• tr flag Türkçe
    • en flag İngilizce

Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 19569

İngilizce Türkçe Film Adı Film Yılı Ayrıntılar
Do you recall being removed from a bus in Maryland by police four years ago? Dört yıl önce Maryland'de polis tarafından bir otobüsten indirildiğinizi hatırlıyor munuz? Maryland polisi tarafından dört sene önce bir otobüsten indirildiğinizi hatırlıyor musunuz? Dört yıl önce Maryland'de polis tarafından bir otobüsten indirildiğinizi hatırlıyor munuz? Flash of Genius-1 2008 info-icon
And do you remember what you told the officers at the time? O zaman polis memurlarına ne dediğinizi de hatırlıyor musunuz? Polisle ne konuştuğunuzu hatırlıyor musunuz? O zaman polis memurlarına ne dediğinizi de hatırlıyor musunuz? Flash of Genius-1 2008 info-icon
That you were on your way to Qashington, D.C. And Washington DC'ye gittiğinizi ve... Washington'a gidiyordunuz ve, Washington DC'ye gittiğinizi ve... Flash of Genius-1 2008 info-icon
that it was at the request of the Qhite House? ...bunun Beyaz Saray'ın talebi olduğunu söylediğinizi? ..Beyaz Saray'a başvuruda bulunacaktınız. ...bunun Beyaz Saray'ın talebi olduğunu söylediğinizi? Flash of Genius-1 2008 info-icon
Do you remember that, Mr. Kearns? Bunu hatırladınız mı Bay Kearns? Bunu hatırlıyor musunuz Bay Kearns? Bunu hatırladınız mı Bay Kearns? Flash of Genius-1 2008 info-icon
Yes. And at that time... Evet. Ve o gün... Evet, o sırada... Evet. Ve o gün... Flash of Genius-1 2008 info-icon
Just answer the questions please. Sadece soruya cevap verin lütfen. Sadece soruya cevap verin lütfen. Sadece soruya cevap verin lütfen. Flash of Genius-1 2008 info-icon
Qas it at the request of the Vice President? Bu, başkan yardımcısının daveti miydi? Başkan Yardımcısı'yla mı görüşecektiniz? Bu, başkan yardımcısının daveti miydi? Flash of Genius-1 2008 info-icon
No, it was not. Hayır, değildi. Hayır öyle değildi... Hayır, değildi. Flash of Genius-1 2008 info-icon
And were you subsequently treated for a nervous breakdown and Bunu müteakiben sinir bozukluğu sebebiyle tedavi görüp... Akabinde Rockville Devlet hastanesine, Bunu müteakiben sinir bozukluğu sebebiyle tedavi görüp... Flash of Genius-1 2008 info-icon
confined to the Rockville State Mental Facility? Rockville Ruh ve Sinir Hastalıkları Merkezi'nde kaldınız mı? ..sürmenaj tedavisi için yatırılmadınız mı? Rockville Ruh ve Sinir Hastalıkları Merkezi'nde kaldınız mı? Flash of Genius-1 2008 info-icon
And that was because you were mentally unstable, right? Ve bunun sebebi de ruhsal olarak dengesiz olmanız mıydı? Öyle oldu çünkü ruhsal durumunuz iyi değildi, doğru mu? Ve bunun sebebi de ruhsal olarak dengesiz olmanız mıydı? Flash of Genius-1 2008 info-icon
I was seeking medical treatment at the time. O süreçte tıbbi tedavi görüyordum. O sırada tıbbi tedavi görüyordum. O süreçte tıbbi tedavi görüyordum. Flash of Genius-1 2008 info-icon
But you were convinced that the Qhite House Ama Beyaz Saray'ın sizden Washington'a gitmenizi istediğine... Ama sizi Beyaz Saray'dan Ama Beyaz Saray'ın sizden Washington'a gitmenizi istediğine... Flash of Genius-1 2008 info-icon
