• tr flag Türkçe
    • en flag İngilizce

Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 29

İngilizce Türkçe Film Adı Film Yılı Ayrıntılar
We have to get this man, all of us, back to the entry point. Bu adamı da alıp hep birlikte giriş noktasına gitmeliyiz. 100 Million BC-1 2008 info-icon
Big Red's going to scent the kill. Big Red bu ölünün kokusunu duyacak. 100 Million BC-1 2008 info-icon
All of us. Back to the entry point. Hep birlikte giriş noktasına dönüyoruz. 100 Million BC-1 2008 info-icon
Hey, hey, who's... who's Big Red? Big Red de ne? 100 Million BC-1 2008 info-icon
Hey, is this stuff potable? Bu içilebilir mi? 100 Million BC-1 2008 info-icon
Well I hope so, we've been drinking it for the last 6 years. Umarım içilebiliyordur, çünkü 6 yıldır bunu içiyoruz. 100 Million BC-1 2008 info-icon
You've been here, 6 years? 6 yıl mı oldu? 100 Million BC-1 2008 info-icon
Well, give or take, I forgot to bring my calendar, Doc. Evet, aşağı yukarı. Takvim getirmeyi unutmuşum, doktor. 100 Million BC-1 2008 info-icon
Dromas wipe their claws in their own feces. Dromalar pençelerine kendi dışkılarını sürerler. 100 Million BC-1 2008 info-icon
If the initial attack doesn't kill, Eğer ilk saldırıda öldüremezlerse... 100 Million BC-1 2008 info-icon
the inevitable infection will. I'm Sorry. ...enfeksiyondan ölüm kaçınılmaz. Çok üzgünüm. 100 Million BC-1 2008 info-icon
Marquez, leave me. Manriquez. Bırak beni. 100 Million BC-1 2008 info-icon
Run! Kaçın! 100 Million BC-1 2008 info-icon
Let's go, people! Let's go! Move! Hadi gidelim! Çabuk olun! 100 Million BC-1 2008 info-icon
Come on! We have to go now! Come on, move! Şimdi gitmek zorundayız! Hadi, acele edin! 100 Million BC-1 2008 info-icon
We're all going to die if you don't just leave me here. Beni bırakmazsanız hep birlikte öleceğiz burada. 100 Million BC-1 2008 info-icon
Oh, come on, let's go sir. Hadi. 100 Million BC-1 2008 info-icon
Oh, come on, get off me! Leave me! Şef! 100 Million BC-1 2008 info-icon
I am the senior rank on this team, Timin en rütbelisi benim... 100 Million BC-1 2008 info-icon
and I'm telling you to leave me, ...ve beni bırakıp gitmenizi emrediyorum. 100 Million BC-1 2008 info-icon
Leave me! Get off me! Bırakın ve gidin! 100 Million BC-1 2008 info-icon
Go! Leave me a fucking gun! Gidin! Bana sadece lanet olası bir silah bırakın! 100 Million BC-1 2008 info-icon
Where's the chief, where's the chief! Şef nerede? 100 Million BC-1 2008 info-icon
What the hell did you do to him? Ne yaptın ona? 100 Million BC-1 2008 info-icon
He told me to leave him, Onu bırakmamı söyledi! 100 Million BC-1 2008 info-icon
he told me to leave him, get off me! Onu bırakıp gitmemi söyledi! 100 Million BC-1 2008 info-icon
Chief! Chief! Şef! 100 Million BC-1 2008 info-icon
Stop, no, get down, get down! Ateş etmeyi kes! 100 Million BC-1 2008 info-icon
Get down from there, come on, get down from there! Hadi gidiyoruz buradan! 100 Million BC-1 2008 info-icon
Go! Go! Move, move, move! Hadi! Çabuk olun! 100 Million BC-1 2008 info-icon
Let's go! Come on, let's go! Gidelim! Hadi! 100 Million BC-1 2008 info-icon
Come on, we're almost in! Hadi, neredeyse içerideyiz! 100 Million BC-1 2008 info-icon
Faster, Faster! Hızlanın! 100 Million BC-1 2008 info-icon
Hurry up! Hurry up! Acele edin! 100 Million BC-1 2008 info-icon
