Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 151118

İngilizce	Türkçe	Film Adı	Film Yılı	Ayrıntılar
l take it last night didn't go well. Awful.	Dün gece iyi gitmedi demek. Berbattı.	Someone Like You...-1	2001
When Julian offers one of his straight friends, shoot me before l say yes.	Julian hetero arkadaslarından birini önerirse, evet demeden vur beni.	Someone Like You...-1	2001
l'm in a sad state.	Acınacak haldeyim.	Someone Like You...-1	2001
And l'm telling you, it's just screaming ''potential.'' Hello?	İnan bana, ''potansiyel'' diye bağırıyor. Orada mısınız?	Someone Like You...-1	2001
l didn't mean to intrude. We're fine.	Rahatsız etmedim ya? Sorun değil.	Someone Like You...-1	2001
Didn't you want to see the patio?	Terası görmek istemediniz mi?	Someone Like You...-1	2001
lsn't it just wonderful? Wait till you see the view, it's spectacular.	Harika değil mi? Bir de manzarayı görseniz, olağanüstü.	Someone Like You...-1	2001
Right down to the World Trade Center.	Dünya Ticaret Merkezi'ni görüyor.	Someone Like You...-1	2001
lt's such a jewel box.	Tam bir mücevher kutusu.	Someone Like You...-1	2001
l guess l'll leave you two alone to talk things over.	Sizi yalnız bırakayım da kararınızı konusun.	Someone Like You...-1	2001
Oh, my God. lt's unbelievable. l love it!	Tanrım. Bu inanılmaz. Bayıldım!	Someone Like You...-1	2001
The light is so good. l love you.	Gayet aydınlık. Seni seviyorum.	Someone Like You...-1	2001
l gotta go. He looks like he's been hit by a bus.	Kapatmalıyım. Otobüs çarpmış gibi görünüyor.	Someone Like You...-1	2001
l'll call you back.	Seni ararım.	Someone Like You...-1	2001
l feel like l've been hit by a bus. You told her?	Otobüs çarpmış gibiyim. Ona söyledin mi?	Someone Like You...-1	2001
Was it bad? Not like l thought.	Kötü müydü? Düşündüğüm gibi değildi.	Someone Like You...-1	2001
l mean, she didn't go hysterical or anything like that.	Yani, sinir krizi falan geçirmedi.	Someone Like You...-1	2001
She was just, you know, eerily calm about the whole thing.	Sadece şey, ürkütücü bir sakinlikle karsıladı.	Someone Like You...-1	2001
Well, that's good, right? Yeah. l just meant	Bu iyi, değil mi? Evet. Demek istediğim. . .	Someone Like You...-1	2001
lt wasn't what l expected, is all. What did she say about us?	Beklediğim tepki değildi sadece. Bizim icin ne dedi?	Someone Like You...-1	2001
l didn't tell her. l just didn't think it was necessary.	Bizi söylemedim. Gerekli olduğunu düşünmedim.	Someone Like You...-1	2001
To hit her over the head with this after three years, it just seemed...	Üç yıldan sonra ona bir de bu darbeyi indirmek bence. . .	Someone Like You...-1	2001
...so awful. l just told her that it was over.	. . .korkunc olurdu. Sadece bittiğini söyledim.	Someone Like You...-1	2001
And l think that's all she needs to know.	Bence bunu bilmesi yeter.	Someone Like You...-1	2001
Sure. And she was okay with that?	Tabii. Peki kabul etti mi?	Someone Like You...-1	2001
l guess. l don't know. lt was weird. She just kind of....	Sanırım. Bilmiyorum. Cok tuhaftı. O bana. . .	Someone Like You...-1	2001
You know, she just kind of went cold on me.	Yani, bana karşı buz gibiydi.	Someone Like You...-1	2001
l mean, she's upset.	Yani, üzülmüştü.	Someone Like You...-1	2001
She's upset, the poor thing. She's gotta be upset.	Üzüldü, zavallı şey. Üzülmüs olmalı.	Someone Like You...-1	2001
She didn't seem terribly upset so....	Ama çok üzgün görünmedi yani. . .	Someone Like You...-1	2001
Well, you're okay with it, right? Mm hm.	Senin açından bu sorun değil ya?	Someone Like You...-1	2001
l mean, you're happy? Happy.	Yani mutlu musun? Mutlu.	Someone Like You...-1	2001
l am so happy. l mean, this is what l wanted.	Çok mutluyum. İstediğim buydu.	Someone Like You...-1	2001
