Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 151489
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| NOAH: Oh, you know, just a little fan mail. | Sağdan soldan hayran mektupları işte. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| Went ahead and sorted it out by country. | Üzerine gittim ve devletten çözüm geldi. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| Are you serious? Yup. | Ciddi misiniz? Evet. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| And apparently, you are very popular in Madagascar. | Ve görünüşe göre Madagaskar'da çok meşhursun. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| "Dear Bethany. My name is Stephanie Bolt, | "Sevgili Bethany. Adım Stephanie Bolt,... | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| "I'm 11 years old and I go to Northcross | "11 yaşındayım ve Yeni Zelanda'da Northcross Orta Okulu'na gidiyorum." | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| BETHANY: People are so amazing. | İnsanlar muhteşem. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| There's an eighth grader from North Carolina, who lost his arm. | Kuzey Karolina'da sekizinci sınıf öğrencisi kolunu kaybetmiş. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| Logan, and he says he's gonna try out | Adı Logan, beni görerek futbol takımına girmeye çalışacakmış. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| And he's rooting for me in my next competition. | Bir sonraki yarışmamda başarılar diliyor. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| I mean, I don't understand, | Anlamıyorum, Bölgesel Yarışlar'da tamamen mağlup oldum. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| Why would they want me to compete? | Yarışmamı kim isteyebilir ki? | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| And apparently, Dylan and Stephanie like that. | Ve görünüşe göre Dylan ve Stephanie'nin hoşlarına gitmiş. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| Hey, Dad. I need your help. | Baba. Yardımına ihtiyacım var. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| You don't have to. | Zaruri değil. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| I'll take it heat by heat. | Çivi çiviyi söker. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| So we need to figure out something. | Bir yol bulmalıyız. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| Some way so when I duck dive, I don't get pounded. | Ördek dalışı yapınca tahta elimden kaymasın. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| You mean something like this? | Böyle bir şey mi demek istiyorsun? | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| You sure she can use it in competition? | Yarışmada kullanabileceğinden emin misin? | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| Sure. Judges don't score on how you get out to the waves. | Elbette. Hakemler dalgalara nasıl yükseldiğine dikkat etmiyor. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| They only care what you do when you catch one. | Yalnızca dalgayı nasıl yakaladığına dikkat ediyorlar. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| Go ahead, say it. | Durma, söyle. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| I'm a genius. | Ben bir dâhiyim. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| You are... Come on, say it. | Öylesin... Hadi, söyle. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| Tom, you're a genius! | Tom, sen bir dâhisin! | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| Genius. You're very smart. | Dahi. Çok zekîsin. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| Genius. Come on, you know it. | Dâhiyim. Hadi, bunu biliyorsun. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| You're cute. You're very cute. Genius. Genius. | Şirinsin. Çok şirinsin. Dahi. Dahî. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| Remember me? No. | Beni hatırladın mı? Hayır. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| That's really nice. Best friends since birth, nothing. | Aman ne güzel. Doğuştan en iyi arkadaş, başka değil. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| No. Nothing. Good. Good sign. | Hayır, başka bir şey değil. Güzel. İyiye işaret. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| I'm sorry I snapped at you at regionals. | Bölgesel Yarışlardaki kabalığım için üzgünüm. Ben de. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| I miss you. Me, too. | Seni özledim. Ben de. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| Friends? Of course. | Dost muyuz? Elbette. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| KEOKI: Hey, Bethany! | Hey, Bethany! | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| I saw you surfing out there this morning. You were amazing. | Bu sabah sörf yapışını izledim. İnanılmazdın. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| Maybe for a girl with one arm. | Tek kollu bir kıza göre belki. Kim olursa olsun. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| As for one arm, that just levels the playing field. | Tek kola gelince, sadece işini biraz zorlaştırıyor. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| All right, all right. What do you want? | Tamam, tamam. Ne istiyorsun? | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| I want you to dominate at nationals. | Ulusal yarışlarda boy göstermeni. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| Hey, Keoki, thanks. | Hey, Keoki, sağ ol. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| Just for always showing up for me, no matter what. | Hep yanımda olduğun için, her durumda. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| Well, it's because I care about you. | Çünkü seni önemsiyorum. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| I mean, even if you did miss my last competition and all. | Son yarışımı kaçırmış olsan bile. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| I was in the hospital you psycho. | Hastanedeydim be manyak. Mazeretler, mazeretler. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| Bethany, I'm sorry. I wasn't even... | Bethany, özür dilerim, bilerek yapma... Kandırdım. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| BETHANY: Sucker! | Enayi! | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| Welcome to the Rip Curl Junior Nationals Surfing Championship. | Rip Curl Ulusal Yeni Düzey Sörf Şampiyonası'na Hoş Geldiniz. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| David Stanfield along with Bo Hodge. | Karşınızda David Stanfield ve Bo Hodge. Bo, bugün çok heyecanlı bir gün. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| BO: We've got an excellent day of surfing on hand. | Mükemmel bir sörf yarışı izleyeceksiniz. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| We're going to see the best amateur surfers from around the country today. | Bugün, ülkenin her yanından gelen amatör sörfçüleri izleyeceğiz. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| DAVID: We have a panel of four international judges | Bu ulusal şampiyonayı gözlemleyecek uluslararası dört hakemimiz mevcut. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| High and low scores are thrown out, | Aşamalı puanlar yer alacak, ama esasında hakemlerin beklentisi ne? | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| Well, Dave, we have 25 minute heats. | Dave, her yarışmacı için 25 dakika var. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| Each rider is allowed to catch a maximum of 10 waves per heat. | Her sörfçüye bir kerede en fazla 10 dalga yakalamaya izin veriliyor. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| The best two waves will be tallied up for the final score. | En iyi iki dalga final puanı için dikkate alınacak. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| What the judges are looking for: | Hakemlerin beklentisi: | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| Style, flow and power and control in radical maneuvers | Stil, akış ve güç ve en kritik dalga akımında... | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| in the most critical sections of the wave. | ...ana manevralarda kontrol. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| Well, we have surf in the six to eight foot range, | 180 ve 240 cm arasında değişen sörfler var, öyle görünüyor. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| What's key about this six person heat | Burada asıl amaç bu altı kişinin... | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| is in fact that paddling and positioning, right? | ...kulaç atabilip konum sağlayabilmesi, değil mi? | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| These girls are tough, especially Malina, you know that. | Kızlar çetin, özellikle de Malina, biliyorsun. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| The surf is big out there today, | Bugün zorlu bir sörf olacak,... | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| so if you try to match them wave for wave, | ...yani onları dalgadan dalgaya kıyaslarsan... | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| you're just doing to wear yourself out with all that paddling. | ...attığın o kadar kulaçla kendini boşa yorar durursun. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| So don't take just any wave that comes along. | Yani her önüne gelen dalgayı yakalamaya çalışma. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| The greatest surfers, they all have this sixth sense. | En iyi sörfçüler altıncı hisse sahiptirler. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| They know when the best waves are coming. | En iyi dalganın ne zaman geleceğini bilirler. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| They can feel it. It's a gift. | Hissederler. Bu bir Allah vergisi. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| You have that gift, too. | Sende de Allah vergisi var. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| Well, your mom's right, honey. You are a little mermaid. | Annen haklıymış, canım. Sen küçük bir deniz kızısın. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| You know that moment between the sets when it's quiet | Hani setler arası dinginlik oluyor ya,... | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| and the waves haven't even formed yet, | ...dalgalar daha yükselmemiş oluyor,... | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| it's just energy surging through the water. | ...o an sadece suda kuvvet belirir. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| Well, that's the time to be patient. | İşte tam o an sabırlı olmak gerek. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| Listen to your instinct. | Sezgilerine kulak ver. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| Trust it. | Ve onlara güven. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| You'll know. | Anlayacaksın. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| Go get 'em. | Git yen onları. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| REPORTERS: Malina! Malina! | Malina! Malina! | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| Over the past few months, Malina Birch has dominated every heat she's surfed | Geçtiğimiz birkaç ayda, Malina Birch her yarışmada art arda aldığı üç... | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| winning three contests in a row. | ...galibiyetle ön plâna çıktı. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| No one has come close. She's by far the person to beat today. | Ona kimse yaklaşamadı. Bugün diğerlerine göre açık ara önde. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| REPORTERS: Bethany! Bethany! (CAMERAS CLICKING) | Bethany! Bethany! | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| Don't worry, it's all part of being sponsored. | Endişe etme, hepsi sponsorluğun bir parçası.. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| We love you, Bethany! (WHOOPS) | Seni seviyoruz, Bethany! | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| I'm going to go get the rash guards. | Gidip can yeleğimi giyeceğim. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| I'm surfing, same as you. | Senin gibi sörf yapıyorum. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| Well, I hope you don't need to be rescued again. | Umarım tekrar kurtarılmaya ihtiyacın olmaz. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| Actually, Malina, I wanted to thank you. | Aslında, Malina, sana teşekkür etmek istiyordum. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| Just for never taking it easy on me. It means a lot. | Bana karşı hep tahammülsüz olduğun için. Anlamı çok büyük. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| ALANA: You ready? | Hazır mısın? | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| DAVID: Bethany Hamilton's appearance here | Bethany Hamilton'un burada olması takdire şayan bir geri dönüş. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| Against all odds, she has earned her spot | Tüm talihsizliklere rağmen Ulusal Şampiyona'da yerini hak etti. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| Everyone in attendance is hopeful | Katılımcılar Bethany'nin yarışı alacağı umudu içindeler. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| But at the highest level of competition, there are no free rides. | Ama yüksek seviyeli sörfte en ufak hatanın dönüşü yoktur. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| We begin with our first round of competition. | İlk yarışmacımızla başlıyoruz. | Soul Surfer-1 | 2011 | |
| DAVID: Advancing into the finals by 2/10's of a point, | 2/10 puanlık finallere ilerlerken, günün sürprizi Bethany Hamilton. | Soul Surfer-1 | 2011 |