• en flag English
    • tr flag Turkish

Search

English Turkish Sentence Translations Page 158232

English Turkish Film Name Film Year Details
ALLlE: We all like to think that we have some control Hepimiz, hayatımızdaki olayları kontrol etmek isteriz. Taken-10 2002 info-icon
That's 31/2 hours we lost. 3,5 Saat kaybettik. Ben, bu 3,5 saati geri getirmeye çalışacağım. Taken-10 2002 info-icon
This is wonderful coffee. Oh, thank you. Bu kahve harika. Teşekkürler. Taken-10 2002 info-icon
The last 31/2 years. Son 3,5 yıldır. Taken-10 2002 info-icon
It's really dark. I I have an astigmatism, you know. Çok karanlık. Bende astigmat var. Geceleyin gözlerim pek iyi görmez. Taken-10 2002 info-icon
...has now confirmed and completed our evaluation of the evidence... ...kanıtların dikkatli incelemelerinin tamamlanması gösterdi ki... Taken-10 2002 info-icon
ERlC: I figure if there was going to be a war, you'd know about it. Eğer bir savaş olacaksa bunu senin bileceğini düşündüm. Taken-10 2002 info-icon
ALLlE: You know in cartoons. Bilirsiniz, çizgi filmlerdeki tipler uçurumu yürüyüp geçerler ama aşağı bakana kadar düşmezler. Taken-10 2002 info-icon
You have a very brave son... Her türlü tehlikeye göğüs gerebilecek kadar cesur bir oğlun var. Taken-10 2002 info-icon
Perhaps it is some unfortunate by product Sanırım uzaylıların olduğu ortama girmenin şanssız bir yan etkisi. Taken-10 2002 info-icon
I knew that lvy League idiot Kennedy was gonna cause trouble. Bu Kennedy denen ahmağın başımıza dert açacağını biliyordum. İstediğine bahse girebilirdim. Taken-10 2002 info-icon
You ever play football? Sure. Hiç futbol oynadın mı? Elbette. Taken-10 2002 info-icon
How old is Jesse? 16. Jesse kaç yaşında? 16 Taken-10 2002 info-icon
Kind of young to be a spy. Spy? Casus olmak için biraz genç. Casus mu? Siz neler diyorsunuz? Taken-10 2002 info-icon
Eating more canned chicken. My point exactly. Daha çok konserve tavuk yer. İşte bunu diyorum. Taken-10 2002 info-icon
Why why isn't he here? Neden neden burada değil? Albay Crawford diye birini tanımıyorum. Taken-10 2002 info-icon
SOLDlER: Tin and cottonseed oil. Teneke ve ayçiçek yağı. Taken-10 2002 info-icon
Tin and cottonseed oil! A retractor now! Teneke ve ayçiçek yağı. Hemen geri çekin! Taken-10 2002 info-icon
What's this? Bomb shelter. Bu ne? Bomba sığınağı. Taken-10 2002 info-icon
ALLlE: The world is made up of the big things that happen Dünya meydana gelen büyük ve küçük olaylar sayesinde var olur. Taken-10 2002 info-icon
RADlO ANNOUNCER: In a climax to what many see Pearl Harbor bombardımanından sonraki en büyük tehdit sayılabilecek durum nihayet çözüldü. Taken-10 2002 info-icon
She's gone, boys. O gitti çocuklar. Taken-10 2002 info-icon
I'm so sorry. She's gone. Çok üzgünüm. O gitti. Gitti... Taken-10 2002 info-icon
ALLlE: I have this idea about why people do the terrible things they do. İnsanların neden korkunç şeyler yaptıkları konusunda bir fikrim var. Taken-10 2002 info-icon
These, uh I was told these were your old man's. Bunlar...Babana aitmiş. Taken-10 2002 info-icon
ALLlE: We're all standing on the edge of a cliff. Hepimiz, bir gün düşeceğimiz bir uçurumun kenarında duruyoruz. Her zaman. Her gün. Taken-10 2002 info-icon
What do you got, Toland? Lights blue ones. Ne görüyorsun, Toland? Işıklar... Mavi ışıklar. Taken-11 2002 info-icon
You were an A 1 Audie Murphy hero. Siz önemli bir savaş kahramanısınız. Taken-11 2002 info-icon
"In ordinary times, "Sıradan zamanlarda, sıradan çocuklar, sıradan şeylerle dolu, sıradan hayatlar yaşardı." Taken-11 2002 info-icon
"lnside the tree was a three room house "Ağacın içindeki evi üç odalıydı. Yatak ve oturma odasının yanı sıra..." Taken-11 2002 info-icon
ALLlE: When you're a kid. all you ever want Çocukken tek istediğimiz şey annemizin anlattığı hikâyelerin gerçek olmasıdır. Taken-11 2002 info-icon
ALLlE: There are times when it seems Her gün korku ile yaşamak zorunda kalınırsa... Taken-11 2002 info-icon
...when the fear is something you have to live with ...tüm dünyanın korkmuş göründüğü zamanlar vardır. Taken-11 2002 info-icon
