• tr flag Türkçe
    • en flag İngilizce

Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 181297

İngilizce Türkçe Film Adı Film Yılı Ayrıntılar
I don't know what I am. Kendimde değilim galiba. Kendimde degilim galiba. Hangi konuda? I don't know what I am. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Well, it's your first day in the job. Bugün işte ilk günün. Bugün iste ilk günün. Bugün işte ilk günün. É seu primeiro dia no trabalho. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
A little anxiety is to be expected. Thats's why I prescribed those pills. Biraz bunalmış olabilirsin. O yüzden yazdım o hapları. Biraz bunalmis olabilirsin. O yüzden yazdim o haplari. Biraz bunalmış olabilirsin. O yüzden yazdım o hapları. Um pouco de ansiedade é normal. Por isso prescrevi as pílulas. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Yeah. About those... Evet. Haplar... Yeah. About those... Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
They don't really seem to... Bana pek etkili... Bana pek... They don't really seem to... Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
You need to go out? Who are you talking to? Dışarı mı çıkman lazımdı? Kimle konuşuyorsun sen? Disari mi çikman lazimdi? Kimle konusuyorsun sen? Dışarı mı çıkman lazımdı? Kimle konuşuyorsun sen? ****? Who are you talking to? Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Oh, it's just... Şey... sey... Şey... Oh, it's just... Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Look, the thing is... Bak. Look, the thing is... Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
I really appreciate your help getting me this job in the hospital but, Bana hastanedeki işi ayarladığın için çok teşekkürler, ama... Bana hastanedeki isi ayarladigin için çok tesekkürler, ama... Bana hastanedeki işi ayarladığın için çok teşekkürler, ama... I really appreciate your help getting me this job in the hospital but, Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
I'm not sure working in ...sözleşme müdürü olmanın... ...sözlesme müdürü olmanin... ...sözleşme müdürü olmanın... I'm not sure working in Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
contract administration will make me happy. ...beni mutlu edeceğini sanmıyorum. ...beni mutlu edecegini sanmiyorum. ...beni mutlu edeceğini sanmıyorum. contract administration will me make me happy. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Happy? You won't be happy, Ryan? Mutlu mu? Mutlu olmayacak mısın, Ryan? Mutlu mu? Mutlu olmayacak misin, Ryan? Mutlu mu? Mutlu olmayacak mısın, Ryan? Happy? You won't be happy, Ryan? Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
You think Dad is happy? No. I know I screwed up. Sence babamız mutlu mu? Hayır. Batırdığımı biliyorum. Sence babamiz mutlu mu? Hayir. Batirdigimi biliyorum. Sence babamız mutlu mu? Hayır. Batırdığımı biliyorum. You think dad is happy? No. I know I screwed up. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
You think I'm happy? No, I would never... Sence ben mutlu muyum? Hayır, öyle bir... Sence ben mutlu muyum? Hayir, öyle bir... Sence ben mutlu muyum? Hayır, asla... You think I'm happy? No, I would never... Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
You think I love pulliing out babies 24/7? 7 24 bebekleri çıkarmak hoşuma gidiyor mu sence? 7 24 bebekleri çikarmak hosuma gidiyor mu sence? 7 24 bebekleri çıkarmak hoşuma gidiyor mu sence? You think I love pulliing out babies 24/7? Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
I mean, my god, I have to eat with these hands! Bir de bu ellerle yemek yiyorum ben! I mean, my god, I have to eat with these hands! Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Need some water. Uh? Susadım ben. Ha? Susadim ben. Ha? Susadım ben. Ha? Need so water. Uh? Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Water. Su. Water. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
You think he is happy? No, Ryan! Sence o mutlu mu? Hayır, Ryan! Sence o mutlu mu? Hayir, Ryan! Sence o mutlu mu? Hayır, Ryan! You think he is happy? No, Ryan! Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Nobody is happy! All right? Kimse mutlu değil! Tamam mı? Kimse mutlu degil! Tamam mi? Kimse mutlu değil! Tamam mı? Nobody is happy! All right? Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
