Search
English Turkish Sentence Translations Page 18508
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
Listen, man. I like Suzie. You know what I'm saying? | Dinle abi, Suzie'yi severim. Biliyorsun değil mi? Dinle abi, Suzie'yi severim. Biliyorsun değil mi? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
And I got nothing against her, | Ona karşı hiçbir art niyetim yok... Ona karşı hiçbir art niyetim yok... | Extract-1 | 2009 | ![]() |
but what if she's feeling the same way you were? Right? | ...ama ya senin hissettiklerinin aynısını o da hissederse ne olacak? ...ama ya senin hissettiklerinin aynısını o da hissederse ne olacak? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
What if she cheated on you? Would that bother you? | Ya o seni aldatırsa? Bu seni rahatsız eder miydi? Ya o seni aldatırsa? Bu seni rahatsız eder miydi? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
I don't... No, I guess... No, I guess it wouldn't, at this point. | Hayır, sanırım... Bu durumdayken sanırım etmezdi. Hayır, sanırım... Bu durumdayken sanırım etmezdi. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
I guess that's a little weird, isn't it? | Biraz garip, değil mi? Biraz garip, değil mi? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Yeah, a bit, but, you know, do you think she would do it? | Evet, biraz, ama yapabileceğini düşünüyor musun? Evet, biraz, ama yapabileceğini düşünüyor musun? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
What? Cheat on me? No. You sure? | Neyi? Beni aldatabileceğini mi? Hayır. Emin misin? Neyi? Beni aldatabileceğini mi? Hayır. Emin misin? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Well, I don't know, actually. Hang on. She might. | Aslına bakarsan bilemiyorum. Yapabilir de. Aslına bakarsan bilemiyorum. Yapabilir de. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Suzie might. She could be tempted, I suppose. | Suzie aldatabilir aslında. Sanırım Suzie baştan çıkartılabilir. Suzie aldatabilir aslında. Sanırım Suzie baştan çıkartılabilir. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
If some really studly guy hit on her... | Şöyle çekici bir erkek ona asılırsa Şöyle çekici bir erkek ona asılırsa | Extract-1 | 2009 | ![]() |
So, you're saying that she would cheat on you | Yani, karın çekici olsa... Yani, karın çekici olsa... | Extract-1 | 2009 | ![]() |
if she were placed in temptation's way, | ...seni aldatır... ...seni aldatır... | Extract-1 | 2009 | ![]() |
and yet you're in temptation's way and you're not cheating on her? | ...sen çekici olsan onu aldatmam mı diyorsun? ...sen çekici olsan onu aldatmam mı diyorsun? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
That's right. Okay, bro. | Doğru. Tamam abi. Doğru. Tamam abi. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Here's what you need to do. | Yapman gerekeni söylüyorum: Yapman gerekeni söylüyorum: | Extract-1 | 2009 | ![]() |
I don't want drugs, Dean. There are ways, | Uyuşturucu istemiyorum, Dean. Başka yollar da var... Uyuşturucu istemiyorum, Dean. Başka yollar da var... | Extract-1 | 2009 | ![]() |
ancient ways from Aztec times | ...Aztekler zamanından kalma eski yöntemler var... ...Aztekler zamanından kalma eski yöntemler var... | Extract-1 | 2009 | ![]() |
of getting your wife to cheat on you, if that is what you need. | ...tabii istediğin karının seni aldatması ise. ...tabii istediğin karının seni aldatması ise. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Let's hear it. | Söyle bakalım. Söyle bakalım. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
You hire a gigolo | Karınla işi pişirmesi için... Karınla işi pişirmesi için... | Extract-1 | 2009 | ![]() |
to have an affair with your wife. | ...bir jigolo tut. ...bir jigolo tut. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
What? I'm serious, bro. I know a guy. | Ne? Ciddiyim birader. Tanıdığım biri var. Ne? Ciddiyim birader. Tanıdığım biri var. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
You know a gigolo? Yes, I do. | Tanıdığın bir jigolo mu var? Evet var. Tanıdığın bir jigolo mu var? Evet var. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
