Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 156809
İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
I gotta catch a glimpse of these warlocks. | O füzelere bir bakış atmak isterim. O savaş başlıklarına bakmam lazım. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Let's make a move. | Yanaşalım biraz. Gidelim haydi. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
She's going around the corner. Come on! | Köşeyi dönüyor. Acele et! Köşeyi dönüyor. Koş! | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Okay. Your total is 96.59. | Tamam. 96.59 tuttu. Tamam. Toplam 96,59. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
I don't believe it! | Ay inanmıyorum! İnanamıyorum! | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Are you okay, mister? | İyi misiniz, bayım? Bayım iyi misiniz? | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
What the shit was that? | O da neydi lan? Ne çarptı bana? | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
I don't believe it. I don't believe it. | İnanamıyorum. İnanamıyorum! İnanamıyorum! | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
I don't believe it. | İnanamıyorum. İnanamıyorum! | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
I don't know, man. I think she looked better before. | Bilemiyorum abi. Galiba eskiden daha iyiydi. Bilemiyorum. Bence önceden daha güzel görünüyordu. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
But now that she can jog comfortably, she's in the best shape she's ever... | Ama artık rahatça koşu yapabilir. Çok hoş bir şekle şemale... Ama şimdi daha rahat spor yapabildiği için vücudu daha biçimli olmuş... | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
What is this? What's that? | Bu da nerden çıktı? Bu ne? Ne oluyor? | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Oh, man. | Ne iş? Hay aksi. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Holy shit, they busted Fogell. | Anasının amı, Fogell'ı enselemişler. Teknik olarak ilk ismim yok, ilk adımı merak etmeyin siz. Hasiktir! Fogell enselenmiş. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
How did this happen, Evan? Fuck, man! | Nasıl oldu bu, Evan? Hassiktir lan! Nasıl oldu bu iş, Evan? Hay amına koyayım. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
His dad's gonna fucking kill him. | Babası çocuğu gebertecek lan. Babası ağzına sıçacak. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Look, okay? | Şöyle söyleyeyim: Bakın... | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
He assaulted the customer, grabbed the cash and ran out. | Müşteriye saldırdı, paraları aldı ve kaçtı. Müşteriye saldırdı, parayı çaldı ve kaçtı. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
How...? How...? How...? How...? | Ne kadar? Ne kadar? Ne kadar? Boyu...? Boyu...? Boyu...? | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Say when, height wise. I'm gonna start up here, tell me when. | Boyuna göre tamam deyin. Ben yukardan başlıyorum. Tamam deyin. Ne kadardı? Şu kadar mı? Şuradan başlayalım. Siz "tamam" deyin. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
I'll start on the bottom and... When. | Ben de aşağıdan başlıyorum. Tamam deyin. Ben de aşağıdan başlayayım... Tamam. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Whatever 5'10" is, he was 5'10". | 1.78 ne kadarsa, o kadardı işte. Tamam uzatmayın. 1,78 falandı. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Ethnically, I mean, did... What...? | Irk olarak, ney? Irkı, yani... Nasıl diyeyim... | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
I mean, was he...? Was he like us, or...? | Yani, şey? Bizim gibi miydi? Yoksa... Yani...? Bize mi benziyordu, yoksa... | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
A woman? | Kadın mı? Kadın olup olmadığını mı soruyorsunuz? | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Female? No. | Dişi mi? Hayır. Bayan mı? Hayır. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Is that what you're asking? No, no. Was he...? | Sorduğunuz bu mu? Yo. Şey miydi? Bunu mu soruyorsunuz? Hayır, hayır. O...? | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Like... What? What? | Şey gibi... Ne? Ne gibi? Şey... Ne? ne? | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
African? Af... Af... | Afri? Afri... Afrikalı...? Af... Af... | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Was he African? African. | Afrikalı mıydı? Afrikalı. Afrikalı mı diyorsunuz? Afrikalı. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
No. He was American, and he was like you. | Hayır. Amerikalıydı ve sizin gibiydi. Hayır. Amerikalı'ydı ve size benziyordu. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
He looked just like you. He was Jewish. Okay, Jew. | Tam size benziyordu. Yahudiymiş. Evet, Yahudi. Aynı size benziyordu. Yahudiymiş. Tamam, Yahudi. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
It's an odd crime for a Jew. They're pretty docile. | Bir Yahudi için tuhaf bir suç. Genelde uysal olurlar. Bir Yahudi'nin işine benzemiyor pek. Yahudiler yumuşak başlı olur. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Okay, so we have an African Jew wearing a hoodie. | Elimizde kapüşon takan Afrikalı bir Yahudi var. Pekâlâ; zanlı, kapişonlu tişört giyen Afrikalı bir Yahudiymiş. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Look, I can't do this. I told you already, I have an exam tomorrow. | Bakın, benden bu kadar. Yarın sınavım var. Bakın, artık ifade veremeyeceğim. Söyledim ya, yarın sınavım var. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Can you understand that? I have a goddamn veterinary exam! | Anlıyor musunuz? Veterinerlik sınavım var dedim! Anlıyor musunuz? Veterinerlik sınavına gireceğim! | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Goddamn it. This is bullshit. | Allah kahretsin. Saçmalık bu. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