And listen, you're not exactly a hot commodity anymore. Artık Hint kumaşı sayılmazsın. Artik Hint kumasi sayilmazsin. Artık Hint kumaşı sayılmazsın. And listen, you're not exactly **** anymore. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
You need this job. Uh, okay. Bu işe ihtiyacın var. Tamam. Bu ise ihtiyacin var. Tamam. Bu işe ihtiyacın var. Tamam. You need this job. Uh, okay. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Thanks for the pep talk. Çok motive oldum, sağ ol. Çok motive oldum, sag ol. Moralim düzeldi, sağ ol. Thanks for the pep talk. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
You're welcome. Now, remember: It's all about perception. Bir şey değil. Hepsi algılamayla ilgili. Bir sey degil. Hepsi algilamayla ilgili. Bir şey değil. Hepsi algılamayla ilgili. You're welcome. Now, remember: It's all about perception. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Just got to change the way you're seeing things. Dünyaya bakış açını değiştirmen lazım. Dünyaya bakis açini degistirmen lazim. Dünyaya bakış açını değiştirmen lazım. Just got to change the way you're seeing things. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
All right? I work on that. Tamam mı? Denerim. Tamam mi? Denerim. Tamam mı? Denerim. All right? I work on that. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Have a seat. I ain't gonna bite you. Otursana. Isırmayacağım ya seni. Otursana. Isirmayacagim ya seni. Otursana. Isırmayacağım ya seni. Have a seat. I ain't gonna bite you. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Bite it's the easy way I have. Isırmak kolay yol. Isirmak kolay yol. Isırmak kolay yol. Bite it's the easy way I have. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Not that I think about it. Aklımdan geçmedi de değil. Aklimdan geçmedi de degil. Aklımın ucundan geçmedi. Not that I think about it. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Uh, bit jumpy, are we? Biraz ürkek miyiz ne? **** jumpy, are we? Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
No, I'm cool. Hayır, iyiyim ben. Hayir, iyiyim ben. Hayır, iyiyim ben. No, I'm cool. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
I'm seven years old, Ryan. Ben yedi yaşındayım, Ryan. Ben yedi yasindayim, Ryan. Ben yedi yaşındayım, Ryan. I'm seven years old, Ryan. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Too old and too wise for lies. Yalanlar için fazla yaşlı ve fazla akıllıyım. Yalanlar için fazla yasli ve fazla akilliyim. Yalanlar için fazla yaşlı ve fazla akıllıyım. Too old and too wise for lies. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
I can smell your fear, Korkunun kokusunu alıyorum. Korkunun kokusunu aliyorum. Korkunun kokusunu alıyorum. I can smell your fear, Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
like l smell the sour milk in the fridge. Buzdolabındaki bozuk süt gibi. Buzdolabindaki bozuk süt gibi. Buzdolabındaki bozuk süt gibi. like l smell the sour milk in the fridge. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
I've drunk some last night. It was fine. Dün biraz içmiştim. Bozuk değildi. Dün biraz içmistim. Bozuk degildi. Dün biraz içmiştim. Bozuk değildi. I've drunk some last night. It was fine. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
It was. Değildi zaten. Degildi zaten. Değildi zaten. It was. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
It is gone bad. Just happened, when we were talking. Kötüleşmiş ama. Yeni bozuldu, biz konuşurken. Kötülesmis ama. Yeni bozuldu, biz konusurken. Kötüleşmiş ama. Yeni bozuldu, biz konuşurken. It is gone bad. Just happened, when we were talking. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
No... I'm starting the new job today. Hayır, bugün yeni bir işe başlıyorum. Hayir, bugün yeni bir ise basliyorum. Hayır, bugün yeni bir işe başlıyorum. No... I'm starting the new job today. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Ryan... You're not going to work to die. Ryan, bugün çalışmayacaksın. Ryan, bugün çalismayacaksin. Ryan, bugün çalışmayacaksın. Ryan... You're not going to work to die. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Got to cough to get off. Öksür öksür. Got to cough to get off. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
