English
TurkishSearch
English Turkish Sentence Translations Page 18640
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| But I could... If you can do something for me. | Ama benim için bir şey yapabilirsen affedebilirim. | Faking it-1 | 2014 |  |
| Is it a makeover? | Makyaj mı? | Faking it-1 | 2014 | |
| Because I have lots of ideas. | Çünkü aklımda bir sürü fikir var. | Faking it-1 | 2014 | |
| No, keep Tommy from spilling my secret at school tomorrow | Hayır, Tommy'nin sırrımı yarın okul'da sonsuza kadar... | Faking it-1 | 2014 | |
| and forever. | ...yaymasını engelle. | Faking it-1 | 2014 | |
| Then I will forgive you. | O zaman seni affedeceğim. | Faking it-1 | 2014 | |
| How do you know he hasn't texted everyone already? | Herkese mesaj yoluyla yaymadığını nereden biliyorsun? | Faking it-1 | 2014 | |
| Because I stole his phone and melted it with my flat iron. | Çünkü telefonunu çaldım ve ütüyle erittim. | Faking it-1 | 2014 | |
| Oh, deal. I got this. | Anlaştık. Hallederim. | Faking it-1 | 2014 | |
| Just need to borrow my mom's car. | Annemin arabasını almalıyım. | Faking it-1 | 2014 | |
| But after you forgive me, will you tell me | Ama beni affedikten sonra... | Faking it-1 | 2014 | |
| what those pills are for? | ...bana hapların ne için olduğunu söyleyecek misin? | Faking it-1 | 2014 | |
| You okay, sugar bear? | İyi misin, tatlım? | Faking it-1 | 2014 | |
| You were crying so hard last night, | Dün gece çok sesli ağlıyordun... | Faking it-1 | 2014 | |
| I never heard what happened. | ...ve neler olduğunu duymadım. | Faking it-1 | 2014 | |
| Why did you two break up? | Neden ayrıldınız? | Faking it-1 | 2014 | |
| You should probably sit down. | Otursan iyi olur. | Faking it-1 | 2014 | |
| Oh, dear, breakups between teenage lesbians | Tatlım, iki genç lezbiyen kızın ayrılığı... | Faking it-1 | 2014 | |
| can be especially brutal. | ...gerçekten acımasız olabiliyor. | Faking it-1 | 2014 | |
| We talk about it all the time in PFLAG. | Okul aile birliğinde her zaman bunu konuşuyoruz. | Faking it-1 | 2014 | |
| Oh, speaking of, did I tell you? | Okul aile birliği demişken sana söyledim mi? | Faking it-1 | 2014 | |
| They elected me president. Such an honor. | Beni başkan olarak seçtiler, ne kadar onurlandım. | Faking it-1 | 2014 | |
| Mom, that's great. | Anne, bu harika. | Faking it-1 | 2014 | |
| So this safe space just got a little safer. | Böylece güvenli yerin güveni daha da arttı. | Faking it-1 | 2014 | |
| You know, it doesn't even matter why we broke up. | Bilirsin, neden ayrıldığımızın bir önemi yok. | Faking it-1 | 2014 | |
| I just... I want to get her back, and I can't figure out | Onu geri kazanmak istiyorum ama bunu nasıl yapacağımı... | Faking it-1 | 2014 | |
| how to do that, and even the Internet's stumped. | ...bilmiyorum ve internet bile yardımcı olamıyor. | Faking it-1 | 2014 | |
| I can feel her pulling away, and it scares me. | Onun uzaklaşıp gittiğini hissedebiliyorum ve bu beni korkutuyor. | Faking it-1 | 2014 | |
| Oh, sweetie, why don't you just | Tatlım, neden ona onun için ne kadar değerli... | Faking it-1 | 2014 | |
| show her how much she means to you? | ...olduğunu göstermiyorsun? | Faking it-1 | 2014 | |
| You're an Ashcroft. | Sen bir Ashcroft'sun. | Faking it-1 | 2014 | |
| We're experts at big, dramatic gestures of affection. | Biz böyle sevgi ve dramatik jestlerle uzmanızdır. | Faking it-1 | 2014 | |
