Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 147630

İngilizce	Türkçe	Film Adı	Film Yılı	Ayrıntılar
...didn't like the looks of the defense and changed the play.	...ve defansın dizilişini beğenmedi ve oyunu değiştirdi.	Seinfeld The Soup-1	1994
I think things were going okay. We were having a nice conversation.	Bence işler iyi gidiyordu. Çok güzel muhabbet ediyorduk.	Seinfeld The Soup-1	1994
I mentioned how I liked horse manure.	At gübresinden ne kadar hoşlandığımı söyledim.	Seinfeld The Soup-1	1994
You did? Yeah.	Söyledin mi? Evet.	Seinfeld The Soup-1	1994
You said you liked horse manure? Yeah.	At gübresinden hoşlanıyorum mu dedin? Evet.	Seinfeld The Soup-1	1994
You know, about how, when you break it down, it's really a very positive thing.	Bilirsin, derinlere inersen, aslında çok pozitif bir şey.	Seinfeld The Soup-1	1994
You know, you have a "nure" with a "ma" in front of it.	Bilirsin, elinde "nure" ve başında bir de "ma" var.	Seinfeld The Soup-1	1994
Manure. It's not bad.	Manure. Kötü değil.	Seinfeld The Soup-1	1994
And it was around this point she mentioned the boyfriend?	Ve bu o konuşma erkek arkadaşından bahsettiği sıralardaydı?	Seinfeld The Soup-1	1994
Oh, you think because of what I said about the manure?	Oh, sence bu manure yüzünden mi oldu?	Seinfeld The Soup-1	1994
I was just saying how it takes a negative thing...	Ben sadece negatif bir şeyi aldım...	Seinfeld The Soup-1	1994
...and puts a positive spin on it.	...ve biraz ona pozitif baktım.	Seinfeld The Soup-1	1994
I'm just saying there's a chance she may not have been enamored...	Ben sadece senin manure hakkındaki görüşlerin ve duygularının...	Seinfeld The Soup-1	1994
...with your thoughts and feelings on manure.	...onun tarafından paylaşılmayabileceğini söylüyorum.	Seinfeld The Soup-1	1994
So you don't think she really has a boyfriend.	Yani sen onun bir sevgilisi olduğunu düşünmüyorsun.	Seinfeld The Soup-1	1994
My honest opinion? I think she made it up.	Dürüstçe mi söyleyim? Bence uydurdu.	Seinfeld The Soup-1	1994
Well, then she's just a liar, isn't she?	Eee, o zaman o bir yalancı, değil mi?	Seinfeld The Soup-1	1994
You want something to eat, don't you?	Bir şey yemek istiyorsun, değil mi?	Seinfeld The Soup-1	1994
Oh, no, no, no. You got me all wrong, buddy.	Oh, hayır, hayır, hayır. Beni tamamen yanlış anlamışsın, dostum.	Seinfeld The Soup-1	1994
I am loving this no refrigerator. You know what I discovered?	Ben buzdolabının olmamasını seviyorum. Neyi farkettim biliyor musun?	Seinfeld The Soup-1	1994
I really like depriving myself of things. It's fun. Very monastic.	Kendimi bir şeylerden mahrum etmeyi sevdim. Eğlenceli. İnzivaya çekilmek gibi.	Seinfeld The Soup-1	1994
Well, what do you eat? It's all fresh.	Eee, ne yersin? Hepsi taze.	Seinfeld The Soup-1	1994
Fresh fish, fresh fowl, fresh fruit. I buy it. I eat it.	Taze balık, taze tavuk eti, taze meyve. Alıyorum. Yiyorum	Seinfeld The Soup-1	1994
Well, I'm glad it's working out. Oh, yeah. It's working out.	Eee, işe yaradığına sevindim. Oh, evet. İşe yarıyor.	Seinfeld The Soup-1	1994
And I got a date with that waitress who works at Reggie's.	Reggie's de çalışan bir garsonla randevum var.	Seinfeld The Soup-1	1994
Boy, if I could meet a hostess, we could open up our own place.	Tanrım, eğer bir hostesle tanışabilirsem, kendi mekanımı açabileceğim.	Seinfeld The Soup-1	1994
Yeah. Well, I'll tell you, she's a full figured gal.	Evet. Eee, sana şunu söyleyeyim, o tam teçhizatlı bir hatun.	Seinfeld The Soup-1	1994
Is she? Oh, you better believe it, buddy.	Öyle mi? Oh, inansan iyi olur, dostum.	Seinfeld The Soup-1	1994
George, we could double sometime. Yeah, yeah, we could.	George, bir ara çiftleyebiliriz. Evet, evet, yapabiliriz.	Seinfeld The Soup-1	1994