It's been a while. Bayağıdır yapmıyordum. Bayagidir yapmiyordum. Bayağıdır yapmıyordum. It's been a while. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Can you really smell the milk in my fridge? Gerçekten buzdolabındaki sütün kokusunu alabiliyor musun? Gerçekten buzdolabindaki sütün kokusunu alabiliyor musun? Gerçekten buzdolabındaki sütün kokusunu alabiliyor musun? Can you really smell the milk in the fridge? Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
My nose is a very exquisite and sensitive organ. Burnum çok hassas ve özeldir. My nose is a very exquisite and sensitive organ. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
And right now, it is currently smelling fear. Ve şu anda, korku kokusu alıyor. Ve su anda, korku kokusu aliyor. Ve şu anda, korku kokusu alıyor. And right now, it is currently smelling fear. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Fear, some milk and human shit. Korku, bozuk süt ve insan boku. Fear, some milk and human shit. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
You mean me? I just showered. Benden mi geliyor? Daha yeni duş aldım. Benden mi geliyor? Daha yeni dus aldim. Benden mi geliyor? Daha yeni duş aldım. You mean me? I just showered. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
I'm crazy clean about there. Son derece temizim şu an. Son derece temizim su an. Son derece temizim şu an. I'm crazy clean about there. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
There are such things in this world, as particles. Bu dünyada ilginç şeyler vardır, misal moleküller. Bu dünyada ilginç seyler vardir, misal moleküller. Bu dünyada ilginç şeyler vardır, misal moleküller. There are such things in this world, as particles. Son derece temizim şu an. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Particles so small that you cannot possibly detect with your naked eye. Moleküller o kadar küçüktür ki onları çıplak gözle göremezsin. Moleküller o kadar küçüktür ki onlari çiplak gözle göremezsin. Moleküller o kadar küçüktür ki onları çıplak gözle göremezsin. Particles so small that you cannot possibly detect with your naked eye. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
And I put it to you that they are particles of human shit Ve söylüyorum ki buradaki moleküller donundaki... And I **** at you that they are particles of human shit Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
lingering in the **** of your underpants. ...insan bokunun can çekişen molekülleri. ...insan bokunun can çekisen molekülleri. ...insan bokunun can çekişen molekülleri. lingering in the **** of your underpants. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
I don't think there's any particles. Man, I'm telling you, there are particles. Molekül falan yok bence. Söylüyorum sana, molekül dolu oralar. I **** any particles. ****. There are particles. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
And they are lingering. Ve can çekişiyorlar. Ve can çekisiyorlar. Ve can çekişiyorlar. And they are lingering. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
I need to sleep. Uyumam lazım. Uyumam lazim. Uyumam lazım. I need to sleep. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Lights out, Ryan. Işıklar sönüyor, Ryan. Isiklar sönüyor, Ryan. Işıklar sönüyor, Ryan. ****, Ryan. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Shit! Siktir! Shit! Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Kristen... You are so dead! Kristen... Bittin sen! Kristen... You are so dead! Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
I vouched for you, and now you're no show on your first day of work? Sana kefil oluyorum ve ilk gün işine gelmiyor musun? Sana kefil oluyorum ve ilk gün isine gelmiyor musun? Sana kefil oluyorum ve ilk gün işine gelmiyor musun? **** for you, and now you're no show on your first day of work? Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Dr. Ramos is furious! I'm sorry. Dr. Ramos delirdi! Özür dilerim. Dr. Ramos is furious! I'm sorry. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