This is some bullshit. I got an exam tomorrow. Forget this. | Saçmalığın daniskası. Yarın sınavım var. Unutun gitsin. Resmen saçmalık. Yarın sınavım var. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Well, apparently someone has an exam. | Birinin sınavı var anlaşılan. Yarın birinin sınavı var anlaşılan. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
You. You're the one that got punched? | Sen. Yumruklanan sen misin? Sen. Yumruklanan sen miydin? | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Yeah. Okay. | Evet. Peki. Evet. Tamam. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
First things first. What is your name? | Önemli olandan başlayalım. Adını soyadını alayım. İlk olarak, adın nedir? | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
My name? | Adım soyadım mı? Adım mı? | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
It's M... McLov... McLovin. | Soyadım M... McLov... McLovin. M... McLov... McLovin. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
McLovin? | McLovin mi? | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Now, what's your first name? | Peki adın ne? Ön adın nedir? | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Your first name? My first name? | Adın ne? Adım mı? Ön adın nedir? Ön adım mı? | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Technically I don't have a first name, so don't worry about my first name. | Teknik açıdan adım var denemez. O yüzden adımın önemi yok. Teknik olarak ön adım yok. O yüzden ön adımın üstünde durmayın. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
But we're the police. | Ama biz polisiz. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
We just wanna get the story straight. | Hikâyeyi olduğu gibi dinlemek isteriz. Olayı açık bir şekilde öğrenmek istiyoruz. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Come on. Fuck, man. | Hadi gel. Hassiktir abi. Gidelim. Hasiktir. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Come on! He must be so afraid. | Koş! Çok korkmuş olmalı. Haydi gidelim! Ödü bokuna karışmış olmalı. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
I don't believe this bullshit. I can't believe this is happening! | İnanmıyorum ya. Bu olaya inanamıyorum! İnanmıyorum yahu! Böyle olduğuna inanamıyorum! | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
I didn't know you could get arrested for this shit. We need that liquor. | Sırf bu yüzden insanı tutukladıklarını bilmiyordum. O içkiler bize lazım. İnsanın böyle bir şey yüzünden tutuklandığını bilmiyordum. O içkilere ihtiyacımız var. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Are they gonna take him downtown? Fuck Fogell. | Onu merkeze mi götürürler? Fogell'ı siktir et. Onu merkeze mi götürecekler yoksa? Sokmuşum Fogell'e. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
He got arrested, okay? We're on our own. | Tutuklandı o, tamam mı? Kendi başımıza kaldık. O tutuklandı. Artık bir başımızayız. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
We need a new way to get liq... | İçki almak için yeni bir yol... Bir yolunu bulup içkileri... | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Fuck! The money, man! Fuck! How much money can you get? | Hassiktir! Para gitti abi! Kaç paran var? Siktir! Para! Yanında ne kadar var? | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Why are you talking about money? What about Fogell? | Paradan bahsetmek de ne oluyor şimdi? Fogell ne olacak? Neden para diye tutturuyorsun şimdi? Fogell'e ne olacak? | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
That doesn't matter anymore. I lost a hundred dollars of Jules' money. | Artık hiç önemi yok. Jules'un 100 dolarını kaybettim. Şu anda onun önemi yok. Jules'un 100 dolarını kaybettim ben. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Are we gonna bust him out of jail? Bake a cake with a fucking file in it? | Hapisten kaçıracak mıyız sanki? İçinde eğe olan pasta mı pişireceğiz? Evan. Çıkın dışarı. Herife, içinde eğe olan pasta gönderip hapisten kaçıracak değiliz ya. Evan. Toz olun haydi. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Fuck Fogell. We need a new way to get liquor, which is fucking impossible. | Fogell'ı siktir et. İçki almak için bir yol bulmalıyız ki imkansız. Para yok. Sikeyim Fogell'ı. İçki almanın bir yolunu bulmamız lazım. Ama paramız yok. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
All right, you need to calm down. We need to think for a second. | Sakin ol. Oturup düşünelim. Tamam, sakin ol. Bir saniye düşünelim. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
We need to think this out. Fuck thinking, we need to act! | Ne yapabiliriz düşünelim. Düşünmeyi siktir et. İcraat yapmak lazım! Düşünmemiz lazım. Düşünmeni sikeyim. Bize eylem lazım. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
What the fuck happened? Just... Just get up. Slowly. | Ne oldu lan? Yavaşça kalk. Ne oldu? Kalk... kalk ayağa. Yavaş. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
You all right? You okay? | İyi misin? İyi misin? Bir şeyin yok ya? | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
I am so sorry, man. I am so sorry. | Çok özür dilerim, kardeş. Çok üzgünüm dostum. Özür dilerim. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
I didn't even effing see you at all, man. Are you okay? | Vallahi hiç görmedim seni. Bir şeyin yok ya? Anam avradım olsun görmedim. İyi misin? | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
