• tr flag Türkçe
    • en flag İngilizce

Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 14560

İngilizce Türkçe Film Adı Film Yılı Ayrıntılar
Shirley also decided to move to the States to practice. Shirley de çalışmak için Birleşik Devletler'e taşınmaya karar verdi. Shirley de çalışmak için Birleşik Devletler'e taşınmaya karar verdi. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
You're in Omaha, right? Actually no, I'm in Council Bluffs, Iowa. Omaha'dasınız, değil mi? Hayır, Iowa'da, Council Bluffs'dayım. Omaha'dasınız, değil mi? Hayır, Iowa'da, Council Bluffs'dayım. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
We were not very aware of his year in Syracuse, Onun Syracuse'daki ilk yılında Shirley'nin... Onun Syracuse'daki ilk yılında Shirley'nin... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
what a problem she became to him there. ...kendisi için nasıl bir sorun hâline geldiğinin farkında değildik. ...kendisi için nasıl bir sorun hâline geldiğinin farkında değildik. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
We had this long distance... İstediğimiz zaman birlikte olabilmemiz için... İstediğimiz zaman birlikte olabilmemiz için... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
...get together when you can... ...aramızda bu kadar uzun bir mesafe vardı. ...aramızda bu kadar uzun bir mesafe vardı. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Was a real hard year for him. Onun için gerçekten zor bir yıl oldu. Onun için gerçekten zor bir yıl oldu. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
There was really no time for anything. Hiçbir şey için zamanı yoktu. Hiçbir şey için zamanı yoktu. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
And the fact that there was this somebody Ve gerçek şu ki; onunla bir ilişkiyi sürdürmek için... Ve gerçek şu ki; onunla bir ilişkiyi sürdürmek için... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
that was making a lot of effort ...çok çaba harcayan... ...çok çaba harcayan... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
to maintain a relationship with him ...ve doktorluk stajında... ...ve doktorluk stajında... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
and represented something else besides the misery ...çektiği sıkıntıların dışında... ...çektiği sıkıntıların dışında... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
that it sounded like his internship was ...başka bir şeyi temsil eden biri vardı... ...başka bir şeyi temsil eden biri vardı... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
was hard for him to pass up. ...ve onun, bu fırsatı reddetmesi çok zordu. ...ve onun, bu fırsatı reddetmesi çok zordu. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
He pretty quickly realized that surgery wasn't for him Çok çabuk bir şekilde cerrahinin kendisi için olmadığını anladı... Çok çabuk bir şekilde cerrahinin kendisi için olmadığını anladı... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
and switched to a family practice residency ...ve 2001 yılının Temmuz ayında... ...ve 2001 yılının Temmuz ayında... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
in Latrobe, Pennsylvania, ...Pensilvanya'da, Latrobe'da aile hekimliği ihtisasına... ...Pensilvanya'da, Latrobe'da aile hekimliği ihtisasına... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
in July of 2001. ...geçiş yaptı. ...geçiş yaptı. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
And he loved it. Ve bunu çok sevdi. Ve bunu çok sevdi. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
He said, "When you finally find that thing "Sonunda senin için uygun olduğunu bildiğin... "Sonunda senin için uygun olduğunu bildiğin... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
that you know is your niche, ...şeyi bulduğun zaman... ...şeyi bulduğun zaman... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
it's worth everything in the world." ...bu dünyadaki her şeye değer," diyordu. ...bu dünyadaki her şeye değer," diyordu. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
And he now wanted her to go away. Ve artık onun, yanından gitmesini istiyordu. Ve artık onun, yanından gitmesini istiyordu. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
He did not invite her to Matt's wedding. Matt'in düğününe Shirley'yi davet etmedi. Matt'in düğününe Shirley'yi davet etmedi. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Yeah, and she thought she was going to be coming. Shirley kendisinin de geleceğini düşünüyordu. Shirley kendisinin de geleceğini düşünüyordu. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
