Ara
İngilizce Türkçe Kelime Çevirileri Sayfa 151187
| İngilizce | Türkçe | Film Adı | Film Yılı | |
| WE ARE NOT MARRIED, | evlenmedik. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| BUT WE LIVE TOGETHER, AND... | Birlikte yaşıyoruz, | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| SHE IS PREGNANT. | ve kendisi hamile. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| IT'S A BOY. | Erkek olacak. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| HER NAME IS MARTINE. | Adı Martine. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| MY NAME IS VALENTINE. | Adım Valantine. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| YOU'RE A SURVIVOR, AREN'T YOU? | Sen katliamdan kurtulanlardansın değil mi? | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| ARE YOU TESTIFYING FOR THE TRIBUNAL? | Sen mahkemede tanıklık ediyor musun? | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| I'M VISITING SOMEBODY. | Birini ziyarete geldim. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| TESTIFYING? | Sen tanıklık ediyor musun? | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| I'M A SECRET WITNESS. | Ben gizli bir tanığım. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| I TESTIFY TOMORROW. | Ben yarın ifade vereceğim. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| WOULD YOU COME? | Gelecek misin? | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| BUT YOU WON'T BE ABLE TO SEE ME. | Ancak beni göremeyebilirsin. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| I'LL KNOW THAT YOU'RE THERE. | Orada olduğunu bileceğim. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| The first one, | İlk gelen, | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| he took my baby off my back | bebeğimi sırtımdan aldı ve... | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| and put it on the floor. | ..yere koydu. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| HE KEPT ME | İkinci kez yapana kadar, | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| UNTIL HE HAD ME A SECOND TIME. | beni orada tuttu. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| LATER, | Sonrasında, | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| I DON'T REMEMBER EXACTLY, | tam olarak hatırlayamıyorum, | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| BUT THE INTERAHAMWES HELD US IN ANOTHER ROOM, | ancak hatırladığım görevliler bizi başka bir odada tutarken, | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| AND THEY RAPED ALL THE GIRLS. | diğerleri diğer odada tüm kızlara tecavüz ettiler. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| A YOUNG MAN THREW HIMSELF ON ME. | Genç bir adam üzerime atladı. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| When he had taken off his pants, he told me | Pantolonunu çıkartırken, | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| THERE IS NO PLACE FOR ME NOW, | benim için gidecek bir yer olmadığını ve | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| THAT THE GOVERNMENT HAD ABANDONED US. | hükümetin bizi terk ettiğini söyledi. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| AFTER THAT, | Bundan sonra, | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| HE DID HUMILIATING THINGS TO ME. | bana aşşağılık şeyler yaptı. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| HE DIDN'T EVEN CARE THAT I WAS A MOTHER. | Bir anne olduğumu bile umursamadı. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| I HEARD THE YOUNG GIRLS SCREAM, | Genç kızların çığlıklarını duydum. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| BUT I COULD NOT SEE THEM. | Ancak onları görmedim. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| WHEN THE SECOND MAN WAS FINISHED, | İkinci adam işini bitirince, | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| A THIRD ONE CAME, | üçüncüsü geldi, | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| AND HE FORCED ME TO LIE DOWN AGAIN. | ve beni tekrar yere yatırdı. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| I just wanted to die. | sadece ölmek istedim. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| THEN A FOURTH MAN CAME, | Sonra da dördüncüsü geldi, | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| AND HE TOOK ME. | ve beni aldı. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| AT THAT MOMENT, I THOUGHT, | O anda, | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| "GOD IN HEAVEN, WHO ARE THESE MEN?" | " Cennetteki Tanrım, bu adamlar da kim?" diye düşündüm. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| BUT CAN YOU TELL US WHAT HAPPENED NEXT? | ancak bize sonrasında neler olduğunu anlatabilir misiniz? | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| THE NEXT DAY, THE INTERAHAMWES CAME, | Ertesi gün, görevliler yine geldi, | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| AND THEY MADE US COME BACK TO THAT HOUSE... | ve bizi becerdikleri eve geri soktular... | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| BUT THEY HAD TO DRAG ME THERE | Ama beni oraya sanki... | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| LIKE A DEAD PERSON. | ...ölü birini sürükler gibi sürüklediler. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| WHERE WAS THE DEFENDANT? | Sanık neredeydi? | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| WAS HE IN THE CULTURAL COMMUNITY CENTER DURING THIS TIME? | Bu olaylar esnasında sanık, Halk Kültür Merkezi'nde miydi? | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| I KNEW THAT HE WAS THE LEADER OF THE MUNICIPALITY. | Onun Belediye başkanı olduğunu biliyordum. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| I FELT THAT HE COULD HAVE PROTECTED US, | Bizi koruyacağını hissettim, | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| BUT HE DID NOTHING. | ancak o, hiçbir şey yapmadı. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| DID THE DEFENDANT PERSONALLY PARTICIPATE IN THE RAPES? | Sanık bu tecavüzlerin kişisel olarak bir parçası mıydı? | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| I NEVER SAW HIM RAPE ANYBODY, | Onu kimseye tecavüz ederken görmedim. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| HE DIDN'T PROTECT US. | bizi de korumadı. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| HE WOULD TELL THE INTERAHAMWES, | Görevlilere, | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| "DON'T EVER ASK ME ANYMORE HOW A TUTSI WOMAN TASTES." | "Bana bir daha Tutsi kadınlarının tadı nasıl diye sormayın" dedi. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| HE WAS A COACH, | Sanki oyuncularını cesaretlendiren, | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| ENCOURAGING HIS PLAYERS. | bir takım koçu gibiydi. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| I HEARD HIM SAY, AND THESE WERE HIS EXACT WORDS... | Tam olarak şunları söylediğini hatırlıyorum; | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| "TOMORROW THEY WILL BE KILLED... " | "Yarın hepsi ölmüş olacak..." | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| THE NEXT DAY ON THE STREET, | Ertesi gün sokakta, | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| AN OLD WOMAN TOLD ME | yaşlı bir kadın, | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| THAT ALL THE GIRLS WHO HAD BEEN WITH ME, HAD BEEN KILLED. | benimle o gün aynı yerde olan tüm kızların hepsinin öldürüldüğünü söyledi. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| SHE TOLD ME I HAD TO LEAVE. | Bana hemen kaçmam gerektiğini söyledi. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| I COULD BARELY CARRY MY BABY, | Bebeğimi zar zor taşıyordum, | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| BUT I LEFT. | ama yine de kaçtım. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| I HID IN A SORGHUM FIELD. | Meyve bahçesine saklandım. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| MAY I ASK, | Size... | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| WHY DID YOU MAKE WHAT MUST HAVE BEEN A DIFFICULT DECISION | neden böylesine zor bir karar alarak, | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| TO COME TO ARUSHA AND TESTIFY IN THIS TRIBUNAL? | Arusha'ya gelip mahkemeye tanıklık ettiğinizi sorabilir miyim? | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| I SAW WHAT THIS MAN DID, | Bu adamın ne yaptığına tanık oldum ve, | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| AND I FELT RESPONSIBLE TO TESTIFY | kendisine emanet edilen halkına, | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| ABOUT THIS MAN'S BETRAYAL | nasıl ihanet ettiği konusunda, | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| OF THE PEOPLE WHO ARE ENTRUSTED TO HIM. | ifade vermeye kendimi sorumlu hissettim. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| WHEN A PERSON LEADS ASSASSINS, | Bir adam katillerin lideriyse, | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| HE IS ALSO AN ASSASSIN. | kendisi de bir nevi katildir. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| Rebel units in the southwest are | Güney batıdaki asiler.. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| tightening their grip on the government stronghold at Gitarama, | hükümet üzerindeki baskılarını arttırmakta, | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| capturing the key military base at Nyanza | Gitarama'nın 40 km kadar güneyindeki, Nyanza'da bulunan askeri birliğin | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| about 40 kilometers south of Gitarama, | anahtarını ele geçirmek suretiyle ve hükümetin... | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| and cutting the government's main supply route. | ana destek yolunu keserek Gitarama'nın boğazını sıkmaktadır. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| The United Nations says | Birleşmiş milletler ana hükümetin Ruanda'nın başkenti Kigali'nin | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| the main govnment strongholds in the Rwandan capital Kigali | RPF Asilerine yenik düştüğünü | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| have fallen to the rebel Rwanda Patriotic Front... | sakladığını bildirdi. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| No matter what history will say of these unprecedented events, | Bu olanlar için tarih ne söylerse söylesin, | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| one must acknowledge that it is the R.P.F. Troops | şu bilinmelidir ki bu soykırımı durduran | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| that ultimately stopped the genocide. | RPF birlikleridir. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| Western support has been slow to non existent. | Batı desteği neredeyse yok gibi birşey. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| The commander of the Rwandan Patriotic Front, | RPF komutanı general Paul Kagame | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| General Paul Kagame, has declared a ceasefire. | ateşkes ilan etti. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| Speaking in the capital Kigali, he said | Başkent Kigali'de konuşan General, | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| the R.P.F. had won the war, and now controlled the whole country, | RPF'nin savaşı kazandığını ve... | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| except for the French patrolled area in the southwest. | güneybatıdaki Fransız kontrollü bölge haricinde bütün ülkeyi kontrol altına aldığını açıkladı. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| General Kagame said his forces had a right to go anywhere, | General Kageme askerlerinin her yere gitmeye hakları olduğunu... | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| but he would try to avoid confrontation. | ...ama bir çarpışmanın olmasına engel olmak istediğini söyledi. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| Hundreds of thousands of Hutu refugees | Yüzlerce Hutu mültecisi... | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| flee the advance of the R.P.F. troops. | RPF güçlerinden önce kaçtı. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| These refugees have participated in the killing | Bu mültecilerin 800.000 vatandaşın | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| of a now estimated 800,000 of their countrymen. | katliamına karıştığı bilinmektedir. | Sometimes in April-1 | 2005 | |
| The fleeing government forces | Kaçan hükümet askerleri... | Sometimes in April-1 | 2005 |