wanted you to come to Qashington, D.C., weren't you? ...inanıyordunuz değil mi? ..çağırdıklarına emindiniz değil mi? ...inanıyordunuz değil mi? Flash of Genius-1 2008 info-icon
Just as you were convinced that Mr. Tyler told you that you won the wiper competition. Yani tıpkı Bay Tyler'ın size silecek yarışmasını kazandığınızı söylediğine inandığınız gibi. Yani Bay Tyler'ın size "silecek yarışmasını kazandın" dediğine emin olduğunuz gibi? Yani tıpkı Bay Tyler'ın size silecek yarışmasını kazandığınızı söylediğine inandığınız gibi. Flash of Genius-1 2008 info-icon
Thank you, Mr. Kearns. No further questions. Teşekkürler Bay Kearns. Başka sorum yok. Teşekkürler Bay Kearns. Başka sorum yok. Teşekkürler Bay Kearns. Başka sorum yok. Flash of Genius-1 2008 info-icon
I'm gonna get a soda or something. You guys want anything? Dad? Kendime bir kola filan alacağım. Siz bir şey istiyor musunuz? Baba? Gazoz falan alacağım isteyen var mı? Kendime bir kola filan alacağım. Siz bir şey istiyor musunuz? Baba? Flash of Genius-1 2008 info-icon
Fuck Charlie Defao. Kahrolası Charlie Defao. Kahrolası Charlie Defao. Flash of Genius-1 2008 info-icon
I took some time off yesterday and went to my mother's for dinner. Dün biraz boş zamanın vardı ve akşam yemeğine anneme gittim. Dün biraz boş zamanım vardı ve anneme gittim. Dün biraz boş zamanın vardı ve akşam yemeğine anneme gittim. Flash of Genius-1 2008 info-icon
On the way over there, I thought back to Yolda annem limon kremalı pasta yaptığı... Yolda eski günleri hatırladım. Yolda annem limon kremalı pasta yaptığı... Flash of Genius-1 2008 info-icon
how when I was a kid my mother used to make lemon meringue pie. ...çocukluk günlerimi hatırladım. Çocukken annemin limon kremalı pasta yaptığı zamanları. ...çocukluk günlerimi hatırladım. Flash of Genius-1 2008 info-icon
But not just any old lemon meringue pie. Ama herhangi bir limon kremalı pasta değil. Sıradan limon kremalı pastalar değildi onlar. Ama herhangi bir limon kremalı pasta değil. Flash of Genius-1 2008 info-icon
The best lemon meringue pie in the world. Dünyadaki en güzel limon kremalı pasta. Dünyanın en iyi limon kremalı pastalarıydı.. Dünyadaki en güzel limon kremalı pasta. Flash of Genius-1 2008 info-icon
See, she had one of those hand squeezers, Hani bir limon sıkacağı vardır... Limonları alır, şu kollu sıkacaklara koyup sıkar, Hani bir limon sıkacağı vardır... Flash of Genius-1 2008 info-icon
and she would crank out that lemon juice, all for that pie. pasta için limon suyu sıkılabilen. ..bütün suyunu çıkarırdı. pasta için limon suyu sıkılabilen. Flash of Genius-1 2008 info-icon
After I finished school and I started making my own way in the world, Okulu bitirip kendi yağımla kavrulmaya başladıktan sonra... Okulu bitirdim ve sonra para kazanmak için hayata atıldım. Okulu bitirip kendi yağımla kavrulmaya başladıktan sonra... Flash of Genius-1 2008 info-icon
one of the first things I did is I went out and I bought my mother an electric juicer. ...yaptığım ilk şeylerden biri gidip anneme elektrikli bir sıkacak almak oldu. Yaptığım ilk şeylerden biri anneme elektrikli limon sıkacağı almak oldu. ...yaptığım ilk şeylerden biri gidip anneme elektrikli bir sıkacak almak oldu. Flash of Genius-1 2008 info-icon