She just already had it arranged. Ayarlamaları çoktan yapmıştı bile. Ayarlamaları çoktan yapmıştı bile. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
The morning of the wedding, Düğün gününün sabahı... Düğün gününün sabahı... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Andrew's cellphone started ringing. ...Andrew'nun cep telefonu çalmaya başladı. ...Andrew'nun cep telefonu çalmaya başladı. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
And he'd answer it, and it's Shirley. Cevap verdi, arayan Shirley'di. Cevap verdi, arayan Shirley'di. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
A minute or two later, it'd ring again, and it's her again. Bir ya da iki dakika sonra yine çaldı, arayan yine oydu. Bir ya da iki dakika sonra yine çaldı, arayan yine oydu. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Andrew got more and more upset with her. Andrew giderek ona daha çok kızıyordu. Andrew giderek ona daha çok kızıyordu. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
"What is your fucking problem?" And he clicked off the phone. "Senin sorunun nedir?" dedi ve telefonu kapattı. "Senin sorunun nedir?" dedi ve telefonu kapattı. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
She left 30 some odd messages on his phone. Shirley onun telefonuna 30'dan fazla mesaj bıraktı. Shirley onun telefonuna 30'dan fazla mesaj bıraktı. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
We are very close. I understand. Çok yakındık. Anlıyorum. Çok yakındık. Anlıyorum. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
His phone in his house rang, like, 30 times. Evindeki telefon 30 kere filan çaldı. Evindeki telefon 30 kere filan çaldı. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Then his cellphone rang 30 times. Sonra cep telefonu 30 kez çaldı. Sonra cep telefonu 30 kez çaldı. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
He's like, "Oh, it's her. I don't want to talk with her." "Yine o. Onunla konuşmak istemiyorum," dedi. "Yine o. Onunla konuşmak istemiyorum," dedi. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
We loved each other. Birbirimizi seviyorduk. Birbirimizi seviyorduk. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Apparently, Andrew had already asked Shirley Görünüşe bakılırsa, Andrew, temmuz ayından önce... Görünüşe bakılırsa, Andrew, temmuz ayından önce... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
to accompany him to Karl and Marci's wedding, October 20th, ...Shirley'nin Karl ve Marci'nin 20 Ekim'deki düğün töreninde kendisine... ...Shirley'nin Karl ve Marci'nin 20 Ekim'deki düğün töreninde kendisine... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
before July. ...eşlik etmesini istemişti. ...eşlik etmesini istemişti. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
He had broken up with her a month before in his mind. Onunla olan ilişkisini de bir ay önce bitirmeye karar vermişti. Onunla olan ilişkisini de bir ay önce bitirmeye karar vermişti. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
It sounds so easy, but it's hard Kulağa çok kolaymış gibi geliyor, ama başkalarını... Kulağa çok kolaymış gibi geliyor, ama başkalarını... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
when you're a genuine person who cares. ...önemseyen, açıkyürekli bir insan olduğunuzda bu gerçekten zordur. ...önemseyen, açıkyürekli bir insan olduğunuzda bu gerçekten zordur. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
He didn't know how to be a son of a bitch Bir orospu çocuğu olmanın nasıl bir şey olduğunu bilmiyordu... Bir orospu çocuğu olmanın nasıl bir şey olduğunu bilmiyordu... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
because he wasn't a son of a bitch. ...çünkü kendisi bir orospu çocuğu değildi. ...çünkü kendisi bir orospu çocuğu değildi. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Shirley had been really, like, all over Andrew. Shirley, Andrew'nun üzerine gerçekten fazla düşüyordu. Shirley, Andrew'nun üzerine gerçekten fazla düşüyordu. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Just acting possessive of him. Ona sahibiymiş gibi davranıyordu. Ona sahibiymiş gibi davranıyordu. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
I said, "Andrew, hey, do you want something to drink?" Ben "Andrew, içeçek bir şey ister misin?" diye sorduğumda... Ben "Andrew, içeçek bir şey ister misin?" diye sorduğumda... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
