Search
English Turkish Sentence Translations Page 150756
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| a copy | Araştırmamın | Smallville Void-1 | 2006 | |
| of my research. everything there is to know about our dinner companions. | bir kopyası. Akşam yemeğinde bilmen gereken her şey. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| believe it or not, lionel, i've done my homework. | İster inan ister inama, Lionel, dersime çalıştım. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| i know each person's position and what their voting record is. | Herkesin mevkisini ve oy oranını biliyorum. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| what i don't know is why you're doing this. | Bilmediğim şey ise bunu neden yaptığın. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| i am not trying to manipulate your vote, martha. | Seni yönlendirmeye çalışmıyorum, Martha. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| congressman clayton plays polo ? | Kongre üyesi Clayton polo mu oynuyor? | Smallville Void-1 | 2006 | |
| hmm, his passion. | Evet, bu onun tutkusu. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| his daughter's a gymnast. olympic standard. | Kızı cimnastikçi. Olimpiyat düzeyinde. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| look, it may be a political function, but in my experience, | Bak, bu belki politik bir durum, ama deneyimlerime dayanarak | Smallville Void-1 | 2006 | |
| the last thing anyone wants to do over dinner is talk shop. | söyleyebilirim ki, yemek boyunca herkesin konuşmak istediği son şey alışveriştir. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| it's just another way to connect with your colleagues. | Bu sadece meslektaşlarınla iletişim kurmanın farklı bir yolu. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| why don't we go together tomorrow night ? i'll help you navigate the rough waters. | Yarın akşam neden birlikte gitmiyoruz? Azgın sularda yolunu bulmana yardım ederim. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| but, lionel... | Ama, Lionel... | Smallville Void-1 | 2006 | |
| i hope you're not expecting something on a personal level. | umarım kişisel düzeyde bir şeyler beklemiyorsundur. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| the two of us will never be anything more than friends. | İlişkimiz hiçbir zaman arkadaşlıktan öteye gitmeyecektir. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| excuse me, have you seen this man ? | Afedersiniz, bu adamı gördünüz mü? | Smallville Void-1 | 2006 | |
| can i see that ? | Bakabilir miyim? | Smallville Void-1 | 2006 | |
| first we'll divide the deltoid and its attachments. then you'll cut through the proximal humerus. | İlk deltoidi ve parçalarını böleceğiz. Daha sonra yanındaki kol kemiğini boylu boyunca keseceğiz. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| okay, you need to come through the bone two inches below the joint. | Tamam, şimdi kemiğin birleştiği yerden iki santim aşşağıya inmelisiniz. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| i have to do it again soon. | En yakın zamanda tekrar yapmalıyım. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| you keep your voice down. you could get us expelled. get out of here. | Sesini yükseltme. İkimizide kovdurtacaksın. Git buradan. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| no, wait ! | Hayır, bekle. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| i have to go back there again. | Oraya tekrar geri dönmeliyim. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| i have to see my parents. | Ailemi görmeliyim. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| all right, | Peki ozaman. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| but it's gonna cost you. | ama bu sana pahalıya malolur. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| 5 grand this time. | Beş binlik bu sefer. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| don't move ! | Sakın kıpırdama. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| my god, lana, i had no idea it was you. i could have killed you. | Tanrım, Lana, sen olduğunu bilmiyordum. Seni öldürebilirdim. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| if you needed money, all you had to do was ask. | Eğer paraya ihtiyacın olduysa, tek yapman gereken sadece sormaktı. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| lex, i'm really sorry. | Lex, gerçekten çok üzgünüm. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| i didn't want to have to lie to you. | Sana yalan söylemek zorunda kalmak istemiyordum. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| just tell me what's wrong. | Sadece sorun ne bana onu söyle. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| there's nothing wrong with me. | Sorunum yok. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| you didn't want to lie to me, but you broke into my house and tried to steal from me. | Bana yalan söylemek istemiyorsun, ama evime giriyorsun ve benden çalmaya çalışıyorsun. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| you're acting like a junkie trying to find her next fix. | Yeni bir doz almaya çalışan bağımlılar gibi hareket ediyorsun. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| there's this guy at school. | Okulda bir genç var. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| he's created these chemicals. | bazı kimyasallar yapmış. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| so it is drugs. | Demek uyuşturucu. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| it's not what you think. | Düşündüğün gibi değil. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| they kill you, and then they bring you back. | Seni öldürüyorlar ve sonra seni geri getiriyorlar. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| lex, i died. i died, and i came back. | Lex, Ben öldüm. Öldüm ve geri geldim. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| i'm telling the truth. | Sana doğruyu söylüyorum. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| i went to the other side. | Öteki tarafa gittim. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| and i saw my parents. | Ve ailemi gördüm. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| and for you... | Ve sen... | Smallville Void-1 | 2006 | |
| growing up without a mother or father, | anne yada baba olmadan büyümek, | Smallville Void-1 | 2006 | |
| i can even understand taking whatever chance you did to see them again, but | onları tekrar görmek için her şansı kullanmanı anlıyabiliyorum, ama | Smallville Void-1 | 2006 | |