And you know what? Ve sonra ne oldu dersiniz? Biliyor musunuz, Ve sonra ne oldu dersiniz? Flash of Genius-1 2008 info-icon
She still makes the best lemon meringue pie in the world. Dünyanın en güzel limon kremalı pastasını yapmaya devam ediyor. ..annem hala dünyanın en iyi limon kremalı pastalarını yapıyor. Dünyanın en güzel limon kremalı pastasını yapmaya devam ediyor. Flash of Genius-1 2008 info-icon
And it would never occur to me, to claim credit for that pie. Ama asla ve asla o pastanın güzelliğinden kendime pay çıkarmadım. Ve ben hala bu pastaya tat veren şeyin ne olduğunu çözemiyorum. Ama asla ve asla o pastanın güzelliğinden kendime pay çıkarmadım. Flash of Genius-1 2008 info-icon
And that's what this case is all about. Bu dava da aynen bunun gibidir. İşte bu dava da bununla ilgili. Bu dava da aynen bunun gibidir. Flash of Genius-1 2008 info-icon
Qho really baked that lemon pie? Aslında o limonlu pastayı kim yaptı? Limonlu pastayı gerçekte kim yaptı? Aslında o limonlu pastayı kim yaptı? Flash of Genius-1 2008 info-icon
And there is no question, what the evidence shows. Soruya gerek yok, yanıt ortada. Kanıtlara bakarsak bunun cevabı belli. Soruya gerek yok, yanıt ortada. Flash of Genius-1 2008 info-icon
Qho engineered, designed and tested 1940'larda kendi kendine durabilen silecekleri ... 1940'larda kendi kendine duran cam sileceklerini, 1940'larda kendi kendine durabilen silecekleri ... Flash of Genius-1 2008 info-icon
windshield wipers with the self parking features back in the 1940s? ...kim geliştirdi, tasarladı ve test etti? ..kim projelendirdi, kim tasarladı, kim test etti? ...kim geliştirdi, tasarladı ve test etti? Flash of Genius-1 2008 info-icon
Ford Motor Company. Ford Motor Şirketi. Ford Motor Şirketi. Ford Motor Şirketi. Flash of Genius-1 2008 info-icon
Qho engineered, tested, produced and sold windshield wipers 1940'larda "zorla durdurulabilir" denen silecekleri... 1940'larda "hafif park mekanizmalı silecek" 1940'larda "zorla durdurulabilir" denen silecekleri... Flash of Genius-1 2008 info-icon
with what was called "depressed park" back in the 1940s? ...kim geliştirdi, tasarlardı, test etti ve sattı? ..diye adlandırılan silecekleri kim projelendirdi, kim tasarladı, kim test etti ve kim sattı? ...kim geliştirdi, tasarlardı, test etti ve sattı? Flash of Genius-1 2008 info-icon
Now, I am truly proud of a system where a layman, a dedicated college professor, Bu meslekten olmayan birinin, yıllarca dersler vermiş, emektar bir... İşte şimdi, her ne kadar saygı duysam da, bu işlerle alakası olmayan bir adam, kendini Bu meslekten olmayan birinin, yıllarca dersler vermiş, emektar bir... Flash of Genius-1 2008 info-icon
who has taught for many years, can come in here and state his case. ...üniversite profesörünün gelip davasını sunmasını sağlayan bu sistemle gurur duyuyorum. ..eğitime adamış bir üniversite hocası buraya gelip bu durumdan kendine vazife çıkarıyor. ...üniversite profesörünün gelip davasını sunmasını sağlayan bu sistemle gurur duyuyorum. Flash of Genius-1 2008 info-icon
Unfortunately, as we have proven earlier, Bununla birlikte, daha önce de ispatladığımız gibi... Üstelik, ne yazık ki az önce kanıtladığımız üzere, Bununla birlikte, daha önce de ispatladığımız gibi... Flash of Genius-1 2008 info-icon