l mean, there's nothing between us anymore.	Yani, aramızda birşey kalmamıştı.	Someone Like You...-1	2001
That's what l was looking for, so l'm happy.	İstediğim buydu ve mutluyum.	Someone Like You...-1	2001
JANE: How exactly did Ray disappear?	Ray tam olarak nasıl kayboldu?	Someone Like You...-1	2001
Slowly and kind of subtly.	Yavaşça ve incelikli bir biçimde.	Someone Like You...-1	2001
Single pane, double pane? REALTOR: Single pane, l believe.	Tek cam mı, çift cam mı? Tek cam, sanırım.	Someone Like You...-1	2001
Singles, wow. A lot more sun than l had recalled.	Tek, vay. Hatırladığımdan çok daha fazla güneş alıyor.	Someone Like You...-1	2001
This doesn't open? Oh, well, gotta force it.	Bu açılmıyor mu? Zorlamak gerekiyormuş.	Someone Like You...-1	2001
JANE: Well, maybe it wasn't so subtle.	Belki o kadar incelikli değildi.	Someone Like You...-1	2001
lt's me again. The realtor said we have to sign the lease by Monday.	Yine ben. Kontratı Pazartesi'ye kadar imzalamamız gerekiyormuş.	Someone Like You...-1	2001
l know you wanted your lawyer to look at the contract...	Avukatının kontrata bakmasını istediğini biliyorum. . .	Someone Like You...-1	2001
...but my apartment's been rented. l have to be out	. . .ama dairem kiralandı. Çıkmak zorundayım. . .	Someone Like You...-1	2001
He's not sleeping with somebody else.	Başkasıyla yatmıyor.	Someone Like You...-1	2001
Ray isn't like that. The poor guy wouldn't have time.	Ray öyle değildir. Zavallının vakti yok ki.	Someone Like You...-1	2001
He's been working until 3 a.m. every night.	Her gece sabahlara kadar çalışıyor.	Someone Like You...-1	2001
All guys have time to mess around.	Her erkek hovardalığa zaman bulur.	Someone Like You...-1	2001
lf he ain't sleeping with you, he ain't sleeping alone. Right?	Seninle yatmıyorsa, yalnız da yatmıyor. Tamam mı?	Someone Like You...-1	2001
You gotta talk to him. lt's better than not knowing.	Onunla konusmalısın. Bilmemekten iyidir.	Someone Like You...-1	2001
Oh, come on. Sorry, this patch is worth shit.	Yapma. Bu bant bir işe yaramıyor.	Someone Like You...-1	2001
NARRATOR: Prey species have developed a wide variety of escape behaviors.	Av hayvanları geniş bir kaçış yelpazesi geliştirmiştir.	Someone Like You...-1	2001
Freezing is a common response to predator alarm.	Donmak, yırtıcılara karşı yaygın bir tepkidir.	Someone Like You...-1	2001
Sensing danger, many animals will assume a rigid, statue like position.	Tehlikeyi sezen birçok hayvan heykel gibi kaskatı kalır.	Someone Like You...-1	2001
Fleeing is another popular method.	Kaçmak bir başka popüler yöntemdir.	Someone Like You...-1	2001
Some species will try to outrun their captors...	Bazı türler saldırgandan daha hızlı koşar.	Someone Like You...-1	2001
... while others take an erratic zigzag course...	Diğerleri düzensiz zikzak çizerken...	Someone Like You...-1	2001
...in the hopes that direction shifts will tire the predator...	...sürekli yön değiştiren saldırganın yorulmasını...	Someone Like You...-1	2001
...causing her to give up the chase.	... ve avlamaktan vazgeçmesini umarlar.	Someone Like You...-1	2001
Smell the bacon, Jane?	Kafan bastı mı Jane?	Someone Like You...-1	2001
What's happening here? We haven't been alone in a week.	Ne oluyor? Bir haftadır basbasa kalmadık.	Someone Like You...-1	2001
We lost that apartment because your lawyer supposedly messed up...	Güya avukatın yüzünden o daireyi kaçırdık. Olabilir.	Someone Like You...-1	2001
...which is okay, but as of Saturday l don't have a home.	Ama Cumartesi gününden itibaren evsizim.	Someone Like You...-1	2001
Ray, what the hell's going on?	Ray, neler oluyor?	Someone Like You...-1	2001
l don't think l can do this.	Yapabileceğimi sanmıyorum.	Someone Like You...-1	2001
Do what? This.	Neyi? Bunu.	Someone Like You...-1	2001
Us. What?	Biz. Ne?	Someone Like You...-1	2001
