Search
English Turkish Sentence Translations Page 18559
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
Old enough | Yeterince büyüğüm. Yeterince büyüğüm. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
I know you're probably too young to be thinking about marriage, | Biliyorum evliliği düşünmek için çok genç olduğunuzu düşünüyorsunuz. Biliyorum evliliği düşünmek için çok genç olduğunuzu düşünüyorsunuz. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
but take it from me, | Ama beni dinleyin... Ama beni dinleyin... | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
if you find somebody that you want to spend the rest of your life with, | ...eğer hayatınızın geri kalanını geçireceğiniz birisiyleyseniz... ...eğer hayatınızın geri kalanını geçireceğiniz birisiyleyseniz... | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
there's nothing better | ...bundan daha güzel birşey yoktur. ...bundan daha güzel birşey yoktur. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Thanks, sweetie | Teşekkür ederim tatlım. Teşekkür ederim tatlım. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
But before you get married, | Ama evlenmeden önce... Ama evlenmeden önce... | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
make sure you explore all your options, guys, | ...bütün seçenekleri gözden geçirdiğinizden emin olun çocuklar. ...bütün seçenekleri gözden geçirdiğinizden emin olun çocuklar. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
and bone as many chicks as you can | Ve götürebildiğiniz kadar da hatun götürün. Ve götürebildiğiniz kadar da hatun götürün. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Well, ladies, be sure you take the long way through Dicktown, too | Kızlar siz de ne kadar malafat yerseniz o kadar iyidir. Kızlar siz de ne kadar malafat yerseniz o kadar iyidir. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
I banged at least fifty guys | Ben bu yanımdaki göt herifle evlenmeden önce.... Ben bu yanımdaki göt herifle evlenmeden önce.... | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
before I met this asshole sitting next to me here | ...en az 50 herife verdim mesela. ...en az 50 herife verdim mesela. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
And a group of girls, too | Ve birkaç tane de kıza. Ve birkaç tane de kıza. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
ltwas no accident that I invited the electrician and the plumber | Elektrikçiyle tesisatçıyı aynı gün eve çağırmam... Elektrikçiyle tesisatçıyı aynı gün eve çağırmam... | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
on the same day | ...tesadüf değildi. ...tesadüf değildi. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Ohh Whoo whoo! Real hot! | Gerçekten ateşliydi! Gerçekten ateşliydi! | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Guys, listen up | Dinleyin çocuklar... Dinleyin çocuklar... | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
If you're planning on having a threesome, | Eğer üçlü takılmayı düşünüyorsanız... Eğer üçlü takılmayı düşünüyorsanız... | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
you better to do it before you get married | ...bunu evlenmeden önce yapsanız daha iyidir. ...bunu evlenmeden önce yapsanız daha iyidir. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
But trust me, there's no better sensation | Ama bana inanın, iki hatunun aynı anda... Ama bana inanın, iki hatunun aynı anda... | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
than two women making out while riding your johnson | ...sizinkini istemesi gibi bir duygu daha yoktur. ...sizinkini istemesi gibi bir duygu daha yoktur. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
I almost forgot | Az kalsın unutuyordum. Az kalsın unutuyordum. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Book yourself a ticket to... | Ayrıca şunu yapmayı da unutmayın... Ayrıca şunu yapmayı da unutmayın... | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Try sleeping with your fiancé's best man | Nişanlınızın en iyi arkadaşıyla yatmayı deneyin. Nişanlınızın en iyi arkadaşıyla yatmayı deneyin. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
and his brother | Ve kardeşiyle. Ve kardeşiyle. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
at the wedding reception | Düğün töreninde. Düğün töreninde. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Very hot | Çok ateşlidir. Çok ateşlidir. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Great (sighs) | Harika. Harika. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Ooh, that's nice | Bu çok güzel. Bu çok güzel. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Oh, why didn't I think of this before? | Bunu neden daha önce akıl etmedim ki? Bunu neden daha önce akıl etmedim ki? | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Oh, shit | Hassiktir! Hassiktir! | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Damn it, damn it, damn it! | Lanet olsun! Lanet olsun! Lanet olsun! Lanet olsun! | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
