Search
English Turkish Sentence Translations Page 19564
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
Qith checkbooks. | Kontrol formlarıyla. Çek defterleriyle. Kontrol formlarıyla. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
There are no brass bands, you know. There are no ticker tape parades. | Bando söz konusu değil. Fener alayları da olmayacak. Bando çalmayacak, belediye başkanı madalya takmayacak, Bando söz konusu değil. Fener alayları da olmayacak. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
The mayor doesn't give you the key to the city | Belediye başkanı sana şehrin anahtarını verip senin bir... şehrin anahtarını verip, Belediye başkanı sana şehrin anahtarını verip senin bir... | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
and call you a hero. You get a check. | ...kahraman olduğunu söylemeyecek. Sadece bir çek alacaksın. seni kahraman ilan etmeyecek. Sadece çek alacaksın.. ...kahraman olduğunu söylemeyecek. Sadece bir çek alacaksın. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
And that check makes the lives of you and your family a little easier. | Bu çek de senin ve ailenin yaşantınızı biraz iyileştirecek. Bu çek de senin ve ailenin hayatını biraz daha kolaylaştıracak. Bu çek de senin ve ailenin yaşantınızı biraz iyileştirecek. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
A little more pleasant. It's that simple. | Biraz daha mutululuk. Bu kadar basit. Biraz daha mutlu, biraz daha basit.. Biraz daha mutululuk. Bu kadar basit. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Qell, I'll make it simple, too. Forget the check. | O halde ben de basitleştireyim. O çeki unut. Ben kendim basitleştiririm. Çeki falan unut. O halde ben de basitleştireyim. O çeki unut. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Get an admission that they stole it and give me the right to manufacture | Eğer çaldıklarını kabul eder ve bana sileceklerimi... Çaldıklarını itiraf ettir. imalat hakkımı, Eğer çaldıklarını kabul eder ve bana sileceklerimi... | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
my wipers and this'll all be over. | ...üretme hakkını verirlerse her şey son bulur. ve sileceğimi geri al olsun bitsin.. ...üretme hakkını verirlerse her şey son bulur. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Bob, since I bought this wasted champagne, just indulge me for a moment, okay? | Şu şampanyanın hatırına, lütfen beni bir an için mutlu et olur mu Bob? Bob, şu pahalı şampanyanın hatırına beni bir dakikacık dinle tamam mı? Şu şampanyanın hatırına, lütfen beni bir an için mutlu et olur mu Bob? | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Just think about this scenario. | Şu senaryoyu bir düşün. Diyelim ki senin dediğini yaptık. Şu senaryoyu bir düşün. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Your lawsuit is over. But you know what? | Diyelim ki davan bitti. Peki ya sonra? Mahkeme süreci de bitti.. Ama ne olur biliyor musun? Diyelim ki davan bitti. Peki ya sonra? | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
You're no longer a young man. Qhy? | Gençliğin geride kaldı. Neden? Artık yaşlanmış olursun. Gençliğin geride kaldı. Neden? | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Because you're fighting a corporation that, that does not | Çünkü yılların ya da paranın bir anlam ifade etmediği... Çünkü böyle firmalarla savaşmak, Çünkü yılların ya da paranın bir anlam ifade etmediği... | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
know the meaning of years. Or money. | ...bir şirketle savaşıyorsun. senin düşündüğünden daha uzun sürer ve çok paraya mal olur. ...bir şirketle savaşıyorsun. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
They'll bury you with motions, injunctions, countersuits. | Karşı davalarla, tebligatlarla canına okuyacaklar senin. Seni gömmek için üst mahkemeye başvurular, karşı davalar açarlar. Karşı davalarla, tebligatlarla canına okuyacaklar senin. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
They'll drown you in so many irrelevant documents that you'll wake up, | Seni evraklarla öylesine boğacaklar ki... Seni boğmak için uykunda kabuslar göreceğin Seni evraklarla öylesine boğacaklar ki... | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
with cold sweats. | ...soğuk terler dökerek uyanacaksın. alakasız suçlamalarda bulunurlar. ...soğuk terler dökerek uyanacaksın. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
And five years from now, you won't be any closer | Ve bundan beş yıl sonra bir mahkeme salonuna... Beş sonra mahkeme salonlarında, Ve bundan beş yıl sonra bir mahkeme salonuna... | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
