Ara

İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 165493

İngilizce	Türkçe	Film Adı	Film Yılı	Ayrıntılar
I want to go back to your house.	Senin evine dönmek istiyorum.	The Killing Machine-1	2010
You must be nice to April, when I'm gone.	Ben yokken April’a sorun çıkarma. Ben yokken April'a sorun çıkarma. Ben yokken April'a sorun çıkarma.	The Killing Machine-1	2010
I do not want you to go.	Gitmeni istemiyorum.	The Killing Machine-1	2010
I have to work. Ll but as soon as possible.	Çalışmam gerek. Yakında geri geleceğim.	The Killing Machine-1	2010
Mama says you work too much, and therefore we no longer live with you.	Annem çok çalıştığın için, seninle yaşamadığımızı söyledi.	The Killing Machine-1	2010
There she is right.	Evet. Evet. Aslında annen haklı.	The Killing Machine-1	2010
Will you ever stop working again and then come to us, Dad?	Bi gün çalışmayı bırakıp eve dönecek misin, Baba? Bir gün çalışmayı bırakıp eve dönecek misin, Baba? Bir gün çalışmayı bırakıp eve dönecek misin, Baba? Bir gün çalışmayı bırakıp eve dönecek misin, Baba? Bi gün çalışmayı bırakıp eve dönecek misin, Baba? Bi gün çalışmayı bırakıp eve dönecek misin, Baba?	The Killing Machine-1	2010
That decision is not with me.	Bu bana bağlı değil. Bu bana bağlı değil. Eddie. Bu bana bağlı değil. Eddie. Bu bana bağlı değil. Eddie. Bu bana bağlı değil. Bu bana bağlı değil.	The Killing Machine-1	2010
In the last two weeks, I've seen you twice.	Son iki hafta da, seni iki defa gördüm.	The Killing Machine-1	2010
And now I have a child care that is not mine,	Şimdi de sen Miami'ye giderken, ben bana ait olmayan... Şimdi de sen Miami'ye giderken, ben banz ait olmayan... Şimdi de sen Miami'ye giderken, ben banz ait olmayan...	The Killing Machine-1	2010
I make the weather.	Bunu telafi edeceğim.	The Killing Machine-1	2010
You can always tell the same lie. But ultimately it is paid.	Hep aynı yalanı söylerseniz. Sonunda yalanınız bayatlar.	The Killing Machine-1	2010
Hi, I am.	Merhaba, benim.	The Killing Machine-1	2010
Yes. It's fine. She is already good in bed.	Evet. İyi. Az önce yatmaya gitti.	The Killing Machine-1	2010
She has behave strangely?	Uslu durdu mu?	The Killing Machine-1	2010
She was difficult to dinner, right?	Yemek yerken zorluk çıkardı, değil mi?	The Killing Machine-1	2010
Maybe a little. You need to spend more time with her.	Evet biraz. Onunla daha çok vakit geçirmelisin.	The Killing Machine-1	2010
I know.	Biliyorum. Devam et. Devam et. Biliyorum. Devam et.Devam et. Biliyorum. Devam et.Devam et.	The Killing Machine-1	2010
Where is Taylor?	Taylor nerede?	The Killing Machine-1	2010
She is in April.	April ‘la evde. April'la evde. April'la evde.	The Killing Machine-1	2010
I gotta go. I just wanted to ensure , that it goes well with Taylor.	Kapatıyorum. Sadece Taylor iyi mi diye merak etmiştim o kadar.	The Killing Machine-1	2010
Day.	Hoşça kal. Hoşçakal. Hoşçakal.	The Killing Machine-1	2010
Who sent you? Say it!	Sizi kim gönderdi? Söyle!	The Killing Machine-1	2010
Hello?	Alo? Alo? Hemen evden çıkın. Ne diyorsun? Alo? Hemen evden çıkın. Ne diyorsun? Alo? Hemen evden çıkın. Ne diyorsun? Alo? Alo?	The Killing Machine-1	2010
Get out of the apartment. What are you talking about?	Hemen evden çıkın. Ne diyorsun?	The Killing Machine-1	2010
Police! Open that door. Listen to me!	Söylediğimi yap! Kapıyı açın.	The Killing Machine-1	2010
What's going on? Why is the police here?	Ne oluyor? Neden polis geldi? Kapıyı açın polis.	The Killing Machine-1	2010
Taylor suit and get out the apartment.	Taylor al ve evden hemen çık.	The Killing Machine-1	2010