WOMAN: Honey, dinner's ready | Yemek hazır tatlım. Yemek hazır tatlım. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Oh, my God Oh, my God | Aman tanrım! Aman tanrım! Aman tanrım! Aman tanrım! | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Oh, this is bad | Bu çok kötü. Bu çok kötü. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Can you pass the mashed potatoes, please? | Patates püresini uzatır mısın lütfen? Patates püresini uzatır mısın lütfen? | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Certainly Thank you | Tabi. Teşekkürler. Tabi. Teşekkürler. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Mm Everything is delicious, dear | Nefis olmuş hayatım. Nefis olmuş hayatım. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
WOMAN: Did you pick up your condoms for the prom? | Mezuniyet balosu için yanına kaput aldın mı oğlum? Mezuniyet balosu için yanına kaput aldın mı oğlum? | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
BOY: Yeah, they gave them out for free at school today | Evet bugün okulda bedavaya dağıttılar. Evet bugün okulda bedavaya dağıttılar. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
WOMAN: They did? BOY: Yeah Thanks, though | Öyle mi? Evet sağol. Öyle mi? Evet sağol. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Honey, is your vagina ringing? | Hayatım kukun çalıyor galiba? Hayatım kukun çalıyor galiba? | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Dad! That's ridiculous | Baba! Saçmalama! Baba! Saçmalama! | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Sounded like it | Sesi öyle geliyor da. Sesi öyle geliyor da. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Okay, I think we've learned a lot here Class dismissed | Pekala, yeterince şey öğrendik, ders bitmiştir. Pekala, yeterince şey öğrendik, ders bitmiştir. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
I'll see ya all tomorrow | Yarın görüşürüz. Yarın görüşürüz. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Now, remember your permission slips for the field trip | Öğrenim gezisi için izin kağıtlarınızı getirmeyi unutmayın. Öğrenim gezisi için izin kağıtlarınızı getirmeyi unutmayın. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Now, these permission slips are no joke, people, okay? | İzin kağıdı meselesini ciddiye alın tamam mı? İzin kağıdı meselesini ciddiye alın tamam mı? | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Now if you can't find your parents, | Ailenizi evde bulamazsanız... Ailenizi evde bulamazsanız... | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
they're in their bedroom, doing it | ...yatak odasında sevişiyor olabilirler. ...yatak odasında sevişiyor olabilirler. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
He'd probably use the toys Totally | Muhtemelen vibratör kullanıyordur. Kesinlikle. Muhtemelen vibratör kullanıyordur. Kesinlikle. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Hey, Stace Jess | Selam Stace, Jess. Selam Stace, Jess. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Hey Hi | Selam. Merhaba. Selam. Merhaba. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Uh, so listen, Stace, um... | Bak Stace, ben şey... Bak Stace, ben şey... | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
MATTHEWS: Mike, can I talk to you for a second? | Mike, seninle bir dakika konuşabilir miyiz? Mike, seninle bir dakika konuşabilir miyiz? | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Later? Yes | Daha sonra? Evet. Daha sonra? Evet. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Awesome Okay | Harika. Tamam. Harika. Tamam. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
So, Mike, | Eee Mike... Eee Mike... | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
how are things going with you and Stacy? | ...Stacy ile işler nasıl gidiyor? ...Stacy ile işler nasıl gidiyor? | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Oh, uh, great | Harika. Harika. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
You know, we're really good friends We... | Bilirsiniz işte, çok iyi arkadaşız... Bilirsiniz işte, çok iyi arkadaşız... | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Hey, hey! Don't bullshit a bullshitter, bro | Hop hop! Tereciye tere satma kardeş. Hop hop! Tereciye tere satma kardeş. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
I know you're into Stacy You wannarap about it? | Stacy'den hoşlandığını biliyorum. Bu konuda konuşmak ister misin? Stacy'den hoşlandığını biliyorum. Bu konuda konuşmak ister misin? | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Yeah, I mean, I don't know I like Stacy | Bilemiyorum... Stacy'den hoşlanıyorum. Bilemiyorum... Stacy'den hoşlanıyorum. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Hmm Hmm A lot | Hem de çok. Hem de çok. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
What do I do? How do ltell her how I feel? | Ne yapmam gerek? Ona hislerimi nasıl söyleyeyim? Ne yapmam gerek? Ona hislerimi nasıl söyleyeyim? | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
That's a good question | Güzel soru. Güzel soru. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
You don't | Söyleme. Söyleme. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
I don't? | Söylemeyeyim mi? Söylemeyeyim mi? | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
(chuckling) No, you don't | Hayır söyleme. Hayır söyleme. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
