Search
English Turkish Sentence Translations Page 14859
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
I don't hear anything. You're imagining things. | Ben bir şey duymuyorum. Hayal görüyor olmalısın. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
Don't you hear that knocking? Who could it be? A ghost? | Şu kapı sesini duymuyor musun? Kim olacak ki? Hayalet mi? | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
Can't you hear it? | Duymuyor musun? | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
Here's some nice warm milk. | Al biraz ılık süt iç. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
What brings you here, Petrus? | Seni buraya getiren ne, Petrus? | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
Your parents are coming to fetch you. They aren't my parents. | Ailen seni almaya geldi. Onlar benim ailem değil. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
They are your adopted parents. | Onlar seni evlat edinen ailen. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
But they are nice, Petrus. | Ama onlar iyi, Petrus. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
You can't have it any better. No. | Daha iyilerini bulamazsın. Hayır. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
So, are you coming? | Ee, geliyor musun? | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
No one is angry with you. why should anyone be angry? | Kimse sana kızgın değil. Neden kızgın olsunlar ki? | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
No, you're right... | Evet, haklısın... | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
It's not for you to decide. No. | Bunun kararını sen veremezsin. Evet. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
Petrus... dear boy... | Petrus... zavallı çocuk... | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
Let him go! It can't be done this way. | Bırak onu! Bu şekilde olmaz. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
I don't get it. Petrus and I are such friends. | Anlamıyorum. Petrus ve ben arkadaş gibiyiz. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
I think Petrus can stay here a while. He needs time to quiet down. | Sanırım Petrus bir süre burda kalabilir. Biraz zamana ihtiyacı var. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
He can certainly stay a few days. | Kesinlikle bir kaç gün kalabilir. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
Hey sis! Hey! | Hey kardeşim! Hey! | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
Welcome! What's this, you've grown a beard? | Hoşgeldin! Bu ne böyle, sakal mı uzattın? | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
You look so cold. Wait, take my scarf! | Çok üşümüşsün. Dur, şalımı vereyim! | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
It was 23 below this morning and it will be even colder this evening. | Çok tatlıydın, seni yiyip bitirmek istemiştim. Bu sabah 23 gün oldu ve hatta bu akşam daha da soğuk olacak. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
There, now you're better. You are always great. | İşte, şimdi daha iyi oldun. Sen her zaman harikasın. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
You are the world's greatest. | Sen dünyanın en iyisisin. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
I've missed you terribly. | Senş çok özledim. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
Everything is going so well and when you're happy, you're insatiable. | Herşey çok iyi gidiyor ve sen mutlusun, doyumsuzsun. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
Welcome to my home! Thanks. | Eve hoşgeldin! Teşekkürler. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
Isn't it nice? Yes, it is. | Güzel mi? Evet, güzel. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
You'll stay in my study. | Çalışma odamda kalacaksın. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
Now, I'll get you some coffee and Mia and Mejan's fresh baked rolls | Şimdi sana kahve ve Mia ve Mejan'ın taze pişmiş sarmasından getireyim. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
but first you should go see Dag Erik. Come and take a peek at your nephew! | Ailemizi skandalın içine soktun. Bu çok gülünç. Ama öncelikle Dag Erik'i görmelisin. Gel de yeğenini bir gör! | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
Well, he looks fine! He really gets going at night. | Güzel, iyi görünüyor! Derin uykuya dalmış. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
Wait a bit, seems like everything's fine right now. | Biraz bekle, şu an her şey iyi görünüyor. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
OK, come along. | Tamam, gel hadi. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
Henrik is the best Pappa. He would change diapers if he could! | Bu akşam mutlu olamaz mıyız? Evet, tabi. Henrik babaların en iyisi. Vakti olursa bezini değiştiriyor! | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
How was it with Momma? She was in good spirits. | Annem nasıldı? İyiydi. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
Will she be alone for Christmas? Lisen was there. | Noel'de yalnız mı kalacak? Lisen yanında. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
Why don't you invite her here? | Neden onu buraya davet etmiyorsun? | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
You know how it is with Henrik... Can't he forget anything? | Henrik'le arasını biliyorsun... Hiç bir şeyi unutmaz mı? | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
It's difficult for him to forget humiliation. | Aşağılamayı unutmak onun için çok zor. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
He was disappointed that I didn't give birth here | Burada değilde, Uppsala'da Academic Hospital'da... | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
rather than at the Academic Hospital in Uppsala. | ...doğurduğum için hayalkırıklığına uğradı. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
When Mamma visited me, Henrik would leave. And vice versa. | Annem beni ziyaret ettiğinde Henrik çıktı. Ve bir kez de tam tersi. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
He got angry and said that I was betraying the women in the congregation. | Sinirli bir şekilde 'Cemaatteki kadınlara ihanet ediyorum' dedi. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
I was very disappointed, but now everything is better again. | Çok kırılmıştım, ama şimdi her şey eskisi gibi daha iyi. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
Mamma spoke kindly of Henrik and said you seemed fine. | Anne Henrik'le nazikçe konuştu ve 'İyi görünüyorsun.' dedi. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
She was glad that you were pleased. | Mutlu olmanıza çok memnun olmuş. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
In October he got a letter from his grandfather. | Ekim'de büyükbabasından bir mektup aldı. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
He asked for a reconciliation, and asked us to come visit. | Uzlaşmak istemişti, ve bizi evine davet etti. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