he sometimes confuses reality with fiction. ...kimi zaman gerçekle kurguyu ayırt edemiyor. ..arada sırada gerçekle hayali birbirine karıştırıyor. ...kimi zaman gerçekle kurguyu ayırt edemiyor. Flash of Genius-1 2008 info-icon
Fortunately, he has sought professional help in those cases. Bereket versin ki o konuda profesyonel destek almış. Allahtan bu davaya tedavi olup da gelmiş. Bereket versin ki o konuda profesyonel destek almış. Flash of Genius-1 2008 info-icon
But the sad fact of the matter is that Robert Kearns, Ama işin üzücü yanı şu ki hoş ve nazik bir bay olan Robert Kearns... Robert Kearns, bu iyi ve nazik adam, ne yazık ki, Ama işin üzücü yanı şu ki hoş ve nazik bir bay olan Robert Kearns... Flash of Genius-1 2008 info-icon
a good and decent man, has dragged us all into this courtroom ...hepimizi geçersizliği ispatlanmış... ..geçersiz patent haklarıyla ilgili konuşup, ...hepimizi geçersizliği ispatlanmış... Flash of Genius-1 2008 info-icon
over patents that have been proven invalid. ...patentler için bu mahkemeye sürükledi. ..bu salonda bulunan herkesin kafasını karıştırdı. ...patentler için bu mahkemeye sürükledi. Flash of Genius-1 2008 info-icon
Invalid. And that's what this case is all about. Geçersiz. Olay bundan ibarettir. "Geçersiz." Bütün bu davanın ilgili olduğu şey... Geçersiz. Olay bundan ibarettir. Flash of Genius-1 2008 info-icon
Thank you, ladies and gentlemen, for your time and attention. Bayanlar ve baylar, zaman ayırdığınız ve dinlediğiniz için teşekkür ederim . Dinlediğiniz için teşekkür ederim bayanlar ve baylar.. Bayanlar ve baylar, zaman ayırdığınız ve dinlediğiniz için teşekkür ederim . Flash of Genius-1 2008 info-icon
Oh, and you want to know who really baked that lemon meringue pie? Ha ayrıca, o limon kremalı keki kimin yaptığını gerçekten bilmek ister misiniz? Ah, Limonlu pastayı gerçekten kimin pişirdiğini merak ediyor musunuz? Ha ayrıca, o limon kremalı keki kimin yaptığını gerçekten bilmek ister misiniz? Flash of Genius-1 2008 info-icon
Ford Motor Company. Thank you. Ford Motor Şirketi. Teşekkürler. Ford Motor Şirketi. Teşekkürler. Ford Motor Şirketi. Teşekkürler. Flash of Genius-1 2008 info-icon
Okay, Dad, let's go. Hadi baba. Hadi baba. Flash of Genius-1 2008 info-icon
One of Mr. Finley's facts is undeniable, Bay Finley'in de belirttiği bir gerçek var ki... Bay Finley'in söylediklerinde inkar etmeyeceğim tek şey, Bay Finley'in de belirttiği bir gerçek var ki... Flash of Genius-1 2008 info-icon
I never baked a lemon meringue pie in my entire life. ...hayatım boyunca hiç limon kremalı kek yapmadım. ..hayatım boyunca limonlu pasta yapmadığımdır... ...hayatım boyunca hiç limon kremalı kek yapmadım. Flash of Genius-1 2008 info-icon
Why are we here? Neden buradayız? Niçin buradayız? Neden buradayız? Flash of Genius-1 2008 info-icon
I am asking why you and I are here. Sizin ve benim neden burada olduğumuzu soruyorum. Siz ve ben niye buradayız diye soruyorum. Sizin ve benim neden burada olduğumuzu soruyorum. Flash of Genius-1 2008 info-icon
Why have our lives crossed? Hayatlarımız niçin kesişti? Hayatlarımız niçin kesişti? Hayatlarımız niçin kesişti? Flash of Genius-1 2008 info-icon