and she said, "There you go, hitting on the best man." ...Shirley "Al işte, sağdıca yavşıyorsun," dedi. ...Shirley "Al işte, sağdıca yavşıyorsun," dedi. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
My jaw dropped. It had to have. I remember going... Ağzım bir karış açık kaldı. Şöylece kalakaldığımı hatırlıyorum. Ağzım bir karış açık kaldı. Şöylece kalakaldığımı hatırlıyorum. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
On the afternoon of Saturday, November 3, 2001, 3 Kasım 2001'de, Cumartesi günü öğleden sonra... 3 Kasım 2001'de, Cumartesi günü öğleden sonra... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
he broke up with Shirley once and for all ...Pensilvanya'da, Latrobe'daki havaalanında, bir öğle yemeğinde... ...Pensilvanya'da, Latrobe'daki havaalanında, bir öğle yemeğinde... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
over lunch at the airport in Latrobe, Pennsylvania. ...Shirley'le olan ilişkisini kesin olarak bitirdi. ...Shirley'le olan ilişkisini kesin olarak bitirdi. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Then he put her on a plane Sonra onu bir uçağa bindirip... Sonra onu bir uçağa bindirip... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
back to her place in Council Bluffs, Iowa, ...geriye, Iowa'ya, Council Bluffs'a,... ...geriye, Iowa'ya, Council Bluffs'a,... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
1,000 miles away. ...1.000 mil uzaktaki kendi evine gönderdi. ...1.000 mil uzaktaki kendi evine gönderdi. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
November 5, 2001 Latrobe, Pennsylvania 5 Kasım 2001 Latrobe, Pensilvanya 5 Kasım 2001 Latrobe, Pensilvanya Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
I remember the morning that Shirley showed up. Shirley'nin geldiği sabahı hiç unutmuyorum. Shirley'nin geldiği sabahı hiç unutmuyorum. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
He said, "You'll never guess Andrew bana "Sabahın saat 5:30'unda... Andrew bana "Sabahın saat 5:30'unda... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
who showed up on my doorstep at 5:30." ...kapıma kimin geldiğini asla tahmin edemezsin!" dedi. ...kapıma kimin geldiğini asla tahmin edemezsin!" dedi. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
And I said, "Who?" He said, "The psychotic bitch." "Kim?" diye sordum. "Psikozlu kaltak," diye cevap verdi. "Kim?" diye sordum. "Psikozlu kaltak," diye cevap verdi. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
And I told him, I said, "You know, Andrew, Ona dedim ki: "Biliyor musun, Andrew? Ona dedim ki: "Biliyor musun, Andrew? Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
when I break up with somebody and put them on a plane Biriyle bir ilişkiyi bitirip onu bir uçağa bindirdiğimde... Biriyle bir ilişkiyi bitirip onu bir uçağa bindirdiğimde... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
and send them 1,300 miles away, ...ve 1.300 mil uzağa gönderdiğimde... ...ve 1.300 mil uzağa gönderdiğimde... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
they knock on my front door, ...eğer geri gelip ön kapımı çalarsa... ...eğer geri gelip ön kapımı çalarsa... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
I'm going out the back door and I'm calling the police." ...ben arka kapıdan çıkar ve polisi çağırırım." ...ben arka kapıdan çıkar ve polisi çağırırım." Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
He said, "What do you mean?" "Ne demek istiyorsun?" dedi. "Ne demek istiyorsun?" dedi. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
I said, "Andrew." "Andrew," dedim. "Andrew," dedim. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
I said, "Be serious. "Ciddi ol. "Ciddi ol. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Nobody drives 16 hours Birisiyle bir ilişkiyi bitirdikten sonra... Birisiyle bir ilişkiyi bitirdikten sonra... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
after you've just broken up with them." ...hiç kimse 16 saat araba kullanıp geri gelmez. ...hiç kimse 16 saat araba kullanıp geri gelmez. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
I said, "Do not meet her in private." Onunla sakın yalnız başına kalma." Onunla sakın yalnız başına kalma." Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
He said, "What can happen?" "Ne olabilir ki?" dedi. "Ne olabilir ki?" dedi. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
And he said, "I'm gonna need to catch up with you Sonra "Seninle konuşmaya ihtiyacım var... Sonra "Seninle konuşmaya ihtiyacım var... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
