Search

English Turkish Sentence Translations Page 164057

English	Turkish	Film Name	Film Year	Details
Actually, no, get him a black and white.	Aslında siyah beyazlardan ver.	The Great Buck Howard-1	2008
Second thing... why didn't we do any more interviews today?	İkincisi, neden bugün başka röportaj yapmadık?	The Great Buck Howard-1	2008
What is the mental midget Valerie doing?	O kıt akıllı Valerie ne halt ediyor?	The Great Buck Howard-1	2008
She got you an interview today.	Sana bir röportaj ayarladı.	The Great Buck Howard-1	2008
In fact, they're on their way here right now.	Hatta her an burada olurlar.	The Great Buck Howard-1	2008
With who? An internet columnist.	Kim? İnternet yazarı.	The Great Buck Howard-1	2008
This is the time I have to prepare for the show, Troy,	Şu an gösteriye hazırlanıyor olmalıydım, Troy...	The Great Buck Howard-1	2008
She was told that the locals here would pack the place tonight.	Yerel gazeteler bu gece zaten gelecekmiş.	The Great Buck Howard-1	2008
Buck, I have Mark Simpson here to interview you.	Buck, röportaj için Mark Simpson'ı getirdim.	The Great Buck Howard-1	2008
Hello, young man. I have heard a lot about you.	Selam, genç adam. Senin hakkında çok şey duydum.	The Great Buck Howard-1	2008
I'm a really big fan. Whoa.	Büyük hayranınızım.	The Great Buck Howard-1	2008
Come on over, sit with me. Pull you up a chair.	Gel buyur, oturalım. Sana bir sandalye çekelim.	The Great Buck Howard-1	2008
I won't have long to give you.	Söyleyecek fazla bir şeyim yok.	The Great Buck Howard-1	2008
I've had a lot of press today.	Bugün çok röportaj verdim de.	The Great Buck Howard-1	2008
Buck, are you ready?	Buck, hazır mısın? Evet.	The Great Buck Howard-1	2008
Okay, Jeff, Buck is ready.	Pekâlâ, Jeff. Buck hazır.	The Great Buck Howard-1	2008
House lights down.	Salon ışığı sönsün.	The Great Buck Howard-1	2008
Cue tape.	Kaseti koy.	The Great Buck Howard-1	2008
Stage lights, please.	Sahne ışıkları lütfen.	The Great Buck Howard-1	2008
What is she doing? Thank you.	Ne yapıyor o? Teşekkürler.	The Great Buck Howard-1	2008
It's okay. She's got a big surprise for you.	Sorun yok. Senin için büyük bir sürprizi var.	The Great Buck Howard-1	2008
I wanted to welcome the Great Buck Howard...	Muhteşem Buck Howard'ı kendi yöntemimle...	The Great Buck Howard-1	2008
Oh my God. to Cincinnati in my own special way,	Aman Tanrım. ...ağırlamayı istedim.	The Great Buck Howard-1	2008
so I composed a little song. I hope he likes it.	O yüzden küçük bir beste yaptım. Umarım beğenir.	The Great Buck Howard-1	2008
Troy, stop her.	Troy, durdur onu. Nasıl?	The Great Buck Howard-1	2008
Do you believe in magic?	Sihre inanır mısınız?	The Great Buck Howard-1	2008
Well, Buck Howard is here	Buck Howard aramızda	The Great Buck Howard-1	2008
He's gonna give a great show	Büyük bir gösteri sunacak	The Great Buck Howard-1	2008
So you don't have to fear	Korkmanıza gerek yok	The Great Buck Howard-1	2008
There'll be some magic	İçinde biraz sihir	The Great Buck Howard-1	2008
And some mentalism too	Biraz da zihin oyunu olacak.	The Great Buck Howard-1	2008
And if we're really lucky	Eğer şanslıysak	The Great Buck Howard-1	2008
He might even play the pian oo	Piyano bile çalabilir	The Great Buck Howard-1	2008
Do you believe in ma a gic?	Sihre inanır mısınız?	The Great Buck Howard-1	2008
Do you believe in ma a a gic?	Sihre inanır mısınız?	The Great Buck Howard-1	2008
