Search
English Turkish Sentence Translations Page 18507
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
Or is it more like your eights look like sixes? | Ya da sekizlerin altı gibi mi demeliydim? Ya da sekizlerin altı gibi mi demeliydim? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Which one is it? | Hangisi? Hangisi? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Hey, dude. You wanna hit some golf balls, man? | Selam, dostum. Golf topu hırpalamak ister misin, abi? Selam, dostum. Golf topu hırpalamak ister misin, abi? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Hey, Dean. Cindy, here. | Selam, Dean. Bu Cindy. Selam, Dean. Bu Cindy. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Oh, damn. | Hay Allah. Hay Allah. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Goodness. Hi. Dean. | Ne güzel. Selam, ben Dean. Ne güzel. Selam, ben Dean. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Entrepreneur, spiritualist, healer. | İşadamıyım, ruhlarla ilgiliyim ve de şifacıyım. İşadamıyım, ruhlarla ilgiliyim ve de şifacıyım. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Okay. Nice to meet you. | Peki. Tanıştığımıza memnun oldum. Peki. Tanıştığımıza memnun oldum. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Nice to meet you. Thank you, Mr. Reynolds. | Ben de memnun oldum. Teşekkürler, Bay Reynolds. Ben de memnun oldum. Teşekkürler, Bay Reynolds. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Thank you. Thank you. Welcome aboard. | Teşekkürler. Teşekkürler. Aramıza hoş geldin. Teşekkürler. Teşekkürler. Aramıza hoş geldin. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
We're gonna play some golf, but maybe we could all just hang out? | Golf oynayacaktık, ama belki de hep beraber takılabiliriz. Golf oynayacaktık, ama belki de hep beraber takılabiliriz. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Dean? Dude. | Dean? Dostum. Dean? Dostum. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Does she work here? | Burada mı çalışıyor? Burada mı çalışıyor? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Yeah, she's a temp. | Evet, geçici eleman. Evet, geçici eleman. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
She's a tramp? Temp! | Verici eleman mı dedin? Geçici! Verici eleman mı dedin? Geçici! | Extract-1 | 2009 | ![]() |
And please don't stare at her. Get away from the window. | Ayrıca onu dikizlemeyi kes lütfen. Camdan uzak dur. Ayrıca onu dikizlemeyi kes lütfen. Camdan uzak dur. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
I like it, Joel. I like your style. | Seviyorum, Joel. Tarzını seviyorum. Seviyorum, Joel. Tarzını seviyorum. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Well, I didn't hire her. She came over through Job 1. | Evet de, onu ben işe almadım. İşkur'dan geldi. Evet de, onu ben işe almadım. İşkur'dan geldi. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
They just sent her over like everyone else. | Diğerlerini nasıl gönderiyorlarsa onu da öyle göndermişler. Diğerlerini nasıl gönderiyorlarsa onu da öyle göndermişler. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Job 1, huh? I got to give those guys a call, man. | İşkur, öyle mi? Onlara benim de bir telefon çakmam lazım abi. İşkur, öyle mi? Onlara benim de bir telefon çakmam lazım abi. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
I have never seen a woman anywhere near that hot working here. | Burada çalışan hatunlar içinde onun kadar seksisini görmedim. Burada çalışan hatunlar içinde onun kadar seksisini görmedim. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Makes sense, though, huh? I mean, hot girls need jobs, too, right? | Mantıklı, değil mi? Yani, seksi hatunların da çalışması gerekir, doğru mu? Mantıklı, değil mi? Yani, seksi hatunların da çalışması gerekir, doğru mu? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Do they really? | Harbiden mi? Harbiden mi? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
I mean, most of your temps look like winos, man, and they're guys. | Demek istediğim abi, geçici elemanların çoğu ayyaş tipli ve erkek olur. Demek istediğim abi, geçici elemanların çoğu ayyaş tipli ve erkek olur. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
