Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 15944
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
Quiet! | Sus! Kes sesini! | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
I needed a woman. | Bir kadına ihtiyacım vardı. Kadına ihtiyacım vardı. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
And if someone laughed, that she's younger, I'd smash his mug. | Benden genç diye eğer ki biri güldüyse, ağzını burnunu dağıtacağım. Benden genç diye, birisi gülmeye kalkacak olursa, ağzını yüzünü kıracaktım. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Guys like to lay their eyes on her. | Millet gözünü ondan alamıyor. Erkekler gözünü ondan alamıyor. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
You like that too, Edek. | Sen de öyle, Edek. Senin de hoşuna gitti, Edek. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
I'm sure kidneys are going to hurt me like hell tomorrow. | Eminim ki ciğerlerim yarın canımı çok fazla yakacak. Kesin, böbreklerim yarın canıma okuyacak. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Maybe, if you'd had the factory made, | Fabrikasyon olsalardı belki... Senin içkiler fabrika çıkışlı olabilir, | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
but not mine. | ...ama benimkiler yakmaz. ...ama benimkiler öyle değil. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Zdzich, do you think I can't smell a moonshine? | Zdzich, bir daha viski koklayamayacağımı mı düşünüyorsun? Zdzich, kaçak içkinin kokusunu alamaz mıyım sence? | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
You didn't this one. | Bu seferkini koklamadın. Bu sefer alamadın. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
In Mosty we were distilling too. | Mosty'de biz de damıtma yapıyorduk. Mosty'deyken, biz de alkol damıtırdık. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
It was smelly, but still we were making good money. | Biraz kokuyordu falan ama yine de iyi para kazanıyorduk. Kokusu berbattı, ama yine de iyi para kazanıyorduk. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Only, by stupid mistake, the militia found out... | Aptalca bir hata yüzünden milisler yerimizi buldu. Ama aptalca bir hata yüzünden askerler öğrendiler... | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
They ruled high penalties. | Çok büyük cezalar uyguladılar. Ağır cezalar verdiler. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
But I was lucky, | Fakat ben şanslıydım. Neyse ki şansım varmış, | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
totally stoned I landed for 3 days in Radom. | Acayip kafam güzeldi. Radom'da üç gün arazi oldum. Kafam acayip güzelken, 3 gün Radom'da kaldım. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Holly shit. | Vay canına! Yok artık! | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Damn. | Yok artık. Vay anasını! | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Wait, wait. | Dur, dur. Bir saniye, bir saniye. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
The car radiator. | Araba radyatörü. Araba radyatörü. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Copper piping. | Bakır borular. Bakır borular. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Dephlegmator! | Deflegmatör! Deflegmatör! | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
What kind of strength are you getting? | Sistemin verimi ne kadar? Ne kadar sertlik elde ediyorsun? | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
After 4 runs 92 per cent. | Dört kez çalıştırınca, yüzde doksan iki kadar. Dört turdan sonra %92. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
I'll be damned, impressive! | Vay anasını! Çok iyiymiş. Olmaz böyle şey, şaşırtıcı! | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
And what's the raw stock? | Peki ham madden ne? Bunun yolu neden geçiyor? | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
If it's not a secret, of course. | Eğer bir sır değilse, tabii. Sır değilse tabii. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Peas. | Bezelye. Bezelye. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
I add lemon. Kills the smell and doesn't alter the taste. | Limon da ekliyorum. Kokuyu yok ediyor. Tadını da hiç bozmuyor. Limon da ekledim. Hem pis kokuyu yok ediyor hem de tadı bastırmıyor. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
But they can't be Hungarian. | Fakat bunlardan Macar olmaz. Ama Macar limonu işe yaramaz. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Too weak. | Çok zayıflar. Onların tadı güçlü değil. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
You should be selling. | Bunu satman lazım. Satsana insanlara. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
To whom? Half of the people here moonshine. | Kime? Buradaki insanların yarısı içmiyor. Kime satayım? Buradakilerin yarısı kaçak üretiyor. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
What a kick. | Çarptı be! Şu işe bak sen! | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Zdzich! Let's do it together! | Zdzich! Haydi beraber yapalım. Zdzich! Beraber girelim şu işe! | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