How do you know a gigolo? | Nereden tanıyorsun? Nereden tanıyorsun? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
This guy, Brad. Brad the gigolo? | Brad. Brad jigolo mu? Brad. Brad jigolo mu? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Yes, who comes in here all the time. He's friends of Cliff. | Evet, devamlı buraya gelir. Cliff'in arkadaşı. Evet, devamlı buraya gelir. Cliff'in arkadaşı. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
You hire Brad. He has an affair with Suzie. | Brad'i tut. Suzie ile aşna fişne etsin. Brad'i tut. Suzie ile aşna fişne etsin. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
All right. Yeah. Don't you have another customer to help or something? | Oldu canım. İlgileneceğin başka müşterin falan yok mu? Oldu canım. İlgileneceğin başka müşterin falan yok mu? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Dude, you just told me that you wouldn't mind | Kanka, karım başka biriyle ilişkiye girse... Kanka, karım başka biriyle ilişkiye girse... | Extract-1 | 2009 | ![]() |
if she fooled around with somebody else. | ...önemsemem demiştin. ...önemsemem demiştin. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
And if she fools around with somebody else, | Karın başka biriyle ilişki kurarsa... Karın başka biriyle ilişki kurarsa... | Extract-1 | 2009 | ![]() |
you have no guilty feelings about hooking up with Cindy. | ...sen de Cindy ile ilişki kurduğun için suçluluk hissetmezsin. ...sen de Cindy ile ilişki kurduğun için suçluluk hissetmezsin. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
All your problems are solved. Stroke of genius idea on my part. | Bütün sorunların hallolur. Al sana dahiyane bir fikir. Bütün sorunların hallolur. Al sana dahiyane bir fikir. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Jesus Christ, maybe I will try some of your Xanax. | Nutkum tutuldu. Belki de senin şu Xanax'larından denemeliyim. Nutkum tutuldu. Belki de senin şu Xanax'larından denemeliyim. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Come on. Seriously. | Hadi be. Cidden. Hadi be. Cidden. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
I think what I'm gonna do is, I'm gonna sit Suzie down | Sanırım Suzie'yi oturtup... Sanırım Suzie'yi oturtup... | Extract-1 | 2009 | ![]() |
and I'm just gonna talk to her about it. | ...onunla bu konu hakkında konuşacağım. ...onunla bu konu hakkında konuşacağım. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Bing! No, that was a joke. | Yala yut. Hayır şaka yaptım. Yala yut. Hayır şaka yaptım. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Not a joke. | Şaka değil. Şaka değil. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Joking. Serious. | Şaka. Ciddi. Şaka. Ciddi. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
This gonna shut you up? | Bu seni susturur mu? Bu seni susturur mu? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Tell me what this stuff does, again. | Bir daha söylesene. Bu hap ne işe yarıyordu? Bir daha söylesene. Bu hap ne işe yarıyordu? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
STEP: Yeah, I just believe what's right is right. | Doğru olan, doğru olanı yapmaktır derim hep. Doğru olan, doğru olanı yapmaktır derim hep. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
CINDY: That's right, Step. | Doğrudur, Step. Doğrudur, Step. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
And what's right is for you to send a message | Bu kötü kaza kimsenin başına gelmesin diye... Bu kötü kaza kimsenin başına gelmesin diye... | Extract-1 | 2009 | ![]() |
so that a horrible accident like this never happens to anybody ever again. | ...mesaj vermen doğru. ...mesaj vermen doğru. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
That's why I got a lawyer for you. | Bu yüzden sana bir avukat tuttum. Bu yüzden sana bir avukat tuttum. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