You wanna hear something weird, too? Yeah. | Tuhaf bir şey daha duymak ister misin? Evet. Tuhaf bir şey daha duymak ister misin? Evet. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
I think that she was flirting with me. | Sanırım kız bana yazdı. Sanırım kız bana yazdı. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Really? | Harbi mi? Harbi mi? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Could be wrong. No, I'm sure, man. | Yanılmış olabilirim. Yok be abi, yazmıştır. Yanılmış olabilirim. Yok be abi, yazmıştır. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Dude, you could probably have any girl out there, that's walking around, | Dostum, şu an orada kafasında saç filesiyle gezinen... Dostum, şu an orada kafasında saç filesiyle gezinen... | Extract-1 | 2009 | ![]() |
anyone that you see right now with the hairnet on, man, | ...herhangi bir hatuna istediğin an sahip olup... ...herhangi bir hatuna istediğin an sahip olup... | Extract-1 | 2009 | ![]() |
you could probably nail. | ...anında mala çakabilirsin. ...anında mala çakabilirsin. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
I don't know about that. I'm telling you, man, | Ondan emin değilim bak. Söylüyorum ya abi... Ondan emin değilim bak. Söylüyorum ya abi... | Extract-1 | 2009 | ![]() |
you're the king of this whole domain. | ...sen bütün bu bölgenin kralısın. ...sen bütün bu bölgenin kralısın. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
This is your place. You're the ruler here. | Burası senin bölgen, burada hükümdar sensin. Burası senin bölgen, burada hükümdar sensin. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
You're the king of the... | Sen şey kralısın... Sen şey kralısın... | Extract-1 | 2009 | ![]() |
What is this shit you're making out here? | Sen ne üretiyordun lan burada? Sen ne üretiyordun lan burada? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
It's extract, and it's spray dried flavoring, and... | Özüt. Spreyle kurutulmuş tatlandırıcı ve Özüt. Spreyle kurutulmuş tatlandırıcı ve | Extract-1 | 2009 | ![]() |
You're the extract king, man. | Sen özütün kralısın abi. Sen özütün kralısın abi. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
And these females out here sense that, | Ve aşağıdaki bütün hatunlar bunun farkında... Ve aşağıdaki bütün hatunlar bunun farkında... | Extract-1 | 2009 | ![]() |
and you can have them if you want that, you know? | ...bu yüzden istediğini götürebilirsin, anlıyor musun? ...bu yüzden istediğini götürebilirsin, anlıyor musun? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
I personally wouldn't, because they're not sexually attractive to me, | Şahsen ben yapmam, çünkü onlar beni hiç de tahrik etmiyorlar... Şahsen ben yapmam, çünkü onlar beni hiç de tahrik etmiyorlar... | Extract-1 | 2009 | ![]() |
but, you know, that girl right there... | ...ama emin ol, şu deminki kız... ...ama emin ol, şu deminki kız... | Extract-1 | 2009 | ![]() |
...good for you, Joel. MARY: Somebody stole my purse! | ...tam sana göre, Joel. Biri cüzdanımı çalmış! ...tam sana göre, Joel. Biri cüzdanımı çalmış! | Extract-1 | 2009 | ![]() |
What the shit? | O da ne be? O da ne be? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
My purse is stolen! It's gone! He did it! He stole my purse! You! | Cüzdanım çalınmış! Yerinde yok! O yaptı! Cüzdanımı o çaldı! Sen! Cüzdanım çalınmış! Yerinde yok! O yaptı! Cüzdanımı o çaldı! Sen! | Extract-1 | 2009 | ![]() |
You stole my purse! He did it! | Cüzdanımı çaldın! O aldı! Cüzdanımı çaldın! O aldı! | Extract-1 | 2009 | ![]() |
He did it! He stole my purse! Hey, wait, wait! | O çaldı! O benim cüzdanımı çaldı! Hey, dur, bekle! O çaldı! O benim cüzdanımı çaldı! Hey, dur, bekle! | Extract-1 | 2009 | ![]() |
I told you about him! Calm down! | Onunla ilgili seni uyarmıştım! Sakin ol! Onunla ilgili seni uyarmıştım! Sakin ol! | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Calm down one minute, will you? | Bir dakikalığına sakin olur musun? Bir dakikalığına sakin olur musun? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
