Türkçe
İngilizceAra
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 145695
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| Kevin and I get intimate. | Kevin ile ben ilişkiye girebiliriz. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 |  |
| I hope this isn't hard for you to hear. | Umarım bunu duymak sana ağır gelmemiştir. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Not if it isn't hard for you to hear that | Hayır, Eğer ki 'şu anda kız arkadaşımın.. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| you're holding my girlfriend's panties. | çamaşırlarını elinde tuttuğunu' duymak, sana ağır gelmiyorsa.. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| But they're in my drawer. | Ama benim çekmecemdeler.. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Well,you know,chloe's over a lot, | Biliyorsun Chloe sıkça buraya geliyor.. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| And I thought it'd be easier if she had her own drawer. | Bu yüzden bir çekmecesinin olması, rahatlık olur, diye düşündüm. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Oh,yeah,right. | Evet, haklısın. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Yeah,of course it would, | Tabii ki öyle olur.. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Because that's what people in,um,relationships | İnsanlar ilişkilerde böyle yaparlar; | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| do They give each other drawers. | Birbirlerine çekmecelerini ayırırlar, | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Doi. | di mi! | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| It's tiny. Good for her. | Ufacıkmış..Aferin ona. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| I'm sorry we had to skip dessert. | Özür dilerim, tatlıyı atlamak zorunda kaldık. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| I'm so,so,so sad. | Aman ne kadar da üzüldüm(!) | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| How does this come off? Why? | Bu nasıl çıkartılıyor? Neden? | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| So I could take it off? | Böylece onu çıkartabilirim. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Oh,yeah,right. | Doğru ya.. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Naked. | çıplak olmak.. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Well,that makes sense. | Mantıklı.. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| No,I mean,in order for me to get naked,I gotta take my clothes off. | Demek istediğim çıplak olmam için, elbiselerimi çıkartmam lazım. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| I have an idea. What? | Bir fikrim var? Nedir? | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Watch how fast. | Ne kadar hızlıyım, izle. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Dena. | Dena.. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Where have you been,young lady?I have been worried sick. | Neredeydin genç bayan? Meraktan hasta oldum. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| You've been to one of those raves,haven't you? | Şu garip partilerden birindeydin değil mi? | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| You're 8 miles high. | Sen uçmuşsun. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| It's called a smile,mom. | Ona 'gülümseme' deniliyor, anne. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| I was with kevin,and you were | Kevin'le birlikteydim ve bu konuda çok haklıydın. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Oh,well. | Pekala.. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| All the thanks I need is that you finally admit I know what's best for you. | Senin için 'en iyisinin ne olduğunu' ben bilirim. Sonunda bunu itiraf ettiğin için teşekkürler. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| And I will even listen to them. | Ve ben, onları bile dinleyeceğim. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Because I am in love! | Çünkü, aşık oldum. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| You are not in love. Yes,I am. I know what I feel. | Sen aşık değilsin. Evet aşığım. Ne hissettiğimi biliyorum. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| No,you don'T. This is all brand New for you. | Hayır bilmiyorsun. Bunların hepsi senin için çok yeni. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| It's the first time you had sex. | İlk defa seks yaptın. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| And you would've met two new guys on the way to work. | ve işe gelene kadar, 2 yeni adamla tanışmış olurdu. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| La La La,I'm not listening to you. | ..Seni dinlemiyorum. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| I love kevin,and you can't stop me. | Ben Kevin'i seviyorum ve beni durduramazsın. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Thanks,sweetie. You're welcome. | Teşekkürler tatlım. Rica ederim. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| It is just biology. | Bu sadece biyolojik bir şey. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| You have sex. | Seks yaparsın.. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Your face gets flushed. | Yüzüne kan gelir.. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| You feel all warm and wonderful. | Kendini sıcacık ve şahane hissedersin. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| It seems like love, | Aşk gibi görünür.. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| But it's actually nature's way of telling you | fakat aslında, doğanın sana söylemek istediği; | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| to stick your panties in your purse and run. | 'çamaşırlarını çantana tıkıştırıp, oradan kaç!' | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| And did you just hand your secretary a cup of coffee? | Bu arada sekreterine kahve mi getirdin? | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Sammy,I'm gonna sneak out a little early. | Sammy ben biraz erken kaçacağım. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| The boots I wanted just went on sale. | İstediğim çizmeler indirime girmiş. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Oh,yeah. Sure,trace. Have fun. | Tabii ki Trace.. Keyfine bak. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Okay,don't take this the wrong way, | Bunu yanlış anlama ama.. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| But parts of this new sam make me really hate you. | Yeni Samantha'nın bu yanları, senden nefret etmeme neden oluyor. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Hey,did you know that there's a web site | İstediğin kişiye, küçük bir ayı gönderebileceğin.. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| where you can send somebody a little bear? | bir internet sitesi olduğunu, biliyor muydun? | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| I'm going to vomit. | Kusacağım artık. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| I'm gonna send you one. | Sana da bir tane yollayacağım. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Morning,you. | Günaydın. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Did you know | Biliyor musun; | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| That you had a drawer that only had socks in it? | Sadece çoraplarının bulunduğu bir çekmecen var. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Yeah,I did. I call that my sock drawer. | Evet var. Ona 'çorap çekmecem' diyorum. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| I was thinking that if you put your socks from that drawer | Düşündüm de; eğer çoraplarını oradan alıp, | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Into your underwear drawer, | iç çamaşırlarının yanına koyarsan; | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Then there would be this whole,big,empty | kocaman boş bir çekmecen olabilir.. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| drawer where I could put some of my thingS. | Böylelikle; ben de ona, kendi eşyalarımı koyabilirim. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| You want a drawer? Yeah. | Çekmece mi istiyorsun? Evet. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| I mean,only if it's okay with you. | Tabii sence bir mahsuru yoksa.. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Yeah,yeah,I guess I just hadn't thought of it. | Tabii..tabii..Sanırım bunu daha önce düşünmemiştim. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Oh,well,it's a good thing I thought of it for you. | Bunu senin yerine benim düşünmem iyi bir şey. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| That's why we make such a good team. | İşte bu yüzden; biz, iyi bir ikiliyiz. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| I'll see you in the kitchen. | Mutfakta görüşürüz. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| I'm gonna go pick out a coffee mug. | Gidip kendime, bir kahve fincanı seçeceğim. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Okay,so now what? | Tamam, şimdi ne var? | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Hey. There. | buradasın demek.. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| You snuck up again. | Yine sessizce sokuldun. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| You should wear a bell. | Yanında bir zil taşımalısın. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Oh,is this it? | Bu mu yani? | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| You getting your things out? | Eşyalarını mı alıyorsun? | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Some. | Bazılarını.. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Kevin gave me a drawer. | Kevin bana bir çekmece verdi. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Of what? | Bir çekmece ne? | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| A drawer for me. | Benim için bir çekmece.. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Oh. Does he know that? | O bunu biliyor mu? | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Uh,yes,todd. I doubt that this is his first relationship. | Evet Todd. İlk ilişkisinin bu olduğunu zannetmiyorum. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Yeah,but it is yours,and I'm only saying this as a friend. | Evet ama senin ilk ilişkin. Ben sadece arkadaş olarak söylüyorum.. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Remember how we decided to be friends? | Nasıl arkadaş olmaya karar verdiğimizi, hatırla | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Yes,although I do think that on some level, | Evet, Bir yerlere geldiğimizi düşünmeme rağmen, | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| We were just saying that to keep from being hurt. | 'Birbirimizi incitmekten kaçınalım' diyip durduk. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| I wasn'T. Neither was I. | Ben incinmedim. Ben de incinmedim. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| You know,don't you think you're moving kinda fast? No. | Bu taşınmanın erken olduğunu düşünmüyor musun? Hayır. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| It's only been two weeks. So? | Sadece iki hafta oldu.. Ne olmuş? | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Life is not a dress rehearsal,bucko. | Hayat bir kostümlü prova değildir, kabadayı.. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| The curtain has gone up,and I am not gonna be late to the show again. | Perde açılacak ve ben gösteriye tekrar geç kalmayacağım. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Bucko? Yeah,you heard me. | Kabadayı mı? Evet beni duydun. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| It's got wheels. Whatever. | Onun tekerlekleri var. Her neyse.. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| I like you. Mm! | Senden hoşlanıyorum. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Oh,my god. I was just thinking the same thing. | Aman Tanrım, ben de aynı şeyi düşünüyordum. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| How weird is that? | Ne kadar garip değil mi? | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Well,I mean, | Yani belki.. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
| Maybe not so weird that two people who like each other would be thinking, | o kadar da garip değildir. Birbirinden hoşlanan iki insan aynı anda.. | Samantha Who? The Break Up-1 | 2007 | |