You know, Kramer, the next time you talk to her...	Bilirsin, Kramer, Onla bir daha konuştuğunda...	Seinfeld The Soup-1	1994
...find out if she knows Kelly from Monk's.	...ona Monk's'daki Kelly'i sorsana.	Seinfeld The Soup-1	1994
I want to know if she really has a boyfriend.	Onun gerçekten sevgilisi olup olmadığını öğrenmeliyim.	Seinfeld The Soup-1	1994
All right, let's get over here.	Tamam, işimize dönelim.	Seinfeld The Soup-1	1994
Hello. Hi, Jerry. It's Kenny.	Selam. Merhaba, Jerry. Ben Kenny.	Seinfeld The Soup-1	1994
Oh, hi. I was thinking, if you're not busy...	Oh, merhaba. Düşünüyordum da, eğer meşgul değilsen...	Seinfeld The Soup-1	1994
...maybe I can get my meal today?	...bana bugün yemek ısmarlayabilir misin?	Seinfeld The Soup-1	1994
Yeah, you want to get that meal, don't you?	Evet, o yemeği istiyorsun, değil mi?	Seinfeld The Soup-1	1994
How about Mendy's. Ever been there?	Mendy's'e ne dersin. Hiç oraya gittin mi?	Seinfeld The Soup-1	1994
No, I haven't. You're gonna love it.	Hayır, gitmedim. Çok seveceksin.	Seinfeld The Soup-1	1994
I'll meet you there around 7. All right.	Senle 7'de buluşuruz. Tamam.	Seinfeld The Soup-1	1994
Yeah, I really needed that suit.	Evet, o takıma gerçekten ihtiyacım vardı.	Seinfeld The Soup-1	1994
I start off with curls. That's good for the bicep.	Ağırlık kaldırarak başlarım. Bu pazılar için iyi.	Seinfeld The Soup-1	1994
I do 10 reps, two sets.	10 defa iki parti kaldırabilirm.	Seinfeld The Soup-1	1994
You work out with weights? I don't.	Sen ağırlık çalışır mısın? Çalışmam.	Seinfeld The Soup-1	1994
You should. Why?	Yapmalısın. Neden?	Seinfeld The Soup-1	1994
You worn the suit yet? No, not yet.	Halen takımı giymedin mi? Hayır, daha giymedim.	Seinfeld The Soup-1	1994
Have you decided? Oh, get the swordfish.	Karar verebildiniz mi? Oh, kılıçbalığı al.	Seinfeld The Soup-1	1994
Best swordfish in the city. The best, Jerry.	Şehirdeki en iyi kılıçbalığı. En iyisi, Jerry.	Seinfeld The Soup-1	1994
I'll have the salmon.	Ben som balığı alacağım.	Seinfeld The Soup-1	1994
You know what I think? I'm just gonna have soup.	Ne düşünüyorum biliyor musun? Ben sadece çorba alacağım.	Seinfeld The Soup-1	1994
Yeah, I'll save the meal for another time.	Evet, yemeği başka zamana saklayacağım.	Seinfeld The Soup-1	1994
Another time? What other time?	Başka zaman mı? Ne başka zamanı?	Seinfeld The Soup-1	1994
I had a hot dog earlier. I'm not that hungry.	Sosisli yemiştim. Çok aç değilim.	Seinfeld The Soup-1	1994
No, no, Bania, no.	Hayır, hayır, Bania, hayır.	Seinfeld The Soup-1	1994
This is the dinner. The soup counts.	Yemek budur. Çorba sayılır.	Seinfeld The Soup-1	1994
Soup's not a meal. You're supposed to buy me a meal.	Çorba yemek değildir. Bana yemek alman gerekiyordu.	Seinfeld The Soup-1	1994
I'm not stopping you from eating. Go ahead. Get anything you want.	Seni durduran yok. Hadi. İstediğini ye.	Seinfeld The Soup-1	1994
But I don't want anything but soup. Then that's the meal.	Ama ben çorbadan başka birşey istemiyorum. O zaman yemek budur.	Seinfeld The Soup-1	1994
But I had the hot dog.	Ama sosisli yemiştim.	Seinfeld The Soup-1	1994
Who told you to have a hot dog?	Sana kim sosisli ye dedi?	Seinfeld The Soup-1	1994
Hey, I give you a brand new Armani suit...	Hey, ben sana gıcır gıcır bir Armani takım elbise veriyorum...	Seinfeld The Soup-1	1994
...and you won't even buy me a meal.	...ve sen bana bir yemek bile ısmarlamyorsun.	Seinfeld The Soup-1	1994
All right, fine. Get the soup.	Tamam, öyle olsun. Al çorbanı.	Seinfeld The Soup-1	1994
So he just gets soup. He wants to save the meal.	Sadece çorba aldı. Yemeği de başka zaman attı.	Seinfeld The Soup-1	1994
So now I got to do it all over again.	Yani herşeyi baştan bir daha yapmam lazım.	Seinfeld The Soup-1	1994