The babysitter DELIVERED TO TAYLOR YOUR HOUSE. I am sorry APRIL.	Bakıcı Taylor’u senin evine götürecek. Üzgünüm. April. Bakıcı Taylor'ı senin evine götürecek. Üzgünüm. April. Bakıcı Taylor'ı senin evine götürecek. Üzgünüm. April.	The Killing Machine-1	2010
Manuela? Mr. Genn?	Manuela? Bay Genn?	The Killing Machine-1	2010
Where is she? Above. She sleeps.	Nerede o? Uyuyor. Tamam.	The Killing Machine-1	2010
I love you. We go on a great adventure, all right?	Ben de seni seviyorum Ben de seni seviyorum. Büyük bi maceraya gidiyoruz tamam mı? Ben de seni seviyorum. Büyük bir maceraya gidiyoruz tamam mı? Ben de seni seviyorum. Büyük bir maceraya gidiyoruz tamam mı? Ben de seni seviyorum. Büyük bir maceraya gidiyoruz tamam mı? Ben de seni seviyorum. Büyük bi maceraya gidiyoruz tamam mı? Ben de seni seviyorum. Büyük bi maceraya gidiyoruz tamam mı?	The Killing Machine-1	2010
What happened to your face? I fell.	Yüzüne ne oldu? Yere düştüm.	The Killing Machine-1	2010
Get your coat and shoes! Go!	Paltonu ve ayakkabını giy! Hemen! Çabuk ol!	The Killing Machine-1	2010
Go!	Gelin!	The Killing Machine-1	2010
Daddy! Okay.	Baba! Gidelim.	The Killing Machine-1	2010
Where are we going? I'm afraid.	Nereye diyoruz? İyi misin Taylor? Evet ama korkuyorum.	The Killing Machine-1	2010
These men were ... We have no time. Go!	Yapamam, Bay Genn. Vaktimiz yok. Hadi!	The Killing Machine-1	2010
But that's not our car. I just bought him.	Bu bizim arabamız değil ki. Yeni aldım.	The Killing Machine-1	2010
Put your seat belt.	Emniyet kemerini tak.	The Killing Machine-1	2010
That is all that separates one of them, target to be the murderer.	İlk kiralık katilken hedefe dönüşmeniz için bu kadarı yeterli.	The Killing Machine-1	2010
Eddie, what happened?	Tanrı aşkına Eddie, ne oldu?	The Killing Machine-1	2010
I have to go underground.	Yer altına inmeliyim.	The Killing Machine-1	2010
Someone has money to put me head.	Biri beni öldürmek istiyor.	The Killing Machine-1	2010
They have tried, my family to murder.	Ailemi öldürmeye çalıştılar.	The Killing Machine-1	2010
Where is Joey?	Joey nerede?	The Killing Machine-1	2010
But Taylor is beyond me.	Taylor burada benimle. Taylor burda benimle. Taylor burda benimle.	The Killing Machine-1	2010
Your girlfriend?	Kız arkadaşın?	The Killing Machine-1	2010
It had also both of us can take.	Lanet olsun. Bu ikimizi de etkiler.	The Killing Machine-1	2010
I bring Taylor to the farm and try to settle with my aunt.	Tamam... Taylor’u çiftliğe götürebilirim. Bi şeyler öğrenmeye çalışırım. Tamam... Taylor’u çiftliğe götürebilirim. Bir şeyler öğrenmeye çalışırım. Tamam... Taylor’u çiftliğe götürebilirim. Bir şeyler öğrenmeye çalışırım. Tamam... Taylor’u çiftliğe götürebilirim. Bir şeyler öğrenmeye çalışırım. Tamam... Taylor'ı çiftliğe götürebilirim. Bi şeyler öğrenmeye çalışırım. Tamam... Taylor'ı çiftliğe götürebilirim. Bi şeyler öğrenmeye çalışırım.	The Killing Machine-1	2010
Done. Okay.	Peki. Tamamdır.	The Killing Machine-1	2010
I will visit your mother clearance, okay?	Gidip anneni alacağım, tamam mı tatlım?	The Killing Machine-1	2010
This sweet lady takes you to a farm.	Bu iyi bayan seni çiftliğe götürecek.	The Killing Machine-1	2010
I am not. I know, sweetie, I'm sorry sorry.	Gitmek istemiyorum. Biliyorum tatlım, ama üzgünüm.	The Killing Machine-1	2010
I'll post later with mom.	En kısa zamanda anneni alıp geleceğim. Bana kim tuzak kurdu? En kısa zamanda anneni alıp geleceğim. En kısa zamanda anneni alıp geleceğim. En kısa zamanda anneni alıp geleceğim. En kısa zamanda anneni alıp geleceğim. En kısa zamanda anneni alıp geleceğim.	The Killing Machine-1	2010