I've had a rough morning. You had a rough morning? Zor bir sabah geçirdim. Zor bir sabah mı geçirdin? Zor bir sabah geçirdim. Zor bir sabah mi geçirdin? Zor bir sabah geçirdim. Zor bir sabah mı geçirdin? I've had a rough morning. You had a rough morning? Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Try plying (pulling??) twin boys out of a tight little Asian gal. Bir de Asyalı bir kadından ikiz çıkarmayı dene. Bir de Asyali bir kadindan ikiz çikarmayi dene. Bir de Asyalı bir kadından ikiz çıkarmayı dene. **** and twin boys ****. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
She wasn't an Asian American, Ryan. Asyalı Amerikan değildi, Ryan. Asyali Amerikan degildi, Ryan. Asyalı Amerikan değildi, Ryan. She was an Asian American, Ryan. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
She was real Asian! Gerçek Asyalıydı! Gerçek Asyaliydi! Gerçek Asyalıydı! She was real Asian! Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
I had to do so much splice and dicing down there that it looked like a god dammed Benihana's O kadar çok ekleme ve kaynak yaptım ki resmen Benihana'ya döndü oralar. O kadar çok ekleme ve kaynak yaptim ki resmen Benihana'ya döndü oralar. O kadar çok ekleme ve kaynak yaptım ki resmen Benihana'ya döndü oralar. **** Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
So why don't you get your shit together, and come to work. O yüzden aklını başına topla ve işine gel. O yüzden aklini basina topla ve isine gel. O yüzden aklını başına topla ve işine gel. **** together, and come to work. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Nice nap, Ryan? İyi kestirdin ha, Ryan. Nice nap, Ryan? Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Scared you? Give you quite a fright, did I? Korktun mu? Korkuttum mu seni? Scared you? ****? Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Am I dead? Öldüm mü ben? Am I dead? Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Seems no. Sanmıyorum. Sanmiyorum. Sanmıyorum. Seems no. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Come on. I want to show you something. Gel. Sana bir şey göstermek istiyorum. Gel. Sana bir sey göstermek istiyorum. Gel. Sana bir şey göstermek istiyorum. Come on. I want to show you something. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
What did you..? Why?! Ne yaptın sen? Neden? Ne yaptin sen? Neden? Ne yaptık sen? Neden? What did you..? Why?! Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Anxiety. Jenna has been away too long. Endişeden. Jenna bayağıdır yok. Endiseden. Jenna bayagidir yok. Endişeden. Jenna bayağıdır yok. Anxiety. Jenna has been away too long. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
She's a goner. I'm sure of it. Yolcu gibi. Eminim. She's gone (****). I'm sure of it. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
She probably choked on something. Little piece of Lego or something. Muhtemelen boğulmuştur. Lego falan olabilir. Muhtemelen bogulmustur. Lego falan olabilir. Muhtemelen boğulmuştur. Lego falan olabilir. She probably choked on something. Little piece of Lego or something. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
She's just at work. İşe gitti sadece. ise gitti sadece. İşe gitti sadece. She's just at work. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Are you talking down to me? Sesini mi yükselttin bana? Are you talking down to me? Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
What? No! Ne? Hayır. Ne? Hayir. Ne? Hayır. What? No! Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
I open up to you, and you talk down to me. Sana açılıyorum ve sen bana sesini yükseltiyorsun. Sana açiliyorum ve sen bana sesini yükseltiyorsun. Sana açılıyorum ve sen bana sesini yükseltiyorsun. I open up to you, and you talk down to me. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Look, she's coming back. Geri gelecek. Look, she's coming back. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Promise? Sure. Söz ver. Söz. Promise? Sure. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Thank you, Ryan. I feel much better, now. Sağ ol, Ryan. Daha iyi hissediyorum artık. Sag ol, Ryan. Daha iyi hissediyorum artik. Sağ ol, Ryan. Daha iyi hissediyorum artık. Thank you, Ryan. I feel much better, now. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Why are you still digging? Neden hala kazıyorsun o zaman? Neden hala kaziyorsun o zaman? Neden hala kazıyorsun o zaman? Why are you still digging? Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
