Türkçe
İngilizceAra
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 18469
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| Stop it! Stop it! | Kes şunu! Kes şunu! Kes şunu! Kes şunu! | Extant-1 | 2014 |  |
| Right now. | Hemen şimdi! Hemen şimdi! | Extant-1 | 2014 | |
| What is that sound? | Bu ses de ne? Eğil. Bu ses de ne? Eğil. | Extant-1 | 2014 | |
| Are you okay? | İyi misin? Nereye gitti? | Extant-1 | 2014 | |
| Don't move! Put your hands in the air! | Kıpırdamayın! Ellerinizi havaya kaldırın! 1 | Extant-1 | 2014 | |
| Right now. Clear the area. | Hemen! Bölgeyi temizleyin. | Extant-1 | 2014 | |
| Sir, we have Dr. Woods. | Efendim, Dr. Woods elimizde. | Extant-1 | 2014 | |
| You've got an artifact | Tarama sürecinde gürültü çıkaran bir yapay doku var. | Extant-1 | 2014 | |
| It's just a simple question of turning down the volume. | Sesi kısmak mümkün mü bir ilgilen. | Extant-1 | 2014 | |
| Cool? | Uygun mudur? | Extant-1 | 2014 | |
| Problems? Problems are just possibilities. | Sorun mu var? Sorunlar sadece olasılıklardır. | Extant-1 | 2014 | |
| Hey, Mom. | Anne! bunu yapmama yardım eder misin? | Extant-1 | 2014 | |
| I'll be right there, Rabbit. | Hemen geliyorum, Tavşanım. | Extant-1 | 2014 | |
| The ethical adapter's installed. | Etik bağdaştırıcı yüklendi. | Extant-1 | 2014 | |
| You got a second adapter you can install on yourself, Mom? | Kendine yükleyebileceğin ikinci bir bağdaştırıcı var mı, anne? | Extant-1 | 2014 | |
| That's not fair, Charlie. | Bu adil değil, Charlie. | Extant-1 | 2014 | |
| You think I wanted to wipe his memories of Molly? | Molly ile ilgili anılarını silmeyi ben mi istedim sanıyorsun? | Extant-1 | 2014 | |
| He was in a lot of pain. I did what I had to do. | Çok fazla acı çekiyordu. Yapmam gerekeni yaptım. | Extant-1 | 2014 | |
| So lay off, please. | Yani, buna bir son ver, lütfen. | Extant-1 | 2014 | |
| Let's get this show started, shall we? | Haydi, gösteriye başlayalım, başlayalım mı? | Extant-1 | 2014 | |
| Let's try this again, Mr. Richter. | Bunu tekrar deneyelim, Bay Richter. | Extant-1 | 2014 | |
| You took Molly Woods from RestWell Recovery Center | Molly Woods'u sahte bir mahkeme emriyle RestWell'den çıkarmışsınız. | Extant-1 | 2014 | |
| So, what do you know about the man Molly Woods was with in the bar? | Molly Woods'un barda birlikte olduğu adam hakkında ne biliyorsunuz? | Extant-1 | 2014 | |
| The first I've ever seen of him. | Onu ilk kez gördüm. | Extant-1 | 2014 | |
| What were you doing with her? | Onunla ne yapıyordunuz? | Extant-1 | 2014 | |
| I'm just a cop working a homicide. | Ben sadece cinayet masasında çalışan bir polisim. | Extant-1 | 2014 | |
| You were in Second K. | İkinci K'da mıydınız? | Extant-1 | 2014 | |
| Good for you. You can read. | Aferin. Okuyabiliyorsun. | Extant-1 | 2014 | |
| Didn't do too well there. | Orada işler pek yolunda gitmemiş. | Extant-1 | 2014 | |
| I have a problem with authority. Apparently. | Yetkili makamla bir sorunum var. Görünen o. | Extant-1 | 2014 | |
| Dishonorable discharge two months in. | Ordudan atılıp iki ay hapis yatmışsınız. | Extant-1 | 2014 | |
