Search
English Turkish Sentence Translations Page 21761
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| She might look angelic, and I'm sure she can make a mean martini, | Melek gibi gözükebilir, ve eminim iyi martini yapabiliyordur, | Get Lucky-1 | 2013 | |
| but she also has a revolver strapped to her thigh. You take her out quick. | ama aynı zamanda kalçasına bağlı bir revolver var. İşini çabuk halledeceksin. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| Wild West shit. I like it. | Vahşi Batı olayları. Sevdim. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| Niko, you're on the cloakroom girl. | Niko, Vestiyer kız sende. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| Be my pleasure. Don't be fooled. | Zevkle. Hemen kanma. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| She's got a trench gun under the counter | Tezgahın altında bir silahı var | Get Lucky-1 | 2013 | |
| and dead men will assure you she knows how to use it. | ve ölü adamlar bunu kanıtlayabilir, o nasıl kullanacağını biliyor. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| What are we packing? | Ne kullanıyoruz? | Get Lucky-1 | 2013 | |
| Nothing that can be traced back to us. | Bize takip olarak dönecek hiçbir şey. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| I've gone old school. | Eski usül takılıyorum. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| "Old school"? More like ancient school. | "Eski usül"? Daha çok antik usül. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| Untraceable. | İzlenemez. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| Untouchable, more like. | Dokunulmaz, daha doğrusu. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| They do work, right? | Çalışıyorlar, değil mi? | Get Lucky-1 | 2013 | |
| Oh, yeah, they work. | Oh, evet, çalışıyorlar. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| What about their backup? | Onların destek ekiplerinden ne haber? | Get Lucky-1 | 2013 | |
| We're going in hard and fast. | Sıkı ve hızlı gideceğiz. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| There won't be time for anyone on the outside to get to us. | Dışarıdan herhangi birinin bize ulaşacağı bir zaman olamayacak. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| How do we get into the safe room? I'll take care of that. | Güvenli odaya nasıl ulaşacağız? Onun icabına ben bakacağım. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| Oh, you take care of that? | Oh, icabına sen bakacaksın demek? | Get Lucky-1 | 2013 | |
| Whilst we're crowd control, you go and get the money? | Biz kalabalığı kontrol halinde tutarken gidip parayı alacaksın? | Get Lucky-1 | 2013 | |
| There's one way in and one way out. I can't leave without you. | Tek giriş ve tek çıkış var. Sizsiz ayrılamam. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| And you can't do this without us. | Ve bunu da bizsiz yapamazsın. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| We all play a part, we all take an equal cut. | Herkesin bir rolü var, Herkes eşit pay alacak. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| If anyone has got a problem with that, walk away. | Eğer birinin bununla bir sorunu varsa, çıkıp gitsin. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| Does anyone have a problem? | Problemi olan? | Get Lucky-1 | 2013 | |
| What am I driving? | Ben ne süreceğim? | Get Lucky-1 | 2013 | |
| Come on, Luck. What's the easiest way to get lost in London traffic? | Hadi, Luck. Londra traffiğinde kaybolmanın en kolay yolu nedir? | Get Lucky-1 | 2013 | |
| He's the one. | Bu o. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| Now that's a driver. | İşte bu bir şöfer. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| You have done this before. | Bunu daha önceden de yaptın. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| Brakes are spongy, she's got a left bias, she could use a tune up. | Frenler sünger gibi, biraz sola kayıyor, Bir elden geçirme fena olmaz. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| I'll give her a bit of BG love and she'll be purring in no time, all right? | Ona biraz BG aşkından tattırcam ve bir hırıltısı kalmayacak, yeterli mi? | Get Lucky-1 | 2013 | |
| You happy now? Time me again. | Åimdi mutlu musun? Tekrar zaman tut. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| I tell you what, if I wasn't talking right now, I'd be lost for words. You look... | Sana ne diyeceğim, eğer şuan doğru konuşmuyor olsaydım, Bunlar son sözlerimiz olurdu. Bak... | Get Lucky-1 | 2013 | |
| Be nice. It's our first date. | Kibar ol. Bu ilk randevumuz. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| Gorgeous, but those shoes are | Muhteşem, ama o ayakkabılar | Get Lucky-1 | 2013 | |
| slutty. | fahişe gibi. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| You think these are slutty? | Bunların fahişe gibi olduğunu mu düşünüyorsun? | Get Lucky-1 | 2013 | |
| Never put shoes on the table. | Asla masaya ayakkabılarını koyma. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| You don't actually believe in all that stuff, do you? | Gerçekten bütün o şeylere inanmıyorsun, değil mi? | Get Lucky-1 | 2013 | |
| I do, yeah. | İnanıyorum, evet. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| What is it, cracks in pavement, hats on beds? | Ne bu, kaldırımda çatlaklar, yataklarda şapkalar? | Get Lucky-1 | 2013 | |
| I never want to see a hat on a bed. | Asla yatakta bir şapka görmek istemiyorum. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| I always have a hat on my bed. | Yatağımda her zaman bir şapka vardır. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| Well, maybe on your bed it might be okay. | Peki, belki senin yatağında iyi olabilir. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| Here's to us. | Bize içelim. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| So who taught you all these magic tricks? | Ee bütün o sihir numaralarını kim öğretti sana? | Get Lucky-1 | 2013 | |