| you have to look at yourself. | Kendine dikkat etmelisin. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| look at what you've become. | Ne hale geldin bir bak. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| this isn't what your parents would have wanted for you. | Ailenin senin için istediği bu değil. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| lex, i'm sorry. | Lex, üzgünüm. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| i just... i wanted to see them so badly. | Sadece.. onları görmeyi öyle çok istedimki. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| and i'm just so alone. | Ve okadar yalnızım ki. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| i think maybe it's time we both stopped trying to hold on to the people we've lost, and | Sanırım, ikimizinde kaybettiklerimize takılıp kalmayı bırakıp, | Smallville Void-1 | 2006 | |
| start turning to the ones we still have in our lives. | hayatta sahip olduklarımıza sarılmamızın zamanı geldi. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| yeah, i think you're right. | Evet, sanırım haklısın. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| you're freezing. no, i'm okay. | Titriyorsun. Hayır, ben iyiyim. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| i'm gonna get you a blanket. | Sana bir battaniye getireyim. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| lex ? | Lex? | Smallville Void-1 | 2006 | |
| no. no, i don't know where she is, but i can find out. | Yok, hayır. Nerede olduğunu bilmiyorum, ama bulabilirim. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| i'll call you as soon as i know anything. | Bir şey bulur bulmaz seni ararım. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| lana warned us her roommate was nosey. | Lana bizi meraklı oda arkadaşı hakkında uyarmıştı. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| you look worse than lana. | sen Lana'dan daha berbat görünüyorsun. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| you're gonna go all "mrs. brady" on me, bring me some chicken soup ? | "Bayan Brady" tavırlarını takınacaksın. Bana biraz tavuk çorbası getirir misin? | Smallville Void-1 | 2006 | |
| no. i'm here because i'm worried about my friend. | Hayır. Buradayım çünkü arkadaşım hakkında endişeliyim. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| look, lana's boyfriend just broke up with her, and she's really vulnerable and depressed right now. | Bak, Lana'nın erkek arkadaşı daha yeni ondan ayrıldı, ve şuan aciz ve depresyonda. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| the last thing she needs is to flunk out of school because she's out all night partying. | İhtiyacı olan son şey okulda çakması çünkü her gece dışarılarda. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| and you think it's your business ? yeah, i know it's my business. | Ve seni ilgilendirdiğini düşünüyorsun. Evet, bu benide ilgilendirir. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| and if you don't tell me what you guys are up taking all night, i'll make it the university's business, too. | ve bütün gece ne yaptığınızı anlatmazsan, Üniversite'ninde ilgilenmesini sağlarım. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| chill. | Uyutma. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| lana hasn't been partying, and she isn't moping around mourning her high school sweetheart either. | Lana uyuşturucu kullanmıyor, ve okul önünde öyle üzgün üzgünde dolazmıyor. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| well, she isn't exactly acting like herself. | Ama, bu aralar pek kendinde değil. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| and the two of you look like the poster children for the betty ford clinic. | Ve siz ikiniz Betty Ford Kliniğinin kapak kızları gibi görünüyorsunuz. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| no. what is she taking ? drugs ? | Hayır. Ne kullanıyor? Uyuşturucu mu? | Smallville Void-1 | 2006 | |
| you're so small minded. no wonder lana came to us. | Çok dar kafalısın. Lana'nın bize gelmesine şaşmamalı. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| came to you for what ? | Size ne için geldi? | Smallville Void-1 | 2006 | |
| that's between lana and her loved ones. | Bu Lana'yla sevdikleri arasında. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| ally, what is it ? what's happening ? | Ally, ne oldu? Neler oluyor sana? | Smallville Void-1 | 2006 | |
| near death experience. | Yarı ölüm deneyimi. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| it's a compound... | İçinde... | Smallville Void-1 | 2006 | |
| meteor rock. | Meteor taşı var. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| i need an ambulance, please. it's an emergency. | Ambulans istiyorum, lütfen. Acil bir durum söz konusu. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| crosshouse, room 1170. | Karşı yurt, oda 1170. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| please, i don't want to die. | Lütfen, ölmek istemiyorum. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| lance ? | Lance? | Smallville Void-1 | 2006 | |
| what are you doing ? getting rid of the evidence. | Ne yapıyorsun? Kanıtlardan kurtuluyorum. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| evidence ? | Kanıt mı? | Smallville Void-1 | 2006 | |
| ally. she's dead. | Ally. Öldü. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| i warned her there's only so many times you could die before you stay that way. | O kadar uzun süre kalırsan ölürsün diye defalarca uyardım. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| did your serum kill her ? | Onu senin serumun mu öldürdü? | Smallville Void-1 | 2006 | |
| my serum didn't do anything. she did it to herself. | Serumumun bir suçu yok. Kendi yaptı bunu. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| well, i'm willing to take my chances. | Şansımı deneyeceğim. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| i need you to send me back. | Beni geri yollamanı istiyorum. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| you out of your mind ? the police could be here any minute. i got to get out of here. | Sen aklını mı kaçırdın? Polis heran burada olabilir. Buradan hemen gitmeliyim. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| then we better hurry. | Ozaman acele etmeliyiz. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| what the hell is this ? | Buda neyin nesi? | Smallville Void-1 | 2006 | |
| those are the keys to a very expensive porsche which is parked outside. | Bunlar dışarıda parketmiş haldeki çok pahalı bir Porsche'un anahtarları. | Smallville Void-1 | 2006 | |
| i figured they'd cover the cost for one more trip to the other side. | Diğer tarafa yapılacak bir yolcuğun masrafını karşılar diye düşünmüştüm. | Smallville Void-1 | 2006 |