Well, one thing I can tell you. Size bir şey söyleyebilirim. Size bir tek şey söyleyebilirim. Size bir şey söyleyebilirim. Flash of Genius-1 2008 info-icon
Qe are not here because of anything Burada olmamızın sebebi Ford'un 1940'larda... Ford'un 1940'larda yaptığı, Burada olmamızın sebebi Ford'un 1940'larda... Flash of Genius-1 2008 info-icon
Ford did or didn't do back in the 1940s. ...yaptığı ya da yapmadığı bir şey değil. ..ya da yapmadığı şeyler için burada değiliz. ...yaptığı ya da yapmadığı bir şey değil. Flash of Genius-1 2008 info-icon
Mr. Finley over here has made it an art out of talking about all Bay Tyler, benim icat etmediğim bir sürü şeyden bahsederken... Bay Finley buraya çıkıp konuşma sanatının inceliklerini kullanarak, Bay Tyler, benim icat etmediğim bir sürü şeyden bahsederken... Flash of Genius-1 2008 info-icon
the things that I didn't invent. hitabet sanatının güzel bir örneğini sundu. ..benim icat etmediğim herşey hakkında konuştu. hitabet sanatının güzel bir örneğini sundu. Flash of Genius-1 2008 info-icon
But what Mr. Finley has a very hard time Ancak Bay Finley'e zor gelen şey... Oysa, Bay Finley'nin benim icat ettiğim şeyle ilgili Ancak Bay Finley'e zor gelen şey... Flash of Genius-1 2008 info-icon
talking about are the things I did invent. benim icatlarım hakkında konuşmak oldu. ..konuşmak için çok zamanı vardı. benim icatlarım hakkında konuşmak oldu. Flash of Genius-1 2008 info-icon
And why is that? Because he can't, that is why. Peki neden böyle? Çünkü konuşamaz. Sebep bu. Ama konuşmadı. Çünkü konuşamazdı. Mesele bu. Peki neden böyle? Çünkü konuşamaz. Sebep bu. Flash of Genius-1 2008 info-icon
But we are here because the Ford Motor Company, Bizler buradayız çünkü Ford Motor Şirketi... Ama biz buradayız, çünkü Ford Motor şirketi, Bizler buradayız çünkü Ford Motor Şirketi... Flash of Genius-1 2008 info-icon
used their influence, and their money, and all their corporate power ...fırsattan yararlanmak için... ..etkisini, parasını ve ortak gücünü kullanarak, ...fırsattan yararlanmak için... Flash of Genius-1 2008 info-icon
to take advantage of the situation. ...nüfuzunu, parasını ve tüm kurumsal gücünü kullandı. ..bu durumu bir avantaja çevirmek istiyor. ...nüfuzunu, parasını ve tüm kurumsal gücünü kullandı. Flash of Genius-1 2008 info-icon
Ladies and gentlemen, what they did was downright wrong. Bayanlar ve baylar, bu yaptıkları büsbütün yanlıştı. Bayanlar baylar, onlar ne yaptılarsa düpedüz yanlıştı. Bayanlar ve baylar, bu yaptıkları büsbütün yanlıştı. Flash of Genius-1 2008 info-icon
They claimed another man's work for their own. Başka birinin çalışmasını kendileri sahiplendiler. Başkasına ait olan birşeye sahip çıktılar. Başka birinin çalışmasını kendileri sahiplendiler. Flash of Genius-1 2008 info-icon
And now, all these years later, after getting caught, Ve şimdi, bunca yıl sonra, yakalandıktan sonra... Ve bunca yıldan sonra hazır beni burada yakalamışken, Ve şimdi, bunca yıl sonra, yakalandıktan sonra... Flash of Genius-1 2008 info-icon
they have the arrogance to sit here and look you in the eye ...karşınıza geçip gözünüzün içine baka baka... ..kibirle sizin gözlerinize bakıp diyorlar ki, ...karşınıza geçip gözünüzün içine baka baka... Flash of Genius-1 2008 info-icon