| I also have a problem with innocent people dying | Beyhude savaşlarda ölen masum insanlarla ilgili de sorunum var. | Extant-1 | 2014 | |
| This spray induces the feeling of three days' sleep deprivation. | Bu sprey üç gün boyunca bir insanı uyku eksiliğine sokuyor. | Extant-1 | 2014 | |
| So, what is your association with Molly Woods? | Peki, Molly Woods'la neden birliktesiniz? | Extant-1 | 2014 | |
| I'm just a cop on a case. | Ben dava üzerine çalışan bir polisim. | Extant-1 | 2014 | |
| What were you doing outside that bar? | O barın dışında ne yapıyordunuz? | Extant-1 | 2014 | |
| Cop on a case. | Polis dava üzerinde çalışıyor. | Extant-1 | 2014 | |
| What was Molly Woods doing there? | Molly Woods'un orada ne işi vardı? | Extant-1 | 2014 | |
| I know you're gonna bruise. | Moraracağını biliyordum. | Extant-1 | 2014 | |
| Bones in the hand, there's no cushion. | Ellerindeki kemikler, minder falan yok. | Extant-1 | 2014 | |
| You're holding back information that could save innocent lives. | Masum insanların hayatını kurtarabilecek bilgileri saklıyorsun. | Extant-1 | 2014 | |
| Now, what did Molly Woods tell you about the man in that bar? | Molly Woods bardaki adamdan sana söz etti mi? | Extant-1 | 2014 | |
| Bone bruises are the worst. | Kemik morarmaları en kötüsüdür. | Extant-1 | 2014 | |
| Oh, that sucks. Now... | Bu berbattı... Şimdi... | Extant-1 | 2014 | |
| you think you can help me out? | ...bana yardım etmeyi düşünüyor musun? | Extant-1 | 2014 | |
| Yeah, I totally would... | Evet, ederdim... | Extant-1 | 2014 | |
| except for now I'm too tired to talk. | ...ama şu an konuşamayacak kadar yorgunum. | Extant-1 | 2014 | |
| Sweet dreams, Mr. Richter. | Tatlı rüyalar, Bay Richter. | Extant-1 | 2014 | |
| You won't be smiling for long. | Çok fazla gülemeyeceksin. | Extant-1 | 2014 | |
| Who is JD Richter to you? | JD Richter ile ilişkin nedir? | Extant-1 | 2014 | |
| Okay. You were in that bar. Why? | Tamam, O bardaydın. Neden? | Extant-1 | 2014 | |
| Was it a prearranged meeting? | Planlanmış bir görüşme miydi? | Extant-1 | 2014 | |
| The fruit. | Meyve. | Extant-1 | 2014 | |
| That's how it starts. | İşte böyle başlıyor. | Extant-1 | 2014 | |
| Are you trying to remind me of spring? | Bana baharı hatırlatmaya mı çalışıyorsun? | Extant-1 | 2014 | |
| Better days, blue skies. | Daha güzel günler, mavi gökyüzü. | Extant-1 | 2014 | |
| Skies you took away? | Alıp götürdüğün gökyüzü... | Extant-1 | 2014 | |
| 'Cause in space, we didn't have fruit. | Çünkü uzayda, meyvemiz yoktu. | Extant-1 | 2014 | |
| We only had these little blue, green and yellow pills. | Şu küçük, mavi, yeşil ve sarı haplardan vardı. | Extant-1 | 2014 | |
| They tasted like fruit. | Meyve tadındaydılar. | Extant-1 | 2014 | |
| But they weren't fruit. | Ama meyve değillerdi. | Extant-1 | 2014 | |
| Mmm. Dr. Woods, | Dr. Woods. | Extant-1 | 2014 | |
| this can go on another few hours, or you can cooperate. | Bu birkaç saat daha böyle devam edebilir veya işbirliği yapabilirsiniz. | Extant-1 | 2014 | |
| I will cooperate. | İşbirliği yapacağım. | Extant-1 | 2014 | |
