Search
English Turkish Sentence Translations Page 146188
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
If you'd like to make a statement on the record, I'd be more than happy to take it. | Açıklama vermek isterseniz dinlemekten mutluluk duyarım. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
You're twisting the facts to make a better story | İyi bir hikâye için gerçekleri çarpıtıyorsun. Sorumsuzca bir hareket. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
Excuse me. Nice catching on | Müsaadenle. Sana iyi kavramalar. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
I know more about John Kramer than you might think | John Kramer hakkında sandığınızdan çok şey biliyorum. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
Somehow I doubt that Kramer left his wife a box in his will | Hiç sanmam. Kramer karısına vasiyetinin olduğu bir kutu bıraktı. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
Did you know that? Maybe I did, maybe I didn't | Haberiniz var mı? Belki var, belki yok. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
How do you know it? Probate court | Sen nerden biliyorsun? Veraset mahkemesinden. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
It's public record for those who know where to look. | Bakman gereken yeri bilirsen açık kayıtlarda bulabilirsin. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
Help me get to her, and I will dial down on the sensationalism | Beni ona ulaştırın, ben de sansasyonu azaltayım. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
I'll see what I can do | Bakarız. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
I do not know how I got there. | Oraya nasıl götürüldüğümü bilmiyorum. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
I just opened my eyes ... e. | Gözlerimi açtığımda... | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
He did this to me | Bunu bana o yaptı. Kim yaptı? | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
Jigsaw. | Jigsaw. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
You didn't cut your own arm off? | Kolunu kendin kesmedin mi? | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
But he made me do it. | Ama yapmama o zorladı. Neden peki? | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
Because what Eddie and I were doing was wrong | Çünkü Eddie ile ikimizin yaptıkları yanlıştı. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
We were ruining people's lives. | İnsanların hayatlarını mahvediyorduk. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
He wanted us to learn | Dersimizi almamızı istedi. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
And did you? | Aldın mı peki? | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
Look at me! | Halime bak! | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
Look at my goddamn arm! | Lanet koluma bak! | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
What the fuck am I supposed to learn from this?! Huh? | Bundan ne ders alacakmışım? | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
Look at my arm! | Kolumun haline bak! | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
What am I supposed to learn from this?! | Ne ders alayım? | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
Hello Gideon! | Selam Gideon. Güzel isim hayatım. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
Look here. This gives happiness to the family. | İşte burdayız. Mutlu aile portresi. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
We love you more than ourselves son. | Seni çok seviyoruz evlat. Çabuk gel. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
If you're watching this Jill | Bu videoyu izliyorsan Jill ben dünyayı terk etmişim demektir. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
I'm leaving you a box today, | Sana bir kutu bırakıyorum. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
Now I'm not at home, but, please, leave a message. </ i> | Evde yokum lütfen mesajınızı bırakın. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
Sig.na Tucker, are still Pamela Jenkins. </ i> | Bayan Tuck, gene ben Pamela Jenkins. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
hoped it would clarify one thing the relationship with her husband ... | Kocanız hakkında birkaç şey sormak istiyordum. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
Are you there, detective? By hearing this tape | Orda mısın Dedektif? | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
some will assume that this is over. | Bu kaydı dinlediğinde oyunun bittiğini düşüneceksin. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
You feel you now have control,don't you? You think you will walk away untested? | Kontrolün sende olduğunu sanıyorsun, değil mi? | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
think to be able to get out before he risked his life? </ i> | Sınanmadan yürüyüp gidebileceğini mi sandın? | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
Look here ... | Şuna bakın. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
These are the Jigsaw pieces carved from previous victims | Bunlar önceki kurbanlardan çıkarılan Jigsaw parçaları. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
This is the piece taken from the latest victim | Bu da son kurbandan alınan parça. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
It looks like all the rest Yeah, that's what we said, too. | Tamamlanmış gibi görünüyor. Biz de öyle düşünüyoruz. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
The skin abrasions, they're indicative of a knife of a partially serrated edge. | Kesilme izleri bunun testere ağızlı bir bıçakla yapıldığını gösteriyor. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
So all the other cuts were made with a near perfect blade of surgical quality. | Eski kurbanlarda mükemmele yakın cerrahi kalitede kesikler vardı. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
That victim was Seth Baxter | O kurban Seth Baxter'mış. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
The man who killed your sister. | Kız kardeşini öldüren adam. Yani fotoğraflara bakarak farklı... | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
No, but I can | Hayır, ama ben anlarım. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
I was the one who examined that body. | O cesedi inceleyen bendim. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
The tape from the latest victim was missing, so we're looking into the Seth Baxter tape. | Son kurbanın kaydı kayıp, o yüzden Seth Baxter'ın kaydını inceliyoruz. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
Well, maybe if a different person cut the piece, then maybe a different person made the tape, too. | Cesetten parçayı başka biri kestiyse kaydı da başka biri doldurmuş olabilir. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
Strahm? Yeah, maybe. | Strahm mı? Evet, belki de. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
