Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 177405
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| Come on, Ondas! | Hadi Ondas! | Tulpan-1 | 2008 | |
| Let's go, Beke. Beke, you're coming with me today. | Hadi gidelim, Beke. Beke, bugün benimle geliyorsun. | Tulpan-1 | 2008 | |
| You graze the pregnant sheep. | Sen hamile koyunu otlat. | Tulpan-1 | 2008 | |
| And you stay home and help Samal. Got it? | Sen evde kal ve Samal'a yardım et. Tamam mı? | Tulpan-1 | 2008 | |
| Why don't I get to go? | Neden ben gelmiyorum? | Tulpan-1 | 2008 | |
| Why can't I go? | Neden ben gelmiyorum? | Tulpan-1 | 2008 | |
| I said no. That means no! | Hayır dedim. Bunun anlamı hayır! | Tulpan-1 | 2008 | |
| Why are you always giving me orders? | Neden bana sürekli emirler veriyorsun? | Tulpan-1 | 2008 | |
| Who are you to give orders? | Sen kimsin ki bana emir veriyorsun? | Tulpan-1 | 2008 | |
| I'm a sailor and a herdsman just like you! Got it? | Ben bir denizci ve de bir çobanım tıpkı senin gibi! Anladın mı? | Tulpan-1 | 2008 | |
| You a herdsman? Yes! | Sen çoban mısın? Evet! | Tulpan-1 | 2008 | |
| I worked five years to get a flock! | Bir sürümün olabilmesi için beş yıl çalıştım! | Tulpan-1 | 2008 | |
| Where is the lost sheep? You a herdsman? You're a kid! | Kayıp koyun nerde? Sen çoban mısın? Sen bir çocuksun! | Tulpan-1 | 2008 | |
| Who's a kid? | Kim çocuk? | Tulpan-1 | 2008 | |
| Who's a kid? You tell me? You! | Kim çocuk? Söyle bana? Sen! | Tulpan-1 | 2008 | |
| I'm sick of your orders! | Senin emirlerinden bıktım! | Tulpan-1 | 2008 | |
| Who are you to give me orders? | Sen kimsin ki bana emir veriyorsun? | Tulpan-1 | 2008 | |
| Am I your slave? | Ben senin kölen miyim? | Tulpan-1 | 2008 | |
| I'm sick of you and your steppe! | Senden ve senin bozkırından bıktım! | Tulpan-1 | 2008 | |
| I'm leaving! | Gidiyorum ben! | Tulpan-1 | 2008 | |
| Go where you want! | Nereye gidersen git! | Tulpan-1 | 2008 | |
| I'm sick of your dust and your shit! | Senin çöplüğünden ve pisliğinden bıktım! | Tulpan-1 | 2008 | |
| I'm sick of your poor life! | Senin fakir hayatından bıktım! | Tulpan-1 | 2008 | |
| City boy! Old man! | Şehir çocuğu! Yaşlı adam! | Tulpan-1 | 2008 | |
| I'm not going to live like you! | Senin gibi yaşamayacağım! | Tulpan-1 | 2008 | |
| You're a herdsman! I'm not staying here! | Çobanmış! Burada kalmıyorum! | Tulpan-1 | 2008 | |
| Amoeba! | Amip! | Tulpan-1 | 2008 | |
| Get it? I'm gone! | Anladın mı? Ben gittim! | Tulpan-1 | 2008 | |
| Silly thing. | Aptal şey. | Tulpan-1 | 2008 | |
| Attention all sailors! Boni has found a girl! | Dikkat bütün denizciler! Boni bir kız buldu! | Tulpan-1 | 2008 | |
| Where were you? I've been looking for you all day! | Neredeydin? Gün boyu seni aradım! | Tulpan-1 | 2008 | |
| Get your uniform! | Üniformalarını al! | Tulpan-1 | 2008 | |