Sput Do you? Sput… Açıklayabilir misin? Taken-11 2002 info-icon
Twenty minutes maximum before you have a cerebral haemorrhage. Beyin kanaması geçirmeden önce yirmi dakikamız var. Taken-11 2002 info-icon
These are beings İnanılmaz beyin gücüne sahip varlıklardı. Taken-11 2002 info-icon
the images lurking there surely that requires more energy Anlamıyorum seni. Ne? Taken-11 2002 info-icon
You're dead, brainiac. Sen bittin oğlum. Taken-11 2002 info-icon
What did you do, freak? Ne yaptın manyak? Taken-11 2002 info-icon
Rock 'n' roll died last March 24th 24 Mart'ta Elvis askere gidince Rock 'n' roll'da öldü. Taken-11 2002 info-icon
But yourjob was not to give up. Ama sizin işiniz anlamsız şeyleri anlamaya çalışmak... Taken-11 2002 info-icon
It was on my second trip to Venus Renuthia ile Venüs'e ikinci gidişimde tanıştım ve ona herkesin merak ettiği soruyu o zaman sordum. Taken-11 2002 info-icon
This is the dawning of a new era Barış ve anlayış çağının eşiğindeyiz. Taken-11 2002 info-icon
Just go now! Hemen git! Taken-11 2002 info-icon
You flew B 17s, right? That's right 23 missions. B 17 uçurdun değil mi? Evet. 23 göreve çıktık. Taken-11 2002 info-icon
...what I c what I can't understand... ...anlayamadığım şey... Taken-11 2002 info-icon
I I I'm just trying to find a pattern to it. Mantığını anlamaya çalışıyorum. Böylece belki tekrar ne zaman geleceklerini bilebilirim. Taken-11 2002 info-icon
I could You could what run? O zaman belki... Ne? Kaçabilecek misin? Taken-11 2002 info-icon
On 3 1, 2, 3! 3'e kadar sayıyorum. 1, 2, 3! Taken-11 2002 info-icon
Watch out, now! Dikkat! Taken-11 2002 info-icon
Jacob, you have to try to understand you have sort of a gift, an insight. Jacob anlamaya çalışmalısın Senin bir yeteneğin var. Taken-11 2002 info-icon
BlLL: Don't move, Russell. Kıpırdama Russell. Taken-11 2002 info-icon
I told Eisenhower we had the saucer running. Eisenhower'a gemiyi çalıştırdığımızı söyledim. Taken-11 2002 info-icon
I'm afraid you can't do that. Korkarım bunu yapamazsın. Seni orduya aldım. Artık bana çalışıyorsun. Taken-11 2002 info-icon
200 sightings in Central lllinois Christmas Day. Noel günü merkez Illinois'da 200 uçan daire görülmüş. Taken-11 2002 info-icon
Man who says he's been visited by representatives Bu adam Arnadon gezegeninden gelen temsilcilerle görüştüğünü söylüyor. Taken-11 2002 info-icon
Got the surveillance photos in from the Quarrington lecture in Amarillo. Quarington'ın, Amarillo'daki toplantısından fotoğraflar. Taken-11 2002 info-icon
Your machine it's to send a message to that... Sen bu cihazı, kulübende bulmuş olduğun arkadaşına mesaj göndermek için kullanacaksın değil mi? Taken-11 2002 info-icon
You were With the army. Sen.. Ordudaydım. Taken-11 2002 info-icon
QUARRlNGTON: Folks, can I have your attention, please? Bir dakika dikkatinizi rica edeceğim. Az sonra 1959 yılına gireceğiz. Taken-11 2002 info-icon
I'm I'm only sorry we weren't more successful, Keşke onlarla iletişim konusunda daha başarılı olabilseydik. Ama gelecek ay tekrar deneyeceğiz. Taken-11 2002 info-icon
No. We have to Hayır. Artık... Taken-11 2002 info-icon
Gosh, I've never met a real spy before. Vay, daha önce hiç gerçek ajanla tanışmamıştım. Taken-11 2002 info-icon
Well, the, uh, the army and I had a disagreement. Ordu ile görüş ayrılığına düştüm diyelim. Taken-11 2002 info-icon
What are you tellin' him to buy the diner for? Niye ona lokantayı almasını söyledin? Ağzımdan çıkıverdi. Bence iyi biri. Taken-11 2002 info-icon
Come on, sis. Hadi gel. Yolumuz çok uzun. Taken-11 2002 info-icon
May I? Please. İzin var mı? Lütfen. Taken-11 2002 info-icon
I've always loved you. Seni hep sevdim. Taken-11 2002 info-icon
You two finally makin' friends? Nihayet arkadaş oldunuz mu? Taken-11 2002 info-icon
Marty, Anne Crawford. Marty, benim Anne Crawford. Sam çatıdan düşüp boynunu kırdı. Taken-11 2002 info-icon
Okay, I'm comin' down. Y'all don't let me fall. İniyorum. Sakın düşürmeyin beni. Taken-11 2002 info-icon