I asked Henrik what we should do. | Henrik'e 'Ne yapalım?' diye sordum. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
He answered calmly | Sakin bir şekilde, 'Bu adamla uzlaşmak için... | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
that he couldn't find a reason to reconcile with that man. | '...bir sebep göremiyorum.' dedi. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
And you, what about you? Yes... | Pek ya sen, sen ne yaptın? Evet ben... | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
I keep out of it. | Ben bunun dışında kaldım. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
After a while everything went back to normal and he is the nicest, the happiest again. | Bir süre sonra her şey normale döndü, yine mutlu ve neşeli bir adam oldu. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
Anna... That must be him | Anna... Bu gelen o olmalı. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
Has he arrived? | Geldi mi? | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
Welcome, Ernst! Let me take a look at you! | Hoşgeldin, Ernst! Dur sana bir bakayım! | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
You look like a pirate. Listen to you! | Korsana benzemişsin. Diyene bak! | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
Now I am happy. | Şimdi mutluyum. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
Come here, Anna! I've got a present for you. | Gel, Anna! Sana bir hediyem var. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
Henrik, can you hold Dag? | Henrik, Dag'ı tutar mısın? | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
It's in here! | Geçip gitti o mesele. Ben nereye ait olduğumu biliyorum. İşte burda! | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
Go ahead. | Ya karın? O zaten tercihini yapmış. Aç bakalım. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
What have you been up to? Open it! | Ne getirmişsin böyle? Aç bak! | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
Wow, what is this? You're ridiculous! | Vay, bu ne? Sen fenasın! | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
From Ernst to Anna! A gramophone. | Ernst'ten Anna'ya! Bir gramafon. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
Ernst... It's so beautiful! | Ernst... Bu çok güzel! | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
It's a one step, the latest dance style from New York. | Bu tek adım, New York'tan moda bir dans figürü. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
One step? Yes, absolutely the latest thing. | Tek adım mı? Evet, kesinlikle moda bir şey. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
May l? | Dans? | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
No, I can't. Oh yes you can. | Hayır, yapamam. Oh evet, yapabilirsin. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
Like this? Yes. | Böyle mi? Evet. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
Henrik, come here! Come right now, Henrik! | Henrik, buraya gel! Hemen şimdi, Henrik! | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
Henrik, come and dance! | Henrik, gel dans et! | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
It's our turn! No. | Bizim sıramız! Hayır. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
But it's such fun! It's more fun for us to look on. | Ama çok eğlenceli! Ona bakmak bizim için daha eğlenceli. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
We'll all dance! | Hep beraber dans edeceğiz! | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
You and me and Ernst and Dag... | Sen ve ben, Ernst ve Dag... | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
Come on! No, I'll just embarrass myself. | Hadi! Hayır, kendimi rezil ederim ancak. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
Embarrassed, how? Come, let's all three dance. | Rezil mi, nasıl? Gel, sadece ğç kişiyiz zaten. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
You, who were such the dancer at our wedding! | Düğünümüzde dans etmiştin ya! | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
That was the waltz. Then we'll dance the waltz to the one step. | O, Vals'ti. O halde tel adımla vals yapalım. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
Come on, let's take off your coat. | Hadi ama, çıkar üstünü. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
I think Henrik isn't the only one who doesn't like the one step. | Sanırım Henrik, tek adım dansını sevmeyen tek kişi değil. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
I'm the idiot. | Ben aptalın tekiyim. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
I have a tendency to get jealous. | Çabuk kıskanıyorum. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
We just wanted to have some fun. Then I'm the party pooper. | Sadece biraz eğlenmek istemiştik. Ve ben de parti bozan... | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
I can't help it. | Elimden bir şey gelmez. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
The poor Theology student, Henrik Bergman and the middle class girl, Anna Åkerblom | Yoksul Teoloji öğrencisi, Henrik Berman ve orta sınıf bir ailenin kızı Anna Akerblom... | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
meet in Uppsala in 1909 and fall in love with each other. | ...1909 yılında Uppsala'da tanışıp aşık oldular. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
Henrik's mother, Alma, isn't pleased with her son's choice of a fiancée | Anna'nın kardeşi Ernst onların sırdaşıydı... Henrik'in annesi Alma, oğlunun nişanlısından hoşnut olmadı. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
and Anna's mother, Karin, openly opposes the relationship. | Ve Anna'nın annesi Karin, bu ilişkiye açıkça karşı çıktı. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
After a few years she is pressed to give in and give them a grand wedding. | Bir kaç yıl sonra ise onlara şaşaalı bir düğün için baskı yaptı. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
The newlyweds travel to Forsboda, in Norrland, where Henrik becomes an assistant minister. | Yeni evli çift, Forsboda/Norrland'da, Henrik'in asistan papaz olarak göreve başladığı yere gittiler. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
They are given a friendly reception by Rector Gransjö and his housekeeper Magda. | Rektör Gransjö ve hizmetçisi Magda tarafından dostça karşılandılar. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
They strive to develop a good relationship with the congregation | Cemaatle iyi ilişkiler kurmaya çalışıyorlardı... | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
but these are turbulent times. 1 | ...ancak çalkantılı dönemledi. 1 | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
The factory is going bankrupt, and the workers blame managing director Nordenson. | Fabrika iflasa sürükleniyordu ve işçiler fabrikanın patronu Nordenson'u suçluyordu. | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |
Nordenson's wife, Elin, chooses Henrik as her confessor | Nordenson'ın karısı Elin, kocasının kızlarının eğitimine karşı çıktığı... | Den goda viljan-1 | 1992 | ![]() |