English
TurkishSearch
English Turkish Sentence Translations Page 15733
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| Well, you did well. | İyi yapmışsın. | Doctor Foster-1 | 2015 |  |
| You didn't. | Sen yapmamışsın. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| You should learn to swim properly. I'm fine. | Doğru düzgün yüzmeyi öğrenmen gerek. Böyle iyiyim. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| I'll teach you. | Ben öğretirim. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| Arm bands! | Kolluk takarsın! | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| Don't bother, mate. | Kolluk takarsın! Sıkma canını ahbap. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| Listen, when I hit 40, I gave up on a whole load of stuff. | Sıkma canını ahbap. Bak ben kırkıma geldiğimde bir sürü şeyden umudu kestim. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| Never going to. Don't want to. | Asla gitmem. İstemem. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| So, how are you feeling about your birthday party? | Doğum günün için nasıl hissediyorsun? | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| Good, I think. | İyi sanırım. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| I'm not being told any details... | Detaylardan bahsetmeyeceğim... | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| I'm in charge of the barbecue, mate, | Barbeküden sorumlu kişi benim dostum. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| so that's all you really need to know. | Tek bilmen gereken detay bu. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| Alert the authorities! | Yetkilileri uyarın! | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| The canapes are my first priority now I'm back. | Kanepeler önceliğim. Halledeceğim. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| So if it's the canapes that were bothering you, it's all fine. | Canını sıkan kanepe konusuysa sorun çıkmayacak. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| It's not the canapes. | Sorun kanepe değil. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| I found a long, blonde hair on Simon's scarf. | Simon'ın kaşkolunda uzun sarı bir saç buldum. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| A long, blonde hair? Yeah. | Uzun sarı saç mı? Evet. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| And you think he's been with someone else? | Başka biriyle birlikte olduğunu mu düşünüyorsun? | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| I don't... | Sanmıyorum... | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| A long, blonde woman? | Sarışın uzun bir kadın da mı değil? | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| It's... It's paranoia. I know. | Bu paranoya. Farkındayım. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| Lots of people have blonde hair. | Bir sürü insan sarışın. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| It's just I've never... | Sadece benim... | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| I mean, I'm sleeping with Simon. It is probably mine. | Simon'la yatıyorum. Muhtemelen benimdir. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| Oh, God, you are worried. | Tanrım, cidden endişelisin. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| Look, I mean, it doesn't even have to be a woman. | Bak, demek istediğim illa bir kadına ait olmayabilir. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| Men can be blond. | Erkekler de sarışın. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| Horses? | At olamaz mı? | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| It's just once you have the thought... | İnsanın aklına ilk... | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| Do you trust him? Yes. | Ona güveniyor musun? Evet. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| Then trust him. | O halde güven. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| Otherwise, you'll start checking his phone and his pockets. | Yoksa telefonunu, ceplerini kurcalamaya başlarsın. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| You two are fantastic. | Harika bir çiftsiniz. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| The hair is just a hair. | Sadece bir saç teli. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| Now, I see what you've done with your wine glass and I approve. | Kadehini bitirdiğini görüyor ve onaylıyorum. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| You work too hard. | Çok çalışıyorsun. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| Wine is good. | Şarap iyidir. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| Come on... | Gel hadi... | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| Bye, guys. Bye! Thank you! | Güle güle. Hoşça kalın! Teşekkür ederiz! | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| Come on, trouble, let's be having you. | Gel başımın belası, seni tutayım. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| Oh, fun. | Eğlendik. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| Have I done something? | Bir şey mi yaptım? | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| You're acting like I've done something wrong. | Yanlış bir şey yapmışım gibi davranıyorsun. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| Tired. | Yorgunum. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| You go up. I'll make tea. | Sen çık. Ben çay yapayım. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| I've got lip salve. Yeah, I know. | Bende de dudak merhemi var. Evet, biliyorum. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| And what else? A blonde hair and nothing on his phone. That's it? | Başka ne var? Sarı bir saç. Telefondan bir şey çıkmadı. Hepsi bu mu? | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| Of course there's nothing. I shouldn't have even looked, but... | Elbette bir şey yok. Bakmam bile gereksizdi. Ama... | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| his assistant went blonde recently. | ...sekreteri son zamanda saçını sarıya boyamış. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| So you're saying... Yeah, they're either definitely sleeping together | Yani diyorsun ki... Evet, ya yatıyorlar ya da... | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| or she once hung up his scarf. I... | ...kaşkolu sekreter asıyor. Ben... | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| This is not like you. | Bu sen değilsin. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| Simon's never home until half seven. | Simon saat yedi buçuk olana kadar eve gelmez. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| He says that's when he finishes work. | İşinin o zaman bittiğini söyler. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| But I met his assistant at the school gate | Ama okul çıkışında sekreteriyle karşılaştım. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| and she said she locks up the office at five to pick up her daughter. | Dedi ki; kızını almak için ofisi beşte kapatıyormuş. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| So what is he doing in those two and a half hours? | Peki kocam bu iki buçuk saatte ne yapıyor? | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| He's not with her if she's picking up her daughter. | Sekreter kızını alacaksa kocan onunla olamaz. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| Then I thought it could be Anna. | Anna olabilir diye düşündüm. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| It's just a feeling. | ...sadece bir his. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| Are you drinking more coffee than usual? | Kahveyi fazla mı kaçırıyorsun? | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| You're acting like you're drinking more coffee than you should. | Fazla kaçırıyormuşsun gibi davranıyorsun. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| Crisis over. Good. | Bunalım bitti. İyi bari. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| I Googled rashes. | Kızarıklık diye Google'da aradım | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| And as you can see, skin irritations can look very different, | Görebileceğiniz üzere, deri tahrişleri farklı görünebiliyor... | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| but none of them anything like what I've got. | ...ama hiç biri bendekine benzemiyor. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| I only gave you the cream yesterday. | Kremi size dün verdim. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| It doesn't work. Well, you're supposed to allow a week. | İşe yaramıyor. Bir hafta kullanmanız gerekir. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| OK, but if it's going to have an effect in a week, | Bazen takip edip kimle buluştuğunu kontrol ederim. Evet de, şayet bir haftada etki edecekse... | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| I should see some improvement by now and there's nothing. | ...şimdiye kadar bir iyileşme olması gerekirdi. Ama yok. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| I've also stopped using the washing powder, as you advised, | Tavsiye ettiğiniz şekilde deterjan kullanmayı bıraktım... | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| but there's no evidence so far from that... | ...ancak hiç bir değişiklik olmadı... | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| You'll have to leave. I'm afraid I'm not feeling very well. | Merhaba. Merhaba. Gitseniz iyi olur. Korkarım kendimi iyi hissetmiyorum. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| But you're a doctor. | Ama siz doktorsunuz. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| Ironic. | Bak şu işe. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| What is it? What's wrong with you? | Ne var? Sorununuz ne? | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| I'm running a temperature and I feel quite sick and... | Ateşleniyorum, hiç iyi hissetmiyorum... | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| To be honest, I've got a suspicion that, whatever it is, | Aslında bu durum hakkında bazı şüphelerim var. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| it's probably contagious. | Muhtemelen bulaşıcı. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| I've got to head off. Problem with Tom at school. | Çıkmam lazım. Tom'un okuluyla ilgili bir sorun var. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| I'll catch up on paperwork at home. | Evrak işini evde tamamlarım. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| Can you call the last few and reallocate or put them off? | Randevuları yeniden ayarlar ve ya iptal eder misin? | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| Oh, are you leaving? I wanted to see you. | Çıkıyor musunuz? Sizi görmek istiyordum. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| It's urgent. Then you need to call first thing. | Bak, Neil ve ben mükemmel bir çift değiliz ama... Acil. O halde önce araman gerek. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| The not sleeping is medical. I've got back pain. | Uykusuzluğun nedeni tıbbi değilse o zaman sırtım ağrıyor. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| Tried paracetamol? | Parasetamol denedin mi? | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| I have, but I need something stronger. | Evet ama daha güçlü bir şeye ihtiyacım var. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| How about a benzodiazepine? | Benzodiazepin denedin mi? | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| That sound like the right sort of thing? | Bu tür bir şey daha iyi olmaz mı? | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| I don't know. Erm... yeah. | Bilmem. Şey...evet. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| What's the... It's a muscle relaxant. | Nedir o... Kas gevşetici. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| It's essentially a sleeping pill. | Bay Shamsi, beş dakika bekleyebilir misiniz? Aslında uyku hapıdır. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| You didn't mention this back pain yesterday, Carly. | Kate, bu değişiklik sorun olmaz değil mi? Dün sırt ağrısından hiç bahsetmedin Carly. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| I think you've been on the internet. | Bence internetten arayıp buldun. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| Why do you really need the pills? | Teşekkürler. İlaca gerçekte neden ihtiyacın var? | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| sleep. | ...uyuyamıyorum. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| You can tell me anything at all. You know that. | Bana her şeyi anlatabilirsin. Biliyorsun. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
| Sometimes you just need to talk. | Bazen sadece konuşmak gerekir. | Doctor Foster-1 | 2015 | |
