Search
English Turkish Sentence Translations Page 150471
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| The ring, time travel all my creations. | Yüzük, zaman yolculuğu, tüm yarattıklarım. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| I brought The Legion into a new realm of heroism. | Hepsini Legion'un yeni kahramanlık akımı için getirdim. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| They helped me destroy you. | Seni yok etmem için ban yardım ettiler. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| No. They helped you cure me. | Hayır beni iyileştirmek için yardım ettiler. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| The problem is, Kal El, you and I aren't very different. | Sorun şu ki Kal El sen ve ben farklı değiliz. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| We were both created in one way or another by Jor El, | Öyle ya da böyle ikimizde Jor El tarafından yaratıldık. Öyle ya da böyle ikimiz de Jor El tarafından yaratıldık. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| both intended to save civilizations, | İkimizde insanlığı kurtarmak ve... İkimiz de insanlığı kurtarmak ve... | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| to bring peace to a brutal world. | ...bu vahşi dünyaya barış getirmek için gönderildik. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| But neither of us was immune to corruption... | Ama ikimizde karanlığın bizi bozmasına karşı korumalı değiliz. Ama ikimiz de karanlığın bizi bozmasına karşı korumalı değiliz. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| All of a sudden everyone's telling me | Birden herkes bana... | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| that I have a darkness within me, | ...içimde bir karanlığın olduğunu söylemeye başladı. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| but I don't understand what it is | Ne olduğunu veya bunu... | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| or how I'm supposed to change it. | ...nasıl değiştireceğimi bilmiyorum. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| You destroyed cities. | Şehirleri yok ettin. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| I may not make the right decisions, | Belki doğru kararlar vermiyorum ama... | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| but at least I'm trying to save people. | ...en azından insanları kurtarıyorum. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| Then let me show you, Kal El. | O zaman sana göstermeme izin ver Kal El. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| We can't always see it in ourselves. | Her zaman kendimizi göremeyiz. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| My corruption started with a nanobyte | Benim bozulmam gözün göremeyeceği... | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| smaller than the eye can see. | ...nanobytelarda başladı. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| But that's all it took. | Ama aldığı da sadece o kadardı. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| My father's funeral. | Babamın cenazesi. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| If you're trying to save me somehow, | Eğer beni bir şekilde kurtarmak... | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| why show me this? | ...istiyorsan neden bunu gösteriyorsun? | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| Because this was a defining moment for you | Çünkü bu senin için en belirleyici an. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| perhaps the defining moment | Belki de kendini suçlamaya... | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| the day you started to blame yourself. | ...başladığın gün. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| Why wouldn't I? | Neden suçlamayayım ki? | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| I chose to change fate. It was my fault that he died. | Kaderi değiştirmeyi seçtim. Onun ölmesi benim suçumdu. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| I won't let you destroy my family. | Ailemi yok etmene izin vermeyeceğim. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| We can withstand anything you bring down on us | Üzerimize ne gelirse gelsin karşı koyarız çünkü... | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| because we have each other. | ...birbirimize bağlıyız. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| That's what will always separate the Kents from the Luthors. | Bu Kent'leri Luthor'lardan ayıran bir özellik. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| Now, why don't you get | Şimdi neden gidip... | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| you can't change his fate, Kal El. | Kaderini değiştiremezsin Kal El. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| He was just protecting me. | Sadece beni koruyordu. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| And that was his choice. | Bu onun seçimiydi. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| Whether it happens this day or any other day, | O gün ya da bir başka gün her ne olursa olsun... | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| Jonathan set his own destiny into motion. | ...Jonathan kaderini kendi belirledi. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| You just won't let yourself believe it. | Sadece inanmak istemiyorsun. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| Why won't you forgive yourself? | Neden kendini affetmiyorsun? | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| He didn't have a choice. | Başka bir seçeneği yoktu. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| He's my father. | O benim babamdı. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| Of course he'd sacrifice anything to protect me. | Elbette her şeyi feda edip beni koruyacaktı. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| We always have a choice, Kal El. | Her zaman seçeneğimiz vardır Kal El. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| Your father didn't have to care for you the way he did. | Babam sana baktığı gibi bakmayabilirdi. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| Yet still he made that choice every day he was with you. | Yine de seninle olduğu herhangi bir gün bu kararını verebilirdi. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| He chose to be your protector. | O senin koruyucun olmayı seçti. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| Just as you've chosen to be the Earth's protector. | Aynı senin dünyanın koruyucusu olmaya seçilmen gibi. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| Nobody forced that on you, yet you embraced it. | Kimse seni zorlayamaz senin kabul etmen gerekir. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| Nobody made that choice for you. | Kimse bu seçimi senin adına yapamaz. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| We all choose our own fate. | Hepimiz kendi kaderimizi seçeriz. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| Fans and protesters alike are in an outcry | Oliver Queen'in Green Arrow olduğunu... | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| for the playboy turned Green Arrow, Oliver Queen, | ...açıklamasından sonra ortadan kaybolması ile... | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| and has since vanished from society. | ...hayranlar ve karşıtlar deliye dönmüş durumda. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| What happens when they grow up | Büyüyüp onun gibi... | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| and they want to be vigilantes like him? | ...bir kanunsuz olmak istediklerinde ne yapacağım? | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| It's great he's helping people. We can't all rise up | İnsanlara yarım etmesi harika. Hepimiz bir anda ayaklanıp... | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| this isn't a memory. | Bu bir anı değil. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| No, it isn't. It's the present. | Hayır şimdiki zamandayız. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| He's been lying to us all along! | Bize bunca zamandır yalan söylüyormuş! | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| If you're trying to make me feel guilty about something, | Eğer beni bir konu ile ilgili suçluluk duyayım diye getirdiysen... | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| you just said that we control our own fate. | ...kaderimizi kendimizin kontrol edeceğini az önce söyledin. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| Oliver made his own decision to come out to the public. | Oliver kendi kararını verip kimliğini halka açıkladı. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| He didn't think about what it would mean to the rest of us. | Geri kalanlara ne olacağını hiç düşünmedi. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| Oliver Queen, if you really are | Oliver Queen eğer gerçekten söylediğin gibi... | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| the hero that you say you are, | ...bir kahramansan neden toplum içine çıkmıyorsun? | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| We're waiting for some answers. | Bazı cevaplar bekliyoruz. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| Where do you want to start? | Nereden başlayayım? | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| CNN, BBC, Dr. Phil? | CNN, BBC, Dr. Phil? | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| No, I mean any calls. | Hayır arayan kimse var mı dedim. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| I'm sorry, sir. Mr. Kent hasn't left word. | Üzgünüm efendim. Bay Kent aramadı. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| He's always so Oliver. | Hep o bildiğimiz Oliver. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| I didn't know that he needed me. | Bana ihtiyacı olduğunu bilmiyordum. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| But he does. | Ama var. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| I don't know how not returning his calls | Onun aramalarına cevap vermem ile... | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| amounts to some darkness within me. | ...içimdeki karanlık arasında ne bağ var anlayamadım. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| You don't see it? | Göremiyor musun? | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| The darkness is the past. | Karanlık geçmişte. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| You hold on to it. You dwell. | Eğer ona tutunursan orada kalırsın. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| You punish yourself and everyone around you for past mistakes. | Kendini ve etrafındaki herkesi geçmiş hataları için cezalandırıyorsun. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| We don't have the privilege of mistakes. | Hata yapma lüksümüz yok. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| Even if we don't expect perfection from ourselves, | Kendimizden kusursuzluk beklemesek bile... | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| the rest of the world does. | ...dünyanın kalanı bekliyor. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| You heard what they said. | Ne dediklerini duydun. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| Then help Oliver be who he can be. | O zaman Oliver'a olması gereken kişi olması için yardım et. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| Today, tomorrow. | Bugün, yarın. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| Be there for him now | Onun yanında ol ve... | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| and stop punishing him for his past | ...onu geçmişi yüzünden mesafe koyarak ve... | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| with your silence and your distance. | ...susarak cezalandırma. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| Which one of these has the punch in it, | Bunlardan hangisinin içinde... | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| if you know what I mean? | ...sert bir şeyler var. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| We have lemonade and strawberry ade. | Limonata ve çilek suyu var. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| Strawberry ade. | Çilek suyu olsun. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| Lois, huh? | Lois. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| So, who you here with? | Kiminle birliktesin? | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| I'm an alum. | Ben de öğrenciydim. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| I'm with Clark Kent. | Clark Kent ile birlikteyim. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| Oh, I just always thought Clark was so dreamy, you know? | Her zaman Clark'ın harika olduğunu düşünmüşümdür. | Smallville Homecoming-1 | 2010 | |
| That farm boy next door turned local football hero | Çiftçi çocuk şehrin futbol yıldızına dönüşüyor. | Smallville Homecoming-1 | 2010 |