Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 150596
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| And I'm sorry, but that makes you newsworthy. | Üzgünüm, ama bu seni haber niteliğine büründürüyor. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| That's it. You're leaving. | Yeter. Gidiyorsun artık. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| Either she talks to me now, or she faces the cameras in the morning. | Ya benimle şimdi konuşur, ya da yarın kameraların önünde. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| Clark, I can't believe you're with this guy. Lana. | Clark, bu adamla beraber olduğuna inanamıyorum. Lana. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| Maybe you should both leave. | Belki de ikiniz de ayrılmalısınız. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| You didn't tell me Lana was part of your agenda. | Lana'nın hikayen ile ilgili olduğunu bilmiyordum. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| You didn't tell me you knew her. | Sen de bana onu tanıdığını söylemedin. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| Sorry if I hurt her feelings, but she's a legitimate source. | Onun duygularını incittiysem üzgünüm, ama o çok sağlam bir kaynak. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| She's not anymore. lt doesn't work that way. | Artık değil. Bu işler böyle yürümüyor. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| I still have to find faces to put on camera. | hâlâ kamera önüne getireceğim yüzleri bulmam gerek. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| Your high school paper has developed quite a rep in the bug eyed monster circles. | Senin okul gazetenin patlak gözlü canavar camiasındaki şöhreti baya arttı. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| Why would you say that? | Sen nereden biliyorsun bunu? | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| Because I did, like, three minutes of research before I came to town. | Çünkü, neredeyse, kasabaya gelmeden üç dakikalık araştırmamı yaptım. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| Think the editor would know something about the meteor shower? | Sence yazı işleri müdürü meteor yağmuru ile ilgili bir şeyler biliyor mudur? | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| "' Principal Authorizes New Gym Mats' by Clark Kent." | "' Müdür yeni jimnastik minderini yasakladı' Yazan Clark Kent." | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| I know I was riveted. | Beni kıstırdığını biliyordum. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| I think we should go. | Gitsek iyi olur. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| Boy, I thought our stuff was off the wall. This is incredible. | Evlat, bizim hikayenin sınırı aştığını düşünüyordum. Ama bu harika. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| It's also all true. | Aynı zamanda doğru. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| Chloe, Mr. White is interested in the meteor shower. | Chloe, Bay White meteor yağmuru ile ilgileniyor. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| I thought he could take a look. I have nothing to hide. | Bir göz atabileceğini düşündüm. Saklayacak bir şeyim yok. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| Oh, good. I think we've already borrowed two or three of your ideas for our show. | Bu iyi. Daha şimdiden senin birkaç öykünü bizim iki ya da üç program için ödünç aldık bile. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| Now, do you make it all up yourself, or do you pull in other writers? | Şimdi, hepsini kendin mi uyduruyorsun, yoksa başka yazarlardan mı aşırıyorsun? | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| Excuse me? Oh, just professional curiosity. | Anlayamadım? Sadece profesyonel merakım. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| It's rare that I meet another journalist interested in the bizarre. | Böyle gariplikler ile uğraşan başka bir gazeteci ile her zaman tanışılmıyor. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| X Styles? Yeah. | X Styles mı? Evet. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| I have a penchant for the truth, something your TV show gave up around episode two. | Benim doğruya karşı bir eğilimim var, sizin televizyon programınız ikinci bölümü bile göremezdi. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| That's it. We're done. | Yeter artık. Burada da işimiz bitti. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| You're the Perry White? | Sen o meşhur Perry White mısın? | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| It's okay. I'm gonna hoof it back to the motel. | Tamamdır. Ben kaldığım otele kaçıyorum. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| You young lovers patch things up... | Siz aşıklar aranızı düzeltin... | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| ...and then later on you can swing by, and we'll pick up the tour. | ...ve sonra tekrar uğrarsın, tura kaldığımız yerden devam ederiz. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| Clark, do you have any idea who that was? | Clark, onun kim olduğu hakkında bir fikrin var mı? | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| I'm sorry. I'm interrupting. No. | Özür dilerim. Rahatsız ettim. Hayır. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| When I was on the island, I came to hate the roar of the ocean. | Adadayken, okyanusun sesinden nefret etmeye başlamıştım. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| Since coming back, I find it's the only thing that relaxes me. | Geri geldiğimden beri, beni rahatlatan tek şeyin o olduğunu keşfettim. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| You must think about what happened every day. | Her gün neler olduğunu düşünüp durmuşsundur. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| And I'm sure you didn't come all this way to discuss that. | Eminim ki sen de buraya bunları konuşmak için gelmedin. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| What did you wanna see me about? | Beni ne için görmek istedin? | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| This tabloid television reporter came by the Talon today... | Şu rezil televizyon muhabiri bugün Talon'a geldi... | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| ...and he wanted to do an interview with me about the meteor shower. | ...ve benimle meteor yağmuru ile ilgili röportaj yapmak istedi. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| A succinct "no comment" didn't dissuade him? | Bir özlü "yorum yok" onu vazgeçirmedi mi? | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| Not really. He said he'd come back tomorrow, this time with a camera crew. | Aslında hayır. Yarın tekrar geleceğini söyledi. Bu sefer kameralarla birlikte. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| And you don't want that. | Ve sen böyle bir şey istemiyorsun. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| I've spent the last 1 4 years trying to put that day behind me. | Geçen son 14 yılı bu olayı arkamda bırakmak için uğraşmakla geçirdim. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| And in an instant... | Ve aniden... | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| ...he brought it all back. | ...hepsini geri getirdi. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| I know it's a lot to ask... | Çok şey istediğimi biliyorum ... | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| ...but I was hoping that you might be able to do something. | ...ama senin bu konuyla ilgili bir şey yapabileceğini umuyordum. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| I'm surprised you didn't go to Clark with this. | Bunun için Clark'a gitmemen beni şaşırttı. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| Clark's with him. | Clark onunla beraber. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| So you want me to run him out of town? | Yani onun kasabadan gitmesini sağlamamı istiyorsun, değil mi? | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| I want him to stop. | Onun durmasını istiyorum. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| He must've been very persistent. | Çok ısrarcı biri olmalı. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| What was his name? Perry White. | Adı ne demiştin? Perry White. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| I'll make sure he never bothers you again. | Seni bir daha rahatsız etmeyeceğine dair bana güvenebilirsin. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| Mr. White, I've been looking for you. | Bay White, ben de sizi arıyordum. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| And here I am. | İşte buradayım. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| You may have the makings of a reporter yet, Kent. | Sende bir muhabirde olması gerekenler var galiba, Kent. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| Like you used to be? | Eskiden sizde olduğu gibi mi? | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| Chloe and I did some checking after you left. | Chloe ve ben siz gittikten sonra biraz araştırma yaptık. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| Memories fade, but a Google search never forgets. | Anılar yok olup gider, ama "Google arama" asla unutmaz. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| And another drink isn't gonna erase the fact... | Ve bir tane daha içki sizin bir zamanlar... | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| ...that you used to be one of the best reporters in Metropolis. | ...Metropolis'in en iyi muhabirlerinden biri olduğunuz gerçeğini silmeyecek. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| Life is a journey, grasshopper. | Hayat bir yolculuktur, çekirge. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| And sometimes the trip is smoother with a little lubricant. | Ve bazen yolculuk biraz yağlanma ile daha yumuşak olabilir. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| What's it to you, anyway? | Bundan sana ne, zaten? | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| Maybe it's the journalist in me... | Belki de içimdeki gazeteci... | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| ...or that I realized, if you have a gift, you shouldn't turn your back on it. | ...ya da ben fark ettim ki, bir yeteneğiniz varsa, ona sırtınızı dönemezsiniz. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| I made exactly two mistakes in my life, kid. | Hayatımda iki büyük hata yaptım, çocuk. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| The first was getting into journalism. | İlki muhabirliğe başlamaktı. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| What was the second? Thinking it mattered. | İkincisi neydi? Önemli olduğunu düşünmek. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| One more. No, he's had enough. | Bir tane daha. Hayır, yeterince içti. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| I don't get you, kid. | Seni anlamıyorum, çocuk. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| I strong armed your parents, picked on your girlfriend... | Ailene karşı zor kullandım, kız arkadaşınla uğraştım... | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| ...and ticked off your lady editor. | ...kadın yazı işleri müdürünü azarladım. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| Still, here you are, trying to play the hero. | hâlâ, buradasın, kahraman olmaya çalışıyorsun. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| Sometimes Clark's faith in his fellow man outweighs his common sense. | Bazen Clark'ın arkadaşlarına güveni mantığının önüne geçiyor. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| It's all right, Clark. I'll deal with Mr. White from here. | Tamam artık, Clark. Bay White ile bundan sonra ben ilgileneceğim. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| I may have underestimated you, kid. | Seni küçümsemişim, çocuk. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| Clark doesn't have anything to do with this. | Clark'ın bununla hiçbir ilgisi yok. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| Look, if this is your old man's idea, tell him I got the message back in Metropolis. | Bak, eğer bu yaşlı babanın fikri ise, ona Metropolis'te mesajı aldığımı söyle. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| I have no intention of revisiting the past. This isn't about my father. | Geçmişi kurcalamaya hiç niyetim yok. Bu babamla alakalı değil. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| It's about you. Lex, don't you think you're overreacting? | Seninle alakalı. Lex, aşırı tepki göstermiyor musun? | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| Considering the way he went after Lana, I thought you'd admire my restrain. | Lana'nın peşinden gidiş şekline bakarsak, engellememi takdir edersin diye düşünmüştüm. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| Let's go. Thanks for the ride, kid. | Gidelim. Gezi için sağ ol, çocuk. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| You know, this "get out of Dodge" routine is pretty heavy handed, even for a Luthor. | Biliyorsun, bu "defol buradan" rutini baya kabaca, bir Luthor için bile. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| So is ambushing a teenage girl for a sound bite. | Genç bir kızı bir şeyler çıkarabilmek için rahatsız etmek te öyle. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| Of course, using people always came easy to you. | Tabii ki, insanları kullanmak senin için her zaman kolay olmuştur. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| You know, our one and only encounter was years ago. | Tek kesişmemiz yıllar önceydi. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| Even in boarding school, I was good at sniffing out reporters... | Yatılı okulda bile, muhabirlerin kokusunu alabiliyordum... | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| ...but you played the "just a friendly conversation" card very well. | ...ama sen "arkadaşça bir sohbet" kartını çok iyi oynadın. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| As I recall, it was a full 1 0 minutes before I told you to go to hell. | Hatırladığım kadarı ile, sana defolmanı söylemeden önce tam 10 dakika sürmüştü. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| I was just doing my job, and you were a legitimate source. | Ben sadece işimi yapıyordum, sen de sağlam bir kaynaktın. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| I was 1 6, and you were scrounging for dirt on my father. | 16 yaşındaydım, ve sen babam ile ilgili kirli bir şeyler arıyordun. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| That's what this is really about, isn't it? | Aslında hepsi bununla alakalı,değil mi? | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| Your father's secrets? | Babanın sırları? | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| If you really had anything on him, it would've come out then. | Onunla ilgili gerçekten elinde bir şey olsaydı, daha o zaman bile ortaya çıkardı. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| If you actually believe that, I almost feel sorry for you. | Gerçekten buna inanıyorsan, neredeyse senin için üzüleceğim. | Smallville Perry-1 | 2003 | |
| Just make sure you're on the 4:00 bus. | 4:00 otobüsünde olmaya bak. | Smallville Perry-1 | 2003 |