Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 20373
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
S. T.E. V.E. Your Space Time Exploration Vehicle Envoy. | S.T.E.V.E. Uzay Zaman Keşif Araç Elçiniz. S.T.E.V.E. Uzay zaman keşif aracınızın temsilcisi. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Hello, S.T.E.V.E., I am J A K, Jake. | Merhaba, S.T.E.V.E., Ben J A K, Jake. Merhaba, S.T.E.V.E., Bende J A K, Jake. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
And this is R E G, Reggie. Where are we? | Bu da R E G, Reggie. Neredeyiz? Ve bu da R E G, Reggie. Neredeyiz biz? | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Nowhere and everywhere. | Hiçbir yerde ve her yerde. Her yer ve hiçbir yer. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
The space between time | Geçmiş, gelecek ve şimdiki zamanın ortasındaki bir boşluktasınız. Uzay ve zaman arasında... | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
where the past, present and future intersect. | ...geçmişin, bugünün ve geleceğin kesiştiği yer. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Obviously. Now, take us to the first Thanksgiving. | Öyle görünüyor. Bizi ilk Şükran Günü'ne götür. Kesinlikle. Şimdi bizi ilk şükran günü yemeğine götür. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Destination, set. No, no, no! | Varış yeri ayarlanıyor. Hayır, hayır, hayır! Varış yeri ayarlanmıştır. Hayır, hayır, hayır! | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Activating Chrononaut safety bubble to shield from possible side effects. | Yan etkilere karşı Zaman Yolcusu koruma kabarcık kalkanı etkinleştiriliyor. Mümkün olabilecek tüm yan etkilerden korunmak için... | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Side effects? What side effects? | Yan etki mi? Ne yan etkisi? Yan etkiler mi? Ne yan etkileri? | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Side effects may include accelerated aging... | Belirli yan etkilere sebep olabilir. Bunlar; hızlı yaşlanma... Yan etkiler hızlı yaşlanma,... | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
I'm cold. | Üşüyorum. ...ani evrimsel gerileme... Üşüyorum. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Rapid evolutionary regressions. | ...ters evrim... | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Erratic physical mutation into an adorable baby dragon. | ...düzensiz fiziksel mutasyon ile tatlı bir ejderha yavrusu olma... ...ve belirsiz fiziksel mutasyon içerebilir. Bebek bir dinozora,... | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Or an octopus, a king crab, a pony, the sasquatch. | ...ya da ahtapot, kral yengeci, midilli, maymun olma. ...bir ahtapota, bir kral yengece, bir midilliye... | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
I hope you've enjoyed your time travel experience. | Umarım zaman yolculuğunuz hoşunuza gitmiştir. Umarım zaman yolculuğu deneyiminizden keyif almışsınızdır. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Ow... Please hold on for re entry. | Lütfen giriş için tutunun. Lütfen atmosfere girmek için bekleyiniz. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Welcome to Plymouth Colony, 1621. | Plymouth Kolonisine hoş geldiniz, 1621. 1621 Plymouth Kolonisi'ne hoş geldiniz. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Three days before the first Thanksgiving. | İlk Şükran Günü'nün üç gün öncesindeyiz. Şükran Gününden 3 gün öncesine. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
We did it! We went back in time. | Başardık! Zamanda geriye geldik. Başardık. Zamanda geriye gittik. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Reggie, come out here. You're gonna love this! | Reggie, buraya gel. Buna bayılacaksın! Tabii, neden olmasın. Reggie, dışarı gel. Buna bayılacaksın. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Ah! It even smells old. | Kokusu bile eski. Kokusu bile eski. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
May I recommend some light stretching. | Hafif esneme hareketleri önerebilir miyim? Güzel fikir, S.T.E.V.E. Hızlıca bir gerilmenizi önerebilir miyim? | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Great idea, S.T.E.V. E... | Güzel fikir, S.T.E.V.E. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Pecs, glutes, pecs, glutes, pecs, | Göğüs kasları, kalça kasları, göğüs kasları, kalça kasları... Göğüs, kalça, göğüs, kalça, göğüs,... | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
glutes, pecs, glutes, pecs, glutes. | ...kalça kasları, göğüs kasları, kalça kasları, göğüs kasları. ...kalça, göğüs, kalça, göğüs, kalça. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Ew! Pec, pec, glute, glute. | Göğüs, göğüs, kalça, kalça. Iyy! Göğüs, göğüs, kalça, kalça. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Whoo! Ah! Let's go, Reggie. | Hadi gidelim, Reggie. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Activating security cloaking | Güneş enerjisiyle şarj için güvenlik pelerini etkinleştiriliyor. Tekrar şarj olmak için... | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
mechanism during solar recharge. | ...gizlenme mekanizması devreye sokuluyor. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Wait, no, S.T.E.V.E.! | Dur, olmaz, S.T.E.V.E.! Hayır, bekle, S.T.E.V.E.! | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
S.T.E.V.E.! S.T.E.V.E.! | S.T.E.V.E.! S.T.E.V.E.! S.T.E.V.E.! S.T.E.V.E.! | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