Give me your hand soldier, give me your hand! Bana elini ver asker! 100 Million BC-1 2008 info-icon
That's Big Red! İşte bu Big Red! 100 Million BC-1 2008 info-icon
So, let me get this straight. Şimdi bir şeyi öğrenmek istiyorum. 100 Million BC-1 2008 info-icon
We live in the 21st century, Biz 21. yüzyılda yaşıyoruz... 100 Million BC-1 2008 info-icon
and we don't let women into combat. ...ve biz şimdi bile kadınlara çarpışma içinde görev vermiyoruz. 100 Million BC-1 2008 info-icon
Now, how is it that you 2 were let on this mission, Şimdi nasıl oluyor da siz bu görevin içindesiniz... 100 Million BC-1 2008 info-icon
way back in 49. ...henüz 1949 yılındayken. 100 Million BC-1 2008 info-icon
Well, Betty's a nurse Evet, Betty bir hemşire... 100 Million BC-1 2008 info-icon
and well I guess they needed somebody to take notes and make coffee. ...ve bense, onların kahvelerini yapacak ve notlarını tutacak birine ihtiyaçları vardı. 100 Million BC-1 2008 info-icon
Bet you don't do that anymore. Bet, sanırım artık sen kahve yapmıyorsun. 100 Million BC-1 2008 info-icon
We ran out of coffee years ago. Yıllar önce kahvemiz tükendi. 100 Million BC-1 2008 info-icon
Don't be mean. Şikayet etme. 100 Million BC-1 2008 info-icon
I always thought you two would make a fine couple. Daima sizin iyi bir çift olacağınızı düşünmüşümdür. 100 Million BC-1 2008 info-icon
Really? I always thought Erik was kind of a fuddy duddy. Gerçekten mi? Ben de hep Erik'in sıkıcı bir tip olduğunu düşünürdüm. 100 Million BC-1 2008 info-icon
Oh, and I always thought you were kind of sweet on Frank. Ben de hep seni Frank’in gözdesi sanırdım. 100 Million BC-1 2008 info-icon
Well who wasn't hot for Frank? Frank için yanıp tutuşan kimdi? 100 Million BC-1 2008 info-icon
Everybody had the hot for Squirt, right Ruth? Herkes bücür için yanıp tutuşurdu. Değil mi Ruth? 100 Million BC-1 2008 info-icon
Betty. Betty. 100 Million BC-1 2008 info-icon
Listen to those two. Dinleme şu ikisini. 100 Million BC-1 2008 info-icon
Frank, you ever get married? Frank, hiç evlenmedin mi? 100 Million BC-1 2008 info-icon
You ever gotten laid? Hiç kimseyle de yatmadın mı? 100 Million BC-1 2008 info-icon
Where's Bud? Bud nerede? 100 Million BC-1 2008 info-icon
He's down there. Aşağıda. 100 Million BC-1 2008 info-icon
Hey, are we at war with the Soviet's yet? Hala Sovyetler ile savaşta mıyız? 100 Million BC-1 2008 info-icon
What's a Soviet? Sovyet te ne? 100 Million BC-1 2008 info-icon
Hey Picasso. Selam Picasso. 100 Million BC-1 2008 info-icon
Hey, Doc. Selam Doktor. 100 Million BC-1 2008 info-icon
You know it was your paintings that helped us find you. Biliyorsun bu çizimler sizi bulmamız için bize yardımcı oldu. 100 Million BC-1 2008 info-icon
Is that right? Bu doğru mu? 100 Million BC-1 2008 info-icon
What the hell is that? Bu lanet şey de ne? 100 Million BC-1 2008 info-icon
Oh, just messing around. Öylesine bir şey işte. 100 Million BC-1 2008 info-icon
Hey, how's my Viv? Hey, benim Viv'im nasıl? 100 Million BC-1 2008 info-icon
Oh, Bud, she passed about 3 years ago. Bud, 3 yıl önce bir hastalığa yakalandı. 100 Million BC-1 2008 info-icon
Cancer. I'm sorry. Kanser. Üzgünüm. 100 Million BC-1 2008 info-icon
I figured Doc, I saw how old you got... Sana inandım doktor, kendini zorlama... 100 Million BC-1 2008 info-icon
She never re married, she never gave up on you. Tekrar evlenmedi ve asla seni hiç unutmadı. 100 Million BC-1 2008 info-icon