It's a great workout. Stop! Güzel bir egzersiz. Dur! It's a great work hard. Stop! Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Ryan, I know your type. Ryan, kim olduğunu biliyorum. Ryan, kim oldugunu biliyorum. Ryan, kim olduğunu biliyorum. Ryan, I know your type. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
You're a good boy. You come when you're called. Sen uslu çocuksun. Çağırdıklarında gelirsin. Sen uslu çocuksun. Çagirdiklarinda gelirsin. Sen uslu çocuksun. Çağırdıklarında gelirsin. You're a good boy. You come when you're called. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
You don't rub your ass on a carpet. Kıçını halıya sürtmezsin. Kiçini haliya sürtmezsin. Kıçını halıya sürtmezsin. You don't rub your ass on a carpet. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Aren't you tired of doing what everyone else want you to do? Başkalarının istediklerini yapmaktan bıkmadın mı artık? Baskalarinin istediklerini yapmaktan bikmadin mi artik? Başkalarının istediklerini yapmaktan bıkmadın mı artık? Aren't you tired of doing what everyone else want you to do? Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Maybe it's time you quit playing ball with them... Belki de onlarla top oynamayı bırakmalısın. Belki de onlarla top oynamayi birakmalisin. Belki de onlarla top oynamayı bırakmalısın. Maybe it's time you quit playing ball with them... Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
And just play ball with me. Ve benimle oynamalısın. Ve benimle oynamalisin. Ve benimle oynamalısın. And just play ball with me. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Where that come from? Just give it a toss. Nereden çıktı o? Fırlat bir. Nereden çikti o? Firlat bir. Nereden çıktı o? Fırlat bir. Where that come from? Just give it a toss. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
I don't think I should. Yapmayayım bence. Yapmayayim bence. Yapmayayım bence. I don't think I should. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Trust me, you be glad you did... No. Güven bana, pişman olmayacaksın... Hayır. Güven bana, pisman olmayacaksin... Hayir. Güven bana, pişman olmayacaksın... Hayır. Trust me, you be glad you did... No. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
I still go to work. I still go for a walk. İşe gitmeliyim. Yürüyüşe gitmeliyim. ise gitmeliyim. Yürüyüse gitmeliyim. İşe gitmeliyim. Yürüyüşe gitmeliyim. I still go to work. I still go for a walk. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
I don't have time for a walk. Yürüyüşe gidecek zamanım yok şimdi. Yürüyüse gidecek zamanim yok simdi. Yürüyüşe gidecek zamanım yok şimdi. I don't have time for a walk. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Ryan, you're already upset about the hole, yeah? Ryan, deliklere üzüldün, değil mi? Ryan, deliklere üzüldün, degil mi? Ryan, deliklere üzüldün, değil mi? Ryan, you're already upset about the hole, yeah? Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Well, I've got just enough piss on me to kill what's left of it. Çişimle doldururum onları ben. Çisimle doldururum onlari ben. Çişimle doldururum onları ben. ****. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Tell me about Jenna. Jenna'yı anlat bana. Jenna'yi anlat bana. Jenna'yı anlat bana. Telle me about Jenna. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Why? How am I to get to know her? Neden? Nasıl yakından tanıyacağım onu? Neden? Nasil yakindan taniyacagim onu? Neden? Nasıl yakından tanıyacağım onu? Why? *** to get to know her. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
Put your lipstick back in this case, Romeo. Rujunu al da git, Romeo. Put your lipstick back in this case, Romeo. Wilfred Happiness-1 2011 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 181292
  • 181293
  • 181294
  • 181295
  • 181296
  • 181297
  • 181298
  • 181299
  • 181300
  • 181301
  • …
  • »
  • »»
Kısıtlı Mod:   
  • Katkıda Bulun
  • Hakkımızda
  • Sorumluluk Reddi
  • İletişim