Türkçe
İngilizceAra
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 15773
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| But I heard a uniform was found at the crime scene, is that all? | Fakat olay mahallinde bir forma bulunmuş, sadece bu mu var elinizde? | Doctor Frost-1 | 2014 |  |
| Ah, I was wondering if the criminal left something else. | Ah, suçlu başka bir şey bırakmış mı merak ettim de. | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| In the media, they said another killer will emerge. | Basında yeni bir katilin doğduğu haberleri dolanıyor. | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| Do you think like that as well, Professor? | Siz de öyle mi düşünüyorsunuz? | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| Can you show me the CCTV from that night? | O gecenin CCTV kayıtları gösterebilir misiniz? | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| The number you are calling... | Aradığınız kişiye şu anda... | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| Kim Han Seong? | Kim Han Seong? | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| Yes, they said to do it together. | Evet birlikte yapın dediler. | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| Yes, for art students like Oh Ji Min in hard financial situations, | Oh Ji Min gibi maddi durumu sıkıntılı olan sanat öğrencilerini, | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| we are helping them out by supporting them. | desteklemek için onlara yardım ediyoruz. | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| But what support money is â‚©5 Million every month? | Ama her ay 5 milyon nasıl bir destek parası böyle? | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| I guess you don't know, but | Sanırım bilmiyorsunuz ama, | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| art supplies require a lot of money. | sanat piyasası çok para gerektirir. | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| He was putting up a front of supporting art students, but why | Sanat öğrencilerine desteğin yüzü olarak öne çıkıyor ama neden | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| did he do it secretly? | bunları gizlice yapıyor? | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| What are you trying to say? You shouldn't cover the sky with your hand. (Korean idiom: don't try to cover up the obvious) | Ne demek istiyorsunuz? Gökyüzünü elinizle kapatamazsınız. (Kore deyimi) | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| Under the pretext of scholarship, he gave working students money. And what would our elder ask for in return? | Burs bahanesiyle öğrencilere para veriyordu. Peki bunun karşılığında ne istiyorlardı? | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| That young and firm body What | O genç ve güzel beden.. Siz | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| are you saying right now? | neden bahsediyorsunuz şimdi? | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| So you're saying it's definitely Kim Han Seong? | Kesinlikle Kim Han Seong muydu? | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| Yes. Change Korea is the slogan that is used by Kim Han Seong's camp. Ah, and this. | Evet. Kore'yi Değiştir Kim Han Seong'un kampının kullandığı slogan. Ah ve bu, | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| Okay, so it's Kim Han Seong who's giving money to Oh Ji Min, huh? | Tamam, Oh Ji Min'e parayı veren Kim Han Seong, huh? | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| But then, before the elections, Oh Ji Min was murdered. | Ama seçimlerden önce, Oh Ji Min öldürüldü. | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| The reason for killing her... | Cinayet sebebi.. | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| Wait a bit, who's calling when I'm in the middle of something important. | Bir dakika, bu önemli işlerin arasında kim arıyor? | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| Oh, Professor F? | Oh, Profesör F? | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| A sponsor? | Sponsor mu? | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| You have such big imagination. | Ne kadar büyük bir hayal gücünüz var. | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| Then, we'll tell you the rest of the scenario, | Öyleyse senaryonun devamını anlatacağız, | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| so give it a listen. | bir dinleyin. | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| From six months ago, you funded Oh Jin Min with your camp's money. | Geçtiğimiz 6 aydan beri, derneğinizin parasıyla Oh Jin Min'e yatırım yapıyordunuz. | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| While Oh Ji Min used that money to buy luxury handbags, | Oh Ji Min bu parayı pahalı çantalar almak için kullanırken, | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| our senator must have had some fun. | başkanımız biraz eğleniyordu. | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| But right before the by election, | Ama seçimlerden hemen önce, | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| Oh Ji Min must have threatened you. She was a couple tens of millions of Wons short. | Oh Ji Min size ihanet etmiş olmalı. Birikmiş bir kaç milyonu vardı. | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| Because your dirty and indecent relationship might be revealed, you | Pis ve edepsiz ilişkiniz ortaya çıkabilir diye, | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| had Oh Ji Min | Oh Ji Min ile | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| taken care of. | ilgilenmeniz gerekti. | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| It's a interesting hypothesis. | İlginç bir varsayım. | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| for hypothesis to become fact, | bu varsayımın gerçek olması için, | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| you need clear evidence. | kesin bir kanıta ihtiyacınız var. | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| This is a fact. | Bu gerçek. | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| At 10 P.M., on the night Oh Ji Min was murdered, | Oh Ji Min'in öldürüldüğü gece saat 10'da, | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| why did you meet her then? | neden görüştünüz? | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| I did meet her. | Onunla görüştüm, | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| Well, to give her the scholarship. | bursunu vermek için tabi ki. | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| What you all are expecting | Sizin beklediğiniz şey, | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| didn't happen. That day, didn't you throw the opening pitch at the baseball game? | olmadı. O gün beyzbol maçında açılış vuruşunu yaptınız değil mi? | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| Where is your