Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 20249

İngilizce	Türkçe	Film Adı	Film Yılı	Ayrıntılar
He was a motorcross biker.	Motosiklet sürücüsüydü.	Foxes-1	1980
I don't see Cary Crant on a bike.	Cary Crant'ı motosiklette görmedim hiç.	Foxes-1	1980
He was so beautiful.	Çok güzeldi.	Foxes-1	1980
Uh oh. Hot breath.	Ah. Sıcak nefes.	Foxes-1	1980
OK, cool it. Will you just shine him?	Tamam, sakin. Ona parlasana sadece...	Foxes-1	1980
Is that all you're eating?	Bu tek yediğiniz şey mi?	Foxes-1	1980
Would you girls kindly talk to each other?	Siz kızlar nazikçe konuşamaz mısınız?	Foxes-1	1980
What's wrong with her?	Onu sorunu ne?	Foxes-1	1980
What's always wrong with her?	Her zamanki sorunu ne?	Foxes-1	1980
Forty one cents, please.	41 sent, lütfen.	Foxes-1	1980
She's paying for it. All of this?	Bunu o ödüyor. Hepsini mi?	Foxes-1	1980
This OK?	Böyle iyi mi?	Foxes-1	1980
That'll be fine. Thank you.	İyi olur. Teşekkürler.	Foxes-1	1980
Thank you, Creg.	Teşekkürler, Greg.	Foxes-1	1980
Huh? Greg.	Nasıl? Greg.	Foxes-1	1980
Oh, yeah! Creg.	Oh evet! Greg.	Foxes-1	1980
Stick the goodies in the goodie bag.	Şunları alışveriş poşetine koy.	Foxes-1	1980
I want to get out alive.	Canlı çıkmak istiyorum burdan.	Foxes-1	1980
Just as long as it's not someplace in the Valley.	Burası vadide bir yer olmadığı sürece.	Foxes-1	1980
Someplace in the hills with avocado trees everywhere...	Tepede, avakado ağaçlı bir yer...	Foxes-1	1980
a really great sound system...	güzel bir ses sistemi...	Foxes-1	1980
as long as the neighbors don't complain.	komşular şikayet etmeyecek kadar.	Foxes-1	1980
I don't know what I'd tell my mom.	Anneme ne söyleyeceğimi bilmiyorum.	Foxes-1	1980
Tell her with all the money she's getting for alimony...	Ona bütün o parayla, nafaka aldığını söyle.	Foxes-1	1980
She doesn't get alimony since she married Franklin.	Franklin'le evlendiğinden beri nafaka almıyor.	Foxes-1	1980
She gets child support. I guess.	Çocuk desteği alıyor. Sanırım.	Foxes-1	1980
You're the child, dummy. It belongs to you.	Sen çocuksun, salak. O sana ait.	Foxes-1	1980
What about me? My folks are still together.	Ya ben? Ailem hala beraber.	Foxes-1	1980
Maybe they're about to break up.	Belki ayrılma aşamasındalar.	Foxes-1	1980
Cod, Annie, don't say that.	Tanrım, Annie, öyle deme.	Foxes-1	1980
Tell her you need a family unit...	Ona aile ferdine ihtiyacın olduğunu söyle...	Foxes-1	1980
because you haven't got a family unit right now.	çünkü şu an bir aile ferdin yok.	Foxes-1	1980
No. Franklin isn't exactly a family unit.	Hayır. Franklin aile ferdi değil aslında.	Foxes-1	1980
I don't want you going through this big number for me.	Benim için bu büyük numaraya girmeni istemiyorum.	Foxes-1	1980
Moving out. Finding a place of our own.	Taşınma. Kendi yerimizi bulma.	Foxes-1	1980
It's not just for you. My mother would love it.	Bu sadece senin için değil. Annem buna bayılır.	Foxes-1	1980
She's always talking about how she's such a young woman.	Hep ne kadar genç bir kadın olduğundan bahsediyor.	Foxes-1	1980
Cod, my folks, I don't know what they'd say.	Tanrım, ailemin, ne diyeceğini bilmiyorum.	Foxes-1	1980
They never think that I should do anything.	Bir şey yapmam gerektiğini hiç düşünmezler.	Foxes-1	1980
Tell them you're spending all your time at my house.	Onlara bütün zamanını benimle geçirdiğini söyle.	Foxes-1	1980
They make me feel so juvenile. I hate it.	Beni mahkum gibi hissettiriyorlar. Bundan nefret ediyorum.	Foxes-1	1980
Hello. May I speak with Creg, please?	Merhaba. Greg'le konuşabilir miyim, lütfen?	Foxes-1	1980
It's an emergency. I'm calling from the hospital.	Bu acil. Hastaneden arıyorum.	Foxes-1	1980
No, but pretty serious.	Hayır ama biraz ciddi.	Foxes-1	1980
Not really, but pretty.	Gerçekten değil, ama biraz.	Foxes-1	1980
Cod, I look like shit.	Tanrım, bok gibi görünüyorum.	Foxes-1	1980
I know you don't remember me...	Beni hatırlamadığını biliyorum...	Foxes-1	1980
but I was in your store today.	ama bugün iş yerindeydim.	Foxes-1	1980
