• en flag English
    • tr flag Turkish

Search

English Turkish Sentence Translations Page 18504

English Turkish Film Name Film Year Details
Mary. Hello, Joel. Mary. Merhaba, Joel. Mary. Merhaba, Joel. Extract-1 2009 info-icon
Let me tell you now, friend Hele bir dur da dinle birader Hele bir dur da dinle birader Extract-1 2009 info-icon
She's everything in life I'm ever gonna need Hayata dair aradığım ne varsa hepsi onda Hayata dair aradığım ne varsa hepsi onda Extract-1 2009 info-icon
She's my fingers O benim parmaklarım O benim parmaklarım Extract-1 2009 info-icon
When I want to feel Yeter ki hissetmek isteyeyim Yeter ki hissetmek isteyeyim Extract-1 2009 info-icon
She's the only thing in life to me that's really real Şu hayatta bana yaşadığımı hatırlatan tek şey o Şu hayatta bana yaşadığımı hatırlatan tek şey o Extract-1 2009 info-icon
Let me tell you now, friend Diyorum ya sana birader Diyorum ya sana birader Extract-1 2009 info-icon
You know, I don't know what to... Ne yapacağımı ben de bilemiyorum artık Ne yapacağımı ben de bilemiyorum artık Extract-1 2009 info-icon
They come in and... That's right. They're doing... Her gün aynı şey Doğru söylüyorsun. Sürekli Her gün aynı şey Doğru söylüyorsun. Sürekli Extract-1 2009 info-icon
DEAN: You should come by tonight. Bu akşam mutlaka uğraman lazım. Bu akşam mutlaka uğraman lazım. Extract-1 2009 info-icon
It's half price well drinks while the game's going. Maç saatinde içkiler yarı fiyatına. Maç saatinde içkiler yarı fiyatına. Extract-1 2009 info-icon
Well, you always give me free drinks, though. Benim içkiler her zaman bedavaya geliyor zaten. Benim içkiler her zaman bedavaya geliyor zaten. Extract-1 2009 info-icon
I know. You should come by. Bilmez miyim. Uğrarsın artık. Bilmez miyim. Uğrarsın artık. Extract-1 2009 info-icon
Might as well. There's no action going on at my house, that's for sure. Uğrayayım bari. Evde herhangi bir aksiyon göreceğimiz yok nasıl olsa. Uğrayayım bari. Evde herhangi bir aksiyon göreceğimiz yok nasıl olsa. Extract-1 2009 info-icon
Why not? Is your wife out of town? Niye ki? Karın şehir dışında mı? Niye ki? Karın şehir dışında mı? Extract-1 2009 info-icon
No, I just haven't been laid in about a month. Yok yahu. Bir aydır güreş tutmadım da. Yok yahu. Bir aydır güreş tutmadım da. Extract-1 2009 info-icon
Hey, did you get this job through Job 1? İşkur'dan mı aldın bu işi? İşkur'dan mı aldın bu işi? Extract-1 2009 info-icon
I started right there on the assembly line, Seri üretim hattında iş başı yapmıştım. Tıpkı senin gibi. Seri üretim hattında iş başı yapmıştım. Tıpkı senin gibi. Extract-1 2009 info-icon
Only I did better. Forty crates a day. Sana beş basardım tabii. Günde kırk kasa. Sana beş basardım tabii. Günde kırk kasa. Extract-1 2009 info-icon
That's right, vato. I'm the best sorter in here. Doğru duydun, kumral şopar. Buranın en iyi tasnifçisi benim. Doğru duydun, kumral şopar. Buranın en iyi tasnifçisi benim. Extract-1 2009 info-icon
Yep. Probably gonna make me floor manager at the end of this year. Yıl sonuna kalmadan bölüm müdürü olursam hiç şaşırma. Yıl sonuna kalmadan bölüm müdürü olursam hiç şaşırma. Extract-1 2009 info-icon
That's why they made me full time. You see that? Beni boşuna tam zamanlı çalışan yapmadılar ya. Bak görüyor musun? Beni boşuna tam zamanlı çalışan yapmadılar ya. Bak görüyor musun? Extract-1 2009 info-icon
That new guy? He's holding us up. Şu yeni herif var ya hani? Bizi yavaşlatıyor. Şu yeni herif var ya hani? Bizi yavaşlatıyor. Extract-1 2009 info-icon
It's not my job to tell him to hold the line, either. İşini düzgün yapmasını söylemek bana kalmadı ya canım. İşini düzgün yapmasını söylemek bana kalmadı ya canım. Extract-1 2009 info-icon