| As soon as those cowards come out from behind | Şu korkaklar camın ardından çıkıp sorularıma cevap verdiği zaman. | Extant-1 | 2014 | |
| Like... | Emirlerinizi bekliyoruz. Gidin. Mesela... | Extant-1 | 2014 | |
| how come they decided to blow up a bar full of innocent people? | Masum insanlarla dolu bir barı uçurmaya nasıl karar verdiler? | Extant-1 | 2014 | |
| Do you even have the balls to come from behind there | Orada ki şerefsizin çıkıp yüzüme söyleyecek kadar yüreği var mı? | Extant-1 | 2014 | |
| Whoever you are? | Her kimsen. | Extant-1 | 2014 | |
| Toby... | Toby... | Extant-1 | 2014 | |
| what good can come from going in there? | ...oraya girmenin ne faydası olabilir ki? | Extant-1 | 2014 | |
| More than you think. | Sandığından daha fazlası. | Extant-1 | 2014 | |
| Toby. | Toby. | Extant-1 | 2014 | |
| How could you do this... | Buna nasıl cüret edersin? | Extant-1 | 2014 | |
| Stand down. | Otur. | Extant-1 | 2014 | |
| A.I., privacy mode. | A.I, gizli moda geç. | Extant-1 | 2014 | |
| Privacy Mode engaged. | Gizli moda geçildi. | Extant-1 | 2014 | |
| I'd like a word with Dr. Woods. Alone. | Dr. Woods'la konuşmak istiyorum. Yalnız. | Extant-1 | 2014 | |
| If I were you, I wouldn't be alone with me right now. | Yerinde olsam, burada benimle yalnız kalmazdım. | Extant-1 | 2014 | |
| Hi, Lucy. | Merhaba, Lucy | Extant-1 | 2014 | |
| Sorry about the hand. | Elin için üzgünüm. | Extant-1 | 2014 | |
| Must've really hurt. | Gerçekten acımış olmalı. | Extant-1 | 2014 | |
| Do you know who I am? Yes, ma'am. | Kim olduğunu biliyor musun? Evet, hanım efendi. | Extant-1 | 2014 | |
| You're Anna Schaefer. | Siz Anna Schafer'sınız. | Extant-1 | 2014 | |
| You're in charge of the program for which I am the prototype. | İlk prototipi olduğum programın sorumlususunuz. | Extant-1 | 2014 | |
| Your image is one of 923 million memory implants | Sinir ağıma kodlanmış 923 milyon hafıza dokusundan biri size ait. | Extant-1 | 2014 | |
| Can I see myself? | Kendimi görebilir miyim? | Extant-1 | 2014 | |
| Uh, sure. | Tabi. | Extant-1 | 2014 | |
| Huh? | Nasıl ama? | Extant-1 | 2014 | |
| Ethan. This is Lucy. | Ethan. Bu Lucy. | Extant-1 | 2014 | |
| Lucy, Ethan. | Lucy, Ethan. | Extant-1 | 2014 | |
| I already know her. | Onu zaten tanıyorum. | Extant-1 | 2014 | |
| I just don't know her in this body. | Sadece bu bedende onu tanımıyordum. | Extant-1 | 2014 | |
| Hi, Ethan. | Merhaba, Ethan. | Extant-1 | 2014 | |
| Still playing Space Battle? | Hâlâ Uzay Savaşı oynuyor musun? | Extant-1 | 2014 | |
| I leveled out. Now I'm more into Robotrap | Seviye çıkıp düşüyordum. Şimdi daha çok Robotrap... | Extant-1 | 2014 | |
| and Spherical Chess. | ...ve küresel satranç oynuyorum. | Extant-1 | 2014 | |
| Want to come see it? I have a good chess program. | Gelip görmek ister misin? İyi bir satranç programım var. | Extant-1 | 2014 | |
| When can she perform her field test? | Alan testini ne zaman yapabilir? | Extant-1 | 2014 | |
| We have to run through her protocols first. | İlk önce kuralları halletmeliyiz. | Extant-1 | 2014 | |