Ladies and gentlemen, the Great Buck Howard!	Bayanlar baylar, Muhteşem Buck Howard.	The Great Buck Howard-1	2008
Come on, Buck!	Hadi, Buck.	The Great Buck Howard-1	2008
The Great Buck Howard, everybody!	Karşınızda Muhteşem Buck Howard.	The Great Buck Howard-1	2008
That was the most amateurish thing	Bu, 40 yıllık sanat hayatımda şahit olduğum en amatörce şeydi.	The Great Buck Howard-1	2008
She nearly ruined the show.	Az daha gösteriyi mahvediyordu.	The Great Buck Howard-1	2008
There is a reason, Troy, I am called the Great Buck Howard.	Bana Muhteşem Buck Howard denmesinin bir nedeni var, Troy.	The Great Buck Howard-1	2008
Not the Okay Buck Howard, not the not Bad Buck Howard,	Normal Buck Howard değil, Berbat Buck Howard değil...	The Great Buck Howard-1	2008
the Great Buck Howard! I know. I'm sorry.	...Muhteşem Buck Howard. Biliyorum. Üzgünüm.	The Great Buck Howard-1	2008
I do not want to see either of those people	O ikisini de burada kalacağımız süre zarfında bir daha görmek istemiyorum.	The Great Buck Howard-1	2008
We rent our own car, a cheap one,	Ucuzundan bir araba kiralayacağız...	The Great Buck Howard-1	2008
and we drive ourselves around.	...ve kendimiz süreceğiz.	The Great Buck Howard-1	2008
Do you understand? Okay.	Anladın mı? Tamam.	The Great Buck Howard-1	2008
I barely got this show back tonight, Troy.	Gösteriyi güç bela kotardım, Troy.	The Great Buck Howard-1	2008
The audience thought we were clowns.	Seyirciler bir an bizi palyaço sandı.	The Great Buck Howard-1	2008
But you're clearly not someone who is observant.	Ama anlaşılan o ki hiç dikkatli biri değilsin.	The Great Buck Howard-1	2008
Could you leave my dressing room, please?	Odamı terk eder misin, lütfen?	The Great Buck Howard-1	2008
He seemed really pissed. He was.	Çok sinirli görünüyordu. Öyleydi.	The Great Buck Howard-1	2008
She just wanted to sing, man, you know?	Söylemek içinden geldi, ahbap. Anlarsın ya?	The Great Buck Howard-1	2008
He wanted you to have one of these, though.	Ama bunu sana vermemi istedi.	The Great Buck Howard-1	2008
Now that's class.	İşte bu güzel.	The Great Buck Howard-1	2008
We mess up his whole show,	Gösterisini berbat ettik...	The Great Buck Howard-1	2008
but he's still got enough goodness	...ama o hâlâ içinde bu güzel resmi bana verecek büyüklüğü taşıyor.	The Great Buck Howard-1	2008
I will treasure this, Troy.	Bunu başımın üstünde taşıyacağım, Troy. Bundan eminim.	The Great Buck Howard-1	2008
That's Alan. He was Buck's road manager before me.	Alan. Benden önce Buck'ın menajeri olan kişi.	The Great Buck Howard-1	2008
There's like a whole section about him.	Sanki bütün bölüm onunla ilgili.	The Great Buck Howard-1	2008
Buck is gonna die when he sees this.	Buck bunu görünce kalpten gidecek. Onun için üzüldüm desem yalan olur.	The Great Buck Howard-1	2008
He has this face you just want to punch.	Suratını her gördüğümde bir tane patlatasım geliyor.	The Great Buck Howard-1	2008
How does he do the things in his act?	Nasıl yapıyor? Yani her defasında parayı nasıl buluyor?	The Great Buck Howard-1	2008
And I know you know. I don't know.	Bildiğini biliyorum. Bilmiyorum.	The Great Buck Howard-1	2008
I heard he has a guy who travels around with him	Seyircilerin arasında onunla birlikte gelen...	The Great Buck Howard-1	2008
How? When? He's being watched the whole time.	Ne ara? Sürekli izleniyor.	The Great Buck Howard-1	2008
He has a hearing aid. He does not have a hearing aid.	İşitme aygıtı vardır. Hayır, yok. Hem bu akla yatkın değil.	The Great Buck Howard-1	2008
Buck would have to have someone on payroll year round,	Bunun için Buck'ın birine maaş bağlaması gerek...	The Great Buck Howard-1	2008
and he's too much of a cheapskate for that.	...ve o bunu yapmayacak kadar cimridir.	The Great Buck Howard-1	2008
You're cute,	Çok tatlısın.	The Great Buck Howard-1	2008
'cause you like believing he's real, don't you?	Onun gerçekten yaptığına inanmayı seviyorsun, değil mi?	The Great Buck Howard-1	2008
I cannot wait for this weekend to be over.	Bu hafta sonu geçmek bilmeyecek sanki.	The Great Buck Howard-1	2008
Not that it... I didn't mean about...	Şey değil... Onu kastetmedim...	The Great Buck Howard-1	2008
I just hate working with...	Sadece onunla çalışmak...	The Great Buck Howard-1	2008
you're great. This has been...	Sen harikasın. Bu...	The Great Buck Howard-1	2008
I'm sorry. I shouldn't even be here.	Özür dilerim. Buraya gelmemeliydim.	The Great Buck Howard-1	2008
I should just...	Ben en iyisi...	The Great Buck Howard-1	2008
go back to my...	...odama...	The Great Buck Howard-1	2008
room.	...döneyim.	The Great Buck Howard-1	2008
Yeah, you should just go to your room.	Evet, bence de odana dön.	The Great Buck Howard-1	2008
Go ahead. Go. I'll see you in the morning.	Git hadi, git. Sabah görüşürüz.	The Great Buck Howard-1	2008
Go to your room. Troy, I...	Odana git. Troy, ben...	The Great Buck Howard-1	2008
I was just... are you...?	Ben sadece... Sen beni...	The Great Buck Howard-1	2008
No, stay.	Hayır, gitme.	The Great Buck Howard-1	2008
A night on my own in Cincinnati...	Cincinnati'de yalnız bir gece...	The Great Buck Howard-1	2008
By this point,	O andan sonra düşünebildiğim tek şey vardı;	The Great Buck Howard-1	2008
thank God I did not quit this job before Cincinnati.	Tanrı'ya şükür ki Cincinnati'den önce işten ayrılmamıştım.	The Great Buck Howard-1	2008
Buck was counting on it to change everything for him.	Buck hayatını değiştirmek için geri sayıma geçmişti.	The Great Buck Howard-1	2008
And on the day, it looked like it just might.	O gün bu gerçekleşecekmiş gibi bir hava vardı.	The Great Buck Howard-1	2008
There's like 300 so far,	Şu ana dek yaklaşık 300 kişi oldu basın katılımı da yüksek.	The Great Buck Howard-1	2008
So yeah, if you just tell him	Söyle de hazırlansın, burası tamam.	The Great Buck Howard-1	2008
Thank you ma'am. Hi, just sign here and make your way...	Teşekkürler, hanımefendi. Burayı imzalayın ve...	The Great Buck Howard-1	2008
Thank you. Silence, please. I need complete silence.	Teşekkürler. Sessizlik lütfen. Tam bir sessizlik istiyorum.	The Great Buck Howard-1	2008
I have already begun to take a mental picture	An itibariyle buradaki herkesin zihinsel görüntüsünü almaya...	The Great Buck Howard-1	2008
of each and every one of you here.	...başlamış bulunmaktayım.	The Great Buck Howard-1	2008
If I feel you are not suited	Eğer bu görev için uygun olmadığınızı hissedersem...	The Great Buck Howard-1	2008
I will tap you on the shoulder	...omzunuza dokunacağım...	The Great Buck Howard-1	2008
and for your own safety	...siz de kendi güvenliğiniz için...	The Great Buck Howard-1	2008
you will go off to one side,	...bir kenara çekilip...	The Great Buck Howard-1	2008
where you will become an observer	...katılımcı olarak değil gözlemci olarak dâhil olacaksınız.	The Great Buck Howard-1	2008