Hey. My band's playing on Friday. You should check us out. Bizim grup cuma günü sahne alacak. Gelmezsen çok şey kaçırırsın. Bizim grup cuma günü sahne alacak. Gelmezsen çok şey kaçırırsın. Extract-1 2009 info-icon
It's pronounced "God's cock." "Tanrı'nın Organı" diye okunuyor. "Tanrı'nın Organı" diye okunuyor. Extract-1 2009 info-icon
What kind of music do you listen to? Rock? Ne tür müzik seversin? Rock falan mı? Ne tür müzik seversin? Rock falan mı? Extract-1 2009 info-icon
Yeah. Yeah. You'll like this. Tabii ya. Kesin hoşuna gidecektir. Tabii ya. Kesin hoşuna gidecektir. Extract-1 2009 info-icon
Ladies are free, so bring some chicks, okay? Bayanlar için giriş beleş. Karı kız da getirirsin, tamam mı? Bayanlar için giriş beleş. Karı kız da getirirsin, tamam mı? Extract-1 2009 info-icon
Typical, typical. Hep aynı terane. Hep aynı terane. Extract-1 2009 info-icon
I'm just going to sit here. Burada öylecene oturacağım. Burada öylecene oturacağım. Extract-1 2009 info-icon
You're not going to shut it off? Motoru kapatmayacak mısın? Motoru kapatmayacak mısın? Extract-1 2009 info-icon
I'm not going to hold the line. Akışı bozmayacağım. Akışı bozmayacağım. Extract-1 2009 info-icon
If they're not going to do their jobs, I'm not going to do mine. Onlar işini yapmıyor madem, o zaman ben de yapmam. 1 Onlar işini yapmıyor madem, o zaman ben de yapmam. 1 Extract-1 2009 info-icon
Well, if I don't get home before about 8:00, Sekizden önce evde olmazsam... Sekizden önce evde olmazsam... Extract-1 2009 info-icon
she puts on the sweatpants, ...eşofmanlarını giyer. ...eşofmanlarını giyer. Extract-1 2009 info-icon
and once the sweatpants are on, I get nothing. 1 Eşofmanlarını giydi mi o geceden bir daha hayır gelmez. Eşofmanlarını giydi mi o geceden bir daha hayır gelmez. Extract-1 2009 info-icon
You know, it's over. Şansımı kaybederim. Şansımı kaybederim. Extract-1 2009 info-icon
Shit. İçine sıçayım. İçine sıçayım. Extract-1 2009 info-icon
Damn it! Lan ben şimdi sizin! Lan ben şimdi sizin! Extract-1 2009 info-icon
What are you doing? What are you doing? Ne yaptığını sanıyorsun? Asıl sen ne yaptığını sanıyorsun? Ne yaptığını sanıyorsun? Asıl sen ne yaptığını sanıyorsun? Extract-1 2009 info-icon
What is he doing? That's what I want to know. O ne yaptığını sanıyor? Bunu merak ediyorum. O ne yaptığını sanıyor? Bunu merak ediyorum. Extract-1 2009 info-icon
Yeah? Why you ganging up on us? That is your job. Bize cephe mi alıyorsun? Senin işin bu. Bize cephe mi alıyorsun? Senin işin bu. Extract-1 2009 info-icon
We can't do our job if they don't do their job! Onlar işini adamakıllı yapmazsa biz kendi işimizi nasıl yapabiliriz ki! Onlar işini adamakıllı yapmazsa biz kendi işimizi nasıl yapabiliriz ki! Extract-1 2009 info-icon
We're the only ones that do our work around here! Bizden başka hiç kimse üzerine düşen görevi yapmıyor! Bizden başka hiç kimse üzerine düşen görevi yapmıyor! Extract-1 2009 info-icon
What is the problem? Let's settle down. Mesele nedir? Sakin olalım. Mesele nedir? Sakin olalım. Extract-1 2009 info-icon
Mary. Mary. Mary. Extract-1 2009 info-icon
Hector's new here, okay? Hector işe daha yeni başladı, tamam mı? Hector işe daha yeni başladı, tamam mı? Extract-1 2009 info-icon
It's gonna take him a couple of days, so you've got to be patient. Alışması birkaç günü bulacak, o yüzden biraz sabırlı olun. Alışması birkaç günü bulacak, o yüzden biraz sabırlı olun. Extract-1 2009 info-icon
Step, listen. This is something you're gonna have to deal with Step, dinle beni. Bölüm müdürü olmak istiyorsan... Step, dinle beni. Bölüm müdürü olmak istiyorsan... Extract-1 2009 info-icon
if you want to be floor manager, you got that? ...bu tür konuları nasıl halledeceğini öğrenmen gerek, anlaşıldı mı? ...bu tür konuları nasıl halledeceğini öğrenmen gerek, anlaşıldı mı? Extract-1 2009 info-icon
