Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 150782
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| to survive, you have to give up the things that you care about... | hayatta kalmak için, değer verdiklerinden vazgeçer... | Smallville Zod-1 | 2006 | |
| you would give me an heir... | Bana kendi isteğinle bir varis... | Smallville Zod-1 | 2006 | |
| the first of many. | Vereceklerimin ilki. | Smallville Zod-1 | 2006 | |
| what is that ?! | Buda neyin nesi? | Smallville Zod-1 | 2006 | |
| jimmy ! | Jimmy ! | Smallville Zod-1 | 2006 | |
| but i do. give me the knife. | Ama ben biliyorum. Bıçağını bana ver. | Smallville Zod-1 | 2006 | |
| his blood, | Taşıdığı kan, | Smallville Zod-1 | 2006 | |
| the blood of the house of el... | el ailesinin kanı... | Smallville Zod-1 | 2006 | |
| the gateway ! go kal el ! | Geçit! Git Kal el! | Smallville Zod-1 | 2006 | |
| now you'll die with all the rest. | Geri kalanlar gibi öleceksin. | Smallville Zod-1 | 2006 | |
| but you were safer where you were. | ama geldiğin yerde daha güvendeydin. | Smallville Zod-1 | 2006 | |
| so easily beaten. | Çok kolay yenildin. | Smallville Zod-1 | 2006 | |
| disappointing. | Ne kadar üzücü. | Smallville Zod-1 | 2006 | |
| ...like you did krypton. | ...izin vermeyeceğim. | Smallville Zod-1 | 2006 | |
| but you won't be the only one. | Ama yalnız gitmeyeceksin. | Smallville Zod-1 | 2006 | |
| bad enough to know i'm still alive. | Hala hayatta olduğumu bilmek çok kötü değil mi? | Smallville Zod-1 | 2006 | |
| i was bathed in this warm light, | O güzel ışığın içinde uzanıyordum. | Smallville Zod-1 | 2006 | |
| lois, you were, uh, | Lois, sen... | Smallville Zod-1 | 2006 | |
| lex, you weren't yourself. | Lex, sen kendinde değildin. | Smallville Zod-1 | 2006 | |
| i tried to stop it. | Durdurmaya çalıştım. | Smallville Zod-1 | 2006 | |
| i would have done the same thing. | Bende aynı şeyi yapardım. | Smallville Zod-1 | 2006 | |
| all i can do is move forward and try to rebuild everything i've damaged. | Tek yapabileceğim ileriye bakmak ve yıktıklarımı tekrardan yapmaya çalışmak. | Smallville Zod-1 | 2006 | |
| that might not be easy. | Bu o kadar basit olmayabilir. | Smallville Zod-1 | 2006 | |
| well, nothing worth it ever is. | Her neyse buna değer. | Smallville Zod-1 | 2006 | |
| for a while there. | bende. | Smallville Zod-1 | 2006 | |
| oh, bad time ? | Rahatsız mı ettim? | Smallville Zod-1 | 2006 | |
| whoa. grow 'em big in kansas, don't they ? | Vay canına. Kansas’takiler hep sulak yerde yetişiyor, değil mi? | Smallville Zod-1 | 2006 | |
| i'm sorry. jimmy olsen, this is clark kent. | Üzgünüm. Jimmy Olsen, tanıştırayım Clark Kent. | Smallville Zod-1 | 2006 | |
| james olsen. | James Olsen. | Smallville Zod-1 | 2006 | |
| since... | Şuandan... | Smallville Zod-1 | 2006 | |
| you want to grab some dinner at the vending machine ? | Abur cubur makinesinden bir şeyler almak ister misin? | Smallville Zod-1 | 2006 | |
| fine. both gonna be fine. | İyiler. İkisi de iyiler. | Smallville Zod-1 | 2006 | |
| lionel told me his connection to jor el is gone. | Lionel bana, Jor el ile olan bağlantısının kaybolduğunu söyledi. | Smallville Zod-1 | 2006 | |
| i took raya's crystal to the fortress for safekeeping. | Raya'nın kristalini saklamak için kaleye gittim. | Smallville Zod-1 | 2006 | |
| everything's changing. | Her şey değişiyor. | Smallville Zod-1 | 2006 | |
| they inspire us to be better than we are. | Daha iyi kimseler olmamız için bize ilham verirler, | Smallville Zod-1 | 2006 | |
| what have i done ? | Ben ne yaptım. | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| you've opened the portal for zod ! | Zod için geçidi açtın. | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| hello ! | Hey! | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| welcome to the phantom zone. | Hayalet bölgeye hoş geldin. | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| "Zod" | "Zod" | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| your son's already inside. | Oğlunuz içeri girdi bile. | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| help them ? | Yardım etmek mi? | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| lex luthor is dead. | Lex Luthor öldü. | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| that was him, wasn't it ? that was zod. | Bunu yapan oydu değil mi? Giden Zod'du. | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| stop him. | yetişemeyebilir. | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| kill Lex ? | Lex'i öldürmeyi. | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| i'll make my way to the daily planet | Daily Planet'ta şu her şeyi durduran Kripton virüsü | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| the connection that i felt with jor el and the fortress... | Jor el ve kaleyle aramda hissettiğim bağlantı | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| ...it's gone. | ...kayboldu. | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| kal el ? | Kal el ? | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| whatever is happening, it's not you. it's the ship. | Her ne oluyorsa, yapan sen değilsin. Bunu yapan gemi. | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| i already told you, lex is gone. | Sana daha öncede söyledim, Lex artık yok. | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| i don't believe that. | Buna inanmıyorum. | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| to bear witness to the end of the human era | İnsan çağının bitişine ve Kripton'un dirilişine | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| and the rebirth of krypton. | tanıklık etmen için. | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| there's no escaping what's about to happen. | Birazdan olacaklardan kaçış