Search
English Turkish Sentence Translations Page 14771
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
Oh, but there's nothing you could ever say | Gitmeme ihtimalinden kimse bahsetmiyor | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Oh, nothing you could say, no | Kimse gitmeme şansını bana vermiyor | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Adventure is a thing only made for some | Macera bir kişiye bağlı bir şey değildir | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Sorry, time to let the doubt go | Kafandaki şüphelerden kurtul | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
We won't let you say no | Hayır demene izin vermeyeceğiz... | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Not until the road is beneath your feet | ...yolculuğa başlayana kadar | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Beneath | Başlayana kadar | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Your feet | Yola | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Here we go! | Hadi gidiyoruz | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Delhi safari, hey | Delhi safari... | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Delhi safari, come along | Delhi safari, sende katıl | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Delhi safari, whoo! | Delhi safari... | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Aah! An animal! Awild animal! | Hayvan! Vahşi hayvan! | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
A leopard, I think! | Galiba Leopardı! | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Oh, no, it's the zoo for all of us! | Bizi hayvanat bahçesine gönderecekler! | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
What are they saying, Alexander? | Alexander, ne söylüyorlar? | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
They know there are animals on the train! | Trende hayvanların olduğunu biliyorlar. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
But how did they find out? | Nasıl anladılar acaba? | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Who gave us away? | Bizi kim ispiyonladı? | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Why don't you ask the monkey here? | Maymunlara neden sormuyorsun? | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Bajrangi, did you leave this car? Uh uh. | Bajrangi, bu arabadan hiç ayrıldın mı? | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
You sure? Tiny bit? Uh. | Emin misin? Hiç mi? | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Not at all? No. | Hiç yani? Hayır. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Not even a little? | Az da olsa mı? | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
What part of no don't you... Shh! | Ne zamandan bahsediyorsun? | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
I wasn't doing anything, just standing guard. | Hiç birşey yapmıyordum, sadece ortalığı gözetliyordum. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Not gonna believe him, are you? | Ona inanmıyorsun değil mi? | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Hey, the parrot hates me for some reason. | Papağan ne sebeptense, benden nefret ediyor. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
He'd say anything. | Birşeyler söylemiş olabilir. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Shh! Shh! Watch out! | Dikkatli ol! | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Someone's trying to get in! | Birisi içeri girmeye çalışıyor! | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Yuvi? | Yuvi? | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Are you here? | Burda mısın? | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Hey, over there! Down at the other side! | Orda! | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Where? Down here, hurry! | Nerde? Aşağıda, acele et? | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Come here. It went inside here. | Buraya gel. İçeri kaçtı. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Break it open. | Açın kapıyı. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Come now, we have to do the thing right. | Durun, yanlış birşey yapmayalım. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Show me. | Durun bakayım. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Follow me. That's weird. | Beni takip edin. Bu çok garip. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Shine the light here. | Işığı şuraya tut. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
I could have sworn I saw it. | Yemin ederim gördüm, oradaydı. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Yeah? It's not here now. | Emin misin? Burada yok. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
I told you to stay with the others. | Diğerleriyle beklemeni söylemiştim. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
You almost got us caught. | Neredeyse yakalanıyordun. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
I know. I wasn't gonna come, | Biliyorum. Gelmeyecektim, | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
but just as I was falling asleep, Papa came to me again. | Ama tam uykuya daldığımda babam geldi. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Yuvi, you were only dreaming. | Yuvi, hala rüya mı görüyorsun sen. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
It wasn't a dream, Bagga, I swear. | Rüya değildi, yemin ederim. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Papa was as real as you are, | Babam senin kadar gerçekti. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
and, Mom, I'm not making it up. | Anne, uydurmuyorum. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
He was really there. | Gerçekten oradaydı. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Could it be a father's love has cheated death, | Çok sevdiği babası acaba, öldü numarası mı yaptı. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
