Belki de dostumuzu ziyaret etmeliler. | Swordfish-1 | 2001 | |
| Network lP range. Confirmed. | Bilgisayar ağ IP menzili. Onaylandı. | Swordfish-1 | 2001 | |
| Please confirm. Confirm. Confirm. | Lütfen onayla. Onayla. Onayla. | Swordfish-1 | 2001 | |
| We are cruising! | Başardım! | Swordfish-1 | 2001 | |
| Next. And next. | Sıradaki. Sıradaki. | Swordfish-1 | 2001 | |
| No, don't. No, no, no. yes! | Hayır, yapma. Hayır, hayır, hayır. Evet. | Swordfish-1 | 2001 | |
| Three percent, please. Oh, fuck. l'm fucked. | Yüzde üç lütfen. Lanet olsun. Başaramadım. | Swordfish-1 | 2001 | |
| No, no, no. Fuck you! | Hayır, hayır, hayır. Lanet olsun! | Swordfish-1 | 2001 | |
| Shit, there's no fucking way. | Hiçbir yolu yok. | Swordfish-1 | 2001 | |
| l'm rusty. Rusty. | Paslanmışım. Paslanmışım. | Swordfish-1 | 2001 | |
| Okay. Time to disguise you. . . | Tamam. Seni dahili bir yıkım olarak... | Swordfish-1 | 2001 | |
| . . .as an internal destruction. | ...saklamanın vakti geldi. | Swordfish-1 | 2001 | |
| Quick, quick. Thank you. Return. | Çabuk, çabuk, çabuk. Teşekkürler. Geri dön. | Swordfish-1 | 2001 | |
| Three, two, one, go. Come on. | Üç, iki, bir, haydi. Haydi. | Swordfish-1 | 2001 | |
| Come on. yeah. | Haydi, evet. | Swordfish-1 | 2001 | |
| Close. | Yaklaştım. | Swordfish-1 | 2001 | |
| Now l've just got to modify the code. | Kodları değiştirmelisin. | Swordfish-1 | 2001 | |
| The bank's lDS logs every packer. . . | Bankanın IDS'i. 22 ve 80 TCP haricindeki programları kaydediyor. | Swordfish-1 | 2001 | |
| Okay, Ch�teau Attigue 1 996. White, white. | Tamam, Château Attigue 1996. Beyaz, beyaz. | Swordfish-1 | 2001 |