yok. | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| lois ? | Lois ? | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| and now my son because of your games ! | kocamı ve şimdide oğlumu kaybettim. | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| but you must put aside your anguish if you wish to save the world. | Eğer Dünya'yı kurtarmak istiyorsan acını bir kenara koymalısın. | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| lex luthor. | Lex Luthor'u öldür. | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| zod has taken over his body | Zod onun bedenini ele geçirdi ve | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| how am i supposed to do that ? | Bunu nasıl başaracağım? | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| so, it's a prison ? | Öyleyse burası seni... | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| what, am i supposed to just trust you ? i'm running a little low on that lately. | Ne simdi, sana güvenmeli miyim? Son zamanlarda pek kimseye güvenemiyorum. | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| their corporeal bodies destroyed, their essence haunting the wasteland. | Fiziksel bedenleri yok edildi, ruhları ise bu çorak araziye terk edildi. | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| phantoms, like the ones that attacked me. | Hayaletler, bana sardıran gibi. | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| the crystal your father gave me is the only thing they fear. | Korktukları tek şey babanın bana verdiği kristal. | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| raya, | Raya, | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| you were my father's assistant. you helped him create this place. | Sen babamın yardımcısıydın. Burayı inşa ederken yardım ettin. | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| this isn't 'cause i didn't call you back, is it ? | Bunu seni geri aramadığım için yapmıyorsun, değil mi? | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| how did you remember this place ? | bu evi nasıl hatırladın? | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| it's the only reason i'm here. | Buraya gelmemin tek sebebi bu. | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| i needed to acquire information. | Ele geçirmem gereken bir bilgi var. | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| it would take days for your people to restore it... | Senin insanların durumu düzeltmeleri günler alacak... | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| if they had that much time. | tabii o kadar zamanları kaldıysa. | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| the planet you were talking about... | Şu bahsettiğin gezegene... | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| i heard him talking to chloe about killing lex. | Onu, Lex'i öldürmek hakkında Chloe ile konuşurken duydum. | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| the things he can do now... i don't think there's anyone on earth who can stop him. | Yapabilecekleri konusunda Dünya'da onu durdurabilecek hiç kimse yok. | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| a lot of people are going to die if you don't let me do this. | Eğer bunu yapmama izin vermezseniz bir çok insan ölecek. | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| it's the only way. | Tek çare bu. | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| to survive, you have to give up the things that you care about... | hayatta kalmak için, değer verdiklerinden vazgeçer... | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| willingly ? | mi vereceksin? | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| did you really think you could make a difference ? | Gerçekten bir şeyleri değiştirebileceğini mi düşünüyordun? | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| first official day at the daily planet, and the world decides to end. | Daily Planet'teki ilk resmi günüm ve kıyamet kopuyor. | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| since when are there earthquakes in metropolis ? | Ne zamandan beri Metropolis'te deprem oluyor? | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| open the gateway. | Geçidi aç. | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| he doesn't know how. | Nasıl açıldığını bilmiyor. | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| it's the key to open the gateway. | geçidin anahtarı bu. | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| trust is for the weak. | Güvenmek zayıfların işidir. | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| what's happening ?! | Neler oluyor? | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| these humans you care so much about... | Bu insanları çok fazla önemsiyorsun... | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| swear your allegiance to me, and i'll allow the ones you love the most to live. | Bana bağlılık yemini et ve en çok sevdiğinin yaşamasına izin vereyim | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| my father sends his regards. | Babam sevgilerini yolladı. | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| and i knew everything was gonna be okay. | ve her şeyin yoluna gireceğinden emindim. | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| i was in the field with you... | Seninle arazideydik... | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| next thing i know, i woke up here. | Sonrasında hatırladığım, burada uyandığım. | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| you mean when i laid one on you ? | Demek istediğin sana asılmıştım? | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| no, uh... | Yok hayır... | Smallville Zod-2 | 2006 | |
| actually, it's, uh... | Aslında... | Smallville Zod-2 | 2006 |