English
TurkishSearch
English Turkish Sentence Translations Page 18885
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| Now I know that you’re pregnant with my child… | Artık bebeğime hamile olduğunu bildiğime göre... | Fated to Love You-1 | 2014 |  |
| …I should do my duty as father. | ...babalık görevimi yerine getirmem gerekir. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| Kim Mi Young. | Kim Mi Young. Yazın çok güzel. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| …write down what I say for me. | Söylediklerimi benim için yaz. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| Neatly and thoroughly! | Titizlikle ve aynı şekilde! | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| Okay. Thoroughly. | Tamam. Aynı şekilde. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| The world is flourishing... | Dünya gelişiyor... | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| …and life is very beautiful. 1 | ...ve hayat çok güzel. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| No, no, no. | Yok yok. Baştan yazalım, daha gerçekçi olsun. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| Life is very lonely… | Hayat yapayalnız... | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| …and the world is tough. | ...ve dünya çetin. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| Wealth and fame are useless... | Para da şöhret de... | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| ...unless you live a long life. | ...uzun bir ömür sürmediğin müddetçe boş. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| That means... | Bu da demek oluyor ki... | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| …you should try your best to survive in this world. | ...bu dünyada hayatta kalmak için elinden geleni yapmak zorundasın. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| Try to avoid stress… | Stresten... | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| ...and avoid overworking... | ...ve fazla çalışmaktan kaçın. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| You must eat lots of it. | Hem de çok yemen gerek. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| Be careful with dogs, cars... | Köpeklere dikkat et, arabalara da... ve ateşe. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| Excuse me. | Affedersin... Daha bitmedi. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| Keep writing what I say before I forget. | Ben unutmadan evvel sözlerimi yaz. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| Isn't this too serious for a letter of blessing? | İyi dilek mektubu için biraz ağır kaçmadı mı? | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| It's a letter to teach our baby how to live. | Bebeğimize nasıl yaşayacağını öğretecek bu mektup. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| Ah, I like this kind of food… | Bu yemekleri çok severim. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| ...but it's stinky, isn't it? | Gerçi pis kokuyor, değil mi? | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| That's why I told you I could eat lunch alone. | Bu yüzden tek başıma yiyebilirim demiştim. Sorun değil, rahat rahat ye. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| Why are you laughing? | Niye gülüyorsun? | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| I was just remembering our first time here together. | Buraya geldiğimiz ilk zamanı hatırladım. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| When we were here last time… | Buraya son gelişimizde... | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| ...you stuffed tissues in your nose... | ...öyle acı çekiyordun ki burnuna peçete tıkamıştın. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| Don’t be absurd. | Akıl alır iş mi bu? | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| I’m a man... | Ağırbaşlılığından asla taviz vermeyen bir erkeğim ben. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| You ran like a madman because you were scared of a dog... | Köpekten korktuğun için deli gibi koşmuş... | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| ...and you did karaoke to entertain my mother and her friends. | ...bir de annemle arkadaşlarını eğlendirmek için karaoke yapmıştın. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| You're a very entertaining person. | Çok eğlenceli birisin. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| You were a really good husband. | Çok da iyi bir kocaydın. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| You always made me smile. | Beni hep gülümsetirdin. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| Did I ever… | Seni hiç... | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| …hurt you... | ...kırdım... | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| ...or make you cry? | ...veya ağlattım mı? | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| No, you didn’t. | Hayır, hiç. Bir defa bile. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| Mi Young, you’re foolishly kind woman. | Mi Young, aptallık derecesinde iyi bir kadınsın sen. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| You were a little frustrated with it, actually. | Aslına bakarsan biraz sinirlerin bozulmuştu. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| But I turned into a bond girl from a Post it Girl because of you… | Fakat sayende post it kızından yapıştırıcı kıza döndüm! | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| …like a princess in a movie. | Tıpkı filmlerdeki prensesler gibi. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| I wore a fabulous dress and had my makeup done beautifully. | Muhteşem bir elbise giyip güzel güzel makyaj yaptırdım. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| Bond girl? | Yapıştırıcı kız mı? Ne güzel olmuşsundur. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| I can imagine how pretty you'd look. | Olmaz! Kesinlikle olmaz! Altı gün bile beklemek istemiyorum. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| But Miss Kim Mi Young... | Fakat Kim Mi Young... | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| ...no one can be with you forever. | Hiç kimse sonsuza dek seninle kalamaz. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| Eventually, you'll have to make it on your own. | Eninde sonunda tek başına idare etmen gerekir. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| I'm trying to live like that... | O şekilde yaşamaya çalışıyorum. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| …because I want to be your strength… | Çünkü sana güç olmak istiyorum... | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| …so you can rely on me like I did you... | ...ki benim yaptığım gibi sen de sırtını bana dayayabilesin. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| …if you get your memory back… | Belki hafızanı tekrar kazanırsın. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| …so I can be with you again. | Ben de tekrar seninle olurum. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| OH, I have your birthday gift. | Doğum günü hediyen yanımda. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| This is what you asked me to make for you. | Benden bunu yapmamı istemiştin. Adı Gun Kupası. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| How is it? | Nasıl olmuş? Aynı sen, değil mi? | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| It would have been better if I could have given it to you on your birthday. | Doğum gününde verebilseydim daha iyi olacaktı. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| Instead... | Onun yerine her sene yenisini yapacağım sana. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| Are you okay? | İyi misin? Tadı çok keskin. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| At first when he found out… he was… | İlk başta her şeyi öğrendiğinde... | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| I don’t want to give up hope, but… | Umudumu kesmek istemiyorum, fakat... | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| …seeing him changing and looking at my son and knowing that... | ...değişimini izlemek ve oğluma bakmak ve... | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| Mr. CEO. | Başkanım. Onayınız gereken belgeler. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| You wife must be having a hard time recently, right? | Eşiniz son zamanlarda çok zorlanıyordur. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| So… | Ben de gerginliğini almak için... | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| Is it anything like setting off firecrackers at the river… | Nehir kenarında maytap sallayıp havai fişek patlatmak falan mı? | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| Don’t even mention it. | Aman hiç bahsetmeyin. Düzgün patlamadığında öyle gerilmiştim ki. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| Mr. CEO? | Başkanım? Ne oldu Müdür Tak? | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| You’re back? | Döndünüz mü? Döndünüz, değil mi? | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| I should call your wife right now. | Hemen eşinizi arayayım. Dur, dur! | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| Keep it a secret. | Bu bir sır. Şu durumda gizemli adam olmaya mı çalışıyorsunuz? | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| Mr. Tak. | Müdür Tak. Sanırım... | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| ...it was my stupid genetic disease. | ...aptal genetik hastalığım yüzündendi. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| I can’t even imagine... | Hayal dahi edemiyorum o zavallı kadına ne acılar çektireceğimi. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| I can’t imagine it. | Hayal edemiyorum. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| I wanted to see you today too. | Ben de seni görmek istiyordum bugün. Aklımı okumuşsun. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| I was a little surprised yesterday when you left me so suddenly. | Dün aniden beni bıraktığında biraz şaşırmıştım. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| Se Ra. | Se Ra. Efendim? | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| Let’s… | Ayrılalım. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| I’m sorry to tell you this. | Böyle söylediğim için özür dilerim. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| It’s because of her, isn’t it? | O kadın yüzünden, değil mi? Kim Mi Young yüzünden. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| No. | Hayır. Yalan söylüyorsun. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| The six precious years... | Bana verdiğin altı değerli yıl. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| I'm sorry I made you waste them, Se Ra. | Sana yıllarını çarçur ettirdiğim için özür dilerim Se Ra. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| You didn’t do anything wrong. | Sen hiç hata yapmadın. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| It’s all my fault... | Hepsi benim yüzümden... | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| ...so don’t be hurt. | Bu yüzden üzülme sakın. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| This is a lie, isn’t it? | Yalan söylüyorsun, değil mi? | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| It’s all because of Kim Mi Young. | Hepsi Kim Mi Young yüzünden. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| If she hadn't come between us, this never would have happened. | O aramıza girmeseydi böyle bir şey asla yaşanmayacaktı. Olmaz... | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| I can’t let you go. | Bırakamam seni. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| I’ve never thought about my life without you. | Sensiz düşünmedim hiç hayatımı. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| France? | Fransa mı, ne zaman döneceksin? | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| I don’t know. | Bilmiyorum, belki de hiç dönmem. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| Because of the image you made for me… | Benim için kurduğun imaj sayesinde çok başarılı oldum. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| Don’t forget to call me when you do come back. | Döndüğünde beni aramayı unutma sakın. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
| Bye. See ya. | Hoşça kal. Görüşürüz. | Fated to Love You-1 | 2014 | |