Great. Well, let's clean all this up, okay, and get back to rolling. Güzel. Sorunu çözüp çalışmamıza devam edelim. Güzel. Sorunu çözüp çalışmamıza devam edelim. Extract-1 2009 info-icon
We cannot afford to fall behind today. Let's go. İşleri aksatacak lükse sahip değiliz. Hadi bakalım. İşleri aksatacak lükse sahip değiliz. Hadi bakalım. Extract-1 2009 info-icon
Back to your station. Herkes çalışma yerine dönsün. Herkes çalışma yerine dönsün. Extract-1 2009 info-icon
See that? We always get the blame. Gördün mü bak? Günah keçisi hep biz oluyoruz. Gördün mü bak? Günah keçisi hep biz oluyoruz. Extract-1 2009 info-icon
Jesus, they're like a bunch of damn children, you know? Olacak iş değil ya, küçücük çocuklardan hiçbir farkları yok. Olacak iş değil ya, küçücük çocuklardan hiçbir farkları yok. Extract-1 2009 info-icon
I feel like a babysitter. Kendimi bakıcıymış gibi hissediyorum. Kendimi bakıcıymış gibi hissediyorum. Extract-1 2009 info-icon
Sorry I missed the drama this morning. I was showing boy genius down there Sabahki tiyatroyu kaçırdığım için kusura bakma. Sabahki tiyatroyu kaçırdığım için kusura bakma. Extract-1 2009 info-icon
(SCOFFS) Look at him. Baksana şuna. Baksana şuna. Extract-1 2009 info-icon
That's his whole career, you know? Driving that damn forklift. Meslek hayatı bundan öteye gidemeyecek. Kahrolası forklifti sürecek o kadar. Meslek hayatı bundan öteye gidemeyecek. Kahrolası forklifti sürecek o kadar. Extract-1 2009 info-icon
You'd think he'd want to learn how. Öğrenmek için canla başla çalışacağını sanırsın. Öğrenmek için canla başla çalışacağını sanırsın. Extract-1 2009 info-icon
Well, he does have that band that he's involved in, as well. Aynı zamanda bir müzik grubuna da üyeymiş. Aynı zamanda bir müzik grubuna da üyeymiş. Extract-1 2009 info-icon
(SCOFFS) Yeah, right. Band. Tabii ya. Kim bilir ne gruptur. Tabii ya. Kim bilir ne gruptur. Extract-1 2009 info-icon
I bet you dollars to donuts he sucks at that, too. O işi de eline yüzüne bulaştırdığına bahse girerim. O işi de eline yüzüne bulaştırdığına bahse girerim. Extract-1 2009 info-icon
Then you got dinkus down there. Who? Mary? Senin şu hırbo da var ayrıca. Kim? Mary mi? Senin şu hırbo da var ayrıca. Kim? Mary mi? Extract-1 2009 info-icon
No, no. The other one. What's her face? Yok, yok. Diğeri. İsmi her neyse var ya hani? Yok, yok. Diğeri. İsmi her neyse var ya hani? Extract-1 2009 info-icon
She asked me, or rather "aksed me," for more personal days. İznini uzatmamı istedi. Kendi deyimiyle: "iştedi". İznini uzatmamı istedi. Kendi deyimiyle: "iştedi". Extract-1 2009 info-icon
Just like that. Bildiğin bu şekilde. Bildiğin bu şekilde. Extract-1 2009 info-icon
I told her maybe if she figures out how to fill out her timesheets correctly, İş cetvelini doğru düzgün doldurmanın yolunu bulursa... İş cetvelini doğru düzgün doldurmanın yolunu bulursa... Extract-1 2009 info-icon
I will give her more personal days. ...iznini bir ihtimal uzatabileceğimi belirttim. ...iznini bir ihtimal uzatabileceğimi belirttim. Extract-1 2009 info-icon
Don't worry. She will never fill out her timesheets correctly. Merak etme. Sittin sene beceremez. Merak etme. Sittin sene beceremez. Extract-1 2009 info-icon
I better get out of here. Çıksam iyi olur. Çıksam iyi olur. Extract-1 2009 info-icon
Got to beat that 8:00 sweatpant deadline thing. Saat 8'deki eşofman kapanışına yetişmem lazım. Saat 8'deki eşofman kapanışına yetişmem lazım. Extract-1 2009 info-icon
Oh, shit. Do not notice me. Hadi be! N'olur görme. Hadi be! N'olur görme. Extract-1 2009 info-icon
Do not notice me. Just go back inside. Go back inside. N'olur görme. Giriver içeri, gir içeri. N'olur görme. Giriver içeri, gir içeri. Extract-1 2009 info-icon
God damn it! Hey. Şansımı sikeyim! Şansımı sikeyim! Extract-1 2009 info-icon