Any my boy? Ya oğlum? 100 Million BC-1 2008 info-icon
David, he's okay. David. O iyi. 100 Million BC-1 2008 info-icon
Out with it, Frank. Açıkça söyle, Frank. 100 Million BC-1 2008 info-icon
I don't know, he's angry. Bilemiyorum. O biraz kızgın. 100 Million BC-1 2008 info-icon
He thinks with his fists, O hep yumruklarıyla düşünür... 100 Million BC-1 2008 info-icon
he damn near killed a man in a bar fight. ...yakın zaman önce lanet bir bar kavgasında adamın birini öldürdü. 100 Million BC-1 2008 info-icon
Goddamn kid! Damn it! Lanet çocuk! Lanet olsun! 100 Million BC-1 2008 info-icon
Well I reckon he's bigger than I am now... Sanırım şu anda yaş olarak benden... 100 Million BC-1 2008 info-icon
...older and bigger. Büyük ve yaşlı. 100 Million BC-1 2008 info-icon
Isn't my Viv a beauty, Doc? Benim Viv'im güzeldi değil mi, doktor? 100 Million BC-1 2008 info-icon
Time, huh, it's a fucked up thing, isn’t it? Zaman. Lanet olasıca bir şeydir, değil mi? 100 Million BC-1 2008 info-icon
It's breathtaking. Muhteşem manzara. 100 Million BC-1 2008 info-icon
It's one of the things I'm going to miss the most. Özleyeceğim şeylerden biri de bu manzara. 100 Million BC-1 2008 info-icon
You couldn't have known Frank. Bilemezdin, Frank. 100 Million BC-1 2008 info-icon
The tracer was damaged on impact. Geçiş sırasında izleyici hasar gördü. 100 Million BC-1 2008 info-icon
It wasn't your fault. Senin hatan değildi. 100 Million BC-1 2008 info-icon
There's nothing you could have done about it. Yapabileceğin hiçbir şey yoktu. 100 Million BC-1 2008 info-icon
I should have seen it coming. I should have known. Bunu tahmin edebilmeliydim. Bilmeliydim. 100 Million BC-1 2008 info-icon
Frank, look at this. Frank, etrafına bir bak. 100 Million BC-1 2008 info-icon
This amazing adventure. Bu muhteşem bir macera. 100 Million BC-1 2008 info-icon
I'm seeing things that no man has ever seen, or ever will see. Bir insanın asla görmediği ve göremeyeceği şeyleri gördüm. 100 Million BC-1 2008 info-icon
I'm going to go back to a world Benim için en az burası kadar... 100 Million BC-1 2008 info-icon
that's just as new and exciting as this one. ...yeni ve heyecan verici bir dünyaya geri döneceğim. 100 Million BC-1 2008 info-icon
It wasn't supposed to end like this. Böyle sonuçlanacağını hiç tahmin bile edemedik. 100 Million BC-1 2008 info-icon
Who's life ever ends up the way it's supposed to? Kim hayatında planladığı her şeyi doğru olarak sonuçlandırabilir? 100 Million BC-1 2008 info-icon
Alright, we've got to get moving, Pekala, hemen yola çıkmalıyız... 100 Million BC-1 2008 info-icon
so pack light, but grab some things we need. ...bu yüzden sadece hafif ve ihtiyacımız olan şeyleri alın. 100 Million BC-1 2008 info-icon
Here, grab these, why don't you try these. Neden hepsini değil de, sadece hafif olanları? 100 Million BC-1 2008 info-icon
Alright, when we get going, we're going straight and fast, Çünkü yürürken hızlı ve hafif olmalıyız... 100 Million BC-1 2008 info-icon
make sure your weapons are ready. ...silahlarınızın da hazır olduğundan emin olun. 100 Million BC-1 2008 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 24
  • 25
  • 26
  • 27
  • 28
  • 29
  • 30
  • 31
  • 32
  • 33
  • …
  • »
  • »»
Kısıtlı Mod:   
  • Katkıda Bulun
  • Hakkımızda
  • Sorumluluk Reddi
  • İletişim