Huh? Deirdre Thompkins.	Nasıl? Deirdre Thompkins.	Foxes-1	1980
I bought this little container of yogurt.	Yoğurt kabını aldım ordan.	Foxes-1	1980
I was thinking someplace with two windows on either side.	İki yanında da pencereler olan bir yer düşünüyordum.	Foxes-1	1980
That was Mexican lace.	O Meksikan danteliydi.	Foxes-1	1980
One in the morning where I could write.	Bir sabah, yazabildiğim yer.	Foxes-1	1980
One in the afternoon where I could paint.	Bir öğlen, resim yapabildiğim yer.	Foxes-1	1980
I'm surprised you remember.	Hatırlamana şaşırdım.	Foxes-1	1980
Jeanie, do you think we could do that?	Jeanie, bunu yapabileceğimizi düşünüyor musun?	Foxes-1	1980
I don't know. I got to ask my dad.	Bilmiyorum. Babama sormalıyım.	Foxes-1	1980
If I tell my mother about the child support...	Anneme çocuk desteğinden bahsedersem...	Foxes-1	1980
she'll just freak.	Delirir.	Foxes-1	1980
I have... That is, I had...	Bende... şey, vardı...	Foxes-1	1980
these two tickets to the Angel concert for tonight...	Bu geceki Angel konserine iki bilet...	Foxes-1	1980
but I lost them, and I thought maybe...	ama onları kaybettim, belki de...	Foxes-1	1980
I might've dropped them near your cashier stand.	Sizin kasiyer masanızın yanında falan düşürmüş olabilirim dedim.	Foxes-1	1980
You haven't?	Görmediniz?	Foxes-1	1980
Oh, drats.	Öyle demek.	Foxes-1	1980
I looked through my purse and everything.	Çantama ve her yere baktım.	Foxes-1	1980
Let me just look again, OK?	Bir daha bakayım, tamam mı?	Foxes-1	1980
Oh, my Cod. Am I embarrassed.	Oh, Tanrım. Çok utandım ama.	Foxes-1	1980
I don't know how to tell you this...	Sana nasıl diyeceğimi bilmiyorum ama...	Foxes-1	1980
but I feel so stupid.	ama çok aptal hissediyorum.	Foxes-1	1980
I just found them in my purse.	Onları çantamda buldum şimdi.	Foxes-1	1980
I already told my date...	Çıktığıma çoktan dedim...	Foxes-1	1980
he's not my boyfriend, just my date...	sevgilim değil, sadece çıktığım...	Foxes-1	1980
but I already told him we couldn't go...	ama ona gidemeyeceğimizi çoktan söyledim...	Foxes-1	1980
and he's gone down to the beach...	ve o da sahile gitti...	Foxes-1	1980
What? Oh, Cod, Creg. I don't know.	Ne? Oh, Tanrım. Greg. Bilemiyorum.	Foxes-1	1980
I mean, if you'd like...	Yani, sen de istersen...	Foxes-1	1980
but you hardly know whether you would like me.	ama beni neredeyse hiç tanımıyorsun ya benden hoşlanmazsan...	Foxes-1	1980
No, I'm getting there in a car with some dear friends...	Hayır, oraya birkaç arkadaşla gidiyorum...	Foxes-1	1980
but I could meet you in the lobby. Hmm?	ama seninle lobide buluşalım mı? Hmm...	Foxes-1	1980
The Shrine Auditorium.	Shrine Oditoryumu.	Foxes-1	1980
About 8:00?	8:00 gibi?	Foxes-1	1980
What are you telling Bobby, you broke your leg?	Ne diyorsun Bobby, bacağını mı kırdın?	Foxes-1	1980
Hello, Mrs. Koch? Hi. It's Deirdre.	Merhaba, Bayan Koch? Selam. Ben Deirdre.	Foxes-1	1980
Can I talk to Bobby, please?	Bobby'le konuşabilir miyim?	Foxes-1	1980
Huh? He left already?	Nasıl? Çoktan çıktı mı?	Foxes-1	1980
Wait a minute. So I went to Elaine's...	Bekle bir dakika. Eleaine'lere gittim...	Foxes-1	1980
and then I saw Princess Lee Radziwell, right?	Ve sonra Prenses Lee Radziwell'i gördüm.	Foxes-1	1980
And I said, "Hey, Princess Lee...	Ve dedim ki, "Hey, Prenses Lee...	Foxes-1	1980
"what are you trying to do, make me sick?"	"Ne yapmaya çalışıyorsun, beni hasta etmeye mi?"	Foxes-1	1980
Right on!	İşte bu!	Foxes-1	1980
Hey, you fine thing!	Hey, seni güzel şey!	Foxes-1	1980
You got any tickets you want to sell?	Satmak istediğiniz biletleriniz var mı?	Foxes-1	1980
Want to buy some 'ludes?	Sakinleştirici almak ister misiniz?	Foxes-1	1980
Anything you want, baby?	İstediğiniz bir şey, bebekler?	Foxes-1	1980
Not from you, slime.	Senden değil, sümük.	Foxes-1	1980
Dykes!	Lezbiyenler!	Foxes-1	1980
Kissy kissy!	Mucuk mucuk!	Foxes-1	1980
Yes, yes, yes! Come on, girls!	Evet, evet, evet! Hadi, kızlar!	Foxes-1	1980
Open that, please. Why?	Açın şunu, lütfen. Neden?	Foxes-1	1980