Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 150018
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
Then go do it yourself old man | Git kendin yap o zaman, moruk. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
By setting off the alarm today, | Bugün alarmı kapatarak, | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
you doubled the security by now! | ...güvenliğin iki katına çıkmasına neden oldun! | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Now it's impossible to get in | Artık içeri girip... | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
and stop the DELOS system | DELOS sistemini durdurmak imkansız. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Just hand me the data! | Bana bilgileri ver! | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
So, let's see... | Pekâlâ, bakalım hele... | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
what's new in that ol' mountain of a city? | ...bu yaşlı koca şehirde yeni olan ne varmış. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
The DELOS systems running low on fuel, I see | Görüyorum ki, DELOS sisteminin yakıtı azalmış. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
The pollution is disappearing | Kirlilik kayboluyor. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
The system's on the verge of dying | Sistem ölmenin eşiğinde. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
If DELOS system stops, what happens to ECOBAN? | Eğer DELOS sistemi durursa, ECOBAN'a ne olur? | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
We'll see a blue sky | Mavi bir gökyüzü görürüz. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Not the sky, I mean ECOBAN | Gökyüzünü değil, ECOBAN'ı kastetmiştim. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Well, they won't like it, | Şey, pek hoşlarına gitmeyecek ama, | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
but they'll have to use solar energy like in the 21 century | 21. Yüzyıldaki gibi güneş enerjisi kullanmak zorunda kalacaklar. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
ECOBAN will be a huge crap | ECOBAN kocaman bir çöplük olacak. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Then they'll have to work out in the sun, | Sonra, güneşin altında çalışmak zorunda kalacaklar. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
shoulder to shoulder with the Marrians | Marrlılarla omuz omuza hem de. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Shoulder to shoulder? | Omuz omuza mı? | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
They'd kill us first | Bundan önce bizi öldürürler. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Where the hell's Woody? | Woody hangi cehennemde? | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Oh yeah, I met her there | Ah evet, kızla orada karşılaştım. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
An old friend | Eski bir dostla. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Old friends are for living people | Eski dostlar yaşayan insanlar içindir. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
You're a dead man! Forget about it! | Sen ölü bir adamsın! Unut gitsin! | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Just think on how to get in again | Sadece, içeri tekrar girip... | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
to shut down the DELOS system | ...DELOS'u kapatmanın yollarını düşün. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
And forget about your glider... | Ve planörü de aklından çıkart. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
way too dangerous | Çok fazla tehlikeli. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Let him pass | Bırak geçsin. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Pass it along! | Ver şunu! | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Cut the funeral music! | Şu cenaze müziğine bir son ver! | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
How 'bout some party tunes! | Biraz parti müziğine ne dersin? | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Woody, wanna drag? | Woody, bir fırt ister misin? | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
It's precious | Çok sıkı bir mal. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Too hot! | Çok sıcak! | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Shua! | Shua! | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
What's the occasion? | Özel bir gün mü? | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Woody, let's go | Woody, haydi gidelim! | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
I don't like him, that ECOBAN outcast! | Onu sevmiyorum, şu ECOBAN sürgününü. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
If not for Woody, I'd smash his head in | Eğer Woody olmasaydı, kafasını kırardım. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Moe, you seen my propeller? | Moe, pervanemi gördün mü? | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Are you kidding? Nah, the small one | Dalga mı geçiyorsun? Hayır, küçük olanı. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
You said you needed this? | Buna ihtiyacın olduğunu mu söylemiştin? | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
First you hang around with them and now you steal things? | Önce onlarla takılmaya başladın, şimdi de bir şeyler mi çalıyorsun? | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
I didn't steal it. I found it | Ben onu çalmadım. Buldum. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
You said you needed it for the glider | Planörüne böyle bir şey gerektiğini söylemiştin. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Don't hang around with them | Onlarla takılma. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