or is little Spotty off his meds again? | Yoksa küçük oğlu kafayı mı yedi? | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Tune in next week. | Gelecek hafta yeni bölümde. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Music swells, fade to black, and credits role. | Müzik azalır, ekran kararır ve yazılar geçer. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
But I object, Milord! | Fakat itiraz ediyorum, Lordum! | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Milord, the last witness' testimony is irrelevant. | Lordum, tanık olaylardan bi haber. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
May I remind the court | Hakime hatırlarmak isterim. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
that this is a case of attempted murder? | Acaba cinayete teşebbüs eden bu olabilir mi? | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Milord, I will prove that in the middle of the night | Lordum, bunu ispatlayabilirim, gece yarısı tamamen savunmasız... | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
while the parrot was asleep, utterly defenseless, | ...bir şekilde papağan uyurken... | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
this monkey, with a knife the size of a machete, | ...bu maymun satır büyüklüğünde bir bıçakla... | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
did attempt to make the parrot an ex parrot! | ...papağanı öldürmeye teşebbüs etti. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Can he deny it? | Bunu inkar edemez? | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Yeah, good luck with that one. | Hadi ıspatla bakalım. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Baj, what have you got to say? | Baj, bir şey söylemek ister misin? | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
You're not gonna believe a paranoid parrot. | Bu paronayak papağana inanmayacaksın demi. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
The guy's got an obsession. | İnsanlar burda tedirgin. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
He even dreams about me. | Benim hakkımda rüyalar görüyor. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Objection, Milord! | İtiraz ediyorum, Lordum! | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
My dreams are irrelevant. | Benim rüyalarımla alakası yok. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
In fact, I was dreaming about a cockatoo named Aspasia, | Aslında, rüyalarımda kakadu türü olan Aspasia yı görüyorum. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
but I woke up just in time to see you trying to butcher me! | Tam o sırada uyanıyorum ve beni, kesmeye çalışıyorsun. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Listen, you bird brain, what do you mean "trying"? | Dinle, seni kuş beyinli, ne demek "çalışıyorum"? | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
If I wanted you dead, trust me, you'd know it. | Eğer ölmeni isteseydim, emin ol bundan haberin olurdu. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Bang bang! And nothing's left but a pile of feathers! | Üzerinde bir tutam tüy bırakmam. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Enough! All this childish fighting has got to stop. | Yeter! Bu saçma çocukça kavgaları bi tarafa bırakın. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
It's not getting us anywhere. | Bu bize bir şey katmaz. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Bajrangi, not one more word. | Bajrangi, tek kelime dahi etme. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
As for you, listen to me carefully, Alex. | Ve sende beni iyi dinle, Alex. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Without you, we have no chance of getting to Delhi, that's true. | Sensiz, Delhi ye gidemeyiz bu doğru. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Without us, you'll never get back home again, | Bizsizde sen asla evine geri dönemezsin, | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
so it's in everyone's interest for you to stop all your shenanigans! | Burada herkes senin maskaralıklarını bırakmanı istiyor! | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Fine, fine. On one condition. | Tamam, tamam. Tek bir şartla. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Clint Eastwood over here leaves the guns behind. | Arkamda ki kovboy elinde ki silahlardan kurtulsun. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Otherwise, forget it. Count me out! | Yoksa, ben yokum. Gelmiyorum! | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Ha! You can take my guns from my cold, dead fingers! | Silahlarımı ancak ölü soğuk ellerimden alabilirsin! | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Oh, don't be so melodramatic. | Olayı dramatikleştirme. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
You're a big, brave monkey. | Sen büyük, cesur bir maymunsun. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
You don't need those silly weapons. | Senin bu aptal silahlara ihityacın yok. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Come on, drop 'em. Hey! No! | Hadi bırak şunları. Hayır! Olamaz! | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
There. | Tamadır. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Gah! Now, isn't that better? | Böyle daha iyi değil mi? | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
I feel so violated. | Taciz edilmiş gibi hissediyorum. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Take away his gun and his machete | Silahını ve satırını elinden alınca... | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
and look what happens to him. | ...ne hale geldi bakın. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Freud would have a field day. | Kendini boşlukta hissesiyor. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
Hey, maybe we could find you a really big banana. | Belki ona kocaman bir muz bulabiliriz. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |
All clear. Good. | Kimseler yok. Güzel. | Delhi Safari-1 | 2012 | ![]() |