S. T.E. V.E.? S. T.E. V.E. 's not here, man. | S.T.E.V.E. mi? S.T.E.V.E. burada değil, dostum. S.T.E.V.E.? S.T.E.V.E. burada değil bayım. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
I'm laughing, but that's not funny, S.T.E.V. E... | Güldüğüme bakma, hiç komik değil, S.T.E.V.E.. Gülüyorum, ama komik değil, S.T.E.V.E... | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
This conversation is taxing my power reserves. | Bu konuşma benim enerji kaynağımı tüketiyor. Bu konuşma hali hazırdaki bataryaları harcıyor. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Shutting down. What? No! No, no, no, no! | Kapanıyorum. Ne? Hayır! Yo, yo, yo, yo! Sistem kapatılıyor. Ne? Hayır, hayır, hayır, hayır! | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Reggie, south is this way. Sun rises in the north. | Reggie, güney bu tarafta. Güneş kuzeyde tepede. Reggie, güney bu tarafta. Güneş kuzeyden doğuyor. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Wait, I can't stay out here back in the food chain. | Buradan ayrılıp da besin zincirine dönemem. Bekle, burada besin zincirinden çıkana kadar bekleyemem. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Finally, some me time. | Sonunda kendime biraz zaman ayırabildim. Sonunda biraz kafa dinleyebileceğiz. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
I've reconned the area. We are all alone. | Etrafa göz attım. Sadece biz varız. Etrafı kolaçan ettim. Kimsecikler yok. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
This is a bad idea. This is a real wild forest. | Bu kötü bir fikir. Burası gerçekten vahşi bir orman. Bu kötü bir fikir. Burası gerçek vahşi bir orman. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
It's probably full of crazy, bloodthirsty monsters. | Büyük ihtimal bir sürü kana susamış canavarlarla doludur. Muhtemelen kana susamış canavarlarla dolu olmalı. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
If anything happens to me, it's on your head. | Başıma bir şey gelirse sorumluluk senin üzerinde. Eğer bana bir şey olursa sorumlusu sensin. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Trust me, we're perfectly safe. | Güven bana, tamamen güvendeyiz. Güven bana, kesinlikle güvendeyiz. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Jake, Jake! Oh, no, no! | Jake, Jake! Hayır, olamaz! Jake, Jake! Hayır, hayır! | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
No, just... Another one! Please, please I beg you. | Hayır, sadece... Bir tane daha! Lütfen, lütfen yalvarırım. Bir tane daha! Lütfen, lütfen, size yalvarıyorum! | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Please don't eat me. | Lütfen yemeyin beni. Lütfen beni yemeyin. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
End of the line for you. I'm dead, I'm dead! | Sonun geldi. Öldüm, öldüm ben! Yolun sonuna geldin. Bittim ben, öldüm! | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Hi. Hello. | Selam. Merhaba. Selam. Selam. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Is this Turkey Paradise? Sh! | Burası Hindi Cenneti mi? Sessiz ol. Hindi Cenneti'ne mi düştüm? | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
See anything? Nothing here! | Bir şey görüyor musun? Hiçbir şey yok! | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Oh, we lost them again, Captain Standish. | Onları yine kaybettik, Yüzbaşı Standish. Onları yine kaybettik, Kaptan Standish. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
I can see that. Now keep looking! | Görüyorum herhalde. Aramaya devam et! Bunu bende görüyorum. Şimdi aramaya devam edin! | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Yes, sir! | Peki, efendim! Buradalar. Hissedebiliyorum. Evet, efendim! | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
They're here. Oh, I can feel it. | Buradalar. Hissedebiliyorum. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Hello, Turkeys of ye olde time. | Eski zamanlardaki hindilere selam olsun. Merhaba, eski zamanın hindileri. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
We've come from the future in a time machine named S.T.E.V.E. To save you... | Buraya, S.T.E.V.E. adında bir zaman makinesiyle... | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Quiet! We were leading the hunters away from our nest | Sessiz ol! Siz buraya gelip korkak tavuklar gibi... Sessiz ol! Korkmuş tavuk gibi bağıra bağıra gelene kadar... | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
till you came along shrieking like terrified hens. Who are you? | ...yaygara çıkarana kadar, avcıları yuvamızdan uzak tutuyorduk. ...avcıları yuvadan uzak tutmaya çalışıyorduk. Kimsin sen? | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Yeah, you tell them, Ranger. Right, Furley? Whoo! | Evet, söyle onlara, Ranger. Değil mi, Furley? Aynen öyle Ranger. Değil mi, Furley? | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Don't leave me hanging, Ranger. Furley's right there. He looks up to me. | Elimi havada bırakma, Ranger. Furley burada. Bana bakıyor. Elimi havada bırakma, Ranger. Furley hemen yanımda. Bana saygı duyuyor. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
The hunters are returning. We need to move. | Avcılar dönüyor. Gitmemiz gerek. Avcılar geri dönüyor. Gitmemiz gerek. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