You want to know who? | Kim olduğunu öğrenmek ister misin? Kim olduğunu öğrenmek ister misin? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Who? The guy on all the bus stop benches. | Kimmiş? Otobüs duraklarında reklamı olan adam. Kimmiş? Otobüs duraklarında reklamı olan adam. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Joe Adler? You got me Joe Adler? Mmm hmm. | Joe Adler? Bana Joe Adler'i mi tuttun? Evet. Joe Adler? Bana Joe Adler'i mi tuttun? Evet. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
You're so good to me, Cindy. | Ne kadar düşüncelisin, Cindy. Ne kadar düşüncelisin, Cindy. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Okay. Oh, my gosh. Step, I'm sorry. | Tamam. Hay Allah. Step, kusura bakma. Tamam. Hay Allah. Step, kusura bakma. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
You're getting me aroused, | Beni tahrik ediyorsun... Beni tahrik ediyorsun... | Extract-1 | 2009 | ![]() |
and I'm getting you aroused, | ...ben de seni tahrik ediyorum. ...ben de seni tahrik ediyorum. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
and your doctor said that you should not get aroused | Oysa doktorun, mahkeme bitene kadar... Oysa doktorun, mahkeme bitene kadar... | Extract-1 | 2009 | ![]() |
till after the trial. | ...tahrik edilmemen gerektiğini söyledi. ...tahrik edilmemen gerektiğini söyledi. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Step, I'm so sorry. | Step, çok üzgünüm. Step, çok üzgünüm. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
I'm sorry. I think we should go. I'm sorry. | Üzgünüm. Sanırım gitsek iyi olacak. Üzgünüm. Üzgünüm. Sanırım gitsek iyi olacak. Üzgünüm. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
STEP: Man. Look at all them mallards. | Şu ördeklere bak be abi. Şu ördeklere bak be abi. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
I knew I should have brought the Mossberg. | Mossberg tüfeğimi getirmem gerektiğini biliyordum. Mossberg tüfeğimi getirmem gerektiğini biliyordum. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
DEAN: Shit. | Hassiktir. Hassiktir. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Do you remember what color that pill was I gave you? | Sana hangi renk hap verdiğimi hatırlıyor musun? Sana hangi renk hap verdiğimi hatırlıyor musun? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
What? Damn it. | Ne? Lanet olsun. Ne? Lanet olsun. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
I don't think it was Xanax. | Xanax verdiğimi sanmıyorum. Xanax verdiğimi sanmıyorum. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Could have been Ritalin or Special K. | Ritalin veya Özel K vermiş olabilirim. Ritalin veya Özel K vermiş olabilirim. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
I don't care. What? | Umurumda değil. Ne oldu ki? Umurumda değil. Ne oldu ki? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Well, Special K is a horse tranquilizer. | Özel K, at sakinleştiricisidir. Özel K, at sakinleştiricisidir. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
It sometimes has weird effects on humans. | İnsanlarda beklenmedik etkilere yol açabilir. İnsanlarda beklenmedik etkilere yol açabilir. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Hey, it's nothing to worry about. | Endişelenecek bir şey yok. Endişelenecek bir şey yok. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Probably just shouldn't drink anymore. | Artık içmesen iyi olabilir. Artık içmesen iyi olabilir. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Remember that thing you were talking about? | Şu bahsettiğin şeyi hatırlıyor musun? Şu bahsettiğin şeyi hatırlıyor musun? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
About the gigolo? Yeah? | Jigoloyu? Evet? Jigoloyu? Evet? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
You don't think that is wrong? | Bunun yanlış olduğunu düşünmüyor musun? Bunun yanlış olduğunu düşünmüyor musun? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
You don't think that that is morally wrong? | Ahlaken yanlış olduğunu düşünmüyor musun? Ahlaken yanlış olduğunu düşünmüyor musun? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