Wait, wait. Bill Bill, please Bekle. Bekle. Bill lütfen... Taken-11 2002 info-icon
What are you what are you talking about, Marty? Ne? Sen neler diyorsun Marty? Taken-11 2002 info-icon
Did Marty tell you he was leaving for lceland? Marty sana İzlanda'ya gideceğini söyledi mi? Taken-11 2002 info-icon
While I was away, I had this I don't know Senden uzaktayken...Altıncı hissim sayesinde senin yaralandığını gördüm. Taken-11 2002 info-icon
What matters is that people believe. Önemli olan insanların inanmasıdır. Taken-11 2002 info-icon
Previously on Taken... Taken'da daha önce... Adım Jesse Keys. Taken-12 2002 info-icon
There was one survivor at the crash. Çarpışmadan sadece bir tanesi sağ çıktı. Onu Teksas'taki küçük bir kasabaya kadar izledik. Taken-12 2002 info-icon
This guy broke her heart. Bu adam onun kalbini kırdı. Onun hayatını mahvetmeden rahat etmeyeceğim. Owen Crawford'ın oğlu, Eric Crawford ile yatıyorsun... Taken-12 2002 info-icon
Eric, your dad had me get him a car from the motor pool Eric, annenin öldüğü gece baban bana otoparktan bir araba aldırdı. Taken-12 2002 info-icon
When he returned it, there were 417 new miles on it. Arabayı geri getirdiğinde, 417 mil yapmıştı. Taken-12 2002 info-icon
417 miles is the exact distance roundtrip between Groom Lake Groom Lake ile annen ve Howard'ın öldükleri yere gidiş dönüş tam 417 mil yapıyor. Taken-12 2002 info-icon
She was drinking a Iot. Threatening to expose his work. Annem çok içiyordu ve babamı, işini ifşa etmekle tehdit ediyordu. Taken-12 2002 info-icon
In my opinion, his egomania made him a Iiability to the project. Şahsi fikrim, onun egosu proje için bir tehdit haline geldi. Taken-12 2002 info-icon
Two copies of the crash site reports the real one and the cover up. Kaza yerine ait iki rapor. Biri gerçek, diğeri örtbas için. General, ikisinde de sizin imzanız var. Taken-12 2002 info-icon
On page 2, you'II find a Iist of the 12 of you who worked on the briefing. 2. Sayfada bu raporu hazırlayan 12 kişinin listesi var. Oldukça etkileyici bir grup. Taken-12 2002 info-icon
And you'II be stepping up to take over the project? Sen de projenin başına mı geçeceksin? Taken-12 2002 info-icon
Ted, do your job or Iose it. Ted ya işini yap, ya da git. Taken-12 2002 info-icon
Some people spend their lives Bazı insanlar hayatlarını kökten değiştirecek bir şey olmasını bekleyerek geçirirler. Taken-12 2002 info-icon
I'm sorry I'm Iate. That crowd of tourists. Üzgünüm kalabalık yüzünden geciktim. Buraya uzaylı kafası falan satan bir hediyelik eşya dükkânı açmak lazım. Taken-12 2002 info-icon
Since I talked the general into Ietting me run this project, Projenin başına geçmek için generali ikna ettiğimden beri burası bir sirke döndü. Taken-12 2002 info-icon
We had to open up a half a dozen people before we got a Iive one. Çalışan bir tane bulabilmek için yarım düzine adam adam kesmek zorunda kaldık. Taken-12 2002 info-icon
It's kind of Iike Iooking for pearls. You got a Iive implant? İnci aramak gibi bir şey. Canlı cihaz mı var? Taken-12 2002 info-icon
People come home for a lot of reasons. İnsanlar çeşitli sebeplerden dolayı evlerine döner. Hatırlamak için dönerler. Taken-12 2002 info-icon
Look Iike you remembered? Hatırlamış gibisin? Aynen öyle. Taken-12 2002 info-icon
They say we're Iucky because it's taking her so quick. Çok hızlı ilerliyor olduğu için şanslıymışız. Kanser olsaydı çok daha kötü olurmuş. Taken-12 2002 info-icon
How do you Iike this, huh? Nasıl beğendin mi? Taken-12 2002 info-icon
Come here, darlin'. Let me get a Iook at you. Gel canım sana iyice bir bakayım. Taken-12 2002 info-icon
Jake, I know who your dad was. Jake babanın kim olduğunu biliyorum. Taken-12 2002 info-icon
It might be a Iittle bit more complicated than that. Bundan biraz daha karışık olabilir. Taken-12 2002 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 158227
  • 158228
  • 158229
  • 158230
  • 158231
  • 158232
  • 158233
  • 158234
  • 158235
  • 158236
  • …
  • »
  • »»
Restricted Mode:   
  • Contribute
  • About Us
  • Disclaimer
  • Contact