Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 156634

İngilizce	Türkçe	Film Adı	Film Yılı	Ayrıntılar
The only time any paper trail left my locked desk	Bıraktığım tek iz Kelsey'e faksladığım dosyaydı...	Suits Rules of the Game-1	2011
is when I faxed it to Kelsey.	...o da masamda kilitliydi.	Suits Rules of the Game-1	2011
Oh, you faxed it.	Dosyayı faksladın.	Suits Rules of the Game-1	2011
From the large machine	Senin kodunu bilen birinin...	Suits Rules of the Game-1	2011
that stores all the information you put in it	...bütün bilgileri tekrar basabildiği...	Suits Rules of the Game-1	2011
to be printed back later by anyone who has your code?	...o büyük makineden mi?	Suits Rules of the Game-1	2011
We have a Chinese wall thingy.	Çin duvarı gibi şeyimiz var.	Suits Rules of the Game-1	2011
Oh, God, he's gonna beat us, isn't he?	Tanrım, bizi yenecek, değil mi?	Suits Rules of the Game-1	2011
Look, he knows what we're up to,	Bak, ne yapacağımızı biliyor...	Suits Rules of the Game-1	2011
but he couldn't keep his tactics to himself.	...ama taktiklerini kendine saklayamıyor.	Suits Rules of the Game-1	2011
So we can use that against him.	Biz de bunu ona karşı kullanırız.	Suits Rules of the Game-1	2011
And that's how we'll crush Louis.	İşte böyle Louis'i ezeceğiz.	Suits Rules of the Game-1	2011
Refresher course, Harvey.	Hatırlatıcı ders, Harvey.	Suits Rules of the Game-1	2011
You and Louis aren't opponents on this one.	Sen ve Louis bu işte rakip değilsiniz.	Suits Rules of the Game-1	2011
You're working together.	Beraber çalışıyorsunuz.	Suits Rules of the Game-1	2011
Like Captain & Tennille?	Kaptan ve Tenille gibi mi?	Suits Rules of the Game-1	2011
Well, if so, he's Tennille.	Eğer öyleyse Tenille o olur.	Suits Rules of the Game-1	2011
What, am I in trouble?	Ne, başım belada mı?	Suits Rules of the Game-1	2011
Yeah, Harvey. You are.	Evet, Harvey. Belada.	Suits Rules of the Game-1	2011
Gonna buy me a drink before you screw me?	Beni mahvetmeden önce içki mi ısmarlayacaksın?	Suits Rules of the Game-1	2011
Listen to what she has to say.	Söyleyeceklerini dinle.	Suits Rules of the Game-1	2011
You got me trembling in my boots.	Beni korkudan titretiyorsun.	Suits Rules of the Game-1	2011
You're a small fish,	Sen küçük bir balıksın...	Suits Rules of the Game-1	2011
and you don't even swim in the pond anymore.	...ve gölde yüzmen gerekmiyor artık.	Suits Rules of the Game-1	2011
But if I have to eat you alive to get to Cameron Dennis,	Ama Cameron Dennis'e ulaşmak için seni çiğ çiğ yemem gerekiyorsa.	Suits Rules of the Game-1	2011
This is my case against him.	Bu ona karşı olan bir davam.	Suits Rules of the Game-1	2011
Falsifying DNA tests,	DNA testleri üzerinde oynama...	Suits Rules of the Game-1	2011
coerced confessions,	...baskıyla alınmış itiraflar...	Suits Rules of the Game-1	2011
testimony buried.	...saklanan kanıtlar.	Suits Rules of the Game-1	2011
You have all this. Why do you need me?	Elinde her şey var. Bana niye ihtiyaç duyuyorsun?	Suits Rules of the Game-1	2011
Because this is circumstantial.	Çünkü bunlar ikinci dereceden.	Suits Rules of the Game-1	2011
You have the crimes,	Suçları biliyorsun...	Suits Rules of the Game-1	2011
but you can't physically tie them to Cameron.	...ama bunların Cameron ile bağlantısını kuramıyorsun.	Suits Rules of the Game-1	2011