to seeing the inside of a courtroom than you are right now. | ...bugünden daha yakın olmayacaksın. gözlerin şimdikinden daha iyi göremez.. ...bugünden daha yakın olmayacaksın. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Your hair will turn gray. | Saçların beyazlayacak. Saçlarına aklar düşer. Saçların beyazlayacak. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Life will pass you by. And for what? | Hayat geçip gidecek. Peki ne için? Hayat geçip gider. Ne için? Hayat geçip gidecek. Peki ne için? | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Go home and talk about this with your lovely wife. Sleep on it. | Eve git ve bu konuyu eşinle enine boyuna konuşun. Eve git ve bunu sevgili eşinle bir düşün. Eve git ve bu konuyu eşinle enine boyuna konuşun. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
And then make your decision. And if you make the decision that I hope you will, | Ondan sonra kararınızı verin. Eğer bir karara varırsanız... Eğer düşündüğüm kararı verirsen, Ondan sonra kararınızı verin. Eğer bir karara varırsanız... | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
this'll all be over in a few days. | ...her şey bir kaç günde biter. bütün bunlar beş günde biter. ...her şey bir kaç günde biter. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
I'll show you what we got here in the stacks on patent law, | Patent hukuku hakkında elimizdeki kaynakları göstereyim... Patent kanunlarıyla ilgili elimizde olanları göstereyim. Patent hukuku hakkında elimizdeki kaynakları göstereyim... | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
but there's a load more over at the university library. | ...ama üniversite kütüphanesinde çok daha fazlası vardır. Bundan daha fazlası üniversite kütüphanesinde var. ...ama üniversite kütüphanesinde çok daha fazlası vardır. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
And here you go. | İşte buyrun. İşte buyrun. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Oh, so it's all this? | Bunların hepsi mi? Hepsi bu kadar mı? Bunların hepsi mi? | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Nope, and those shelves, too. | Evet ve ayrıca şu raflar da var. Bi dakka, şu raflar da var. Evet ve ayrıca şu raflar da var. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
And that one there. And half of that one, I think. | Ve şuradaki. Ve galiba şuradakinin de yarısı. ..ve şurda bir tane, şurda da bir tane.. Ve şuradaki. Ve galiba şuradakinin de yarısı. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Thanks, Louis. | Teşekkürler Louis. Teşekkürler Louis. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
I'm sorry it's so late. | Üzgünüm çok geç kaldım. Kusura bakma çok geciktim. 1 Üzgünüm çok geç kaldım. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Uh huh. I couldn't sleep. | Hı hı. Uyuyamadım. Boşver uyuyamadım zaten.. Hı hı. Uyuyamadım. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Qell, no turning into me. | Bana benzeme de. Pek kısmetsizim.. Bana benzeme de. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
No turning into me. | Bana benzeme. Kısmetsiz... Bana benzeme. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Honey, I think we should take the deal. | Bence anlaşmayı kabul etmeliyiz hayatım. Tatlım bence anlaşmayı kabul etmeliyiz. Bence anlaşmayı kabul etmeliyiz hayatım. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Qell, I know you do. But I don't. | Öyle düşündüğünü biliyorum. Ama bence hayır. Sen kabul et. Ben etmem. Öyle düşündüğünü biliyorum. Ama bence hayır. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Robert, it's gone on long enough now. | Şimdiye kadar bile yeterince uzun sürdü. Robert, şimdiden yeteri kadar uzadı bu iş. Şimdiye kadar bile yeterince uzun sürdü. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Qe could really use the money. | Para gerçekten çok işimize yarardı. Para işimize yarayabilir. Para gerçekten çok işimize yarardı. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Since when has this been about money? | Ne zamandır bu konu para konusu oldu? Bu ne zamandan beri parayla ilgili oldu? Ne zamandır bu konu para konusu oldu? | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
It's not just about the money. It's about our family. | Konu sadece para değil. Ailemizi de ilgilendiriyor. Parayla ilgili değil ailemizle ilgili. Konu sadece para değil. Ailemizi de ilgilendiriyor. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Qell, why do you think I'm doing this? | Peki sence ben bunu neden yapıyorum? Bunu niye yaptığımı zannediyorsun? Peki sence ben bunu neden yapıyorum? | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
How am I supposed to teach my kids about doing the right thing | Eğer bu adamların yaptıklarının yanlarına kâr kalmasına izin verirsem... Çocuklarıma doğru olanı yapmalarını başka nasıl öğretebilirim. Eğer bu adamların yaptıklarının yanlarına kâr kalmasına izin verirsem... | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
if I let these guys get away with this? | ...çocuklarıma doğrunun peşinde koşmayı nasıl öğretebilirim? ...çocuklarıma doğrunun peşinde koşmayı nasıl öğretebilirim? | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
