Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 150017
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
People are still down there! | Orada hala insanlar var! | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Don't remember asking for your opinion | Senin fikrini sorduğumu hatırlamıyorum. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Flip the switch! | Bağlantıyı kesin! | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Your dead body, eh? | Cesedini, ha? | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Jay, give him what he wants | Jay, onun isteğini yerine getir. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
That's not my job, sir What? | Bu benim işim değil, efendim. Ne? | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Disconnect, hurry! | Bağlantıyı kes, çabuk! | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Your first duty is to obey my orders! | İlk görevin, emirlerimi uygulamaktır! | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Return to ECOBAN immediately! | Hemen ECOBAN'a dön! | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Director Kim, Moon syang | Yönetmen: Kim, Moon syang | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
What is the Adjutant thinking? | Düzenleyici ne planlıyor? | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Is he trying to provoke riots? | İsyanları provoke etmeye mi çalışıyor? | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Or is he really trying to slaughter the Marrians? | Yoksa, gerçekten Marrlıların kökünü kazımaya mı çalışıyor? | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
He's just doing what he can to increase... | DELOS sistemimizde gereken kirlilik düzeyine ulaşmak için... | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
pollution for our DELOS system | ...elinden ne geliyorsa yapıyor. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
But, it is true his methods are dangerous | Ama, yöntemlerinin tehlikeli olduğu da bir gerçek. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
I'll ask the Governor to intercede | Vali'den araya girmesini isteyeceğim. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
It won't do any good | Bu bir işe yaramaz. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
To them, Marrians are little more then insects | Onların gözünde Marrlıların, bir böcek kadar değeri yok. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
You've gone so soft, Jay! | Çok yumuşaksın, Jay! | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
ECOBAN is in a crisis situation | ECOBAN kriz durumunda. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
You know that mercy is forbidden... | Biliyorsun, merhamet yasaklanmıştır... | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
so as to preserve our pure ECOBAN | ...böylece ECOBAN'ımızın bozulmasını engelleriz. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Just relax! Let's go down and enjoy the centennial celebration | Biraz rahatla! Haydi aşağı inip, yüzyıl kutlamalarına katılalım. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Still brooding over that? | Hala olanları mı düşünüyorsun? | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
I'm just tired | Sadece yorgunum. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Then I'll transfer you to domestic patrol | O halde seni iç devriyeye transfer ediyorum. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Nothing is hard here on the inside | İçeride o kadar zor bir şey yok. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Intruder alert in the Control Center! | Kontrol Merkezi'ne izinsiz giriş alarmı! | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
What? The security sensor was triggered | Ne? Güvenlik sensörü çalıştı. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Send a patrol to the Center | Merkeze bir ekip gönder. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
I'm on my way | Ben de geliyorum. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Patrol 1 to the DELOS Center! | Ekip 1, DELOS Merkezi'ne! | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
There you are! | İşte orada! | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
The plate has been hacked, sir | Asansör kilitlenmiş, efendim. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
No other plate? No, sir | Başka asansör yok mu? Hayır, efendim. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
He'll run for the side | Yan tarafa gidecek. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Turn the fans on in Area 3! | 3. Bölge'deki pervaneleri çalıştırın! | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Yes, that's right | Evet, doğru. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Alpha to 330, Bravo to 348! | A ekibi 330'a, B ekibi 348'e! | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Charlie to 353! | C ekibi 353'e! | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Target sighted in Zone 3 Alpha, move to 33! | Hedef 3. Bölge'de görüldü. A ekibi, 33'e geç! | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
We lost his trail, sir | İzini kaybettik, efendim. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Nothing here either, sir | Burada bir şey yok, efendim. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Control room, stop fan 31! | Kontrol odası, 31. Pervaneyi durdur! | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Dr. Noah's work! | Bu Dr. Noah'ın işi! | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Control, it's Jay. Show me the Time Capsule Room | Kontrol, ben Jay. Bana Zaman Kapsülü Odası'nı gösterin. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
What, now this rat's got wings? | Ne yani? Bu fare şimdi de kanatlandı mı? | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Jay, report your position | Jay, konumunu bildir. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
I'm in the Time Capsule Room. I think he's here | Ben Zaman Kapsülü Odası'ndayım. Sanırım o burada. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Jay, acknowledge! | Jay, cevap ver! | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Jay, are you okay? | Jay, iyi misin? | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Sorry, I almost got him | Özür dilerim, neredeyse onu yakalıyordum. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