l don't know? What do you mean, you don't know?	Bilmiyorum. Ne demek bilmiyorsun?	Someone Like You...-1	2001
There has to be a reason. Tell me. Jane, l'm sorry.	Mutlaka bir nedeni vardır. Söyle. Jane, özür dilerim.	Someone Like You...-1	2001
You deserve an answer, and l don't think l can explain.	Bir cevap hakkın, ama açıklayabileceğimi sanmıyorum.	Someone Like You...-1	2001
l thought we felt the same way:	Aynı şeyi hissettiğimizi sanıyordum:	Someone Like You...-1	2001
lncredibly lucky to have found the thing.	Aşkı bulduğumuz için son derece şanslı olduğumuzu.	Someone Like You...-1	2001
l do. l did. WAlTRESS: And here you go.	Hissediyorum. Hissediyordum. Buyurun.	Someone Like You...-1	2001
l just think that we both need to take a step back.	Bence ikimiz de bir adım geri gitmeliyiz.	Someone Like You...-1	2001
l mean we're talking about a very serious move here.	Burada cok ciddi bir hamleden söz ediyoruz.	Someone Like You...-1	2001
l just wanted l still....	Ben sadece istedim ki. . . Hala. . .	Someone Like You...-1	2001
l don't know what l'm trying to say. l feel like such a jerk.	Ne demeye çalıştığımı bilmiyorum. Aptal gibi hissediyorum.	Someone Like You...-1	2001
Believing that this was Listen to me, l love you.	Buna inanmakla. . . Dinle. Seni seviyorum.	Someone Like You...-1	2001
l want us to be important to each other.	Birbirimizi önemseyelim istiyorum.	Someone Like You...-1	2001
JANE: There are few things sadder in this life...	Hayatta ancak birkaç şey...	Someone Like You...-1	2001
...than watching someone walk away after they've left you.	... terkeden birinin ardından bakmaktan daha acıdır.	Someone Like You...-1	2001
Watching the distance between your bodies expand until there's nothing...	Bedenleriniz arasındaki uzaklığın uzayıp gitmesi...	Someone Like You...-1	2001
...but empty space and silence.	... ve ondan sonra gelen boşluk ve sessizlik.	Someone Like You...-1	2001
Remember, time wounds all heels.	Unutma, zaman her itin cezasını verir.	Someone Like You...-1	2001
Are you all right? Why, don't l look all right?	İyi misin? Neden, kötü mü görünüyorum?	Someone Like You...-1	2001
You look like you hate my guts. l do.	Benden nefret ediyor gibisin. Ediyorum.	Someone Like You...-1	2001
l don't blame you. This hasn't been easy for me either.	Seni suçlamıyorum. Bu benim için de kolay olmuyor.	Someone Like You...-1	2001
Yeah, you look really destroyed.	Evet, mahvolmuş görünüyorsun.	Someone Like You...-1	2001
Eddie, did you by any chance ever find a roommate?	Eddie, hani tesadüfen, bir oda arkadası buldun mu?	Someone Like You...-1	2001
Well, no, actually.	Aslında hayır.	Someone Like You...-1	2001
The place l was supposed to move into suddenly fell apart.	Taşınacağım ev birdenbire plandan çıktı.	Someone Like You...-1	2001
My apartment's been re rented. ls the offer still good?	Eski dairem de kiralandı. Teklifin hala geçerli mi?	Someone Like You...-1	2001
You're moving in with Eddie? What's the apartment like?	Eddie'ye mi taşınacaksın? Dairen nasıl?	Someone Like You...-1	2001
lt's a two bedroom. Kitchen. Lots of windows. Living room.	İki oda. Mutfak. Bir sürü pencere. Salon.	Someone Like You...-1	2001
That sounds amazing. When can l see it?	Müthiş. Ne zaman görebilirim?	Someone Like You...-1	2001
You're moving in with Eddie? How about tonight?	Eddie'yle mi oturacaksın? Bu aksam?	Someone Like You...-1	2001
Perfect. Everything is just perfect.	Mükemmel. Herşey mükemmel.	Someone Like You...-1	2001
Here it is. lt's huge.	İste. Çok büyük.	Someone Like You...-1	2001
Yep. Here's the kitchen, living room, whatever.	Evet. Burası mutfak, burası salon, falan filan.	Someone Like You...-1	2001
My bedroom, bathroom, this'd be your room.	Benim odam, banyo, bu da senin odan.	Someone Like You...-1	2001