I'm not gonna calm down! I'm gonna call the cops! | Sakin makin olmayacağım! Polis çağıracağım! Sakin makin olmayacağım! Polis çağıracağım! | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Will you please time out? I speak the language, okay? Hector. | Lütfen mola verir misin? Tercüme edeceğim, tamam mı? Hector. Lütfen mola verir misin? Tercüme edeceğim, tamam mı? Hector. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
You know, purse o? Purse! That's right! | Bilirsin işte, cüzdan o? Cüzdan! Evet doğru! Bilirsin işte, cüzdan o? Cüzdan! Evet doğru! | Extract-1 | 2009 | ![]() |
You stole my purse and took my money! | Cüzdanımı çalıp içindeki paralarımı aldın! Cüzdanımı çalıp içindeki paralarımı aldın! | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Wait a minute! Wait a minute, okay? He stole my purse. | Bir dakika! Bir dakika, oldu mu? Cüzdanımı çaldı. Bir dakika! Bir dakika, oldu mu? Cüzdanımı çaldı. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Give me a break, please? How do you know it's stolen? | Müsaade eder misin, lütfen? Çalındığını nereden biliyorsun? Müsaade eder misin, lütfen? Çalındığını nereden biliyorsun? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
I know it's stolen because it's gone, that's how! | Biliyorum, çünkü olması gereken yerde yok işte! Biliyorum, çünkü olması gereken yerde yok işte! | Extract-1 | 2009 | ![]() |
What does it look like? | Nasıl bir cüzdandı? Nasıl bir cüzdandı? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
It's a white leather multi colored patchwork purse | Yanında balerin etekli ayıcık takılı, turkuaz kaplamalı... Yanında balerin etekli ayıcık takılı, turkuaz kaplamalı... | Extract-1 | 2009 | ![]() |
with a turquoise lining and a cute little teddy bear in a tutu! | ...rengarenk kumaş yamalı beyaz deri bir cüzdandı. ...rengarenk kumaş yamalı beyaz deri bir cüzdandı. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
(SINGING) You didn't have to love me like you did | Beni bu kadar sevmek zorunda değildin Beni bu kadar sevmek zorunda değildin | Extract-1 | 2009 | ![]() |
But you did, but you did | Ama sevdin, ama sevdin Ama sevdin, ama sevdin | Extract-1 | 2009 | ![]() |
And I thank you | Bu yüzden minnettarım sana Bu yüzden minnettarım sana | Extract-1 | 2009 | ![]() |
You didn't have to love me like you did | Beni bu kadar sevmek zorunda değildin Beni bu kadar sevmek zorunda değildin | Extract-1 | 2009 | ![]() |
But you took your love to someone else | Fakat aşkını başkalarına da pay ettin Fakat aşkını başkalarına da pay ettin | Extract-1 | 2009 | ![]() |
I wouldn't know what it meant to be loved to death | Ölümüne sevilmenin ne demek olduğunu bilmezdim Ölümüne sevilmenin ne demek olduğunu bilmezdim | Extract-1 | 2009 | ![]() |
You made me feel like I've never felt | Bana hayatım boyunca hissetmediğim duygular yaşattın Bana hayatım boyunca hissetmediğim duygular yaşattın | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Kisses so good I had to holler for help | Buseler tatlı gelse de yardım için haykırmalıydım Buseler tatlı gelse de yardım için haykırmalıydım | Extract-1 | 2009 | ![]() |
You didn't have to hold it, but you did | Kabul etmek zorunda değildin ama ettin Kabul etmek zorunda değildin ama ettin | Extract-1 | 2009 | ![]() |
But you did, but you did | Ama ettin, ama ettin Ama ettin, ama ettin | Extract-1 | 2009 | ![]() |
You can go ahead of me if that's all you got. | Tüm aldığın oysa, önüme geçebilirsin. Tüm aldığın oysa, önüme geçebilirsin. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Really? Yeah, sure. | Gerçekten mi? Evet, tabii ki. Gerçekten mi? Evet, tabii ki. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
That's really, really sweet of you. Thank you. | Gerçekten çok incesin. Teşekkür ederim. Gerçekten çok incesin. Teşekkür ederim. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
I can't believe I'm buying Reynold's Extract. | Reynold Özütü aldığıma inanamıyorum. Reynold Özütü aldığıma inanamıyorum. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
