Search
English Turkish Sentence Translations Page 166884
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
But I admit I got a kick out of | Ama itiraf ediyorum, mendili arkama bıraktın mı diye dönüp dönüp baktım. | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
Wish you the best. Thank you. | Her şey gönlünce olsun. Teşekkürler. | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
Later on. Okay, good night. | Sonra görüşürüz. Tamam. İyi geceler. | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
Something about this... | Bununla ilgili... | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
The more I'm no longer in that chinese box. | ...artık o Çin kutusunun içinden kurtulduğumu hissediyorum. artık o Çin kutusunun içinden kurtulduğumu hissediyorum. | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
I sense...space. | Boşluk hissediyorum. | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
A kinda latitude of what we happily call reality, | Hepimizin mutlu bir şekilde "gerçek" dediği o boşlukta... Hepimizin mutlu bir şekilde "gerçek" dediği o boşlukta, | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
In which, as everybody keeps saying... | ...ve herkesin durmadan söylediği... ve herkesin durmadan söylediği... | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
anything's possible. | "her şey mümkündür" sözünün içinde. | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
I'm gonna go home, | Eve gideceğim... Eve gideceğim, | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
And I'm gonna watch star trek | ...ve biraz akıl sağlığı için, oturup "Uzay Yolu" seyredeceğim. ve biraz akıl sağlığı için, oturup "Uzay Yolu" seyredeceğim. | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
Wherever this may lead you. | Seni her nereye götürüyorsa. | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
Let me know how you're making out. | Nasıl olduğunu bileyim. | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
So, John Oldman. | E, John Oldman. | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
What other pun names have you used? | Başka hangi kinayeli isimleri kullandın? | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
Lots. | Birçok. | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
John Paley for John Paleolithic, | John Paley, "paleolitik"de olduğu gibi. | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
John Savage | John Savage... John Savage (savage = vahşi) | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
Got really crazy about 60 years ago. | 60 yıl önce iyice zıvanadan çıktım. | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
When I was teaching at harvard, | Harvard'da öğretmenlik yaparken... Harvard'da öğretmenlik yaparken, | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
John T. Partee Boston tea party | John T. Partee. John T. Partee. (tea party = çay partisi) | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
60 years ago? | 60 yıl önce? | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
You did not teach chemistry! I do not believe you! | Sen kimya öğretmedin, sana inanmıyorum. | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
Your mother's name was Nola. | Annenin ismi Nola'ydı. | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
my mother! | Annem. | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
I reject this! | Bunu kabul etmiyorum. | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
My My My dog's name. | Köpeğimin adı. | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
Woof, woof, woofie... | Woofie... | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
Gruber. She remarried? | Gruber, tekrar evlendi mi? | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
Sorry, I had to move on. | Üzgünüm, gitmem gerekiyordu. | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
You know that. I left enough. | Biliyorsun. Ama yeterince bıraktım. | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
wait, you You had a beard. | Bekle, senin sakalın vardı. | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
Yeah, you used to tug on it | Evet, asılır dururdun, gerçek mi diye merak ederdin. | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
911, now! | 911'i ara! | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
Come on, Will. | Haydi Will. Hadi Will. | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
Come on, buddy. | Haydi dostum. Hadi dostum. | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
You'll stay in touch, Dr. Oldman. | Bağlantıda kalın Dr. Oldman. | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
You never saw a grown child die. | Büyümüş bir çocuğun ölümünü hiç görmedin mi? | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
Chantelle duncan: *I've seen rivers rise * | Nehirlerin yükselişini gördüm... | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
* seen endless vistas coming to an end * | Uçsuz bucaksız manzaraların sonunu... | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
* I've seen stars collide * | Yıldızların çarpışmasını... | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
* I know what it means to lose your only friend * | Tek arkadaşını kaybetmek nasıldır bilirim. | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
* nothing lasts forever * | Hiçbir şey sonsuza dek sürmez. Hiç bir şey sonsuza dek sürmez. | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
* that's what I've always heard * | Hep bunu duydum... | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
* forever is the way I feel for you * | Sonsuzluk, senin için hissettiğim şey. | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
* I've seen men take * | İnsanın dünyaya hükmedişini... | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
* the world into their hands * | ...avucunun içine alışını gördüm... avucunun içine alışını gördüm... | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
* and change it, mold it, to their point of view * | ...kendi bakış açısına göre şekillendirmesini... kendi bakış açısına göre şekillendirmesini... | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