| We are? | Öyle miyiz? | Faking it-1 | 2014 | |
| Once, after a nasty fight, | Bir defasında, babanla kötü bir kavga ettikten sonra... | Faking it-1 | 2014 | |
| your dad drove me out into the middle of the desert. | ...beni bir çölün ortasına götürdü. | Faking it-1 | 2014 | |
| Now, at first I was a little scared, I'll admit, | Başta biraz korkmuştum ama itiraf edeyim... | Faking it-1 | 2014 | |
| but he built this huge fire to show me | ...bana kalbindeki aşkı göstermek için... | Faking it-1 | 2014 | |
| the passion in his heart. | ...büyük bir ateş yakmış. | Faking it-1 | 2014 | |
| He did? | Yaktı mı? | Faking it-1 | 2014 | |
| Yeah, not only was I deeply touched, | Evet, çok etkilenmemin yanında... | Faking it-1 | 2014 | |
| but that's how burning man started. | ...yanan adam klasiği de böyle başladı. | Faking it-1 | 2014 | |
| So what have you got to lose? Go big or go home, right? | Kaybedecek neyin var? Ya büyük oyna ya da hiç oynama, değil mi? | Faking it-1 | 2014 | |
| I ran into Karma. | Karma ile karşılaştım. | Faking it-1 | 2014 | |
| I'm guessing from your broodiness it didn't go well. | Tahminimce mutlu olma durumunda çok iyi gitmedi. | Faking it-1 | 2014 | |
| We're done. | Bitirdik. | Faking it-1 | 2014 | |
| After what happened last night, there's zero chance | Dün olanlardan sonra artık bir araya gelmemizin... | Faking it-1 | 2014 | |
| we're ever going to get back together, | ...bir ihtimali kalmadı... | Faking it-1 | 2014 | |
| and it's all my fault. | ...ve hepsi benim suçum. | Faking it-1 | 2014 | |
| Yowzer, here we go again. | Yaşasın, tekrar başlıyoruz. | Faking it-1 | 2014 | |
| Liam, enough with the guilt. You didn't do anything wrong. | Liam, bu kadar suçluluk duygusu yeter. Sen kötü bir şey yapmadın. | Faking it-1 | 2014 | |
| No, I did. No, Karma is the one who lied, | Hayır, yaptım. Hayır, her istediğini... | Faking it-1 | 2014 | |
| over and over again to get what she wanted. | ...elde etmek için yalan söyleyen Karma idi. | Faking it-1 | 2014 | |
| Even I think that's selfish. | Ben bile bunun bencilce olduğunu düşünüyorum. | Faking it-1 | 2014 | |
| Other than her hair, I don't get what you and Amy | Ayrıca, Amy ile neden bu kadar çok deli... | Faking it-1 | 2014 | |
| are so gaga about. | ...olduğunuzu anlamıyorum... | Faking it-1 | 2014 | |
| Did I say Amy? I meant Jamie. | Amy mi dedim? Jamie diyecektim. | Faking it-1 | 2014 | |
| Buckner, the kid with the stutter? | Buckner, kekeme olan çocuk. | Faking it-1 | 2014 | |
| He thinks Karma is ad adorable. | Karma'nın çok tatlı olduğunu düşünüyor. | Faking it-1 | 2014 | |
| You said they were faking being lesbians. | Lezbiyen taklidi yaptıklarını söylemiştin. | Faking it-1 | 2014 | |
| Karma is. | Karma yapıyor. | Faking it-1 | 2014 | |
| Amy's so tied up in Karma, she's practically a pretzel. | Amy ise kendini Karma'ya çok kaptırdı... | Faking it-1 | 2014 | |
| Apparently she told Karma she loved her last night, | ...galiba ve dün gece onu sevdiğini söylemiş... | Faking it-1 | 2014 | |
| and Karma rejected her. | ...ve Karma onu reddetmiş. | Faking it-1 | 2014 | |
| She did? | Reddetti mi? | Faking it-1 | 2014 | |
| You have to promise me you won't say anything | Bunu ya da bunun hakkında bir şey... | Faking it-1 | 2014 | |
| about that or about this. | ...söylemeyeceğine söz ver. | Faking it-1 | 2014 | |