I have the lead. Everyone follow me. | Liderlik bende. Herkes beni takip etsin. Önden ben gidiyorum. Herkes beni takip etsin. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Hm! He has the lead? | Liderlik onda mı? Önden o mu gidiyor? | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Stay in formation. In formation, stay! | Düzene girin. Girin düzene! Bir arada kalın. Kalın bir arada. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
This is really dangerous! | Bu gerçekten çok tehlikeli! Bu gerçekten çok tehlikeliymiş. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Hold on. Oh, boy. | Tutun. Çok tempolu bir gün. Yine de sevdim. Sıkı tutun Amanın. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
This is a fast paced day. I love it though. | Çok hareketli bir gün. Hoşuma gitti gerçi. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
We should catch up with the others. | Diğerlerine yetişmeliyiz. Bekle! Diğerlerine yetişmeliyiz. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Just ate, that's the only thing holding me back. How you doing? | Yeni yemek yedim o yüzden bu kadar geride kalıyorum. Senden ne haber? Yeni yemek yedim. Geride kalmama sebep oluyor. Nasılsın? | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Come on! Ah! | Hadi. Hadi! | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
My name's Reggie, by the way. I'm a Pisces. | Adım Reggie bu arada. Balık burcuyum. Benim adım Reggie, bu arada. Balık burcuyum. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
I'm Jenny. I'm running for my life. | Ben de Jenny. Hayatım için kaçıyorum. Ben de Jenny. Hayatımı kurtarmak için koşuyorum. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Round them up, boys! | Etraflarını çevirin, beyler! Peşlerine düşün çocuklar! | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Everyone, this way. | Herkes bu taraftan. Bu taraftan millet. Herkes, bu taraftan. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
This way, everyone. | Bu taraftan, herkes. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
There they are! | İşte oradalar. Çabuk! İşte oradalar! | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Oof! Furley! | Furley! Furley! | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Gotcha. | Yakaladım seni. Yakaladık. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Yah! Out of the way! | Açın yolu! Deh! Çekilin yoldan! | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Come on, come on, come on! Gah yah! | Hadi, hadi, hadi! Hadi, hadi, hadi. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Come here, you! | Buraya gel! Gel bakalım buraya! | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Whoa. Come on. | Hadi. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Okay, he's leaving. Great. | Pekâlâ, gidiyor. Harika. Tamam, gidiyor. Harika. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
So, what's a Pisces? | Balık ne durumda? Balık burcu da neymiş? | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Is everything okay? | Her şey yolunda mı? Bilmiyorum. Öyle mi? Her şey yolunda mı? | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
I don't know. Is it? | Bilmiyorum. Yolunda mı? | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Oh, I fell out of the nest when I was a baby. | Bebekken yuvadan düşmüşüm. Bir keresinde bebekken yuvadan düşmüştüm. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Oh! So, that's why your eye is... What's wrong with my eye? | Bu yüzden gözün... Gözümün nesi varmış? Demek gözün bu yüzden... Gözümün neyi varmış ki? | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
I'm just kidding. Whenever I get nervous, it goes... | Şaka yapıyordum. Ne zaman gergin olsam, şöyle oluyor... Sadece şaka yapıyordum. Ne zaman gerilsem böyle oluyor. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
There! Now there's just one of you. | İşte böyle! Artık ben de sizden biriyim. İşte. Şimdi senden bir tane var. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Ranger, what should we do now? | Ranger, şimdi ne yapıyoruz? Ranger, şimdi ne yapmalıyız? | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
We should return home and report what happened. | Eve dönmeliyiz ve neler olduğunu rapor etmeliyiz. Eve dönüp olanları rapor etmeliyiz. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
No. We should attack the fort and free your captured comrades. | Hayır. Kalelerine saldırmalı ve yakalanan yoldaşlarımızı kurtarmalıyız. Hayır. Geri dönüp arkadaşlarını kurtarmalıyız. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Furley and Amos are my friends, | Furley ve Amos benim de arkadaşlarım ama sürünün güvenliğini riske atamayız. Furley ve Amos arkadaşlarım ama... | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
but we cannot risk the safety of the flock. | ...yuvanın güvenliğini riske atamayız. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Then I'll go myself if you lack the courage. | Cesaretin yoksa ben tek başıma giderim o zaman. Cesaretin yoksa o zaman tek başıma giderim. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Oh! Courage? | Cesaret mi? Cesaret mi? | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
I'll show you courage! | Sana cesaret nedir göstereceğim! Sana cesaret nasıl olurmuş göstereceğim. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |
Harsh. | Sertti. İğrenç. | Free Birds-1 | 2013 | ![]() |