Search
English Turkish Sentence Translations Page 166765
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
attack, aim low. Hit his legs. | Aşağıya, bacaklarına vur. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
His legs? I can't! It is not allowed! | Bacaklarına mı? Yapamam! Yasak! | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
I said, hit his legs! Strike his thigh. | Bacaklarına vur dedim! Baldırına vur. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
Bhima, take away your foot! Don't insult him! | Bhima, bacağını çek! Onurunu kırma onun! | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
He has the same blood as you and he was a king. | Seninle aynı kandan o, ve bir kral. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
The war is over. | Savaş bitmiştir. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
Yudhishthira... | Yudhishthira... | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
I was hit shamefully on the legs, against all the rules. | Tüm kurallara karşı gelerek alçakça bacaklarıma vuruldu. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
Come. He's neither a friend nor an enemy. | Gel. O ne bir arkadaş ne de düşman. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
You don't waste words on a block of wood. Let's go. | Bir parça odun için harcama sözlerini. Hadi gidelim! | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
You are the origin of evil! | Sen şeytanlığın kaynağısın! | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
Sikhandin, it was your idea! | Sikhandin, bu senin fikrindi! | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
And who threw Ghatotkatcha against us to force Karna to give up his launch? | Mızrağını kullansın diye Karna’yı zorlamak için Ghatotkatcha’yı üzerimize kim yolladı? | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
And the lie: "Ashwattaman is dead"? | Hele şu yalan: "Ashwattaman öldü"? | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
And when Karna's wheel stuck in the mud, | Ve Karna'nın tekeri çamura saplandığı vakit, | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
you said to Arjuna: "Take his life!". You! | sendin Arjuna’ya; "Al canını!" diyen. Sen! | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
Always you! | Hep sendin! | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
All that you say is false, | Söylediğin her şey yanlış, | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
and your only assassin is yourself. | ve senin tek katilin kendinsin. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
Yes... Go your way, | Evet... yürü sen yoluna, | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
stay in this unhappy world. | bu mutsuz dünyada kal. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
I am going to another world. | Ben başka bir dünyaya gidiyorum. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
Who is happier than I? I reigned on earth, | Kim benden daha mutlu? Yeryüzünde hüküm sürdüm, | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
I was just. I laughed, I sang, | biraz öncesine kadar. Güldüm, şarkı söyledim, | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
I loved my friends and my wives. | dostlarımı ve karımı sevdim. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
I protected my servants, I held out my hand to the afflicted. | Hizmetçilerimi korudum, derdi olana elimi uzattım. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
I knew all human joys. | İnsanlığın tüm eğlencesini gördüm. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
Go and eat, and dance. Go! | Git ve ziyafet çek, ve dans et. Git! | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
No good man is entirely good. | Hiçbir iyi kişi tamamıyla iyi değildir. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
No bad man is entirely bad. | Hiçbir kötü kişi tamamıyla kötü değildir. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
Duryodhana, I salute you. | Duryodhana, selamlıyorum seni. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
I do not find any pleasure in your suffering, | Çektiğin ıstırapta hiç zevk bulamadım, | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
but your defeat is a joy. | fakat mağlubiyetin sevinçli oldu. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
Your victory is complete. Let's go and celebrate. | Zaferinde hiçbir eksik kalmadı. Hadi gidip kutlayalım. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
If you still have breath... | Hala bir parça nefesin kaldıysa... | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
...listen to me. | ...dinle beni. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
After the battle, I hid in the forest | Savaşın ardından, ormana gizlendim | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
and there, in the darkness of a vast tree I saw an owl | ve orada, muazzam bir ağacın gölgesinde bir baykuşun, | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
ruthlessly exterminating baby crows in their sleep. | uyumakta olan yavru kargaları acımasızca öldürdüğünü gördüm. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
I said to myself: my hour has come. | Kendi kendime dedim ki: vaktim doldu. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
That was true. I made a sacrifice. | Doğruydu bu. Bir çığlık attım. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
A God welded this sword to my hand | Bir tanrı bu kılıcı elime tutuşturdu | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
and infused my body with his power. | ve beni kendi gücüyle aşıladı. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
I entered into the camp | Kamp alanına girdim, | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
slipping softly towards Drishtadyumna's tent | yavaşça Drishtadyumna'nın çadırına sızdım | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
where on rare carpets my father's killer lay asleep. | babamın, nadide halılar üstünde uyumakta olan katilinin yanına. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
I kicked him awake. | Tekmeleyip uyandırdım onu. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
He tried to scream. I threw him into the ground... | Bağırmaya çalıştı. Onu yere fırlattım... | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
...I crushed his throat with my knees. | ...dizimi boğazına bastırdım. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
I've killed him as one kills cattle! | Sığır keser gibi keserek öldürdüm onu! | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
Good. | İyii. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
That's good. | Bu iyii işte. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
Then I hurled myself about the camp. | Sonra kendimi çadırın dışına attım. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
My force was superhuman, | Bir Süpermen gibi güçlüydüm, | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
I massacred everyone: | Herkesi katlettim: | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
I killed Bhima's son, Arjuna's son... | Bhima'nın oğlunu, Arjuna'nın oğlunu... | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
Yudhishthira's son, I killed the twins' sons... | Yudhishthira'nın oğlunu, ikizlerin oğullarını öldürdüm... | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
Draupadi hasn't one son left. | Draupadi’nin tek bir çocuğu kalmadı geriye. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
I stabbed backs, I tore throats, | Sırtlarını bıçakladım, boğazlarını kestim, | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
I amputated head, arms, ears! | Başlarını, kollarını, kulaklarını kestim! | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
Then I withdrew in silence. | Sonra sessizce çekildim. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
I met Abhimanyu's young widow. | Abhimanyu'nun genç karısıyla karşılaştım. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
I killed the foetus in her womb. | Rahmindeki fetusu öldürdüm. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
The Pandavas have no more descendents. | Pandava’ların soyunu sürdürecek kimse kalmadı. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
There, | Orada, | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
I've done what I needed to do. | yapmam gerekeni yaptım. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
I'm calm. | Dinginim. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
Good. That's good. | İyii. Bu çok iyi. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
We'll see one another again. | Bir kez daha göreceğimiz biri var. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
Now I die. | Şimdi ölüyorum. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
Why are you kneeling beside Karna? | Niçin Karna’nın arkasında diz çöküyorsun? | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
Karna, who you killed... | Karna, öldürmüş olduğun... | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
Karna was your eldest brother, my first son. | Karna senin en büyük kardeşindi, benim ilk oğlum. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
I was just fifteen. | Henüz 15 yaşındaydım. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
Karna was our brother? | Karna bizim kardeşimiz miydi? | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
Yes, Arjuna. | Evet, Arjuna. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
He knew it? | O bunu biliyor muydu? | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
Yes, he knew it. | Evet, biliyordu. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
Why did you hide this from us? | Bunu bizden niye sakaldın? | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
Constantly hated by you, | Sizden hep nefret etti, | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
despised and rejected, | küçümsedi ve reddetti sizi, | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
he swore not to kill you, | seni öldürmeyeceğine yemin etti, | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
to spare you all, except you, | her birinizi bağışlayacağına, senin dışında, | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
Arjuna, | Arjuna, | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
so that after the battle I would have the same number of sons. | Ve böylece savaştan sonra gene aynı sayıda oğlum olacaktı. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
Krishna, you knew it? | Krishna, sen biliyor muydun? | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
Karna forbade me to reveal Kunti's secret. | Karna, Kunti’nin sırrını açıklamayı bana yasaklamıştı. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
His promise was absolute. | Verdiği söz mutlaktı. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
He preferred his word to his brothers... | Verdiği sözü kardeşlerine tercih etti... | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
And you must respect his choice. | Ve onun seçimine saygı duymalısın. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
I led my brother to his death. | Kardeşimin ölümüne öncülük ettim. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
Now I'm going off into the woods. | Şimdi ormana kapanacağım. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
Yudhishthira, don�t go. | Yudhishthira, gitme. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
Don't despise this earth, | Dünyayı suçlama, | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
you are the most upright, | sen doğruluk timsalisin, | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
you are the truest of men. | insanların en dürüstüsün. | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
And it needed exile, long suffering, | Ve şimdi şehrin tüm görkemiyle beklediği | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
this desperate war, | kişi olman için, | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
and this harsh battle in yourself, | kovulması gerekli bu eziyetin, | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |
and your lie, and you anger, | bu gözü dönmüş savaşın, | The Mahabharata-2 | 1989 | ![]() |