He's a dirty public servant,	O ahlaksız bir kamu görevlisi.	Suits Rules of the Game-1	2011
and I think it's why you left.	Senin de bu yüzden ayrıldığını düşünüyorum.	Suits Rules of the Game-1	2011
Your record was too good to just walk away.	Sicilin çekip gitmeyecek kadar iyiydi.	Suits Rules of the Game-1	2011
Maybe I got greedy.	Belki de açgözlülük yapmışımdır.	Suits Rules of the Game-1	2011
Harvey. I'm not testifying.	Harvey. Tanıklık etmeyeceğim.	Suits Rules of the Game-1	2011
You're being stubborn.	Çok inatçısın.	Suits Rules of the Game-1	2011
And this isn't one	Ve bu da senin verebileceğin bir karar değil.	Suits Rules of the Game-1	2011
It wasn't just his cases he cheated on.	Üzerinde hile yaptığı sadece kendi davaları değildi.	Suits Rules of the Game-1	2011
Hector Avila.	Hector Avila.	Suits Rules of the Game-1	2011
You think you were really that great?	O kadar iyi olduğunu mu sanıyordun?	Suits Rules of the Game-1	2011
You think your great track record	Geçmiş performansının sadece yeteneğinden kaynaklandığını mı sanıyorsun?	Suits Rules of the Game-1	2011
I got two theories here, Harvey.	İki teorim var, Harvey.	Suits Rules of the Game-1	2011
Either you're wasting your time protecting a man	Ya seni en başından beri düzen bir adamı...	Suits Rules of the Game-1	2011
who screwed you from the beginning,	...koruyarak zamanını harcıyorsun.	Suits Rules of the Game-1	2011
or you didn't just know he did this.	Ya da onun bunu yaptığını bilmiyordun.	Suits Rules of the Game-1	2011
You participated.	Bu işte sen de vardın.	Suits Rules of the Game-1	2011
In which case I'll have you disbarred.	Bu yüzden seni barodan attıracağım.	Suits Rules of the Game-1	2011
I'm just sending some faxes.	Birkaç faks gönderiyorum.	Suits Rules of the Game-1	2011
They're stuck, Donna.	Sıkıştı, Donna.	Suits Rules of the Game-1	2011
[Whispering] I'm the fax whisperer.	Ben fakslara fısıldayanım.	Suits Rules of the Game-1	2011
Okay, that's ridiculous, all right?	Tamam, bu saçmalık, değil mi?	Suits Rules of the Game-1	2011
I've hit I've already done that.	Bunu zaten yaptım.	Suits Rules of the Game-1	2011
And it didn't	Ve açılma	Suits Rules of the Game-1	2011
United International wants to buy the tabloid?	Tabloidi United International satın almak mı istiyor?	Suits Rules of the Game-1	2011
Uh, whatever you do, don't say anything to Louis.	Ne yaparsan yap Louis'e söyleme.	Suits Rules of the Game-1	2011
Kelsey Price does not want to sell.	Kelsey Price onu satmak istemiyor.	Suits Rules of the Game-1	2011
Not a word.	Tek kelime etmem.	Suits Rules of the Game-1	2011
Whoa. Something explode in here?	Burada bir şey mi patladı?	Suits Rules of the Game-1	2011
Just doing some research.	Biraz araştırma yapıyorum.	Suits Rules of the Game-1	2011
Yeah, 'cause you always do your own research.	Evet, çünkü araştırmalarını hep kendin yaparsın.	Suits Rules of the Game-1	2011
Okay, closed door meeting with Donna,	Peki, Donna ve Jessica ile kapalı görüşmeler.	Suits Rules of the Game-1	2011
Dinner with some D.A. you've never even mentioned before.	Daha önce hiç bahsetmediğin bölge savcısıyla akşam yemeği.	Suits Rules of the Game-1	2011
Is this all something Cameron Dennis taught you?	Bunların hepsi Cameron Dennis'in sana öğrettiği şeyler mi?	Suits Rules of the Game-1	2011