Hey, Joel. Glad I caught you. How have you been? Selam, Joel. Rast geldiğimiz iyi oldu. Ne var ne yok? Selam, Joel. Rast geldiğimiz iyi oldu. Ne var ne yok? Extract-1 2009 info-icon
I'm in such a hurry right now, Nathan. Şu an öyle acelem var ki anlatamam, Nathan. Şu an öyle acelem var ki anlatamam, Nathan. Extract-1 2009 info-icon
Yeah? You've been busy? Öyle mi? Bu aralar yoğunsun yani? Öyle mi? Bu aralar yoğunsun yani? Extract-1 2009 info-icon
Yes. Very, very, very busy. Evet. Hem de nasıl! Evet. Hem de nasıl! Extract-1 2009 info-icon
And I'm so busy right now, I gotta go make a phone call. Şimdi de çok işim var. Gidip telefon açmam lazım. Şimdi de çok işim var. Gidip telefon açmam lazım. Extract-1 2009 info-icon
Gotta call the office before they all leave for the day. Mesaileri bitmeden, işyerindekileri yakalamam gerekiyor. Mesaileri bitmeden, işyerindekileri yakalamam gerekiyor. Extract-1 2009 info-icon
Yeah. Hey, listen. Real quick, while I've got you here, Anlıyorum. Seni niye tuttuğumu anlatayım hemen. Anlıyorum. Seni niye tuttuğumu anlatayım hemen. Extract-1 2009 info-icon
what are you guys doing November 17th? Kasımın 17'sine planınız var mı? Kasımın 17'sine planınız var mı? Extract-1 2009 info-icon
On the 17th? Um... 17'sine mi? 17'sine mi? Extract-1 2009 info-icon
On the 17th, I think that we're out of town. Sanırım 17'sinde şehir dışında olacağız. Sanırım 17'sinde şehir dışında olacağız. Extract-1 2009 info-icon
Oh, yeah? Where you going? Öyle mi? Hayırdır, nereye? Öyle mi? Hayırdır, nereye? Extract-1 2009 info-icon
Um... Wait a minute. I meant the seventh. Şeye... Dur dur! Yedisi demek istedim. Şeye... Dur dur! Yedisi demek istedim. Extract-1 2009 info-icon
You guys will definitely be in town then, right? Öyleyse o gün yüzde yüz burada olacaksınız, değil mi? Öyleyse o gün yüzde yüz burada olacaksınız, değil mi? Extract-1 2009 info-icon
Great. Leslie and I are going to this dinner. Harika. Leslie'yle bir yemeğe katılacağız. Harika. Leslie'yle bir yemeğe katılacağız. Extract-1 2009 info-icon
It's an annual thing. We go every year with the Rotary Club. Yılda bir düzenlenen bir yemek. Her yıl Rotary Kulübü'yle iştirak ediyoruz. Yılda bir düzenlenen bir yemek. Her yıl Rotary Kulübü'yle iştirak ediyoruz. Extract-1 2009 info-icon
It's for charity. It's just a whole lot of fun. Hayırseverlik adına yapılan bir şey. Cümbür cemaat eğlence. Hayırseverlik adına yapılan bir şey. Cümbür cemaat eğlence. Extract-1 2009 info-icon
And we would like to invite you and Suzie Suzie'yle ikinizi de masamıza konuk olarak... Suzie'yle ikinizi de masamıza konuk olarak... Extract-1 2009 info-icon
to be our guests at our table... ...davet etmek istiyo ...davet etmek istiyo Extract-1 2009 info-icon
Nathan, I just... I don't think that that's something that we're gonna want to do. Nathan, katılmak isteyeceğimiz bir şeymiş gibime gelmiyor. Nathan, katılmak isteyeceğimiz bir şeymiş gibime gelmiyor. Extract-1 2009 info-icon
Really? Yeah. Sahiden mi? Sahiden. Sahiden mi? Sahiden. Extract-1 2009 info-icon
Why not? It's a lot of fun. Niye ki? Çok eğlenceli olacak. Niye ki? Çok eğlenceli olacak. Extract-1 2009 info-icon
Suzie doesn't like going to those kinds of things. Suzie bu tarz şeylere katılmaktan hoşlanmıyor. Suzie bu tarz şeylere katılmaktan hoşlanmıyor. Extract-1 2009 info-icon
Why not? Niye ki? Niye ki? Extract-1 2009 info-icon
We wouldn't know anybody, and she gets really uncomfortable. Ortama yabancı oluyoruz ve haliyle rahatsız oluyor. Ortama yabancı oluyoruz ve haliyle rahatsız oluyor. Extract-1 2009 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 18499
  • 18500
  • 18501
  • 18502
  • 18503
  • 18504
  • 18505
  • 18506
  • 18507
  • 18508
  • …
  • »
  • »»
Restricted Mode:   
  • Contribute
  • About Us
  • Disclaimer
  • Contact