What kind of soup did he get?	Nasıl bir çorba aldı?	Seinfeld The Soup-1	1994
I don't know. Consommé or something.	Bilmiyorum. Consommé'ydi*** her halde.	Seinfeld The Soup-1	1994
Consommé. What?	Consommé. Ne?	Seinfeld The Soup-1	1994
Well, that's really not a meal, Jerry.	Eee, o pek yemek sayılmaz, Jerry.	Seinfeld The Soup-1	1994
I mean, if he had gotten chicken gumbo or matzo ball...	Demek istediğim, eğer tavuk çorbası ya da matzo ball*** ...	Seinfeld The Soup-1	1994
...even mushroom barley, then I would agree with you.	...hatta mantarlı arpa çorbası bile alsa, senle aynı düşünürdüm.	Seinfeld The Soup-1	1994
Those are very hearty soups.	Onlar sağlam çorbalar.	Seinfeld The Soup-1	1994
You're missing the whole point. What?	Sen bütün olayı kaçırıyorsun. Ne?	Seinfeld The Soup-1	1994
The meal is the act of sitting down with him.	Yemek onla takılmam için bir araç sadece.	Seinfeld The Soup-1	1994
It doesn't matter what you get.	Senin ne aldığının bir önemi yok.	Seinfeld The Soup-1	1994
As long as he's sitting in that restaurant, it's a meal.	O restoranda oturduğun sürece, ne yersen yemek sayılır.	Seinfeld The Soup-1	1994
Was it a cup or a bowl? You see? Again.	Bardak mı kase miydi? Gördün mü? Yine yaptın.	Seinfeld The Soup-1	1994
I'm just curious. A bowl, okay?	Sadece merak ettim. Kaseydi, tamam mı?	Seinfeld The Soup-1	1994
Did he crumble any crackers in it?	İçine kraker kırdı mı?	Seinfeld The Soup-1	1994
Did he crumble any crackers in it?	İçine hiç kraker kırdı mı?	Seinfeld The Soup-1	1994
As a matter of fact, he did.	Aslına bakarsan, yaptı.	Seinfeld The Soup-1	1994
Oh, well, crackers in a bowl. That could be a meal.	Oh, eee, kasede krakerler. Bu yemek olabilirdi.	Seinfeld The Soup-1	1994
It's like I'm talking to my aunt Sylvia here.	Bu Slyvia Halamla konuşmak gibi.	Seinfeld The Soup-1	1994
Hi, Simon. This is Jerry. Hello.	Merhaba, Simon. Jerry. Merhaba.	Seinfeld The Soup-1	1994
Elaine, do you have cash on you? Yeah, in my purse.	Elaine, üzerinde nakit var mı? Evet, çantamda var.	Seinfeld The Soup-1	1994
No, there was only $6.	Hayır, sadece 6 dolar vardı.	Seinfeld The Soup-1	1994
Well, I have some money. What do you need?	Eee, bende para var. Ne kadar lazım?	Seinfeld The Soup-1	1994
Twenty should cover me. Thanks, mate.	Yirmi işimi görür. Teşekkürler, dost.	Seinfeld The Soup-1	1994
Where are you going? Just visiting.	Nereye gidiyorsun? Sadece dolaşıyorum.	Seinfeld The Soup-1	1994
Okay. See you later. I won't be back for dinner.	Tamam. Sonra görüşürüz. Akşam yemeği için gelmeyeceğim.	Seinfeld The Soup-1	1994
So is she working? Is she here? Yeah, yeah, she's here.	O çalışıyor mu yani? O burada mı? Evet, evet, o burada.	Seinfeld The Soup-1	1994
Have you said anything? No. I'm very uncomfortable.	Birşey söyledin mi? Hayır. Ben çok rahatsızım.	Seinfeld The Soup-1	1994
Are you gonna say anything? I don't know. I don't know.	Birşey mi diyecektin? Bilmiyorum. Bilmiyorum.	Seinfeld The Soup-1	1994
Well, what's it going to be?	Eee, ne yapıyoruz?	Seinfeld The Soup-1	1994
"What's it gonna be?" Yes. What will you have?	"Ne yapıyoruz?" Evet. Ne alacaksınız?	Seinfeld The Soup-1	1994
Are you eating? It's in that vein.	Ne yiyeceksiniz? O tarz bir istek.	Seinfeld The Soup-1	1994
I'll just have a bowl of chili. I'll have an egg white omelet.	Ben bir kase chili*** alacağım. Ben sadece sarısız omlet alacağım.	Seinfeld The Soup-1	1994
"What's it gonna be?" Hear that? Yeah, that was bad.	"Ne yapıyoruz?" bunu duydun mu? Evet, kötüydü.	Seinfeld The Soup-1	1994
Did you feel that tension?	Gerilimi hissediyor musun?	Seinfeld The Soup-1	1994
We used to have banter. There's no more banter.	Aramızda şakalaşma vardı. Şimdi hiç yok.	Seinfeld The Soup-1	1994