We'll put a rectifying column here, | Buraya bir düzeltici kolon koyacağız. Şuraya bir damıtma kolonu koyarız, | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
one meter, no meter and a half... We'll have to dig it into ground. | Bir metrelik. Yok bir değil, yarım metre. Onu toprağa gömeceğiz. ...bir bir buçuk metre. Kolonu yere gömmemiz gerekecek. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Are there any Soviet units in the area? | Civarda herhangi bir Sovyet birliği var mı? Sovyet birlikleri mi varmış burada? | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
An ideal place! I know what to do, because in Mosty it was running smoothly. | İdeal bir yer işte. Ne yapılacağını biliyorum. Mosty'de işler tıkırındaydı. Tam yeri! Yapılması gerekeni biliyorum, çünkü Mosty'deyken işler tam tıkırındaydı. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Then why did they find out? | Peki neden bitti o iş? Nasıl oldu da öğrendiler peki? | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
One of ours was selling booze to militia. | Bizimkilerden biri milislere el altından içki vermiş. Aramızdan biri askere içki satıyordu. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
They got drunk at the station. A scandal. | Merkezde sarhoş olmuşlar. Skandal! Askerler merkezde sarhoş olunca skandal çıktı. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
But we'll sell only to the Soviets, on an industrial scale, I mean... | Fakat biz sadece Sovyetlere satacağız. Profesyonel bir iş olacak yani. Yalnızca Sovyetlere satacağız, endüstriyel ölçekte... | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
So what? A deal? | Ee? Anlaştık mı? Ne diyorsun? Anlaştık mı? | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Zdzich. | Zdzich. Zdzich. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Agreed? | Anlaştık mı? Anlaştık mı? | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Labor 10 thousand, this includes radiators. | İşçilere on bin. Bunun içinde radyatörler de var. İşçilik 10.000 tutar, radyatörler de buna dahil. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Ten thousand. | On bin. On bin. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Where did you get the copper from? From a factory in Sanok. | Bakırı nereden alıyorsun? Sanok'taki bir fabrikadan. Bakırı nereden almıştın? Sanok'ta, fabrikanın birinden. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
This amount I have here cost 2,000 | Bu bana 2 bine patlıyordu. Benim elimdeki malzemeler 2.000 tutmuştu. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
14 thousand. And a grand for transport. | On dört bin. Taşıma için ise bir kamyon. 14 bin olsun. Nakliye için de 1.000 diyelim. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Can't smuggle so much copper on the bus. | O kadar bakırı otobüsle taşıyamayız. O kadar bakırı otobüsle kaçıramazsın. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Fuck off my barrel. | Ya bir yol al. Benim varili kullanırız. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Don't fuck with me. It's too small. | Dalga mı geçiyorsun? Çok küçük olur. Taşak geçme benimle. O varil çok küçük. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Fuck yourself. Buzz off. We'll need a water pump. | Haydi oradan! Ya bas git! Ayrıca su pompası da lazım. Siktir lan! Hadi oradan! Su pompası da lazım. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
And glass pipes? | Cam tüpler de lazım. Cam borular var bir de. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Madecki's brother in law works in the glassworks. | Medecki'nin eniştesi cam fabrikasında çalışıyor. Madecki'nin kayın biraderi cam fabrikasında çalışıyor. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
In Krosno. | Krosno'da. Krosno'da. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
I'll find a way to organize sugar from the state farm. | Devlet çiftliklerinden şeker bulmaya çalışacağım. Devlet Çiftliği'nden şeker ayarlamaya çalışacağım. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Won't be easy. The Party keeps it's hand on it. For cronies... | Kolay olmayacak. Çünkü Parti hepsini yakınları için saklıyor. Kolay olmayacak. Parti'nin çiftlikte çıkarı var. Ahbap çavuş ilişkisi... | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Fuck them. | Siktir et onları! Siktir et onları. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Damn, wait... | Lanet olsun, dur! Kahretsin, bekle... | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Dziabas said, the priest had good connections, | Dziabas papazın iyi bağlantıları olduğunu söyledi. Dziabas dedi ki, ilk Komünyon Ayini'ni gizlice şeker fabrikasının... | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
because he secretly gave first communion to the sugar plant director's son. | Çünkü ilk komünyonunu gizlice şeker fabrikasının patronunun oğluna vermiş. ...müdürünün oğluna yaptığı için rahibin sağlam bağlantıları varmış. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