Keep secrets from everyone because you're so good,	Sırlarını herkesten sakla çünkü o kadar iyisin ki...	Suits Rules of the Game-1	2011
you don't need anyone's help?	...hiç kimsenin yardımına ihtiyacın yok.	Suits Rules of the Game-1	2011
There's an investigation into evidence tampering.	Kanıtlarla oynama hakkında bir araştırma var.	Suits Rules of the Game-1	2011
I've been asked to testify against my old boss...	Eski patronuma karşı tanıklık etmeye...	Suits Rules of the Game-1	2011
or face charges myself.	...veya suçlamalarla benim yüzleşmem gerekeceği söylendi.	Suits Rules of the Game-1	2011
You could be disbarred.	Barodan atılabilirsin.	Suits Rules of the Game-1	2011
If I'm found guilty.	Suçlu bulunursam.	Suits Rules of the Game-1	2011
Not of evidence tampering.	Kanıtlarla oynamaktan değil.	Suits Rules of the Game-1	2011
Of anything else?	Başka bir şeyden mi?	Suits Rules of the Game-1	2011
Anything I ever did,	Yaptığım her şey için tarafsız bir hakim önüne çıkarsam...	Suits Rules of the Game-1	2011
I walk away clean.	Temiz olarak çıkar giderim.	Suits Rules of the Game-1	2011
You put me in a courtroom with a grand jury,	Jüri heyetinin olduğu bir mahkemeye çıkarsam...	Suits Rules of the Game-1	2011
anything can happen.	...her şey olabilir.	Suits Rules of the Game-1	2011
So are you gonna testify?	Tanıklık edecek misin?	Suits Rules of the Game-1	2011
I'm not sure what choice I have.	Hangi tercihim olduğundan emin değilim.	Suits Rules of the Game-1	2011
Well, some dickhead once told me	Çük kafalının birisi bana demişti ki...	Suits Rules of the Game-1	2011
that when they put a gun to your head,	...başına bir silah doğrulttuklarında...	Suits Rules of the Game-1	2011
it's not just give in or be killed.	...olay teslim olmak veya ölmek değildir.	Suits Rules of the Game-1	2011
There are 146 other options.	146 tane daha seçeneğin vardır.	Suits Rules of the Game-1	2011
I'll have a proposal for you in the morning,	Sabaha sizin için bir teklifim var...	Suits Rules of the Game-1	2011
and I think we'll all be happy.	...ve sanırım hepimiz mutlu olacağız.	Suits Rules of the Game-1	2011
He took the bait?	Yemi yuttu mu?	Suits Rules of the Game-1	2011
Like shooting a fish in a barrel.	Fıçıdaki bir balığı yakalamak gibi.	Suits Rules of the Game-1	2011
I just might take your advice.	Tavsiyene uyacağım.	Suits Rules of the Game-1	2011
The tides are turning.	Dalgaların yönü değişiyor.	Suits Rules of the Game-1	2011
You turning with them, Harvey?	Sen de onlarla beraber mi dönüyorsun, Harvey?	Suits Rules of the Game-1	2011
They turn you?	Seni de döndürdüler mi?	Suits Rules of the Game-1	2011
Is this some old case?	Eski bir dava mı?	Suits Rules of the Game-1	2011
It's my old case, and you buried evidence.	Benim eski bir davam ve sen de kanıtı sakladın.	Suits Rules of the Game-1	2011
You wearing a wire, Harvey?	Mikrofon mu taşıyorsun, Harvey?	Suits Rules of the Game-1	2011
No, you're not.	Hayır, taşımıyorsun.	Suits Rules of the Game-1	2011
I'm not that easy to read anymore, Cameron.	O kadar kolay okunabilecek biri değilim artık, Cameron.	Suits Rules of the Game-1	2011
Was he guilty, whoever he was?	O suçlu muydu, her kimse?	Suits Rules of the Game-1	2011
He was my case. Guilty is guilty.	O benim davamdı. Suçlu suçludur.	Suits Rules of the Game-1	2011