You see, Mike, a girl like Stacy is, ooh, way out of your league | Bak Mike, Stacy gibi kızlar senin gibileri aşar. Bak Mike, Stacy gibi kızlar senin gibileri aşar. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
What? What do you mean? | Ne? Ne demek istiyorsunuz? Ne? Ne demek istiyorsunuz? | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
I thought you were all about breaking the rules | Kuralları çiğnemekten, hatta kural falan olmadığından... Kuralları çiğnemekten, hatta kural falan olmadığından... | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
and there are no rules and we're all equal | ...bahsettiğinizi sanmıştım, hani eşittik? ...bahsettiğinizi sanmıştım, hani eşittik? | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
I am Just notwhen it comes to you and Stacy | Bahsettim ama konu sen ve Stacy olunca iş değişiyor. Bahsettim ama konu sen ve Stacy olunca iş değişiyor. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
You see, Mike, a girl like Stacy, to get her, | Mike, Stacy gibi kızları elde etmek için... Mike, Stacy gibi kızları elde etmek için... | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
boy, you'd need like a truckload of cough syrup | ...bir kamyon dolusu öksürük şurubuna... ...bir kamyon dolusu öksürük şurubuna... | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
and a vat of malt liquor | ...ve bir fıçı da biraya ihtiyacın var. ...ve bir fıçı da biraya ihtiyacın var. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Really mellow her out, you knowwhat I mean? | Onu gerçekten yumuşatman gerek, ne demek istediğimi anlıyor musun? Onu gerçekten yumuşatman gerek, ne demek istediğimi anlıyor musun? | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
But not knock her out That's a whole different class altogether | Ama nakavt olmasın. O tamamen başka bir olaydır. Ama nakavt olmasın. O tamamen başka bir olaydır. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
What? Mike | Ne? Mike Ne? Mike | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
you need to go after something more attainable | Daha ulaşılabilir hedeflerin peşinde koşmalısın. Daha ulaşılabilir hedeflerin peşinde koşmalısın. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
You need to find somebody who's a lot less | Biraz daha az... Biraz daha az... | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
pretty er | ...güzelini bulmalısın. ...güzelini bulmalısın. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
You might have to go up a fewweight classes... | Kendi sıkletinde birilerini bulman gerekebilir... Kendi sıkletinde birilerini bulman gerekebilir... | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
a little more than you're comfortable with, probably... | ...biraz daha rahat konuşabileceğin birisi mesela. ...biraz daha rahat konuşabileceğin birisi mesela. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
buck fifty, two bills... I'm not sure | Biraz daha tombul, daha kısa mesela bilemiyorum. Biraz daha tombul, daha kısa mesela bilemiyorum. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Somebodywho hasn't seen the light of day in quite a long time | Vücudunda uzun süredir gün ışığı görmemiş yerlerin var galiba. Vücudunda uzun süredir gün ışığı görmemiş yerlerin var galiba. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Acne scars, fangs for teeth, bad hygiene, | Sivilce izleri olan, uzun köpek dişleri olan, pasaklı... Sivilce izleri olan, uzun köpek dişleri olan, pasaklı... | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
retarded, if you will What?! | ...hatta geri zekalı bile olur. Ne?! ...hatta geri zekalı bile olur. Ne?! | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Hey, sometimes keepin' it real hurts, little bro | Bazen gerçekler acıtır küçük kardeşim. Bazen gerçekler acıtır küçük kardeşim. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
But in the end, we're all stronger people | Ama eninde sonunda hepimiz güçlü insanlarız. Ama eninde sonunda hepimiz güçlü insanlarız. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Now go out there and get an ugly chick | Şimdi çık dışarı ve git kendine çirkin bir hatun bul. Şimdi çık dışarı ve git kendine çirkin bir hatun bul. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Or a whore Good luck | Ya da bir fahişe. Bol şans. Ya da bir fahişe. Bol şans. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Good talk | Güzel konuşmaydı. Güzel konuşmaydı. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
MAN: Now, a quick word from our sponsor. | Şimdi sponsorumuzdan küçük bir hatırlatma. Şimdi sponsorumuzdan küçük bir hatırlatma. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
WOMAN: Tired ofwaking up with morning wood? | Sabahları dimdik uyanmaktan bıktınız mı? Sabahları dimdik uyanmaktan bıktınız mı? | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Embarrassed by untimely hard ons? | Zamansız sertleşmeler utanç mı veriyor? Zamansız sertleşmeler utanç mı veriyor? | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Boners sprouting up at the most inopportune times? | En olmadık zamanlarda çadırı mı kuruyorsunuz? En olmadık zamanlarda çadırı mı kuruyorsunuz? | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |
Well, that's why we've invented Flaccitra. | İşte Flaccitra'yı bu sebepten icat ettik. İşte Flaccitra'yı bu sebepten icat ettik. | Extreme Movie-1 | 2008 | ![]() |