| Look, a live one was born! On the double. | Bak, yeni doğdu! Çok güzel, çabuk ol. | Tulpan-1 | 2008 | |
| I keep saying, this is not a cattle wagon! Help me! | Kaç kere söyleyeceğim, bu hayvan vagonu değil! Yardım et bana! | Tulpan-1 | 2008 | |
| Why do you dump everything into the salon! | Neden her şeyi oraya yığdın! | Tulpan-1 | 2008 | |
| I haul food here! | Ben orada yemek taşıyorum! | Tulpan-1 | 2008 | |
| Stop, cucumbers! Hold it! Careful, the lamb! | Dur, hıyarlar! Tut onu! Kuzuya dikkat et! | Tulpan-1 | 2008 | |
| The geologist's cousin is visiting. | Jeoloğun kuzeni ziyarete geldi. | Tulpan-1 | 2008 | |
| Double D! Lmagine! | Kocaman göğüsler! Düşünsene! | Tulpan-1 | 2008 | |
| Careful! The photos! | Dikkat et! Fotoğraflar! | Tulpan-1 | 2008 | |
| She's already cooked besbarmak. | Besbarmak pişirmişler. | Tulpan-1 | 2008 | |
| The flock is yours! | Bu sürü senin! | Tulpan-1 | 2008 | |
| Boni, let's go to Tulpan! | Boni, hadi Tulpan'a gidelim! | Tulpan-1 | 2008 | |
| To Tulpan. | Tulpan'a. | Tulpan-1 | 2008 | |
| You got knocked on the head? | Kafayı mı yedin sen? | Tulpan-1 | 2008 | |
| Again to that little fool? | Hala şu küçük aptalı mı düşünüyorsun? | Tulpan-1 | 2008 | |
| She's not a fool. Let's go? | O aptal değil. Hadi gidelim. | Tulpan-1 | 2008 | |
| I really like you. | Gerçekten senden çok hoşlanıyorum. | Tulpan-1 | 2008 | |
| I like how shy you are. | Utangaçlığını seviyorum. | Tulpan-1 | 2008 | |
| I'll never forget... | Bana perdelerin arkasından... | Tulpan-1 | 2008 | |
| ...how you looked at me from behind the curtains. | ...nasıl baktığını ömrüm boyunca unutmayacağım. | Tulpan-1 | 2008 | |
| Hey! You again? Have some cucumbers! | Hey! Yine mi sen? Hıyar ister misin! | Tulpan-1 | 2008 | |
| I'm doing my special exercises. | Özel egzersizlerimi yapıyorum. | Tulpan-1 | 2008 | |
| My ears look better now. | Kulaklarım şimdi daha iyi gözüküyor. | Tulpan-1 | 2008 | |
| But ears aren't the most important thing. | Fakat en önemli şey kulaklar değil. | Tulpan-1 | 2008 | |
| What counts is being smart, right? | Önemli olan kafanın içindekilerdir,değil mi? | Tulpan-1 | 2008 | |
| What do you need! | Size gününüzü göstereceğim. | Tulpan-1 | 2008 | |
| You got any brains? | Aklınız yok mu sizin! | Tulpan-1 | 2008 | |
| Get out! Do you like me even a little bit? | Defol! Birazcık da olsa benden hoşlanıyor musun? Dikkat bütün denizciler! Boni bir kız buldu! | Tulpan-1 | 2008 | |
| I have to see you! | Seni görmem gerek! | Tulpan-1 | 2008 | |
| Please, open the door or I'm coming in! | Lütfen kapıyı aç yoksa ben gireceğim! | Tulpan-1 | 2008 | |
| Get back! | Gelme üstüme! | Tulpan-1 | 2008 | |
| Why did you break the door? | Kapıyı niçin kırdın? | Tulpan-1 | 2008 | |
| She's gone! You'll never see her! | Gitti! Onu asla göremeyeceksin! | Tulpan-1 | 2008 | |