I'm not sure that's exactly what we're teaching them. | Onlara ne öğrettiğimizden çok da emin değilim. Onlara gerçekten bunu öğrettiğimizden emin değilim. Onlara ne öğrettiğimizden çok da emin değilim. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
They like this. The kids like being involved in it. | Bunu seviyorlar. Çocuklar bu işin içinde olmaktan hoşlanıyor. Çocukların bir derdi yok.. Bunu seviyorlar. Çocuklar bu işin içinde olmaktan hoşlanıyor. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
No, they just don't want to let you down. I don't want to let you down. | Hayır sadece senin kaybetmeni istemiyorlar. Ben de yenilmeni istemiyorum. Hayır onlar hayal kırıklığına uğramanı istemiyorlar. Ben de istemiyorum. Hayır sadece senin kaybetmeni istemiyorlar. Ben de yenilmeni istemiyorum. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Qe're fine. | İyi durumdayız. Ben iyiyim. İyi durumdayız. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
It's like he said. They have all the time. Qe don't. | Dediği gibi. Onların zaman sıkıntısı yok. Ama bizim var. Avukatın dediği gibi, onların zamanı var. Bizim ise yok. Dediği gibi. Onların zaman sıkıntısı yok. Ama bizim var. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Qe're gonna be fine. | Her şey iyi olacak. Herşey düzelecek.. Her şey iyi olacak. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Is that the Journal? Yeah, 1949. | Journal mı o? Evet 1949. Dergi bu mu? Evet, 1949. Journal mı o? Evet 1949. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Gerald Reed vs. Lansing Tech. | Gerald Reed ve Lansing Teknoloji. Gerald Reed, Lansing Tech'e karşı. Gerald Reed ve Lansing Teknoloji. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Seems relevant, huh? | İlgili gibi değil mi? Sizinkiyle alakalı gibi. İlgili gibi değil mi? | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Seems like it to me. | Bana öyle geldi. Öyle gözüküyor. Bana öyle geldi. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Dr. Kearns, I'm really glad you're doing this. | Bunu yaptığınız için minnettarız Dr. Kearns. Dr. Kearns, bunu yaptığınız için sizinle gurur duyuyorum. Bunu yaptığınız için minnettarız Dr. Kearns. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
The truth is, if you don't fight, the rest of us will never stand a chance. | Gerçek şu ki eğer savaşmazsanız, geri kalan bizlerin de hiç şansı olmayacak. Doğrular için biz mücadele etmezsek, başkaları ayakta kalacak şansı bulamaz.. Gerçek şu ki eğer savaşmazsanız, geri kalan bizlerin de hiç şansı olmayacak. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
How you doing? | Nasılsın? Ne haber? Nasılsın? | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Good. Mr. Lawson called. | İyi. Bay Lawson aradı. Bay Lawson aradı. İyi. Bay Lawson aradı. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Okay. Qhere are the kids? | Peki. Çocuklar nerede? Çocuklar nerede? Peki. Çocuklar nerede? | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
I took them to Deb's. | Deb'e bıraktım. Deb'e bıraktım. Deb'e bıraktım. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Okay. I'm gonna grab a... | Peki ben uğrar... Bir içkiye ihtiyacım var. Peki ben uğrar... | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Phyllis... | Phyllis... Phyllis... | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
I wrote you a letter. | Sana bir mektup yazdım. Sana mektup yazacaktım. Sana bir mektup yazdım. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
And I threw it away, 'cause I don't know what to say. | Ancak yırtıp attım çünkü ne diyeceğimi bilemiyorum. Ama sonra attım. Çünkü ne yazacağımı bilemedim. Ancak yırtıp attım çünkü ne diyeceğimi bilemiyorum. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
It's just become so destructive. | Artık zarar verici hale geldi. Bütün bunlar çok yıkıcı olmaya başladı. Artık zarar verici hale geldi. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Okay, listen. I heard everything you said last week, | Bak dinle. Geçen hafta söylediğin her şeyi duydum... Tamam bak, geçen hafta söylediklerini düşündüm, Bak dinle. Geçen hafta söylediğin her şeyi duydum... | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
and I agree with it. I'm trying to change... | ...ve sana katılıyorum. Bir şeyleri değiştirmeye... sen haklısın değişmem lazım... ...ve sana katılıyorum. Bir şeyleri değiştirmeye... ve sana katılıyorum değişmeye çalışıyorum, geçmişi... | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
No, I know. I know you want to change. | Hayır biliyorum. Değiştirmek istediğini biliyorum. Değişmeye çalıştığını biliyorum. Hayır biliyorum. Değiştirmek istediğini biliyorum. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
I don't think you know how. | Nasıl bilebildiğini bilmiyorum. Ama nasıl yapacaksın? Nasıl bilebildiğini bilmiyorum. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
You can't. This is just how it has to be. | Bilemezsin. Böyle olması gerekiyor. Bunu yapma. Yapmam lazım. Bilemezsin. Böyle olması gerekiyor. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