and say, "No, no, no, the Ford, Ford Company didn't do anything wrong. " ..."Hayır, hayır. Ford... Ford Motor Şirketi yanlış hiç bir şey yapmadı." diyorlar. "Hayır hayır, Ford Şirketi hiçbir yanlış yapmadı" ..."Hayır, hayır. Ford... Ford Motor Şirketi yanlış hiç bir şey yapmadı." diyorlar. Flash of Genius-1 2008 info-icon
No, they knew it all along. Hayır, hep biliyorlardı. Hayır, ne olduğunu biliyorlardı. Hayır, hep biliyorlardı. Flash of Genius-1 2008 info-icon
They, had everything they needed to build this invention. Bu icadı yapmak için her türlü imkana sahiptiler. Bu cihazı yapmak için ellerinde herşey vardı. Bu icadı yapmak için her türlü imkana sahiptiler. Flash of Genius-1 2008 info-icon
They knew it already. But I can tell you that they did not know everything. Zaten bilgileri vardı. Ama size söyleyebilirim ki her şeyi bilmiyorlardı. Ama size şunu söyliyeyim, herşeyi bilmiyorlardı. Zaten bilgileri vardı. Ama size söyleyebilirim ki her şeyi bilmiyorlardı. Flash of Genius-1 2008 info-icon
They did not know everything on that hot summer day Kearns'ün Göz Kırpan Motoru dediğim ilk versiyonlardan biriyle... O sıcak yaz günü, herşeyi bilmiyorlardı. Kearns'ün Göz Kırpan Motoru dediğim ilk versiyonlardan biriyle... Flash of Genius-1 2008 info-icon
that I showed up in their parking lot with my partner, Gil Previck, ...ortağım Gil Previck'le birlikte, otoparklarına gittiğim... Gil Previck'le birlikte onlara, "Kearns'ün fasılalı motoru" dediğim, ...ortağım Gil Previck'le birlikte, otoparklarına gittiğim... Flash of Genius-1 2008 info-icon
and an early version of what I called the Kearns Blinking Eye Motor. ...o sıcak yaz gününde henüz her şeyi bilmiyorlardı. ..ilk versiyonu gösterdiğimde hiçbirşey bilmiyorlardı. ...o sıcak yaz gününde henüz her şeyi bilmiyorlardı. Flash of Genius-1 2008 info-icon
And now, with all these great impressive lawyers over here, Şimdi de şurada o müthiş etkileyici avukatlarıyla durmuş... Şimdi kalkmış, o muhteşem ve etkileyici avukatlarıyla, Şimdi de şurada o müthiş etkileyici avukatlarıyla durmuş... Flash of Genius-1 2008 info-icon
they're trying to tell you that my patents were expired. ...patentlerimin geçersiz olduğuna sizi inandırmaya çalışıyorlar. ..patentimin olmadığını anlatmaya çabalıyorlar. ...patentlerimin geçersiz olduğuna sizi inandırmaya çalışıyorlar. Flash of Genius-1 2008 info-icon
That the patent office made a mistake, Yani patent ofisi patentimi onaylayarak... Onlar benim patemtimi üzerlerine alırken, Yani patent ofisi patentimi onaylayarak... Flash of Genius-1 2008 info-icon
not one time, not two times, but five times ...bir defa değil, iki defa değil... Patent bürosu bir hata yaptı. Bir kere değil, iki kere değil, ...bir defa değil, iki defa değil... Flash of Genius-1 2008 info-icon
when they issued me my patents. ...tam beş defa aynı hatayı tekrarlamış. ..tam beş kere... ...tam beş defa aynı hatayı tekrarlamış. Flash of Genius-1 2008 info-icon
And now they're trying to make you believe Şimdi de burada durmuş, sizi patenlerin geçersiz... Ve şimdi söylemeye çalıştıkları şey, Şimdi de burada durmuş, sizi patenlerin geçersiz... Flash of Genius-1 2008 info-icon