| My best mate taught me. | En iyi dostum. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| So you can make things appear? Anything else? | Yani nesneler getirebiliyorsun? Başka? | Get Lucky-1 | 2013 | |
| I can hypnotise people. Ooh. | İnsanları hipnotize edebilirim. Ooh. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| I can hypnotise you now, if you want. | Eğer istiyorsan seni şuan hipnotize edebilirim. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| Okay. Give me your hands. | Tamam. Elleri ver. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| Go on, then. | Yap o zaman. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| Stare into my eyes. | Gözlerimin içine bak. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| Give in to my eyes. Feel yourself tumbling. | Gözlerime ver kendini. Kendini düşüyormuş gibi hisset. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| Deeper. | Derine. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| And deeper. | ve derine. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| Now stand up and give me a lap dance. | Åimdi kalk ve bana bir kucak dansı yap. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| I'm losing my touch. | Gücümü kaybediyorum. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| So who gave you this ridiculous name, Lucky? | Peki sana bu komik ismi kim verdi, Lucky? | Get Lucky-1 | 2013 | |
| You don't think I was born Lucky? | Doğuştan olduğunu düşünmüyor musun? | Get Lucky-1 | 2013 | |
| I, uh... I was a kid, six years old. | Ben, uh... Çocuktum, 6 yaşındaydım. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| Gas explosion blew a hole in the side of my orphanage. | Yetimhanemin yanında bir gaz patlaması oldu. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| I was the only survivor. | Tek kurtulan bendım. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| This family read about it in the papers, adopted me. | Bu aile gazetede bunu okudu, beni evlat edindi. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| They've called me Lucky ever since. | O zamandan beri beni Lucky olarak çağırdılar. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| I was kind of hoping for a more upbeat story. | Daha eğlenceli bir hikaye bekliyordum. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| I'm alive. | Ben kurtuldum. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| I'm good at what I do. | Yaptığım şeyde iyiyim. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| I'm with a beautiful girl. | Güzel bir kızla birlikteyim. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| So what do you do? | Ee ne yapıyorsun sen? | Get Lucky-1 | 2013 | |
| Two, three, seven... | 2, 3, 7... | Get Lucky-1 | 2013 | |
| It's either a four or another seven. | Ya 4 ya da bir 7 daha. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| Hi, babe. Hi, darling. | Selam, hayatım. Selam, tatlım. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| Yeah, managed to get everything finished, but I'm absolutely shattered. | Evet, her şeyi bitirmeyi becerdim, ama gerçekten yıkıldım. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| How was your day? Fine. Uh, pretty uneventful, really. | Günün nasıldı? Fena değil. Uh, hiçbir şey olmadı, gerçekten. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| Oh! You wanted to go out for dinner, didn't you? | Oh! Akşam yemeğine çıkmak istedin, değil mi? | Get Lucky-1 | 2013 | |
| I'll just go and get changed, and then we can go. | Gidip üstümü değişeyim ve sonra gidebiliriz. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| I was thinking we could go to that little Italian. You know the... | Düşünüyordum ki şu küçük İtalyana gidebiliriz. Biliyors... | Get Lucky-1 | 2013 | |
| It's okay. Change of plan. | Tamam. Plan değişikliği. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| Why don't I run you a nice hot bath, | Neden sana hoş bir banyo hazırlamıyorum, | Get Lucky-1 | 2013 | |
| make you a lovely dinner | güzel bir yemek yapıp | Get Lucky-1 | 2013 | |
| and we stay in tonight. | ve bu akşam evde takabiliriz. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| That sounds perfect. | Bu mükemmel bir fikir. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| Okay, so I really do need to tell you something. | Tamam, yani sana gerçekten bir şey söylemem lazım. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| You're not a natural blonde. | Gerçek bir sarışın değilsin. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| I'm actually with someone. | Ben aslında biriyle birlikteyim. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| No, um... | Hayır, um... | Get Lucky-1 | 2013 | |
| I shouldn't have... I like you. | Ben yapmama... Senden hoşlanıyorum. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| I really, really like you. | Senden gerçekten,gerçekten hoşlanıyorum. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| And now the "But." | Ve şimdi "Ama." | Get Lucky-1 | 2013 | |
| But Nikila... | Ama Nikila... | Get Lucky-1 | 2013 | |
| Nikila? | Nikila? | Get Lucky-1 | 2013 | |
| It's spelt with a "K". | O "K" ile okunuyor. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| Do... | Sen... | Get Lucky-1 | 2013 | |
| Do you love him? No. | Sen onu seviyor musun? Hayır. | Get Lucky-1 | 2013 | |
| Does he love you? | O seni seviyor mu? | Get Lucky-1 | 2013 | |
| He loves himself. I'm just... | O kendini seviyorum. Ben sade... | Get Lucky-1 | 2013 | |
| Why don't you leave him? It's not that simple. | Neden onu terk etmiyorsun? Bu o kadar kolay değil. | Get Lucky-1 | 2013 |