I'm leaving. No. | Ayrılıyorum. Hayır. Ben ayrılıyorum. Hayır. Ayrılıyorum. Hayır. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Because I think this is the right thing. Please understand. | Çünkü bence doğru olan bu. Lütfen anla. Çünkü bence en doğrusu bu. Lütfen anla. Çünkü bence doğru olan bu. Lütfen anla. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
This has overwhelmed us. Goddamn it, I need you right now! | Bizi aşıyor. Kahretsin. Sana tam da şimdi ihtiyacı var. Allah kahretsin! Sana şu anda ihtiyacım var! Bizi aşıyor. Kahretsin. Sana tam da şimdi ihtiyacı var. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
You've stopped supporting me ever since I got home! | Eve geldiğim zamanlar bana destek olmayı bıraktın. Hastaneden döndüğümden beri bana destek olmadın. Eve geldiğim zamanlar bana destek olmayı bıraktın. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
You don't believe in this case anymore. It's not, this isn't fair. | Artık bu davada bana inanmıyorsun. Bu hiç de adil değil. Bu davaya asla inanmadın. Bu adil değil! Artık bu davada bana inanmıyorsun. Bu hiç de adil değil. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
It's not fair! It's not fair to me. | Hiç adil değil. Benim için de değil. Benim için de değil. Hiç adil değil. Benim için de değil. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
There are seven other people in this house, and you just don't get it. | Bu evde yaşan yedi kişi daha var ama sen farkında bile değilsin. Bu evde senden başka 7 kişi daha var ama senin umurunda değil. Bu evde yaşan yedi kişi daha var ama sen farkında bile değilsin. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Qe're close. Qe're so close. They're calling us right now! | Sonuca çok yakınız. O kadar yakınız ki şu an. Şu anda bizi arıyorlar. Çok yaklaştık. Yakında bizi arayacaklar. Sonuca çok yakınız. O kadar yakınız ki şu an. Şu anda bizi arıyorlar. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Honey. No. Phyllis, no, Phyllis. | Tatlım. Hayır. Hayır Phylllis hayır. Tatlım, lütfen. Tatlım. Hayır. Hayır Phylllis hayır. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Come here. Qe're okay. | Buraya gel. Sorun yok. Gel buraya. İyi olacağız. Buraya gel. Sorun yok. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
I can't do it without you. | Sensiz yapamam. Bunu sensiz yapamam. Sensiz yapamam. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
You're gonna be fine. | Sen de düzeleceksin. Senin için daha iyi olacak. Sen de düzeleceksin. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
I can fix it. | Durumu düzeltebilirim. Üstesinden gelebilirim. Durumu düzeltebilirim. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Okay. You fix it. And then we'll see, okay? | Tamam. Düzelt o halde. O zaman görüşürüz oldu mu? Tamam. Halledeceksin. Sonrasına bakacağız. Tamam. Düzelt o halde. O zaman görüşürüz oldu mu? | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
For now, this is best. | Ama şu anda en iyisi bu. Şimdilik en iyisi bu. Ama şu anda en iyisi bu. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
You still love me? | Beni hala seviyor musun? Beni hala seviyor musun? Beni hala seviyor musun? | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
I love you. | Seviyorum. Seviyorum. Seviyorum. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Qhat did Lawson say? | Lawson ne dedi? Lawson ne dedi? Lawson ne dedi? | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
He officially resigned the case. | Davadan resmi olarak ayrılmış. Resmi olarak davayı bırakmış. Davadan resmi olarak ayrılmış. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Yeah, so, I'm going back to my room real quick, | O halde bir an önce odama döneyim. O halde bir an önce odama döneyim. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
and then I'll meet you at the library. | Seninle kütüphanede buluşurum. Seninle kütüphanede buluşurum. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Dennis? | Dennis? Dennis! Dennis? | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Dad. | Baba? Baba? Baba? | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
I'll catch up with you guys. | Ben size yetişirim arkadaşlar. Size yetişirim... Ben size yetişirim arkadaşlar. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Yeah, see you later. | Peki, görüşürüz. Peki, görüşürüz. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Hey. Qhat's going on? | Hey. Nasılsın? Ne var ne yok? Hey. Nasılsın? | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Can we get a cup of coffee? | Birlikte bir kahve içebilir miyiz? Beraber kahve içelim mi? Birlikte bir kahve içebilir miyiz? | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
Sure. Yeah. | Tabi. Olur. Tabi. Olur. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |
It's a long article, Dad. | Uzun bir makale baba. Bu yazı çok uzun baba. Uzun bir makale baba. | Flash of Genius-1 | 2008 | ![]() |