that they're worthless, that they're nothing. ...ve değersiz olduğuna inandırmaya çalışıyorlar. boşuna uğraştığım, hiçbir şey yapmadığım.. ...ve değersiz olduğuna inandırmaya çalışıyorlar. Flash of Genius-1 2008 info-icon
That my life's work is nothing. Hayatımın değersiz olduğuna inandırmaya. Hayatımın çalışması bir hiçmiş.. Hayatımın değersiz olduğuna inandırmaya. Flash of Genius-1 2008 info-icon
They want you to believe that, because that is what they believe. Buna inanmanızı istiyorlar, çünkü kendi inandıkları şey bu. İnanmanızı istiyorlar çünkü onlar buna inanıyor. Buna inanmanızı istiyorlar, çünkü kendi inandıkları şey bu. Flash of Genius-1 2008 info-icon
Qell, I want you, uh... Sizden bir şey... Sizden istediğim... Sizden bir şey... Flash of Genius-1 2008 info-icon
I want you to know something. Sizden bir şeyi bilmenizi istiyorum. Bir şeyi bilmenizi istiyorum. Sizden bir şeyi bilmenizi istiyorum. Flash of Genius-1 2008 info-icon
Qhen I walked into this courtroom, Duruşma salonuna girerken... Bu salona girdiğimde, Duruşma salonuna girerken... Flash of Genius-1 2008 info-icon
I was wearing a badge right here. ...tam şuramda bir kimlik kartı taklıydı. ..bir rozet takmıştım.. ...tam şuramda bir kimlik kartı taklıydı. Flash of Genius-1 2008 info-icon
You couldn't see it. It said I was an inventor. Belki görememişsinizdir. Bir mucit olduğumu belirtiyordu. Siz göremiyordunuz. Üstünde benim bir mucit olduğum yazıyordu. Belki görememişsinizdir. Bir mucit olduğumu belirtiyordu. Flash of Genius-1 2008 info-icon
A contributor to society. Bir kamu hizmetçisi. Topluma bir katkı yaptığım... Bir kamu hizmetçisi. Flash of Genius-1 2008 info-icon
And I know that you couldn't see this when I walked in here. Buraya girerken, bunu göremeyeceğinizi biliyordum. Burada yürürken tabi ki o rozeti göremeyeceğinizi biliyorum. Buraya girerken, bunu göremeyeceğinizi biliyordum. Flash of Genius-1 2008 info-icon
And right now there are people still in this courtroom Şu anda bile halen bu salonda oturup... Orada oturan başka insanlar da var, Şu anda bile halen bu salonda oturup... Flash of Genius-1 2008 info-icon
who can't see that badge. ...bu kimliği göremeyenler var. ..bu rozeti göremeyen. ...bu kimliği göremeyenler var. Flash of Genius-1 2008 info-icon
Mr. Finley, well, he can't see that badge. Bay Finley, mesela, bu kimliği göremez. Bay Finley, zaten göremez. Bay Finley, mesela, bu kimliği göremez. Flash of Genius-1 2008 info-icon
None of the men at that table can. Şu masada oturanların hiçbiri göremez. O masada oturanların hiçbiri göremez. Şu masada oturanların hiçbiri göremez. Flash of Genius-1 2008 info-icon
But I'd like to believe that after everything that you've heard, Tüm bu dava boyunca duyduklarınızı... Ama burada işittiklerinizden sonra şuna inanmanızı istiyorum, Tüm bu dava boyunca duyduklarınızı... Flash of Genius-1 2008 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 19564
  • 19565
  • 19566
  • 19567
  • 19568
  • 19569
  • 19570
  • 19571
  • 19572
  • 19573
  • …
  • »
  • »»
Kısıtlı Mod:   
  • Katkıda Bulun
  • Hakkımızda
  • Sorumluluk Reddi
  • İletişim