What could be morally wrong about that? | Bunun neresi ahlaken yanlış? Bunun neresi ahlaken yanlış? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Yeah, I don't know. | Ne bileyim. Ne bileyim. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Look, man. If she doesn't wanna do anything, | Abi bak şimdi. Karın bir şey yapmak istemiyorsa... Abi bak şimdi. Karın bir şey yapmak istemiyorsa... | Extract-1 | 2009 | ![]() |
she doesn't have to, okay? | ...yapmasına gerek olmayacak, tamam mı? ...yapmasına gerek olmayacak, tamam mı? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
But if she does, then she's the one who sinned, | İstiyorsa, günahı onun boynuna olur... İstiyorsa, günahı onun boynuna olur... | Extract-1 | 2009 | ![]() |
and you're the one who can go out there | ...ve malafatını istediği deliğe sokabilen sen olursun. ...ve malafatını istediği deliğe sokabilen sen olursun. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
And that's what's morally appropriate. | Bu da ahlaken uygun olur. Bu da ahlaken uygun olur. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
I cannot... I can't see anything morally wrong with it, either, | Ben de bunda ahlaken yanlış bir şey göremiyorum... Ben de bunda ahlaken yanlış bir şey göremiyorum... | Extract-1 | 2009 | ![]() |
and... And he's a friend of yours, right? What is his name? | ...ayrıca adam senin arkadaşındı, değil mi? Adı ne? ...ayrıca adam senin arkadaşındı, değil mi? Adı ne? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Brad. You want me to get on the phone with him? | Brad. Ona telefon etmemi ister misin? Brad. Ona telefon etmemi ister misin? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
No, no. Just hang on. | Hayır, hayır. Bir dakika. Hayır, hayır. Bir dakika. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
It's very weird to even talk about this, Dean. | Bundan bahsetmemiz bile çok enteresan, Dean. Bundan bahsetmemiz bile çok enteresan, Dean. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Dude, all you got to do is tell her he's coming to be the new pool guy | Ya abi, karına sadece onu yeni havuz temizleyiciniz olarak... Ya abi, karına sadece onu yeni havuz temizleyiciniz olarak... | Extract-1 | 2009 | ![]() |
or whatever, and see what happens. Seriously. | ...işe aldığını falan söyle ve bak neler olacak. Ciddi diyorum. ...işe aldığını falan söyle ve bak neler olacak. Ciddi diyorum. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
If she doesn't go for it, terrific. | Karın bundan hoşlanamazsa, ne âlâ. Karın bundan hoşlanamazsa, ne âlâ. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Now you just feel better for not fooling around in the first place. | Kızla oynaşma olayına hiç girişmediğin için mutlu olursun. Kızla oynaşma olayına hiç girişmediğin için mutlu olursun. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
I think you're right, and we do need a new pool cleaner. | Sanırım haklısın, yeni bir havuz temizleyicisine ihtiyacımız var. Sanırım haklısın, yeni bir havuz temizleyicisine ihtiyacımız var. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
That's a sign, bro. | Bu bir alamet, be abi. Bu bir alamet, be abi. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Yeah, I just... I don't know. It's so nuts. | Evet, ne bileyim işte. Çok heyecan verici. Evet, ne bileyim işte. Çok heyecan verici. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
You got to listen to the universe. | Kainatı dinlemelisin. Kainatı dinlemelisin. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Why don't you have another drink, man? | Neden bir içki daha içmiyorsun abi? Neden bir içki daha içmiyorsun abi? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
You know what? Why don't I go call Brad? | Bir şey söyleyeyim mi? Neden gidip Brad'i çağırmıyorum? Bir şey söyleyeyim mi? Neden gidip Brad'i çağırmıyorum? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
See what he has to say about this? | Bakalım ne diyecek? Bakalım ne diyecek? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
What the hell. | Neden olmasın? Neden olmasın? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
It seems pretty clear, right? I mean, it's $200, right? | İyi anlaşıldı, değil mi? Yani, 200 dolar tamam mı? İyi anlaşıldı, değil mi? Yani, 200 dolar tamam mı? | Extract-1 | 2009 | ![]() |