Daddy, let me down.	Baba, lütfen beni bırakma.	The Killing Machine-1	2010
I will never do.	Asla bırakmam.	The Killing Machine-1	2010
I'm going to get Mom. Then we are all together.	Ben de anneni alıp yanınıza geleyim. Emri kim verdi? Bana isim ve numara ver! Ben de anneni alıp yanınıza geleyim. Ben de anneni alıp yanınıza geleyim. Ben de anneni alıp yanınıza geleyim. Ben de anneni alıp yanınıza geleyim. Ben de anneni alıp yanınıza geleyim.	The Killing Machine-1	2010
I promise you, will you please. Miss Kerr has a large farm,	İnan bana hoşuna gidecek. Bayan Kerr’nin kocaman bi çiftliği ve... İnan bana hoşuna gidecek. Bayan Kerr’nin kocaman bir çiftliği ve... İnan bana hoşuna gidecek. Bayan Kerr’nin kocaman bir çiftliği ve... İnan bana hoşuna gidecek. Bayan Kerr’nin kocaman bir çiftliği ve... İnan bana hoşuna gidecek. Bayan Kerr'nin kocaman bi çifliği ve... İnan bana hoşuna gidecek. Bayan Kerr'nin kocaman bi çifliği ve...	The Killing Machine-1	2010
with a barn and a lot of animals.	...ahırında bi sürü hayvanı var. ...ahırında bir sürü hayvanı var. ...ahırında bir sürü hayvanı var. ...ahırında bir sürü hayvanı var. ...ahırında bi sürü hayvanı var. ...ahırında bi sürü hayvanı var.	The Killing Machine-1	2010
Okay, Manuela, stays I am as soon as possible.	Tamam. Hiç merak etme. Oraya en kısa sürede gelmeye çalışacağım.	The Killing Machine-1	2010
My friend gives you. Okay, Se�or Genn.	Arkadaşım sizinle ilgilenecek. Peki, Bay Genn.	The Killing Machine-1	2010
Yes? I love you, Daddy.	Evet? Seni seviyorum, Baba.	The Killing Machine-1	2010
Are you really very nice to her!	Ona çok daha iyi davran.	The Killing Machine-1	2010
They will be safe.	Güvende olacak.	The Killing Machine-1	2010
I hope so.	İyi olur.	The Killing Machine-1	2010
The bar is closed.	Bar kapandı.	The Killing Machine-1	2010
Who wants me dead?	Bana kim tuzak kurdu?	The Killing Machine-1	2010
What is going on here?	Bu tuzak kurma meselesi?	The Killing Machine-1	2010
The track was an excuse. No, that's impossible.	Tanrım. İş patladı. Viet! Viet! Bu imkansız.	The Killing Machine-1	2010
He came through the usual channels. I have not made mistakes.	Doğru kanallardan geldi ben yanlış bi şey yapamadım. Doğru kanallardan geldi ben yanlış bir şey yapamadım. Doğru kanallardan geldi ben yanlış bir şey yapamadım. Doğru kanallardan geldi ben yanlış bir şey yapamadım. Doğru kanallardan geldi ben yanlış bi şey yapamadım. Doğru kanallardan geldi ben yanlış bi şey yapamadım.	The Killing Machine-1	2010
Who gave the order? Names and number! Who was it?	Emri kim verdir? Bana isim ve numara ver!	The Killing Machine-1	2010
You know I that can not give.	Bunu yapamayacağımı biliyorsun.	The Killing Machine-1	2010
His name is Turk.	Türk diye biri. Türk!	The Killing Machine-1	2010
His name and track down and my coat.	Adı ve numarası ceketimin cebinde.	The Killing Machine-1	2010
You is not from me, okay?	Benden almadın, tamam mı?	The Killing Machine-1	2010
Just because you meet work. Why are you here?	İkiniz sadece iş varken görüşüyorsunuz. Neden buradasın?	The Killing Machine-1	2010
I was called. What? Have you not asked?	Mesajını aldım. Beni çağırmadın mı?	The Killing Machine-1	2010
Joey? Open up, I need to talk!	Joey? Seninle konuşmalıyım uyan!	The Killing Machine-1	2010
That sounds like your ex husband.	Eski kocan geldi galiba.	The Killing Machine-1	2010
Oh, my God! What is happened? Where is Taylor?	Aman, Tanrım! Ne oldu? Taylor nerede?	The Killing Machine-1	2010