And if we spare him a hundred bucks, everything can be arranged. | Yani ona bir yüzlük atarsak, her şey hallolur. Rahibe yüzlük sakal atarsak, her şey ayarlanmış olur. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
The sugar plant has nothing to do with the case. | Şeker fabrikasının konu ile hiçbir ilgisi yok. Şeker fabrikasının davayla alakası yok. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Don't put it into the protocol! | Bunu protokole koymayın. Bunu tutanağa koyayım deme! | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
And the suspect, be brief, because we're not going to sit here all night. | Şüpheli, kısa kes sen de. Çünkü tüm gece burada oturacak değiliz. Zanlıya gelirsek, açık açık anlat her şeyi, bütün gece burada oturacak değiliz. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
How much money did you need? | Ne kadar paraya ihtiyacınız vardı. Ne kadar paraya ihtiyacınız vardı? | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
200. | İki yüz. 200. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Milk cans. | Süt tenekeleri. Süt kovaları. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Janek will pull out some from the dairy. | Janek sütçüden alır birkaç tane. Janek mandıradan getirir birkaç tane. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Twenty for delivery and twenty for exchange. | Yirmi tane iletim, yirmi tane de değişim için lazım. Yirmi sevkiyat için; yirmi de mübadele için. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
50. 50 to make it even. | Elli. Elli garanti olur. 50. Eşitlemek için 50 yapalım. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
If worse comes worse, ten will do for transporting milk. | İşler kötü giderse taşımayı kalan onu ile yaparız. İşler en kötü raddeye varırsa, sütü taşımak için 10 yeter. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
50... 15, | Elli... On beş... 50... 15, | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
totals 59. | ...toplam elli dokuz diyelim. ...toplamda 59 eder. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
First delivery should be free, to entice them. | İlk dağıtım bedava olsun ki, ayakları alışsın. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Dollars, 6, 8... | Dolarlar, 6, 8... | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Fuck! 100 for starters. 1 | Siktir! Başlangıç için 100 gerek. 1 | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
I've thought it would be less too. | Daha az tutar diye düşünmüştüm. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Damn, | Vay anasını, | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
a serious venture. | ...ciddi bir girişim. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Wait. Say, how many Ruskies are in the base? | Baksana. Üs'te ne kadar Rus vardır? | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
3,000 or 5,000 for sure. | 3,000 5,000 civarı. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Maybe more, hell knows them. Ok, but let's say five. | Belki daha fazla, kim bilir. Tamam, beş bin diyelim. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Carry the five, zero down. | 5'i şuraya koyalım, 0'ı aşağı indirelim. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Jeez, 50 grand for a delivery. | Vay vay, teslimat 50.000 tutuyor. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
That gives 200 in a month. | Bu da ayda 200.000 eder. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Holly shit, in 4 weeks | Yuh, 4 haftada... | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
you get your investment back plus 100 grand for 2 of us! | ...yaptığımız yatırımın üzerine kişi başı 100.000 eklemiş oluyoruz. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
And the next month only half of the cost, just for the raw stock. | Bir dahaki ay da maliyetin yarısı besiye gidecek. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
You'll be picking up your Polonez in January! | Polonez'ini Ocak ayında almış olacaksın! | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
And in the future we could add this jail, | İleride, işi hapishaneye kadar büyütebiliriz, | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
where's this guy who did Madecki's wife. | ...hani Madecki'nin karısıyla işi pişiren herif vardı ya. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
They'll always find money for booze in prison. | Hapiste içkiye verecek para hep bulunur. | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Polonez... Polonez you'll have... | Polonez... Polonezin olacak... | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Fuck, just one hundred for starters... | Olmaz böyle şey, başlangıç için 100 bin yahu... | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Polonez... We'll be fucking rich! Zdzich! | Polonez... Var ya, nasıl zengin olacağız! Zdzich! | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |
Edek... Eddie... What, Zdzich? | Edek... Eddie... Ne oldu, Zdzich? | Dom zly-1 | 2009 | ![]() |