* I've felt the earth shake * | Dünyanın sarsıldığını hissettim... | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
* and fight when it's the one thing left to do * | ...ve yapılacak son şey olduğu için savaştıklarını gördüm... ve yapılacak son şey olduğu için savaştıklarını gördüm... | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
* that's what I've always heard * | Hep bunu duydum. | The Man from Earth-5 | 2007 | ![]() |
Yes, sir. Where are you? | Evet amirim. Neredesin? | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
We're making a U turn and we're on our way. | Şimdi Gwang Myung caddesinden U yaptım. | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
Let's get ready. | Gidiyoruz beyler. | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
Yes, sir. | Tamam amirim. | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
Two in the front, the rest block the stairs. | Hyung Tack ve Sang Gon girişi alın, Jung Ho ve Sang Min merdivenleri tutun. Tack Ağabey, Sang Gon girişi alın, Jung Ho ve Sang Min merdivenleri kollayın. Hyung Tack ve Sang Gon, siz girişi alın, Jung Ho ve Sang Min de merdivenleri tutsun. | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
Jump him as a group. He's one strong bastard. | Adamı ancak beraber indirebiliriz . Ayı gibi herif. | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
I told you we should call for backup. | Niye takviye çağırmıyoruz ki? | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
You scared? Of course not. | Noldu lan, tırstın mı?? Hadi len. | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
Let's hurry and finally end this two month stakeout. | Beyler artık bitirelim şu işi. Bütün olayımız buydu. İyi iş çıkartın. | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
He's in. | Amirim. Burada. | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
Hurry!. | Hadi! | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
Grab the big guy, but let the kid go. | Grup asıl adamı almak için hazır. | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
Make sure you see him deliver it. | Çocuğua birşey olmayacak. | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
It's been delivered. | Teslimat yapıldı. | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
You can't go in, sir. Let go of me! Stay still! | Üzgünüm, giremezsiniz efendim. Kımıldama sik kafalı! | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
Stay still, asshole. | Olduğun yerde kal! | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
I got the goods. | Evet, aldım. | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
I'll leave right now. | Şimdi çıkıyorum. | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
Bear is on the move. | Ayı, ininden çıkıyor. | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
What do I do? | Şimdi ne yapıyoruz? | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
You sure about the delivery? I saw it! | Teslimattan emin misin? Gördüm! | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
Why isn't he coming out? I told you, I saw it myself! | Neden dışarı çıkmadı? Kendi gözlerimle gördüm diyorum! | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
Do I jump him or not? | İndirelim mi, kalsın mı? | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
Once he's out the door, it's all over! | Şimdi ne yapıyoruz? Dışarı çıkarsa, her şey biter! | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
Sir! | Ne yapayim! | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
Get him. | İndirin! | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
Mother fucker! | Anasını siktiğimin! | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
Fucking bastard! | Orospu çocuğu! | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
Teddy bear! | Ayıcık! | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
Let's go. | Hadi gidelim. Merkezde senin için atıştıracak şeylerimiz var. | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
He got away. | Gitmiş. | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
Ran with the goods. Fuck! | Mallarla beraber hem de. Hay sikeyim! | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
Don't get so worked up. | Hadi, sıkmayın kendinizi. | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
Those little pricks. | Aşağılık kalleşler. | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
Crazy bitch. | Çatlak karı. | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
You squeeze it, you buy it. | Eğer dokunursan almak zorundasın, tamam mı? | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
What do you need? | Ne istedin? | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
Or I'll kill you. | Seni hırsız. | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
I didn't steal your milk. | Senden çalmadım ki. | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
I'm not lying. | Yemin ederim. | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
I don't steal anymore. | Artık çalmıyorum. | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
Hey, flowers! | Hey, çiçekler! | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
You know Yong chul, right? | Yong chul denen çocuğu biliyorsun, değil mi? | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
I saw him in the bathroom and I was so embarrassed. | Onu bu sabah tuvalette gördüm ve çok utandım. | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
The kids asked if I liked him, but why would l? | Ve okuldaki çocuklar da ondan hoşlandığımı söyledi. | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
And look, my tooth is shaky. | Dişimin sallandığını görüyor musun? Sanırım acımaya başlamadan çekmeliyim. | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
Does it hurt when you pull your tooth out? | Ya daha çekilmeye hazır değilse? Çok acır mı? | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
Huh? | Evet? Bayım? | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |
Why do I bother? | Niye takıyorum ki? | The Man from Nowhere-1 | 2010 | ![]() |