Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 164930
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
Please... please, I didn't see anything. | Lütfen... lütfen, Ben bir şey görmedim. Lütfen... lütfen, ben hiçbir şey görmedim. Lütfen... lütfen, ben hiçbir şey görmedim. lütfen.. lütfen hiçbirşey görmedim | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
She's his girl usually. I don't know him. I... | Normalde Shannon'ı model olarak kullanır. Ben onu tanımıyorum. L... Genelde onu kullanırdı. Adamı tanımıyorum. Genelde onu kullanırdı. Adamı tanımıyorum. genellikle onun kız arkadaşı onu tanımıyorum | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
What the hell are you up to? | Neyin peşindesin? Ne yapmaya çalışıyorsun lan sen? Ne yapmaya çalışıyorsun lan sen? ne var ne yok? | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Guess the man didn't want to take any chances, | Sanırım adam işini şansa bırakmadı, Adam ikimizi de peşine düşürdüğüne göre, ölmeyi kafaya koymuş anlaşılan. Adam ikimizi de peşine düşürdüğüne göre, ölmeyi kafaya koymuş anlaşılan. tahmin ediyorum adamımız hiç şans istemiyor | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Who's the girl? I don't know her. | Kız kimdi? Tanımıyorum. Kız kim? Tanımıyorum. Kız kim? Tanımıyorum. kız kim? onu tanımıyorum | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Aw, what the fuck is the matter with you? | Aw, senin zorun ne? Derdin ne lan senin? Derdin ne lan senin? senin lanet olası sorunun ne? | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Can I do something? No. | Bir şey yapabilir miyim? Hayır. Bir şey ister misiniz? Hayır. Bir şey ister misiniz? Hayır. birsey yapabilir miyim? hayır s | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Looked Cuban enough, piece of shit car, | Kübalı gibi gözüken, berbat görünüşlü bir aracın içinde, Kübalı'ya benziyordu, dandik bir araba, koyu ten rengi. Kübalı'ya benziyordu, dandik bir araba, koyu ten rengi. | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
So I panic. | Panikledim. böylece panik yaptım | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Turns out it's a fucking Puerto Rican kid | Sonuçta üniversite eğitimi için elektrikli süpürge satarak Hâlbuki, üniversite masraflarını karşılamak için elektrik süpürgesi satmaya çalışan... Hâlbuki, üniversite masraflarını karşılamak için elektrik süpürgesi satmaya çalışan... dışarı döndü ve lanet olası Porto Rikalı çocuk | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
This is a call from Hudson County Jail. | Bu Hudson County Hapishanesi'nden yapılan bir arama. bu Hudson County hapisanesinden arama. | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
I've got bed bugs. | Yatağımda tahtakuruları var. Üzerimde tahtakuruları var. Üzerimde tahtakuruları var. kötü böceklere sahibim | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
After all these years, you got someplace to go? | Onca yıldan sonra, gidecek bir yerin var mı? Aradan onca yıl geçti, gidecek bir yerlerin vardır artık. Aradan onca yıl geçti, gidecek bir yerlerin vardır artık. bunca yıllar sonra başka bir yere mi gittin? | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
You're a family man now? | Artık aile babası mısın? Aile babası mı oldun artık? Aile babası mı oldun artık? şimdi bir aile babasısın? | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Yeah, I saw you doing it, but I didn't say nothing 'cause I'm your brother. | Evet, yaptığını gördüm, ama tek kelime etmedim çünkü ben senin kardeşinim. Bunları yaptığını gördüm ama kimseye bir şey söylemedim. Ağabeyinim çünkü senin. Bunları yaptığını gördüm ama kimseye bir şey söylemedim. Ağabeyinim çünkü senin. evet.onu yaparken gördüm ama hiçbirsey söylemedim. çünkü senin kardeşinim | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
What if I do, huh? | Peki ya ararsam? Ya aramaya devam edersem? Ya aramaya devam edersem? ya ben yaparsam? | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
What if I want to be an uncle? | Ya bir amca olmak istiyorsam? Ya ben de amca olmak istiyorsam? Joey Amca. Ya ben de amca olmak istiyorsam? Joey Amca. eğer amca olmak istersem? | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
The old man used to count them out in Polish, remember? | Babam eskiden attığı yumrukları Polonyaca sayardı, hatırladın mı? Polonya'dayken babam tek tek sayardı, hatırladın mı? Bizim peder yumruklarını Lehçe sayardı, hatırlıyor musun? Bizim peder yumruklarını Lehçe sayardı, hatırlıyor musun? yaşlı adamın polonyaca dilinde onları bir bir saydığını hatırlıyor musun? | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Nobody's going to forgive you, okay? | Kimse seni affetmeyecek, anladın mı? Kimse seni affetmeyecek. Tamam mı? Kimse seni affetmeyecek. Tamam mı? kimse seni bağışlamayacak | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