I mean, I work at the factory, you know? | Yani, fabrikasında çalışıyorum da. Yani, fabrikasında çalışıyorum da. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Really? I work there, too. | Öyle mi? Ben de orada çalışıyorum. Öyle mi? Ben de orada çalışıyorum. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Yeah, I sure do. Well, I used to, but... Yeah. | Evet, kesinlikle. Daha doğrusu çalışıyordum. Evet, kesinlikle. Daha doğrusu çalışıyordum. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Well, I just started working there. | Ben çalışmaya başlayalı çok olmadı. Ben çalışmaya başlayalı çok olmadı. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Yeah, I'm the fastest sorter there. | Evet, ben orada çalışan en hızlı paketleyiciyimdir. Evet, ben orada çalışan en hızlı paketleyiciyimdir. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Really? Yeah. Forty crates a day. | Gerçekten mi? Evet. Günde kırk kutu. Gerçekten mi? Evet. Günde kırk kutu. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
They were gonna make me floor manager. | Beni bölüm müdürü yapacaklar. Beni bölüm müdürü yapacaklar. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Well, I'm Cindy. | Ben Cindy. Ben Cindy. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
We don't do it anymore, you know? It's... We just... I don't know what to do. | Artık hiç yapmıyoruz yahu. Ne yapacağımı bilmiyorum. Artık hiç yapmıyoruz yahu. Ne yapacağımı bilmiyorum. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
We're turning into one of those brother sister couples. | Kardeş olduk adeta. Kardeş olduk adeta. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
You do kind of look alike. | Benziyorsunuz da ha. Benziyorsunuz da ha. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
No, we don't. Okay. | Hayır, benzemiyoruz. Peki. Hayır, benzemiyoruz. Peki. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
And to make things worse, | İşin kötü yanı da... İşin kötü yanı da... | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Dean, I cannot get that Cindy girl out of my mind. | ...Cindy denen o kızı aklımdan bir saniye olsun çıkaramıyorum. ...Cindy denen o kızı aklımdan bir saniye olsun çıkaramıyorum. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
And how often am I going to meet a girl that pretty | Ayrıca özüt üretimi işinde ne sıklıkla... Ayrıca özüt üretimi işinde ne sıklıkla... | Extract-1 | 2009 | ![]() |
and that into food flavoring? It's just... | ...o kadar güzel bir kızla karşılaşıyorum ki? ...o kadar güzel bir kızla karşılaşıyorum ki? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
You know she practically asked me out? | Bana çıkma teklif etti gibi, biliyor musun? Bana çıkma teklif etti gibi, biliyor musun? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
She gave me her phone number and everything. | Telefon numarasını falan verdi. Telefon numarasını falan verdi. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Asked me if I was going to that party where Rory's band is playing. | Rory'nin grubunun çıktığı partiye gelip gelemeyeceğimi sordu. Rory'nin grubunun çıktığı partiye gelip gelemeyeceğimi sordu. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Can you believe that? Really? | İnanabiliyor musun? Harbi mi? İnanabiliyor musun? Harbi mi? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Yeah. What are you going to do? | Evet. Peki ne yapacaksın? Evet. Peki ne yapacaksın? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
What do you mean, what am I gonna do? | Ne demek ne yapacaksın? Ne demek ne yapacaksın? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
I'm gonna do nothing. I can't cheat on Suzie. | Hiçbir şey yapmayacağım. Suzie'yi aldatamam. Hiçbir şey yapmayacağım. Suzie'yi aldatamam. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
I just got to power through it until I'm too old to get it up, you know? | Malı kaldıramayacak kadar yaşlanana dek katlanmalıyım. Malı kaldıramayacak kadar yaşlanana dek katlanmalıyım. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
Then I'll be all right. | Ondan sonrası kolay. Ondan sonrası kolay. | Extract-1 | 2009 | ![]() |
What if Suzie cheated on you? | Ya Suzie seni aldatırsa? Ya Suzie seni aldatırsa? | Extract-1 | 2009 | ![]() |
(SCOFFS) Right. Come on. | Daha neler? Daha neler? | Extract-1 | 2009 | ![]() |