Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 148668
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
���а취�� Figure it out. | Bir yolunu bulmalısın. Bir yolunu bul. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
���ĵ� Cheer up! | Neşelen biraz! Biraz neşelen! | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
���ǾͲ�����ףһ����? Can we just celebrate? | Sadece kutlayamaz mıyız? Kutlamayacak mıyız? | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
�м�����Ҫ����˵ There's something I really need to tell you. | Sana söylemem gereken önemli bir şey var. Sana anlatmak istediğim bazı şeyler var. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
����֪���� I already know. | Zaten biliyorum. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
֪����һ��ʱ���� I've known for a while. | Bir süredir biliyordum. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
�����ϣ���Լ����� ��ȫ����Ϊ�� You are the only reason I wish I wasn't. | Böyle olmamayı dilememin tek sebebi sensin. İstediğim tek şey seninle olmaktı, | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
֪���� ����������Ҫ None of this other shit matters. | Diğer şeyler alsında önemli değil. Başka da bir şey önemli değil. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
�����Ǹ����� But what really sucks... | Berbat olan kısmı... Bütün bunlar çok aptalca... | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
��һֱϣ����Ϊ��Ҫ��ȫ�� Is that I've always wanted to be everything to you. | ...aslında her zaman senin her şeyin olabilmeyi istemiş olmamdı. Daima seninle birlikte olmayı istedim. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
���ζ���������������Ҫ�� ��Ҫ�� Always dreamed of providing you with anything you ever wanted or needed. | Her zaman sana ihtiyacın olan ya da istediğin her şeyi... Seni her şeyden korumayı, istediğin her şeyi sana verebilmeyi düşledim. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
���� Oh come on... | Hadi ama... Oh lütfen, yapma... | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
��˵��� Seriously. | Ciddiyim. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
���Ǹ������� Zach He's a good guy, Zach. | O iyi biri, Zach. O çok iyi bir adam, Zach. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
�㲻����Զ�����DZ��� You don't belong to people forever. | Bir insana sonsuza kadar bağlanamazsın. Sonsuza dek birine ait olamazsın. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
�ǻ��������ʲô? Then why bother? | O zaman neden soruyorsun? Peki, bu sıkıntı ne için? | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
����ֵ����? Isn't it worth it? | Yine de değeri yok mu? Buna değmez mi? | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
�� Yeah. | Doğru. Evet. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
�ҿ���ס���Ƕ��𣿾ͽ��� Can I stay with you just for the night? | Bu geceliğine seninle kalabilir miyim? Bu gece seninle kalabilir miyim? | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
��û�ط�ȥ ��û�����Jeanne I have nowhere else to go and I can't face Jeanne. | Gidecek hiçbir yerim yok ve Jeanne'le karşılaşmak istemiyorum. Gidecek başka yerim yok ve Jeanne'i de görmek istemiyorum. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
��Ȼ���� Of course. | Elbette. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
������������ But you can't fuck me. | Ama beni beceremezsin. Ama benimle yatamazsın. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
���� Come on... | Hadi... Hadi, yapma... | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
˵��ʲô Say something. | Bir şey söyle. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
����˵ You say something. | Sen bir şey söyle. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
ѧ�����ֺ��� ��ָ������ Student was bad.Made bad judgment call. | Öğrenci hatalıydı. Hatalı yargılama yaptı. Öğrenci hata yaptı. Yanlış sese kulak verdi. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
��û�ܿ� Now see truth. | Gerçeği artık görüyor. Şimdi gerçeği görüyor. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
�������� Where are you? | Neredesin? | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
�о��ȵ���û? Getting warmer... | Sıcak, sıcak... Yaklaşıyorsun... | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
����? Colder... | Soğuk... Uzaklaştın... | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
ת�� Turn around. | Arkanı dön. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
�Һܱ�Ǹ I'm so sorry. | Çok üzgünüm. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
������� You'd better be. | Öyle olsan iyi olur. İyi olacaksın. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
����Ҽĵ�������ϣ� You sent in my application? | Başvurumu sen mi gönderdin? | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
�����������? Why are you here? | Neden buradasın? | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
ʲô�ı���? What changed? | Ne değişti? | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
�ұ��� I did. | Ben değiştim. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