uniform now? | Formanız nerede? | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| From the clothes from the crime scene, | Olay mahalsindeki kıyafetlerde, | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| I guess my DNA showed up? | benim DNA'm çıktı sanırım. | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| After the game ended, as to where you were, | Oyun bittikten sonra nerede olduğunuza dair, | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| I'm telling you to give an alibi. | bir mazeret göstermelisiniz. | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| What you're trying to say is that | Demeye çalıştığınız şey, | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| the copy cat or whatever | kopyacı mıdır nedir, | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| serial killer is me, is that right? | o seri katilin ben olduğum, değil mi? | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| It's definitely Kim Han Seong. Whether he ordered a subordinate to take care of it, got a contract killer, | Kesin Kim Han Seong. Bunun icabına bakmak için astlarından birine emir verdi, bir katille anlaştı | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| or did it himself. I'm certain he killed her because the election might be ruined. | o da değilse kendi yaptı. Seçimlerde sıkıntı çıkabilir diye onu öldürdüğüne eminim. | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| But we don't have clear evidence. | Ama kesin bir kanıtımız yok. | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| If only, just one thing comes out from the baseball uniform. | O formadan bir şey çıksa bitecek her şey. | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| Kim Han Seong is not the criminal. | Kim Han Seong suçlu değil. | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| Kim Hand Seong is the one who ordered it. | Kim Han Seong bunu emreden kişi. | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| In senator Kim Han Seong's room | Kim Han Seong'un odasında | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| was a painting by Oh Ji Min. | Oh Ji Min'in resmi vardı. | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| There would be, because he's her sponsor. | Olabilir. Sponsoru sonuçta. | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| She would've given it to him as a present. | Ona hediye olarak vermiştir. | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| Anamorphosis.(A drawing where a new image can be seen only at a specific vantage point.) | Anamorphosis.(görme duyusuyla direkt olarak algılanamayan, sadece belli bir yöntem veya açı ile anlamlı bir görünüme sahip olan resimler) | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| Ana, wash what? (morphosis sounds like wash, what) | Ana, neyi yıkamış? (morphosis yıkamak gibi söyleniyor) | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| A painting where there's no meaning if it is seen from the front, | Karşıda bakarsan hiçbir anlamı olmayan, | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| but there's a special meaning if it's seen at specific angle. WITH JIMIN | Sadece belli bir açıdan baktığında anlam kazanan resimlerdir. JIMIN İLE | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| Then... Those two really were in love. Sunbaenim! | O zaman gerçekten aşıktılar. Sunbaenim! | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| A black box was found in a car nearby the crime scene. In it, we found a new suspect. | Olay mahallinin yakınındaki bir aracın kara kutusunu bulduk. Yeni bir şüpheliyi gösteriyor. | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| Huh? What's with him? | Huh? Bu da ne? | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| That guy seems to be looking for something. Hey, zoom in. | Bir şey arıyormuş gibi gözüküyor. Yaklaştırsana. | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| Why that? | Neden? | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| Are you laughing? | Gülüyor musun? | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| What about this? | Ne bu şimdi? | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| Let's see how long you chirp. | Ne kadar şakıyacaksın görelim. | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| Hey. Are you going to laugh looking at this? | Hey. Bunu görünce de gülecek misin? | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| This is yours, right? | Senin değil mi? | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| This thing that was smashed in Oh Ji Min's mouth, we recovered all of it. | Oh Ji Min'in ağzında paramparça olmuştu ama onardık. | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| Now a days, technology is amazing. | Bu günlerde teknoloji aldı başını gidiyor. | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| Show him. | Göster bakalım. | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| I guess you won't be able to chirp any longer, right? | Artık şakıyamayacaksın değil mi? | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| Let's see how long you chirp. | Ne kadar şakıyacaksın bakalım? | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| I secretly filmed them to try to get some allowance. | biraz bahşiş almak için gizlice bunu çektim. | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| Ji Min took that and ran off. | Ji Min da alıp kaçtı. | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| But, what about this? | Ama bu nedir? | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| Where does it show that I killed someone? | Birini öldürdüğüm nerede gözüküyor? | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| What, punk? | Şerefsiz! | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| This shameless bastard. | Utanmaz herif. | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| This is right, correct? | Buydu değil mi? | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| What's this again? | Ne var yine? | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| Since you have an empty aquarium, | Akvaryumunuz boş olduğundan, | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| I thought I'd give you a present. | bir hediye getireyim dedim. | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| Theses guys have a keen sense of smell. | Bunların burnu çok keskindir. | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| They particularly like the smell of blood. | Kanın kokusunu da özellikle çok severler. | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| It's said that they come running if they smell blood even 50 meters away. | 50 metre öteden kan kokusu gelse, duyar hemen gelirlermiş. | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| Nice catch! | İyi yakaladın. | Doctor Frost-1 | 2014 | |
| I was unsure, but because of you it became certain. | Emin değildim ama sayende kesinleşti. | Doctor Frost-1 | 2014 | |