How could he have got this far? | Buraya kadar nasıl gelmiş olabilir? | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
We assumed our security impenetrable, | Güvenliğimizin aşılamaz olduğunu sanıyorduk, | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
But today the DELOS Center, of all places, was infiltrated | Ama bugün, DELOS Merkezinin her köşesine sızıldı... | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
and the man responsible escaped unscathed | ...ve bunu yapan kişi burnu bile kanamadan kaçtı. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
He knew the DELOS system like the back of his hand | DELOS sistemini avucunun içi gibi biliyordu. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
A few more minutes, and he'd have connected to the mainframe, | Birkaç dakikası daha olsaydı ana bilgisayara bağlanabilir, | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
allowing him to cause a DELOS energy release | ...ve DELOS'un güç boşaltmasına neden olabilirdi. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
A DELOS energy release? | DELOS'un güç boşaltması mı? | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Like the breach 10 years ago | 10 yıl önceki gedik gibi. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
You mean he's alive? Dr. Noah? | Yani hala yaşıyor mu diyorsunuz? Dr. Noah mı? | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
There's no reason to doubt otherwise | Başka bir şeyden şüphelenmek için nedenimiz yok. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
The Marrian idiots could never puzzle out the system, | Marr aptalları sistemi asla çözemezler. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
even if we gave them the blueprints | Planları versek bile yapamazlar. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Dr. Noah knows of our situation | Dr. Noah durumumuzu biliyor. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
DELOS energy levels are running so low... | DELOS enerji düzeyleri çok aşağılarda... | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
that ECOBAN has stopped its growth | öyle ki, ECOBAN bile artık büyümüyor. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
If we leave him alive, | Eğer o hayatta kalırsa, | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
he'll just keep destroying our system | ...sistemimizi yok etmeye devam edecek. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
We can no longer afford to postpone on a decision | Karar vermekte gecikmeyi kaldıramayız. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
We must torch the oil fields | Petrol alanlarını ateşe verip, | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
and enlarge the polluted area | ...kirlenmiş alanı arttırmalıyız. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
That alone would give us enough energy for another 50 years | Bu bile tek başına bize 50 yıllık enerji sağlar. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
We decided on this matter 10 years ago | Bunu yapmaya 10 yıl önce karar vermiştik. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
There is no reason to hold back our plans for Operation Marr any longer | Marr Operasyonu planlarımızı daha fazla ertelemek için bir neden yok. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Torch the whole field to catch a few rats? | Bir kaç fareyi yakalamak için bütün alanı ateşe vermek doğru mu? | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
One rat made it in, but he failed | Bir tek fare içeri girmeyi başardı, ama amacına ulaşamadı. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Our security is reliable | Güvenliğimiz güvenilir. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
They may be no more than animals, | Bir hayvandan daha önemli olmayabilirler, | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
but animals we need for work | ...ama çalışmaları için o hayvanlara ihtiyacımız var. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Too much oppression will prompt a revolt | Fazla zulüm, isyana davetiye çıkarır. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
More pollution for energy! | Enerji için daha fazla kirlilik gerek! | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
That is our ultimate priority | Bu bizim için en yüksek önceliğe sahip olan şey. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Yes, to get more energy, | Evet, daha çok enerji elde etmek için, | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
we must expand the polluted area | ...kirlenmiş alanı arttırmalıyız, | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
but if we kill the Marrians then who'll do the work? | ...ama eğer Marrlıları öldürürsek, işlerimizi kim yapacak? | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
And though it's unlikely, | Pek olası olmasa da... | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
what if they were to revolt? | ...ya isyan ederlerse ne olacak? | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
The Marrians outnumber ECOBAN 10 to 1 | Marrlılar ECOBAN'ın 10 katılar. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
You're as weak and undependable as your security | Sen zayıfsın ve o güvenliğin kadar güvenilmezsin. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
With the pollution increased, | Kirlilik arttınca, | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
we won't need oil fields or workers | ...petrol alanlarına ve işçilere ihtiyacımız kalmayacak. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
First, reinforce security in Marr and ECOBAN | Öncelikle, Marr ve ECOBAN'da güvenliği arttırın. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Then search for the intruder and find out his background | Sonra davetsiz misafirimizi araştırın arkasında kimler var bulun. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
The matter is important to us | Bu konu bizim için çok önemli. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Adjutant | Düzenleyici! | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
Prepare for the operation. Just in case | Operasyona hazır olun. Ne olur ne olmaz. | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |
You can't do a simple thing without stirring up trouble? | Belaya sebep olmadan küçük bir şey bile yapamaz mısın sen? | Sky Blue-1 | 2003 | ![]() |