��Ը������� Will you help me? | Bana yardım edecek misin? | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
��˵��ģ� You serious? | Ciddi misin? Sen ciddi misin? | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
��Ȼ �κ��� Of course.Anything. | Elbette. Ne istersen... Elbette. Her şekilde. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
�ǵ� Yes. | Evet. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
̫���� Full ride. �Ҿ�֪��Yes! I knew it! | Tam burslu. Evet! Biliyordum! Müthiş, Evet! biliyordum! | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
������İ�? Are you serious? | Gerçekten ciddi misin? Ciddi misin? | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
���������ȥ Yeah, I really wanna go this time. | Evet, bu sefer gerçekten gitmek istiyorum. Evet, bu kez gerçekten istiyorum. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
��Ȼ Of course. | Tabii ki. Elbette. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
�ϴ����Ҿܾ��˽�ѧ�� I turned down the scholarship before. | Geçer sefer bursu geri çevirdim. Daha önce bu fırsatı tepmiştim. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
���� Cody һ��һ�� ��û����˵� My mom... Cody... everything. It just couldn't work out. | Annemin ölümü... Cody... Her şey üst üste geldi. Yürütemezdim. Annem... Cody... Her şey. Asla yürütemezdim. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
��û���߹����� I never told anyone. | Hiç kimseye söylemedim. Kimseye söyleyemedim. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
����������ȥ I really wanna go this time. | Ama bu sefer gerçekten gitmek istiyorum. Bu kez gerçekten gitmek istiyorum. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
���� ��˵��ס�ĺܽ� And you did say you lived close. | CalArts'ın yakınında yaşadığını söylemiştin. Bana okulun yakınına yerleşeceğini söylemiştin. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
�ð� ����˵���� Well then let's do it. | Yapalım gitsin. Tamam öyleyse yapalım. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
��Ϊ�㽾�� ��� ��Ϊ�㽾�� I'm so proud of you, man. So proud. | Seninle gurur duyuyorum. Gurur duyuyorum. Seninle gurur duyuyorum, adamım. Gurur verici. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
Sean Shaun! �� С�һ�Hey, kiddo... | Shaun! Selam, ufaklık... Shaun! Hey, ufaklık... | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
Allen ��Cody�����ݺ���? Allen, take Cody inside, ok? | Allen, Cody'yi içeri götür. Allen, Cody'i içeri götür, tamam mı? | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
Zach ���������ʲô�� Zach, what is he doing here? | Zach, o burada ne arıyor? | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
�����뱳������? What? Are you bailing on me? | Beni yüzüstü mü bırakıyorsun? Ne? Benimle dalga mı geçiyorsunuz? | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
������ Bailing? | Yüzüstü bırakmak mı? Dalga geçmek mi? | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
Jeanne ������뿪�㺢�ӵ��Ǹ� Jeanne, you're the one leaving your son! | Jeanne, oğlunu bırakıp giden sensin. Jeanne, oğlunu terk eden ben değilim! | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
��ֻ��5���� Five more minutes! | Beş dakika daha! | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
Cody ����������� Jesus, Cody. Shut the fuck up you... | Tanrı aşkına, Cody. Kapat o çeneni... Tanrım, Cody. Kapa kahrolası çeneni... | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
����ô����ô����˵��... Dont you ever talk to him like that! | Sakın onunla böyle konuşayım deme! Onunla o şekilde konuşamazsın! | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
Zach! Allen! | Zach! Allen! | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
���� �͵���Ϊ�Һ��� Ϊ��? ������ Take a walk baby, please? For me. Please... | Biraz dolan, bebeğim. Lütfen. Benim için, lütfen. Bir yürüşe çıkar mısın, lütfen ? Benim için... | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
�ð� Ok, ok. | Tamam, tamam. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
�ҵ��ϵ� Jesus Christ. | Tanrı aşkına! Yüce Tanrım. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
�ҽ�ȥ����Allen I'm gonna go inside and check on him. | Ben içeri gidip Cody'ye bakacağım. Ben içeri giriyorum, Cody'e bakayım. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
Sean�Ǻܺõ��� Jeanne Shaun is really great, Jeanne. | Shaun harika biri, Jeanne. Shaun gerçekten mükemmel biri, Jeanne. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
����Ĺ���Cody���� He really cares about Cody... and me. | Cody'yi ve beni gerçekten önemsiyor. Cody'e ve bana gerçekten değer veriyor... | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
������Ҫ���ܸ���һ�� ��ʵ���Ǽ����� If he can't be with you, this is the next best thing. | Eğer Cody senin yanında olamayacaksa, en iyi seçenek bu. Yanında götüremeyeceğine göre, bizimle birlikte olması en güzeli. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
���ǻᴦ�úܺ� I'm gonna make it work. | İşe yaraması için elinden geleni yapacağım. Bunun devam etmesini sağlayacağım. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