| This is what you need help with? | Bu konuda mı yardıma ihtiyacın var? | Faking it-1 | 2014 | |
| I got him in there, | Onu oraya sokabildim... | Faking it-1 | 2014 | |
| but there's no way I can get him out. | ...ama çıkarmamın bir yolu yok. | Faking it-1 | 2014 | |
| Be right there, baby. | Geliyorum, bebeğim. | Faking it-1 | 2014 | |
| Oh, where the hell are my sunglasses? | Güneş gözlüklerim nerede? | Faking it-1 | 2014 | |
| They're on your head. Oh. | Kafandalar. | Faking it-1 | 2014 | |
| Thank you, thank you, thank you. | Teşekkür ederim, teşekkür ederim. | Faking it-1 | 2014 | |
| Can't conquer Cancun without these. | Cancun'a bunlarsız gidemem. | Faking it-1 | 2014 | |
| I can't breathe, Mom. Come here. Oh! | Nefes alamıyorum, anne. Gel buraya. | Faking it-1 | 2014 | |
| Are you going to be okay home alone for a week? | Bir haftalığına tek başına iyi olacak mısın? | Faking it-1 | 2014 | |
| I won't be alone. Lauren's here. | Yalnız olmayacağım. Lauren burada. | Faking it-1 | 2014 | |
| We're not going to come home to a crime scene, are we? | Döndüğümüzde bir suç mahallinde olmayacağız, değil mi? | Faking it-1 | 2014 | |
| That is not the way I want to get on dateline. | Görmek isteyeceğim şey böyle bir şey değil. | Faking it-1 | 2014 | |
| Well, I'm grounded. I have nothing to lose. | Cezalıyım zaten. Kaybedecek bir şeyim yok. | Faking it-1 | 2014 | |
| Oh, honey, forget about that. I overreacted. | Tatlım unut o konuyu. Aşırı tepki verdim. | Faking it-1 | 2014 | |
| It's okay. I deserve to be grounded. | Sorun değil. Cezalandırılmayı hak ediyorum. | Faking it-1 | 2014 | |
| For the rest of my life. | Hayatımın kalanı boyunca. | Faking it-1 | 2014 | |
| It was just a silly dance between two best friends. | İki en iyi arkadaş arasında aptalca bir danstı sadece. | Faking it-1 | 2014 | |
| Now, you have fun while we're gone. | Şimdi, biz de gittiğimize göre keyfinize bakın. | Faking it-1 | 2014 | |
| Just use protection. | Koruma kullanın. | Faking it-1 | 2014 | |
| I have a softball bat under my bed. | Yatağımın altında bir beysbol sopası var. | Faking it-1 | 2014 | |
| Oh, well, we'll talk when I get back. | Geldiğimde konuşuruz. | Faking it-1 | 2014 | |
| Love you! Mwah. | Seni seviyorum! | Faking it-1 | 2014 | |
| This is kidnapping. It's really more blackmail. | Bu adam kaçırma. Daha çok şantaj. | Faking it-1 | 2014 | |
| We're going to take photos of this ass[Bleep] | Bu şerefsizin şok edici ve sapkın... | Faking it-1 | 2014 | |
| that are so shocking and deviant, | ...fotoğraflarını çekeceğiz... | Faking it-1 | 2014 | |
| he'll never tell anyone my secret. | ...böylece sırrımı kimseye anlatamayacak. | Faking it-1 | 2014 | |
| Conveniently, my mom | Uygun olarak, annem... | Faking it-1 | 2014 | |
| sells sex toys out of the trunk of her car. | ...arabasında seks oyuncakların satıyor. | Faking it-1 | 2014 | |
| Guys, guys, this is illegal and highly disturbing. | Arkadaşlar, bu yasal değil ve son derece taciz edici. | Faking it-1 | 2014 | |
| Lauren, how bad could this secret be? | Lauren, sırrın ne kadar kötü olabilir? | Faking it-1 | 2014 | |
| Ugh, I'm not telling you my [Bleep] secret. | Sana sırrımı söylemeyeceğim. | Faking it-1 | 2014 | |
| She's not. Trust me, I tried. | Söylemeyecek. Güven bana, denedim. | Faking it-1 | 2014 | |
| Guys, I'm with Amy. | Arkadaşlar, Ben Amy'e katılıyorum. | Faking it-1 | 2014 | |