It's too dangerous, got it? | Çok tehlikeli, anladın mı? | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Give me the harmonica | Bana armonikayı ver. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
That's cool. What is it? | Bu harika. Nedir o? | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
None of your business, boy | Seni ilgilendirmez, ufaklık. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Dr. Noah says the sky is blue | Dr. Noah gökyüzünün mavi olduğunu söylüyor. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
That people used to say 'sky blue' | Onlar da eskiden "gök mavisi" derlerdi. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
And in Gibraltar, the sky and | Ve Cebelitarık'ta, gökyüzü ve... | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
ocean are blue. Imagine! | ...deniz mavidir. Düşünsene! | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
It's off limits here | Burası sınır dışı. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Just close your eyes and hold my hand, | Sadece gözlerini kapat ve elimi tut, | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
I'll show you something wonderful | ...sana harika bir şey göstereceğim. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Go ahead, open your eyes | Haydi, aç gözlerini. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
But how'd you know about this? | Ama nasıl oluyor da sen bunu bilebiliyorsun ki? | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Dr. Noah told me! | Dr. Noah söylemişti! | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
He said in Gibraltar, you can see this every day | Cebelitarık'ta bunu hergün görebileceğini söylemişti. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Jay, promise we'll go there together | Jay, bana söz ver, oraya birlikte gideceğiz. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
It was so beautiful it blinded your eyes | Öyle güzeldi ki. Gözlerini kör etmişti. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
We called it our Wonderful Day | O güne bizim "Harika Gün"ümüz dedik. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
But it didn't last long | Ama uzun sürmedi. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
That night it disappeared behind the clouds | Aynı gece, bulutların arkasında kayboldu. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
And I never saw him after that day | Ve o günden sonra bir daha da görmedim. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Who's land is this? | Burası kimin toprağı? | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Who cultivated the land and built the town? | Kim toprağı ekip biçti ve bu kasabayı kurdu? | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Whose blood and sweat made our Marr? | Kimin kanı ve teri bizim Marr'ı oluşturdu? | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Was it Ecoban's? No! | Ecoban'ınki mi? Hayır! | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
It was ours! | Bizimkiydi! | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Hey, it's getting rough! | Hey, ortalık giderek kızışıyor! | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
There's going to be riot | Bir ayaklanma olacak. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Nuh uh. Shua would have known, | Sanmam. Shua bilirdi, | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
but my brother didn't say anything | ...ama bir şey söylemedi. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
He's from ECOBAN, | O ECOBAN'lı, | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
he can't be your brother? | ...senin kardeşin olamaz. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
He's just some crazy mofo! | O sadece çılgının biri! | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
He is too my brother! Wh why's he crazy? | O benim de kardeşim! Niye deli ki? | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Always rambling on about Gibraltar | Cebelitarık hakkında abuk subuk konuşup durur. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
No such thing in the world | Dünyada öyle bir yer yok. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
You have to live here | Burada yaşamalısın. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
And I'll teach you to be a fighter | Ve ben sana bir savaşçı olmayı öğreteceğim. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Woody! Where you...? | Woody! Sen nereye...? | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Woody! Hurry up! | Woody! Acele et! | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Now they're rioting in the morning | Sabaha ayaklanıyorlar. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Guess that means no business today | Sanırım bugün iş olmayacak. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Did you see Woody by any chance? | Woody'yi görmüş olabilir misin? | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Woody? Yeah I thought I saw him with that dwarf | Woody? Evet, sanırım onu cüceyle birlikte gördüm. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Bring me that will you? | Bana onu getirir misin? | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
One's coming! Get it at the crossroad! | Biri geliyor! Kavşakta gördüm! | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Woody, you crazy? | Woody, delirdin mi sen? | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
What the hell are you doing? | Ne yaptığını sanıyordun? | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Are you crazy? W Wait a sec | Delirdin mi? Bir saniye bekle. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
What in the world... | Ne olursa... | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
If you see Woody, tell him to go home | Eğer Woody'yi görürsen, eve gitmesini söyle. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |