• en flag English
    • tr flag Turkish

Search

English Turkish Sentence Translations Page 163398

English Turkish Film Name Film Year Details
I'll just be a sec. Bir saniye surer. Bir saniye sürer. The Firm-3 1993 info-icon
Prescription for Abigail McDeere. bigail McDeere icin recete. Abigail McDeere için reçete. The Firm-3 1993 info-icon
Aren't you going to cuff him? I'll take care of it. onu kelepcelemeyecek misin? Ben hallederim. Onu kelepçelemeyecek misin? Ben hallederim. The Firm-3 1993 info-icon
Guess what I'm looking at? Neye baktigimi tahmin et? Neye baktığımı tahmin et? The Firm-3 1993 info-icon
Tell me. nlat. Anlat. The Firm-3 1993 info-icon
I owe you, little brother. Sana borcluyum kardesim. Sana borçluyum kardeşim. The Firm-3 1993 info-icon
No, you don't. Hayir, degilsin. Hayır, değilsin. The Firm-3 1993 info-icon
lt's gonna be fine. It already is. Her sey yolunda gidecek. Zaten gidiyor. Her şey yolunda gidecek. Zaten gidiyor. The Firm-3 1993 info-icon
OK. You've spoken. Where are the files? Tamam. Sen konustun. Dosyalar nerede? Tamam. Sen konuştun. Dosyalar nerede? The Firm-3 1993 info-icon
When I get the files. Dosyalari aldigimda. Dosyaları aldığımda. The Firm-3 1993 info-icon
You send half now. Account number 614408 S. Yarisini simdi yolla. Hesap numarasi 6194408 S. Yarısını şimdi yolla. Hesap numarası 6194408 S. The Firm-3 1993 info-icon
When it's there, I'll send the files. Para geldiginde dosyalari yollarim. Para geldiğinde dosyaları yollarım. The Firm-3 1993 info-icon
Here's some money. l sana biraz para. Al sana biraz para. The Firm-3 1993 info-icon
You're free, McDeere. Ozgursun, McDeere. Özgürsün, McDeere. The Firm-3 1993 info-icon
There's a bus stop a quarter mile. 400 metre uzakta otobus duragi var. 400 metre uzakta otobüs durağı var. The Firm-3 1993 info-icon
Follow the yellow line. You're used to that. Sari cizgiyi izle. Buna alisiksin. Sarı çizgiyi izle. Buna alışıksın. The Firm-3 1993 info-icon
You don't seem that surprised. Sasirmisa benzemiyorsun. Şaşırmışa benzemiyorsun. The Firm-3 1993 info-icon
I'm deeply surprised. oldukca sasirdim. Oldukça şaşırdım. The Firm-3 1993 info-icon
Stephanie, two Havana Clubs, please. Stephanie, iki Havana Clubs, lutfen. Stephanie, iki Havana Clubs, lütfen. The Firm-3 1993 info-icon
Yes, Mr Tolar. Evet, Bay Tolar. The Firm-3 1993 info-icon
How'd the tests turn out? Tahlillerden ne cikti? Tahlillerden ne çıktı? The Firm-3 1993 info-icon
I didn't think we got on in the schoolyard. okul bahcesinde boyle olacagimizi tahmin edemezdim. Okul bahçesinde böyle olacağımızı tahmin edemezdim. The Firm-3 1993 info-icon
Maybe I've grown up since then. Belki de bu arada buyumusuzdur. Belki de bu arada büyümüşüzdür. The Firm-3 1993 info-icon
I'd love to believe that. Buna inanmak isterim. The Firm-3 1993 info-icon
lt's delicious. lsn't it? lt's like cognac. Cok guzel. Degil mi? Konyak gibi. Çok güzel. Değil mi? Konyak gibi. The Firm-3 1993 info-icon
lt's because my wife understands me. Cunku karim beni anliyor. Çünkü karım beni anlıyor. The Firm-3 1993 info-icon
The fact is, I love my wife. Dogrusu karimi seviyorum. Doğrusu karımı seviyorum. The Firm-3 1993 info-icon
And she's... Well, I guess she's lost interest in me. O ise... Galiba bana olan ilgisini kaybetti. The Firm-3 1993 info-icon
And... I haven't cared for anyone since. Ve... o zamandan beri kimseyle ilgilenmedim. The Firm-3 1993 info-icon
I'd like to, though. ma bunu isterdim. Ama bunu isterdim. The Firm-3 1993 info-icon
My, you lay a lot on a girl for a first date. Ilk bulusmanda bir kiza cok umut bagliyorsun. İlk buluşmanda bir kıza çok umut bağlıyorsun. The Firm-3 1993 info-icon
ls that what this is? Durum bu mu? Hayır, değilsin. The Firm-3 1993 info-icon
This is unit ''B''. Bu ''B'' bolumu. Bu ''B'' bölümü. The Firm-3 1993 info-icon
We'll be pulling over at 1 1 :1% for a 20 minute rest stop. 1 1 :1 5'te 20 dakikalik bir mola verecegiz. 1 1 :1 5'te 20 dakikalık bir mola vereceğiz. The Firm-3 1993 info-icon
Mrs Sunderland, I need to speak to you about something that's... Bayan Sunderland, sizinle konusmam gereken bir sey var. Bu... Bayan Sunderland, sizinle konuşmam gereken bir şey var. Bu... The Firm-3 1993 info-icon
Well, it's quite embarrassing. oldukca utanc verici. oldukça utanç verici. The Firm-3 1993 info-icon
You're not the only client I've called about this. Bu konuyla ilgili olarak aradigim tek muvekkil siz degilsiniz. Bu konuyla ilgili olarak aradığım tek müvekkil siz değilsiniz. The Firm-3 1993 info-icon
I'd like a steak, medium rare, three fried eggs over, orta pismis bir biftek, uc kizarmis yumurta, Orta pişmiş bir biftek, üç kızarmış yumurta, The Firm-3 1993 info-icon
French fries, and coffee, please. kizarmis patates, ve kahve istiyorum. kızarmış patates, ve kahve istiyorum. The Firm-3 1993 info-icon
Well, I'll see ya, darling. Gorusuruz tatlim. Görüşürüz tatlım. The Firm-3 1993 info-icon
What's going on? We lost your brother. Neler oluyor? Kardesini kaybettik. Neler oluyor? Kardeşini kaybettik. The Firm-3 1993 info-icon
Were you following him? Onu izliyor muydunuz? The Firm-3 1993 info-icon
You trying to fuck with me? Where are you and those files? Bana kazik atmaya mi calisiyorsun? Nerdesin sen, dosyalar nerede? Bana kazık atmaya mı çalışıyorsun? Nerdesin sen, dosyalar nerede? The Firm-3 1993 info-icon
You want the files, wire the money. Dosyalari istiyorsan, parayi havale et. Dosyaları istiyorsan, parayı havale et. The Firm-3 1993 info-icon
He knows exactly where his brother is. Kardesinin yerini cok iyi biliyor. Kardeşinin yerini çok iyi biliyor. The Firm-3 1993 info-icon
Check the credit cards of every rig that got fuel Ray'i kaybettigimiz siralarda 1 1 :45 civarinda Ray'i kaybettiğimiz sıralarda 1 1 :45 civarında The Firm-3 1993 info-icon
outside that diner around 1 1 :4%, whenever we lost Ray. o bolgede kredi kartiyla benzin alan herkesi kontrol et. o bölgede kredi kartıyla benzin alan herkesi kontrol et. The Firm-3 1993 info-icon
Couldn't be more than a dozen. He'll be on one of them. 12'den fazla olamaz. Onlardan birindedir. The Firm-3 1993 info-icon
Hasn't even begun to melt. Erimeye baslamadi bile. Erimeye başlamadı bile. The Firm-3 1993 info-icon
I would do that, but I could never do that. Bunu yapmak isterdim ama asla yapamazdim. Bunu yapmak isterdim ama asla yapamazdım. The Firm-3 1993 info-icon
The buttons are too small. Dugmeler cok ufak. Düğmeler çok ufak. The Firm-3 1993 info-icon
It requires terrible desktermindy...dex... Korkunc bitirimlik gerektiriyor... be... Korkunç bitirimlik gerektiriyor... be... The Firm-3 1993 info-icon
I mean, exactly what did you come here for? Buraya ne amacla geldin? Buraya ne amaçla geldin? The Firm-3 1993 info-icon
You're not being truthful. Dogruyu soylemiyorsun. Doğruyu söylemiyorsun. The Firm-3 1993 info-icon
Why are you doing this? Because I'm sick. Bunu neden yapiyorsun? Cunku sikildim. Bunu neden yapıyorsun? Çünkü sıkıldım. The Firm-3 1993 info-icon
I want you to tell me the truth. Bana gercekleri anlatmani istiyorum. Bana gerçekleri anlatmanı istiyorum. The Firm-3 1993 info-icon
I came to punish Mitch for letting the firm run our lives. Sirketin hayatimizi yonetmesine izin verdigi icin Mitch'i cezalandirmaya. Şirketin hayatımızı yönetmesine izin verdiği için Mitch'i cezalandırmaya. The Firm-3 1993 info-icon
I came...because Mitch slept with someone else here. Ben de...Mitch burada bir baskasiyla yattigi icin. Ben de...Mitch burada bir başkasıyla yattığı için. The Firm-3 1993 info-icon
ls that what you want to hear? Duymak istedigin bu muydu? Duymak istediğin bu muydu? The Firm-3 1993 info-icon
lt's better than the alternative. lternatifine gore daha iyi. Alternatifine göre daha iyi. The Firm-3 1993 info-icon
What alternative? Hangi alternatif? The Firm-3 1993 info-icon
Sure he's all right? You want to call 1 1? Iyi oldugundan emin misin? 91 1 'i aramak ister misin? İyi olduğundan emin misin? 91 1 'i aramak ister misin? The Firm-3 1993 info-icon
Keep calling him. Wake the sonofabitch up. ramaya devam edin. Uyandirin o iti. Aramaya devam edin. Uyandırın o iti. The Firm-3 1993 info-icon
When you do, find me. I want that girl. Uyandiginda beni bulun. o kizi istiyorum. Uyandığında beni bulun. O kızı istiyorum. The Firm-3 1993 info-icon
Can you confirm that it's 7%0,000? 750 Bin Dolar oldugunu dogrulayabilir misin? 350 Bin Dolar olduğunu doğrulayabilir misin? The Firm-3 1993 info-icon
Absolutely. I'm fixing to get out of here now. Kesinlikle. Zaten buradan gitmeye hazirlaniyorum. Kesinlikle. Zaten buradan gitmeye hazırlanıyorum. The Firm-3 1993 info-icon
You got all the information? Gerekli bilgileri aldin mi? Gerekli bilgileri aldın mı? The Firm-3 1993 info-icon
I've been looking at this stuff, and there's no numbers listed. Bu kagitlarin hepsine baktim, hicbirinde sayi yok. Bu kağıtların hepsine baktım, hiçbirinde sayı yok. The Firm-3 1993 info-icon
There's no numbers? No amounts? Sayi yok mu? Rakam? Sayı yok mu? Rakam? The Firm-3 1993 info-icon
but there's no amounts. ama miktar belirtilmemis. ama miktar belirtilmemiş. The Firm-3 1993 info-icon
I can't play this poker game and bluff. Ben poker oynayamam, bu sefer oynayacak ve blof yapacagim. Ben poker oynayamam, bu sefer oynayacak ve blöf yapacağım. The Firm-3 1993 info-icon
There's a note on each one that says... Her bir kagidin uzerinde soyle bir not var... Her bir kağıdın üzerinde şöyle bir not var... The Firm-3 1993 info-icon
ls there any other information? ls there a password? Baska bilgi var mi? Bir sifre? Başka bilgi var mı? Bir şifre? The Firm-3 1993 info-icon
''R e f,'' then a colon, then ''Cordelia.'' ''R e f,'' sonra noktali virgul ve ''Cordelia.'' ''R e f,'' sonra noktalı virgül ve ''Cordelia.'' The Firm-3 1993 info-icon
I got to get to Avery's computer in the morning before I leave. Gitmeden onceki sabah very'nin bilgisayarina girmeliyim. Gitmeden önceki sabah Avery'nin bilgisayarına girmeliyim. The Firm-3 1993 info-icon
How will this look tomorrow? The morning should be fine. Yarin durum ne olacak? Sabah uygun olabilir. Yarın durum ne olacak? Sabah uygun olabilir. The Firm-3 1993 info-icon
By the time they miss me, I'll be in Chicago. Ogle yemeginden donmedigimi farkettiklerinde Chicago'da olacagim. Öğle yemeğinden dönmediğimi farkettiklerinde Chicago'da olacağım. The Firm-3 1993 info-icon
OK, I'll get these to the boat. Tamam, bunlari tekneye gotureyim. Tamam, bunları tekneye götüreyim. The Firm-3 1993 info-icon
Later on I'll tell you what Mitch is doing. Mitch'in ne yaptigini sana sonra anlatirim. Mitch'in ne yaptığını sana sonra anlatırım. The Firm-3 1993 info-icon
Tell me now, Tammy. Hemen anlat Tammy. The Firm-3 1993 info-icon
Hello? lo? Alo? The Firm-3 1993 info-icon
That's not possible. Bu imkansiz. Bu imkansız. The Firm-3 1993 info-icon
She stole your keys and God knows what else. nahtarlarini caldi ve kimbilir daha neleri yuruttu. Anahtarlarını çaldı ve kimbilir daha neleri yürüttü. The Firm-3 1993 info-icon
Who the hell is she? Kim bu kadin? Kim bu kadın? The Firm-3 1993 info-icon
Somebody I met last night. Dun gece tanidigim bir kadin. Dün gece tanıdığım bir kadın. The Firm-3 1993 info-icon
The guys land soon. She'd better be there. damlar yakinda inecek. Kadin burada olsa iyi olur. Adamlar yakında inecek. Kadın burada olsa iyi olur. The Firm-3 1993 info-icon
I knew he was a closet idealist. di bir idealist oldugunu biliyordum. Adi bir idealist olduğunu biliyordum. The Firm-3 1993 info-icon
He doesn't know I'm here... Burada oldugumu bilmiyor... Burada olduğumu bilmiyor... The Firm-3 1993 info-icon
That's even better than getting even with him. onunla hesaplasmaktan cok daha iyi. Onunla hesaplaşmaktan çok daha iyi. The Firm-3 1993 info-icon
Abby, the girl was a setup. bby, o kiz bir komploydu. Abby, o kız bir komploydu. The Firm-3 1993 info-icon
They do things like that... Boyle seyler yapiyorlar... Böyle şeyler yapıyorlar... The Firm-3 1993 info-icon
just in case the usual inducements don't work. siradan baskilar belki ise yaramaz diye. sıradan baskılar belki işe yaramaz diye. The Firm-3 1993 info-icon
What's going to happen? What are they gonna do to you? Ne olacak peki? Sana ne yapacaklar? The Firm-3 1993 info-icon
They did it a long time ago. Uzun zaman once yaptilar. Uzun zaman önce yaptılar. The Firm-3 1993 info-icon
Get this thing out of here. This ain't your alley. Cek sunu. Bu sokak senin degil. Çek şunu. Bu sokak senin değil. The Firm-3 1993 info-icon
I'm calling the Department of Traffic... Trafik polisini arayacagim... Trafik polisini arayacağım... The Firm-3 1993 info-icon
He call? Not yet. radi mi? Hanuz hayir. Aradı mı? Hanüz hayır. The Firm-3 1993 info-icon
I'll just get it off his computer. onun bilgisayarindan hallederim. Onun bilgisayarından hallederim. The Firm-3 1993 info-icon
What's with you guys? lt's out of paper. Sizin neyiniz var? Kagidi bitmis. Sizin neyiniz var? Kağıdı bitmiş. The Firm-3 1993 info-icon
Check every God damn floor for McDeere. Her katta McDeere'i arayin. Her katta McDeere'i arayın. The Firm-3 1993 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 163393
  • 163394
  • 163395
  • 163396
  • 163397
  • 163398
  • 163399
  • 163400
  • 163401
  • 163402
  • …
  • »
  • »»
Restricted Mode:   
  • Contribute
  • About Us
  • Disclaimer
  • Contact