I can 't stand it! Richard! | Buna katlanamıyorum! Richard! Dayanamıyorum! Richard! Dayanamıyorum! Richard! yapabilirim karşı koyabilirim Richard! | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Don't leave me again, you motherfucker! | Beni yine terk etme, seni orospu çocuğu! Beni yine bırakma, orospu çocuğu! Beni yine bırakma, orospu çocuğu! seni piç kurusu beni yine yalnız bırakma! | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
I see he got the day off again. | Bugün yine çalışmıyor. Bakıyorum yine çalışmıyor. Bakıyorum yine çalışmıyor. görüyorum yine izinli | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Yeah, off, I don't know about off. | Evet, çalışmaması hakkında bir şey bilmiyorum. Evet çalışmıyor. Niye çalışmıyor bilmiyorum. Evet çalışmıyor. Niye çalışmıyor bilmiyorum. evet izinliyim | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
So much fun. | Çok eğlenceli. çok fazla eğlence | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
You didn't hit your head? | Kafanı vurmadın değil mi? kafanı çarpmamış mıydın? | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Son of a bitch. | Orospu çocuğu. Şerefsiz. Şerefsiz. oruspu çocuğu | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Daddy, stop it! Stop! | Babacığım, durdur arabayı! Durdur! Babacığım, dur lütfen! Dur! Babacığım, dur lütfen! Dur! baba durdur arabayı durdur! | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Stop the car! Dad! | Arabayı durdur! Baba! arabayı durdur baba! | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
The Golden Nugget in Atlantic City. | The Golden Nugget, Atlantic City'de. Atlantic City'deki Golden Nugget Oteli. Atlantic City'de ki külçe altınlar | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
That's... | Amacım... yani... | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Oh, Richard! | Oh, Richard! Richard! Oh Richard! | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
I'm so sorry. | Çok üzgünüm. Çok özür dilerim. üzgünüm. | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
My mom gave us three dollars. Is that enough? | Annem bize 3 dolar verdi. Bu yeterli mi? Annem üç dolar vermişti. Yeter mi? Bu benden olsun. Gidin şimdi. annem bu dolarları verdi yeterli mi? | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
So who do you work for? | Kimin için çalışıyorsun? Kimin için çalışıyorsun? Herkes için çalışırım. kim için çalışıyorsun? | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
I work for everyone. | Herkes için çalışırım. herkes için çalışıyorum | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Yeah. Remember her? The cutie you let slide? | Evet. Onu hatırladın mı? Gitmesine izin verdiğin tatlı kız? Bunu hatırladın mı? Kaçmasına izin verdiğin kız. evet? onu hatırladın mı? sessizce gitmesine izin verdin? | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
There's a crack out there, sold his meds, started torching bodies. | Orada bir çatlak var, uyuşturucularını satıp, ceset yakmaya başladı. Orada bir manyak var, uyuşturucu işini bırakıp ceset yakmaya başladı. orada bir çatlak var. madalyalarını sattı ve vücütların meşalesini başlattı | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
I 'll do the same to her. Pin it on that crazy fucker. | Bu kıza da aynısını yapıp, suçu o çatlağın üzerine yıkacağım. Kızı da yakıp, suçu o manyağın üzerine atacağım. ona aynısını yapacağım bu soktuğumu orada iğneleyeceğim | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
You know he did. Hm. Let me show you something. | Evet. Hm. Sana bir şey göstereyim. Öyle olduğunu biliyorsun. Dur sana bir şey göstereyim. biliyorsun o yaptı. izin ver sana birşey göstereyim | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Mr. Kuklinski, | Bay Kuklinski, Bay Kuklinski, sizi tekrar görmek ne kadar güzel. Bay Kuklinski | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
June 2nd, 1979? | 2 Haziran 1979? 2 Haziran 1979 mu? 2 haziran 1979? | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Fuck, does it feel like two years | Siktir, bu bifteği hazırladığımızdan beri Vay amına koyayım, bu işe başladığımızdan beri iki yıl mı geçmiş? sikiyim, 2 yıl gibi sanki | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
So I went into your office | Ceketini alıp Ceketini alıp kuru temizlemeciye götürmek için senin ofisine gittim bugün. böylece ofisine gittim | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Hey. Hey. | Hey. Hey. Selam. Selam. hey! hey! | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Roy, Roy, hold hold hold, fuck! Roy. No, you can't. Sorry, Josh. | Roy, Roy, bekle bekle bekle, siktir! Roy. Hayır, Yapamazsın. Üzgünüm, Josh. Roy, Roy. Dur, bekle Roy! Yapamazsın. Üzgünüm Josh. Roy Roy tut tu sikiyim Roy hayır kaybolmayacaksın Üzgünüm Josh | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Just get... You don't fucking touch me, you fucking son of a bitch! | Bırak... bana dokunamazsın, seni orospu çocuğu! Dokunma lan bana orospu çocuğu! bana dokunma oruspunun çocuğu | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Will you leave? Just go! It's done. | Gidecek misin? Git haydi! İş tamam. Gider misin? Git artık! Bitti bu iş. gidecek misin? sadece git? tamam | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Yeah, I got it. | Evet anladım. evet anladım | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