You're bleeding. Do not worry about.	Kanaman var. Önemli değil.	The Killing Machine-1	2010
Where is Taylor? You have a gun?	Taylor nerede? Silahın var.	The Killing Machine-1	2010
I am going to the police ... Do not! Put it down!	Pekala ben polisi arayacağım. Yapma! Bırak telefonu! Tamam. Tamam Pekala ben polisi arayacağım. Yapma! Bırak telefonu! Tamam.Tamam Pekala ben polisi arayacağım. Yapma! Bırak telefonu! Tamam.Tamam	The Killing Machine-1	2010
Where is Taylor? What happened? We gotta get outta here!	Ne oldu? Taylor nerede? Sizi buradan çıkarmalıyım! Ne oldu? Taylor nerede? Sizi burdan çıkarmalıyım! Ne oldu? Taylor nerede? Sizi burdan çıkarmalıyım!	The Killing Machine-1	2010
I'm not going anywhere, before you 've told me that Taylor is!	Taylor’un yerini söyleyene kadar bi yere gitmeyeceğim! Taylor’un yerini söyleyene kadar bir yere gitmeyeceğim! Taylor’un yerini söyleyene kadar bir yere gitmeyeceğim! Taylor’un yerini söyleyene kadar bir yere gitmeyeceğim! Taylor'ın yerini söyleyene kadar bi yere gitmeyeceğim! Taylor'ın yerini söyleyene kadar bi yere gitmeyeceğim!	The Killing Machine-1	2010
She is safe. Safe? What happened?	Güvende. Güvende mi? Ne oldu?	The Killing Machine-1	2010
I can not talk about it. I'm not going,	Bu konuda konuşamam. Nerede olduğunu söyleyene kadar...	The Killing Machine-1	2010
if you tell me where she is. It is safe ...	...seninle gelmem tamam mı? Söylediğim gibi o güvende seninde... ...seninle gelmem tamam mı? Söylediğim gibi o güvende senin de... ...seninle gelmem tamam mı? Söylediğim gibi o güvende senin de... ...seninle gelmem tamam mı? Söylediğim gibi o güvende senin de... ...seninle gelmem tamam mI? Söylediğim gibi o güvende seninde... ...seninle gelmem tamam mI? Söylediğim gibi o güvende seninde...	The Killing Machine-1	2010
and I bring you in safety. If you have problems,	...güvende olmanı sağlayacağım. Başın beladaysa ben avukatım bildiğim...	The Killing Machine-1	2010
I know enough people ... You know nothing. Go back!	...insanlar var. Senin bi şey bildiğin yok. Tamam. Geri çekil! ...insanlar var. Senin bir şey bildiğin yok. Tamam. Geri çekil! ...insanlar var. Senin bir şey bildiğin yok. Tamam. Geri çekil! ...insanlar var. Senin bir şey bildiğin yok. Tamam. Geri çekil! ...insanlar var. Senin bi şey bilğin yok. Tamam. Geri çekil! ...insanlar var. Senin bi şey bilğin yok. Tamam. Geri çekil!	The Killing Machine-1	2010
Eddie, what have you our daughter did?	Eddie, ne yaptın sen? Ne?	The Killing Machine-1	2010
I'll tell you later. Come on! That's no answer!	Sonra söylerim. Sonra açıklarım. Bu bi cevap değil. Tamam. Tamam. Sonra söylerim. Sonra açıklarım. Bu bir cevap değil. Tamam. Tamam. Sonra söylerim. Sonra açıklarım. Bu bir cevap değil. Tamam. Tamam. Sonra söylerim. Sonra açıklarım. Bu bir cevap değil. Tamam. Tamam. Sonra söylerim. Sonra açıklarım. Bu bi cevap değil. Tamam. Tamam. Sonra söylerim. Sonra açıklarım. Bu bi cevap değil. Tamam. Tamam.	The Killing Machine-1	2010
You can not just something done, Eddie!	Böyle şeyler yapamazsın, Eddie!	The Killing Machine-1	2010
Duck!	Eğil! Eğil!	The Killing Machine-1	2010
That's the police!	Polis geldi!	The Killing Machine-1	2010
My ex husband has gone mad. He wanted me ...	Eski kocam delirmiş. Bize saldırıyor... Eski kocam delirmiş. Biz saldırıyo... Eski kocam delirmiş. Biz saldırıyo...	The Killing Machine-1	2010
Hands up!	Ellerini havaya kaldır!	The Killing Machine-1	2010
Where is he? Above.	Nerede o? Yukarda.	The Killing Machine-1	2010
Hey, guys, let's alone, okay?	Bakın onu rahat bırakın, tamam mı? Lütfen!	The Killing Machine-1	2010