and we're gonna have to do some serious talking." ...ve bazı ciddi konuları konuşmamız gerekiyor," dedi. ...ve bazı ciddi konuları konuşmamız gerekiyor," dedi. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
I said, "Bring some beer. I only live a block away. "Gelirken biraz bira getir. Sadece bir blok ötede oturuyorum," dedim. "Gelirken biraz bira getir. Sadece bir blok ötede oturuyorum," dedim. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
When do you think you'll be done?" "Sence işin ne zaman biter?" diye sordum. "Sence işin ne zaman biter?" diye sordum. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
He said, "Well, it's 4:30 now. "Saat şimdi 4:30," dedi. "Saat şimdi 4:30," dedi. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Meeting her at 6:00. "Saat 6:00'da onunla görüşeceğiz. "Saat 6:00'da onunla görüşeceğiz. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
7:30, I'll be at your house." 7:30'da senin evinde olurum." 7:30'da senin evinde olurum." Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Things people should know about Andrew. İnsanların Andrew hakkında bilmesi gereken bir şey var. İnsanların Andrew hakkında bilmesi gereken bir şey var. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
He was never late. O asla geç kalmazdı. O asla geç kalmazdı. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
And you know what? Ve ne oldu, biliyor musunuz? Ve ne oldu, biliyor musunuz? Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
When Andrew didn't show up at 7:30, Andrew saat 7:30'da ortalarda görünmediğinde... Andrew saat 7:30'da ortalarda görünmediğinde... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
I knew something was very wrong. ...bir şeylerin yanlış gittiğini anlamıştım. ...bir şeylerin yanlış gittiğini anlamıştım. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
And when I went back down at 9:00 Saat 9:00'da tekrar aşağı inip bakmaya gittiğimde... Saat 9:00'da tekrar aşağı inip bakmaya gittiğimde... Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
and didn't see his car there... ...arabasını orada göremedim. ...arabasını orada göremedim. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
I knew something was wrong. Yanlış bir şeyler olduğunu biliyordum. Yanlış bir şeyler olduğunu biliyordum. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
November 6, 2001 6 Kasım 2001 6 Kasım 2001 Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Well, let me tell you the events of the day. Pekâlâ, size o günün olaylarını anlatayım. Pekâlâ, size o günün olaylarını anlatayım. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Andrew didn't show up for morning report. Andrew sabah yoklaması için gelmedi. Andrew sabah yoklaması için gelmedi. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Morning report ended around 8:00. Sabah yoklaması, saat 8:00 civarında sona ermişti. Sabah yoklaması, saat 8:00 civarında sona ermişti. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
I went down to my office. I called Andrew's house. Ofisime gittim. Andrew'nun evini aradım. Ofisime gittim. Andrew'nun evini aradım. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Hi. You've reached Andrew Bagby. Merhaba. Andrew Bagby'yi arıyorsunuz. Merhaba. Andrew Bagby'yi arıyorsunuz. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Please leave a message at the tone. Thank you. Lütfen sinyal sesinden sonra mesaj bırakın. Teşekkür ederim. Lütfen sinyal sesinden sonra mesaj bırakın. Teşekkür ederim. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Bags, it's Clark. Calling to see where you're at. Bags, ben Clark. Nerede olduğunu öğrenmek için arıyorum. Bags, ben Clark. Nerede olduğunu öğrenmek için arıyorum. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
I'll stop by your house in 5 minutes and beat the piss out of the door. Beş dakika içinde evine uğrayıp kapını yumruklayacağım. Beş dakika içinde evine uğrayıp kapını yumruklayacağım. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
Called his cellphone. "Andrew, where are you at?" "Andrew, neredesin?" diye sormak için cep telefonunu da aradım. "Andrew, neredesin?" diye sormak için cep telefonunu da aradım. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
No answer on either one. Her ikisine de cevap vermedi. Her ikisine de cevap vermedi. Dear Zachary A Letter to a Son About His Father-3 2008 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 14555
  • 14556
  • 14557
  • 14558
  • 14559
  • 14560
  • 14561
  • 14562
  • 14563
  • 14564
  • …
  • »
  • »»
Kısıtlı Mod:   
  • Katkıda Bulun
  • Hakkımızda
  • Sorumluluk Reddi
  • İletişim