So it's just McLovin? | Demek yalnızca McLovin? Adın McLovin mi yani? | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
That's badass. That is badass. | Kıyak isim. Kıyak. Etkileyici bir isim Çok etkileyici. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Really cool. A badass name. | Hakikaten esaslı. Çok kıyak isim. Müthiş. Çok etkileyici bir isim. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Lot of people with weird names. Chingy. Shakira. | Tuhaf isimleri olan çok insan var. Chingy. Shakira. Bu aralar herkes garip isimler takıyor kendine. Chingy. Shakira. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Rafe. Pax. | Rafe. Pax. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
We arrested a man lady who was legally named "Fuck." | Gerçek adı "Sik" olan bir travesti tutuklamıştık. Geçenlerde nüfustaki ismi "Sik" olan bir kadın tutukladık. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Think he was Vietnamese, it was with a P H. | Galiba Vietnamlıydı ve "Sick" diye yazılıyordu. Meğer Vietnamlı'ymış. İsmi "S H" ile başlıyordu. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
But it's still shocking to see on a license. | Yine de ehliyette o ismi görünce insan şaşırıyor. Yine de ehliyette böyle bir isim görmek insanı şaşırtıyor. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Okay, and how old are you, McLovin? Old enough. | Kaç yaşındasın, McLovin? Yeterince büyük. Neyse. Kaç yaşındasın, McLovin? Yeteri kadar. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Old enough for what? | Ne için yeterince büyük? Ne için yeteri kadar? | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
To party. | Parti için. Partiye gitmek için. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Yeah, I think I have it. | Galiba yanımda. Tabii, şurada olacaktı. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
You're an organ donor. What? | Organlarını bağışlamışsın. Ne? | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
I didn't wanna, but my wife insisted. | Ben istemiyordum, ama karım ısrar etti. Ben de istemediğim halde karımın ısrarıyla bağışladım. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
I give him shit for it too. All the time. | Ben de ona sürekli takılıyorum bu konuda. Ona hep aynı espriyi yapıyorum. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
I say, "It's just like a woman. Even after you're dead... | Diyorum ki: "Kadın gibiler. Öldükten sonra bile... "Kadınlar işte. Ölsen bile, yine de... | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
...they wanna tear your heart out." They wanna tear your... | ...kalbini sökmek istiyorlar." Kalbini sökmek... ...kalbini sökmek istiyorlar'' Kalbini sökmek... | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
I say it weekly and it's still funny. It still makes me laugh. | Habire söylüyorum, yine de komik. Her seferinde gülüyorum. Her hafta yaparım bu espriyi ama yine de güleriz. Hâlâ güldürüyor beni. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Really funny. There you go. | Çok komik. Al bakalım. Gerçekten komik ama. Buyur. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
I'm sorry, guys. I don't really have any information. | Kusura bakmayın, memur beyler. Eşgal falan tarif edemeyeceğim. Üzgünüm. Başka bir bilgim yok. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
He just hit me, and I didn't see what he looked like. | Bana vurdu, ama neye benzediğini göremedim. Adam bana vurdu. Nasıl biri olduğunu göremedim. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
I don't know if I can help you. You in a hurry? | Bilmem yardım edebildim mi? Acelen mi var? Yardımcı olabildim mi bilmiyorum. Acelen mi var? | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Yeah, kind of had to catch that bus. | Evet. Otobüsü yakalamam gerek. Resmen saçmalık. Yarın sınavım var. Evet, şu otobüse yetişmem lazım. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Where were you headed? Near 13th and Granville. | Nereye gideceksin? 13. cadde ve Granville tarafına. Nereye gidecektin? 13. Cadde'yle Granville kavşağına. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
We can take you there. Get your information on the way. | Seni götürebiliriz. Yolda da ifadeni alırız. Biz götürürüz seni. Yolda ifade verirsin. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Why waste 2 bucks? We'll take you. No problem. | Niye iki dolar harcayasın ki? Seni götürürüz. Hiç sorun değil. Neden 2 dolar harcayasın ki? Biz götürürüz. Sorun değil. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Please don't report me, man. We can figure this out, right? | Lütfen şikayetçi olma, kardeş. Halledebiliriz. Lütfen şikayet etmeyin beni. Kendi aramızda çözebiliriz. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Why the fuck wouldn't I report you? You just hit me. | Bana çarptın lan. Niye şikayetçi olmayacakmışım? Neden şikayet etmeyecekmişim? Arabanla çarptın bana. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
I'm gonna be totally honest with you. | Sizinle açık konuşacağım. Son derece açık konuşacağım. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
I have a warrant out for a totally nonviolent crime. | Tâli bir suçtan ötürü hakkımda tutuklama emri var. Şiddet içermeyen bir suç yüzünden hakkımda tutuklama emri var. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
Okay? There. Mercy Street, guys. | İşte böyle. Merhamet edin, arkadaşlar. Acıyın bana çocuklar. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |
I'll be honest with you for a second. | Ben de seninle açık konuşacağım. O zaman ben de açık konuşayım. | Superbad-1 | 2007 | ![]() |