Jeanne������Χ�� Jeanne, take a look around. | Jeanne, etrafına bir bak. Jeanne, çevrene bir bak. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
ÿ��С�����������Ҹ� Every kid should be so lucky. | Her çocuk bu kadar şanslı olamaz. Her çocuk bu kadar şanslı değil. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
��������㻹����ʲô��? What else could you possibly want for him? | Onun için başka ne isteyebilirsin ki? Onun için başka ne isteyebilirim ki? | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
�ұ���������ѧԺ¼ȡ�� I got into CalArts. | CalArts'a kabul edildim. CalArts'ı kazandım. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
��֪���� You know? | Biliyor musun? | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
��û�������˵�� Were you gonna tell me? | Bildiğini ne zaman söyleyecektin? Bana söyleyecek miydin? | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
����˵�ϴ�����ܵ����� They told me that you turned it down last time. | Geçen sene bursu geri çevirdiğini söylediler. Son başvurudan vazgeçtiğini söylediler. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
����Ҳ����� I'm not going to again. | Tekrar aynı hatayı yapmayacağım. Tekrar vazgeçmeyeceğim | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
�ǵ� �㲻�� No, you shouldn't. | Hayır, yapmamalısın da. Hayır, vazgeçmemelisin. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
Ҫô�������� He'll be fine with us... | Bizim yanımızda iyi olacak. Bizimle beraber mutlu olacak... | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
Ҫô���� ���Լ�ѡ�� Or stay, it's your choice. | Kabul etmiyorsan kal. Tercih senin. Ve ya burada kal, senin seçimin. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
Zach Ҫ����θ�Allen�뿪����Ԥ�� Zach, if this thing with Allen doesn't work out... | Zach, eğer Allen'la olan iş yürümezse... Zach, bir şekilde Allen ile işler yolunda gitmeyecek olursa... | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
���¸���һ����Ƕ�����õ� It's best that he's here with you. | ...senin yanında olması onun için en iyisi olur. Burada seninle kalması daha iyi olacak. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
�չ˺��Լ� �㱣֤ He's in good hands I promise. | O emin ellerde, söz veriyorum. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
�� Yeah. | Tamam. Pekala. | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
�������� You ready? | Hazır mısın? | Shelter-4 | 2007 | ![]() |
Thank you. Can I drive? | Teşekkür ederim. | Shelter-5 | 2007 | ![]() |
It means I'm set, dude. | Yerim hazır demek, dostum. Larry bana şirketinde bir iş ayarlayacak. Şu demek, dostum. Larry beni kendi çiftliğinde bir yerlere yerleştirecek. | Shelter-5 | 2007 | ![]() |
Alright man. Alright dude. | Pekala, dostum. Bir ara gel de takılalım, tamam mı? Haklısın adamım. Üniversite ye başla,vakit öldürme tamam mı? | Shelter-5 | 2007 | ![]() |
If you keep breaking up with Tori like that | Tori ile bu şekilde ayrılıp barışmaya devam ederseniz sonunda bir daha geri dönmeyecek. Eğer Tori'ye böyle davranmaya devam edersen, tekrar geri dönmeyecek, biliyorsun. | Shelter-5 | 2007 | ![]() |
You're my daddy. You're my daddy. | Benim babam sensin. Benim babam sensin. Benim babam sensin. Babam sensin... | Shelter-5 | 2007 | ![]() |
With the Pacific Bluff homeowners agreement, | Pacific Bluff sitesi ev sahipleri anlaşmasına göre,... Pacific Bluff ev sahiplerinin sözleşmelerine bakılırsa, bir sörf tahtası için babanın başını ağrıtmak istemezsin. | Shelter-5 | 2007 | ![]() |
Looks like we picked a good time to come out. | Sanırım açılmak için tam zamanını seçmişiz. Evet, gel git zamanı... Çıkmak için güzel zamanlama. Haklısın, sular yükseliyor. | Shelter-5 | 2007 | ![]() |
It's good to see you too. | Seni görmek de güzel. Hadi bakalım! Seni görmek de öyle. Güzel atış! | Shelter-5 | 2007 | ![]() |
Hello! Hello! Is anyone out there? | Alo! Alo! Orada kimse var mı? Merhaba! Merhaba! Orada kimse yok mu? | Shelter-5 | 2007 | ![]() |
I just didn't want it to turn into the remnants of your keggers | Sadece her Pazar sabahı burada sizin bira artıklarınızla karşılaşmak istemedim. Cumartesi sabahları gelip de önce milletin pisliklerini toplamak istemedim. | Shelter-5 | 2007 | ![]() |
I did embellish a little bit, it is fiction. | Biraz üzerinde oynadım. Sonuçta bu bir kurgu. İsimleri mi değiştirdin? Sanırım biraz abartmışım, bir kurguydu sadece. Bazı isimleri değiştirdin mi? | Shelter-5 | 2007 | ![]() |
Yeah, you wanna... | Evet, bir şeyler atıştırmak ister misin? Kesinlikle. Evet, bir büfe yada benzer bir şey aramaya ne dersin? Evet, kesinlikle. | Shelter-5 | 2007 | ![]() |
What? You guys like, in limbo or something? | Ne oldu? İlişkiyi askıya mı aldınız? Evet. Ne yani? Sen hep böyle misin? Evet... | Shelter-5 | 2007 | ![]() |
What are you drinking? Red. | Ne içiyorsun? Kırmızı şarap. Mahzende Larry'nin eski bir şarabı vardı. Ne içiyorsun? Kırmızı. Larry'nin mahzeninde hep bir tane bulunur. | Shelter-5 | 2007 | ![]() |