Strahm's voice on the tape would be our smoking gun. | Strahm'ın videodaki sesi kesin kanıtımız olur. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
We have that, we could go public with his involvement. | Bu sayede halka onun adını açıklayabiliriz. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
Jane , Jane, it's allright , ok? take it easy | Jane, Jane. Tamam, sakin olun. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
Why? | Neden? Çünkü birileri olmaması gereken kutudan haberdar. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
Who? That's not your concern. | Kim? Orası seni ilgilendirmez. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
That's not what John wanted. | John böyle istemedi. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
Give me the envelopes. That's not a request. | Zarfları bana ver. Rica etmiyorum. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
That all there is? | Hepsi bu mu? | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
Yes From now on, I work alone. | Evet. Şu andan itibaren yalnız çalışacağım. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
I know | Biliyorum. Ben sadece John'un son arzusunu gerçekleştiriyorum. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
Well, John's dead. And his work is almost done | John öldü. Ve işi de nerdeyse bitti. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
Who's this? Unfinished business. | Bu kim? Yarım kalmış bir iş. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
When I'm done, we no longer speak. | İşim bittiğinde bir daha birbirimizi görmeyeceğiz. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
Methadone is only a masking agent. It doesn't heal; it just simply numbs the senses | Metadon sadece bir maske. İyileştirmez yalnızca hissizleştirir. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
I found a better way. | Ben daha iyi bir yol buldum. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
These people, they will continue to hurt you, | Bu insanlar seni incitmeye ve hayal kırıklığına uğratmaya... | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
But what about these people, Jill, who come here every day | Peki ya hergün buraya gelip seni kullanan onca insan Jill. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
They're avoiding prison sentences | Hapis cezasından kaçıyorlar. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
They're getting hooked on masking agents, Do you call that recovery? | İlaçların etkisi altında tutuluyorlar. Bu mu tedavi dediğin? | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
It's not that simple. Addiction is not simple! JILL! | O kadar basit değil. Bağımlılık basit bir şey değil. Jill! | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
These people have no respect for the lives that they're destroying | Bu insanların mahvettikleri hayatlara zerre kadar saygıları yok. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
Once you see death up close, then you know what the value of life is | Ancak ölümle burun buruna gelirsen... | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
And that's my way. And I brought proof that I want you to see. | Benim yöntemim bu. İşte sana somut örneği. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
Amanda? Hello, Jill. | Amanda? Merhaba Jill. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
Jill, you once told me that she was a lost soul | Jill, bir keresinde bana onun umutsuz vaka olduğunu söylemiştin. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
But here she stands | Ama işte karşında. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
She's clean, and whole. | Temiz ve sağlıklı. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
And she has new appreciation for her life. It works | Artık hayatının değerini çok daha iyi biliyor. İşe yarıyor. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
It's real. He helped me. | Gerçekten. O bana yardım etti. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
prorpio last week claimed to have discovered a new game with terrible implications. </ i> | Ama bu hafta canice sonuçlanan "oyun" adı verilen bir vakaya daha rastlanıldı. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
the victims are all connected the life of John Kramer ...</ i> | Kurbanların hiçbirinin John Kramer ile herhangi bir bağlantısı bulunamadı. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
Hank, are you still here? | Hank, burada mısın? | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
Don't fucking move! | Kıpırdama. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
O God! Someone will take care of you. | Kahretsin! Yardım getireceğim. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
Where is the key? And in the left pocket? | Nerenden vuruldun? Nefes alabiliyor musun? | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
Hello, William. | Merhaba William. Tanrım | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
You've probably been wondering when we would see each other again. | Muhtemelen birbirimizi bir daha ne zaman göreceğimizi merak ediyordun. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
For years, your probability formula has decided the fate of others. | Senin olasılık formülün yıllarca başkalarının kaderini tayin etti. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
However, this formula does not take into account the human will to live. | Ne var ki formülün insanın yaşama arzusunu dikkate almıyor. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
When faced with death, who should live versus who will live | Ölümün nefesi hissedilince, yaşamak isteyenle yaşaması gereken tamamen... | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
are two entirely separate things. | ...farklı iki kavram haline gelir. Bugün senin poliçen sınanacak. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
There are four straps around your limbs and you have four tests you must complete. | Kol ve bacaklarında dört kemer ve tamamlaman gereken dört sınavın var. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
Look closely. | İyi izle. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
You have 60 minutes to complete your tests and avoid this fate. | Sınavları geçmek ve bu kaderi engellemek için 60 dakikan var. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
Starting now. | Süren başladı. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
Wake up,Mom! | Uyan anne! | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
What's that? I don't know. | Neresi burası? Bilmiyorum. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
Look ... | Şuraya bak. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
From there, once this game begins, every time you take a breath, | Oyun başladığında her nefes alışın... | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |
the clamps around your chest will close in and crush your body. | ...mengeneyi, vücudunu parçalamaya bir adım daha yaklaştıracak. | Saw VI-1 | 2009 | ![]() |