| She doesn't like you! | Senden hoşlanmıyor! | Tulpan-1 | 2008 | |
| You bum! | Seni serseri! | Tulpan-1 | 2008 | |
| You won't see her while I'm alive! | Ben yaşadığım sürece, onu göremeyeceksin! | Tulpan-1 | 2008 | |
| Pull, Beke! | Çek, Beke! | Tulpan-1 | 2008 | |
| Put down the radio! | Radyoyu bırak! | Tulpan-1 | 2008 | |
| Samal... | Samal... | Tulpan-1 | 2008 | |
| ...pull from your side! | ... sende bu taraftan çek! | Tulpan-1 | 2008 | |
| Is it starting? Boni? | Tamam mı Boni? | Tulpan-1 | 2008 | |
| ...and she screams at me: "Lie on your belly!" I lie down... | ...ve bana dedi ki: "Yüzüstü yat!" Bende yattım... | Tulpan-1 | 2008 | |
| All together: One, two, three... | Hep birlikte: 1, 2, 3... | Tulpan-1 | 2008 | |
| Take this pin to remember me by. | Bu rozeti al ve beni hatırla. | Tulpan-1 | 2008 | |
| Did you pack the meat? Yes. | Yiyecekleri aldın mı? Evet. | Tulpan-1 | 2008 | |
| Pack more. | Biraz daha fazla al. | Tulpan-1 | 2008 | |
| We will go to Almaty together later. | Daha sonra Almatı’ya beraber gideceğiz. | Tulpan-1 | 2008 | |
| Let's go, Boni! | Hadi gidelim Boni! | Tulpan-1 | 2008 | |
| Where are you going? Answer! | Nereye gidiyorsun? Cevap ver! | Tulpan-1 | 2008 | |
| Anywhere else. Don't start again. | Herhangi bir yere. Yine başlama. | Tulpan-1 | 2008 | |
| Nobody is waiting for you anywhere else! | Herhangi bir yerde, seni kimse beklemiyor! | Tulpan-1 | 2008 | |
| Nobody else needs you! I'll be fine. | Sana kimsenin ihtiyacı yok! İyi olacağım merak etme. | Tulpan-1 | 2008 | |
| Everything will be okay, understand! You'll find a girl! | Her şey güzel olacak, anladın mı? Bir kız bulacaksın! | Tulpan-1 | 2008 | |
| I said I'm leaving. | Gideceğim dedim. | Tulpan-1 | 2008 | |
| Let's move, Asa! | Hadi gidelim, Asa! | Tulpan-1 | 2008 | |
| Maybe screw the city, huh? | Belki bir kaç kız buluruz ne dersin? | Tulpan-1 | 2008 | |
| Let's head to Sakhalin! | Hadi Sakhalin'e! | Tulpan-1 | 2008 | |
| Get work on a boat, sail abroad! | Bir gemide çalışalım ve yurtdışına açılalım! | Tulpan-1 | 2008 | |
| We'll sail to America! | Amerika’ya gidelim! | Tulpan-1 | 2008 | |
| Picture it, Asa. | Hayal et, Asa. | Tulpan-1 | 2008 | |
| That'll be the life! | Hayatımızı yaşayacağız! | Tulpan-1 | 2008 | |
| Stop, Boni! | Dur Boni! | Tulpan-1 | 2008 | |
| Forgot something? | Bir şey mi unuttun? | Tulpan-1 | 2008 | |
| I said stop. That means stop. | Dur dedim. Sadece dur. | Tulpan-1 | 2008 | |
| You're a fool! | Sen bir budalasın! | Tulpan-1 | 2008 | |
| Speed it up! A storm is coming! | Çabuk olun! Fırtına geliyor! | Tulpan-1 | 2008 | |
| Put this on! | Bunu üstüne koy! | Tulpan-1 | 2008 | |
| Speed it up! | Çabuk olun! | Tulpan-1 | 2008 | |
| Ready! We're ready! Go! | Hazırız! Hazırız biz! Gidelim! | Tulpan-1 | 2008 |