And if there's no suspicion at all, | Eğer ortada hiç şüphe olmazsa, Geriye hiç bir şüphe bırakmazsan, Ayrıca, ölümü hiç şüphe çekmeden olursa... eğer hiç süphe yoksa | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Cheer up, Polack. | Neşelen, Polack. Neşelen biraz Polonyalı. Burada olmak istemiyormuş gibi duruyorsun. iyi eğlenceler Polack | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
You're going to be bored out of your fucking tree. | Sonrasında aptal ağaçlarından sıkılacaksın. lanet olası ağacından kurtulacaksın | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Think people are looking at you, just act gay. | İnsanların sana baktığını düşün, gey gibi davran. İnsanların sana bakacağını unutma, Gey gibi davran. bu insanlar sana bakıyorlar.. gay gibi davran | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Baby. Baby, you okay? What happened? | Bebeğim. Bebeğim, iyi misin? Ne oldu? Bebeğim, bebeğim iyi misin? Ne oldu? bebeğim bebegim iyi misin ne oldu? | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Somebody call an ambulance! Are you sick? | Birisi ambulans çağırsın! Hasta mısın? Biri ambulans çağırsın! Hasta mısın? birisi ambulans çağırsın hasta mısın? | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Hey, you fuck... | Hey sen... Hay, senin... hey siktin... | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Yo, Ritchie! | Ritchie! | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Roses are red, violets... | Güller kırmızıdır, menekşeler... güller kırmızı, Menekşeler... | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Or what? Nobody's even eating any of this. | Ya da ne? Kimse bundan yemedi bile. Başka ne? Kimsenin bundan yediği yok. veya ne? hiç kimse bunlardan yemiyor bile | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
I don't like it. | Bunu sevmedim. Sevmedim bunu. beğenmedim | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
That's what I really want for my birthday. | Doğum günüm için gerçekten istediğim şey bu. Doğum günüm için bunu istiyorum işte. işte tam olarakta doğum günüme istediğim bu | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Yeah. Yeah. | Evet. Evet. evet, evet | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Today is her birthday, a blessing for all. | Bugün onun doğum günü, hepimiz için bir lütuf. Bugün doğum günü, ne mutlu bize. bugün onun doğum günü | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
That's beautiful! Happy birthday! | Çok güzeldi! Doğum günün kutlu olsun! bu çok güzel doğum günün kutlu olsun | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Happy birthday! | Doğum günün kutlu olsun. Mutlu yıllar! dogum günün kutlu olsun | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Happy sweet 16th... | 16. yaşın kutlu olsun... 16. yaş günün kutlu olsun Anabel... mutlu hoş onaltıncı... | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Aw, thank you. | Teşekkür ederim. awww, teşekkür ederim | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Happy birthday. | Doğum günün kutlu olsun. dogum günün kutlu olsun | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Thank you. Oh my gosh. Look at this! | Teşekkürler. Tanrım. Şuna bak! Teşekkürler. Tanrım, şuna bakın! teşekkür ederim tanrım buna bak! | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Roy. | Roy. ROy | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Oh, nobody. | Hiç kimse. oh hiçkimse | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
What the... I don't know. | Ne... Bilmiyorum. Ne oluyor... bilmiyorum. Gidip konuş istersen. ne? hiç bir fikrim yok | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
What happened? Eh, eh... | Ne oldu? Eh, eh... Ne oldu? Bir yanlış anlaşılma olmuş. ne oldu? | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
You are full of shit, Ritchie. | Saçmalıklarla dolusun, Ritchie. Saçma sapan konuşuyorsun Ritchie. tamamen bir boksun Ritchie | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Fuck! | Siktir! Hay sikeyim! lanet olsun! | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Yeah, I got this guy in Connecticut, Sam Gunderson. | Evet, Connecticut'ta bir adamım var, Sam Gunderson. Evet, Connecticut'da bir adamım var. Adı Sam Gunderson. evet bu adamı Connecticut'da kazıklamıştım Sam Gunderson | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
For every one you bring him, he 'll give you 40 percent on the window price. | Getirdiğin her araba için, vitrin fiyatının %40'ını alacaksın. Ona götürdüğün her parça için sana % 40 verir. getirdiğin herkes için sana %40 vereceğim | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Come back later and take it off the lot. | Daha sonra gel ve arabayı sergilendiği yerden al. Sonra tekrar gidip arabaları alırsın. sonra geri gel ve hepsinin içinden al onu | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
What about me? I was just thinking. | Bana ne olmuş? Sadece düşünüyordum. Ne demek ne olacaksın? Sordum sadece. ben ne yapacağım? sadece düşünüyordum | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Okay. Uh, I forgot to tell you. | Tamam. Sana söylemeyi unuttum. Tamam, Söylemeyi unuttum. Tamam. Bu arada, sana söylemeyi unuttum. okey, ah sana söylemeyi unuttum | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Oh! Oh! Oh my. | Aman da aman. Oh! Oh! Oh my. | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Oh. | Oh. eh | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Oh, oh, my... Let me see. | Oh, oh, aman... Bakalım. Vay canına. Bakabilir miyim? eh eh benim.. bakayım | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Mom, is it okay if I go over to Amanda's? | Anne, Amanda'lara gidebilir miyim? Anne, ben bir Amandalar'a uğrasam olur mu? anne. Amanda'lara gitsem olur mu? | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
All right, look at how it... | Tamam, acaba nasıl... Şunun şekline bakın... peki bak bakalım nasılmış... | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Oh, my gosh. | Oh, tanrım. Tanrım. aman tanrım | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
This is, this is... So pretty. | Bu çok, çok... hoş. Bu çok... bu çok güzel. bu bu çok güzel | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Leo's fucking paranoid. | Leo paranoyaklaştı. Leo iyice paranoyaklaştı. Leo lanet olası paranoyit oldu | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
No, we'll wait for this to settle, and put the word out. | Hayır, durumun yatışmasını bekleyeceğiz, sonra söylentilere son vereceğiz. Hayır, ortalık yatışana kadar bekleyip, daha sonra olayı duyuracağız. hayır razı etmek için bekleyeceğiz ve sözü tam ortaya koyacağız | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Two or three more jobs, you can put a down payment on Steel Pier. | İki ya da üç iş daya yapacağız, peşinatı Steel Pier'de alabilirsin. İki, üç iş daha yaparsak Steel Pier için peşinatı tamamlarsın. 2 veya 3 iş yapabilirsin Steel Pier için ön ödeme koy | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Dad? Hey! Fuck. | Baba? Hey! Siktir. Baba? Ne var! baba? hey! lanet olsun. | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Dad, it's not working. | Baba, bu çalışmıyor. Baba, çalışmıyor bu. baba bu çalışmıyor | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Leo, I just want to go home. | Leo, sadece ve gitmek istiyorum. Leo, ben evime gitmek istiyorum sadece. Leo ben sadece eve gitmek istiyorum | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Hello? Betsy? You paged me? | Selam? Betsy? Çağrı cihazımı aradın? Alo. Betsy. Beni aramışsın. alo? Betsy? bana çağrı attın? | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Hey, sweetie. Come here. | Tatlım. Buraya gel. Tatlım, gel buraya. hey tatlım buraya gel | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Hey. That's my... | Bu benim... hey o benim,,, | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
I didn't know I was supposed to be afraid. | Korkmam gerektiğini bilmiyordum. Korkmam gereken bir şey olduğundan haberim yoktu. ben bilmiyordum aslında korkmam gerektiğini | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Can I blow my nose now? Jesus Christ. | Şimdi burnumu temizleyebilir miyim? Yüce İsa. Burnumu silebilir miyim artık? Hayret bir şey! burnumu temizleyebilir miyim şimdi? tanrım. | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
Hey, you know, I could... I could take care of the cyanide | Ben senin siyanürünle ilgilenirim Ben... ben siyanür işini halledebilirim ama... hey, yapabileceğimi biliyorsun.. siyanüre gözkulak olabilirim | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
He likes the offer, but he's still looking for 315. | Teklif hoşuna gitti ama, hala 315 bin istiyor. Teklif kafasına yattı ama adam 315 istiyor. teklifi sever. ama hala 315'i istiyor | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |
And he'll get it, too, with property that close to Atlantic City. | Atlantic City'ye bu kadar yakın bir mülke bu parayı veren olacaktır da. Atlantic City'e bu kadar yakın bir yer için normal bir rakam. ve elde edecekte.. mülkiyat Atlantic City'e yakın | The Iceman-2 | 2012 | ![]() |